Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C. KAYSERİ 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No:
T.C.
KAYSERİ TÜRK MİLLETİ ADINA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO :
KARAR NO :
HAKİM :
KATİP :
DAVACI : …
VEKİLİ :
DAVALI : …
VEKİLİ :
DAVA İHBAR OLUNAN : 1- …
VEKİLİ :
DAVA İHBAR OLUNAN : 2- …
DAVA : 6361 Sayılı Finansal Kiralama, Faktöring Ve Finansman Şirketleri Kanunundan Kaynaklanan (İstirdat)
DAVA TARİHİ :
Mahkememizde görülmekte olan 6361 Sayılı Finansal Kiralama, Faktöring Ve Finansman Şirketleri Kanunundan Kaynaklanan (İstirdat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekilinin dava dilekçesinden özetle; müvekkilinin Kayseri OSB’ de faaliyet gösteren bir şirket olduğunu, müşterileri ile arasındaki ticari alım-satımdan kaynaklı kıymetli evrak tanzim ettiklerini, üç adet müşteri çekini ticaret yaptıkları … Mühendislik … Ltd Şti’ ne ciro ederek teslim edilmek üzere kargoya verildiğini ve teslim edildiğini, teslim alanlarca çeklerin boş olduğunun tespit edildiğini ve müvekkili firmaya haber verdiklerini, akabinde Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dosyası ile kıymetli evrak iptali davası açıldığı ve Kayseri Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunulduğunu, dava konusu iki çekin davalı tarafından bankaya ibraz edildiğini ve ödeme yasağı olması nedeniyle karşılıksız işlemi görerek iade edildiğini, dava konusu çeklerin müvekkilinin rızası dışında elinden çıktığını, davalının işbu çeki iktisapta kötüniyetli ve ağır kusurlu olduğunu, müvekkilinin davalıya herhangi bir borcunun olmadığını çekin son meşru hamili olduğunun tespiti ile çeklerin istirdadına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekilinin cevap dilekçesinden özetle; dava açılmadan önce zorunlu arabuluculuk şartı sağlanmadığını, menfi tespit davası açmakta davacının hukuki yararının bulunmadığını, davacının hakkında başlatılan icra takibi bulunmadığını, ödeme tehdidi altında olmak hukuki yararın ispatlanabilmesi açısından önem taşıdığını, icra takibine dayanak olan davaya konu çekin müvekkiline ciro yoluyla devredildiğini, müvekkili şirketin faktoring müşterisine çek bedelini banka yoluyla ödediğini, davacı ile müvekkili arasında bir faktoring ilişki değil bir kambiyo ilişkisi olduğunu, davaya bakmaya yetkili mahkemenin İstanbul (Cağlayan) Mahkemeleri olması nedeniyle öncelikle davanın usulden reddini, arabuluculuk şartı yerine gelmediğinden usulden reddini, başlatılan icra takibi olmaması nedeniyle yine usulden reddini, aksi halde davanın esastan reddine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Dava, çekten kaynaklanan menfi tespit ve istirdat istemine ilişkindir.
Davalı vekili tarafından cevap dilekçesinde yetki itirazında bulunulmuştur. İcra ve İflas Kanunu’nun 72/son maddesinde “Menfi tesbit ve istirdat davaları, takibi yapan icra dairesinin bulunduğu yer mahkemesinde açılabileceği gibi, davalının yerleşim yeri mahkemesinde de açılabilir.” şeklinde düzenleme bulunmakta olup, icra takibi İstanbul icra dairesinde yapıldığı gibi davalının ikametgahı da İstanbul’dadır. Davalı vekilinin cevap dilekçesinde, müvekkilinin ikametgah adresi/takibin yapıldığı yer mahkemesi olan İstanbul(Çağlayan) Mahkemesinin yetkili olduğu belirtilerek süresinde ve usulüne uygun biçimde yetki itirazında bulunduğu gözetilerek davalı şirketin merkezinin “Şişli/İstanbul” olduğu ve İcra takibinin İstanbul Adliyesinde yapıldığı anlaşıldığından mahkememizce yetkisizlik kararı verilmesi gerekmiştir. (Yargıtay 11. HD’nin 2016/9864 E. 2016/7479 K. Sayılı ve 2015/5017 E. 2015/12023 K. sayılı kararı)
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenler ile;
1-Mahkememizin yetkisizliği ve davaya bakmaya yetkili mahkemenin İSTANBUL (ÇAĞLAYAN) ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ olması sebebiyle HMK’nın 116/1-a ve 117. maddeleri uyarınca davanın USULDEN REDDİNE
2-6100 sayılı HMK nın 20. Maddesi gereği kararın kanun yoluna başvurulmaksızın kesinleşmesi halinde kesinleşme tarihinden itibaren, kanun yoluna başvurulması halinde bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık süre içerisinde istek halinde dava dosyasının yetkili olan İSTANBUL (ÇAĞLAYAN) ASLİYE TİCARET MAHKEMESİNE gönderilmesine,
3-Kararın kesinleşmesinden itibaren iki haftalık süre içinde yetkili mahkemeye gönderme talebinde bulunulmaması durumunda HMK. 20. maddesi gereğince davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğine,
4-6100 sayılı HMK. 331/2. maddesi uyarınca harç, yargılama gideri ve vekalet ücretinin yetkili mahkemede değerlendirilmesine,
Dair, davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.
Katip
¸E-imzalıdır
Hakim
¸E-imzalıdır