Emsal Mahkeme Kararı Kayseri 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/235 E. 2023/467 K. 26.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KAYSERİ 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
KAYSERİ TÜRK MİLLETİ ADINA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : .
KARAR NO : .

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACILAR :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ

DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ :
KARAR TARİHİ :
KARAR YAZIM TARİHİ :

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacılar vekilinin dava dilekçesinden özetle; Davalı ile müvekkilleri arasında ticari faaliyet devam etmekte iken müvekkillerinin davalıya olan borç nedeniyle aralarında sözleşme yaparak takibe konu bononun da bulunduğu bonolar verdiğini, bütün bonoların bedellerini ödediğini, davalının yurt dışında ….’da yaşadığını, müvekkili şirket …’de merkezi bulunan ve uluslararası nakliye konusunda faaliyet gösterdiğini, bu sebeple müvekkili ödemelerin bir kısmını banka yolu ile, bir kısmını da davalının bulunduğu yerden geçen müvekkili şirkete ait araçların şoförleri aracılığıyla ödediğini, ödenen bonoların teslim alındığını, icra takibine konu … tanzim tarih ve … ödeme tarihli 2.500 Euro bedelli bononun bedelinin de davalı-alacaklıya sorularak ve davalının tercihi ile Mart … tarihinde … isimli Şirket çalışanı tarafından davalıya ödendiğini, ancak davalının, davaya konu senet bedelini tahsil etmesine rağmen senedin yanında olmadığını belirterek takibe konu bonoyu iade etmediğini, izah edilen nedenlerle bedeli ödendiği iddia edilen bonoya ilişkin olarak başlatılan icra takibine konu borcun bulunmadığının tespitini ve ödeme halinde istirdatını, takibin durdurulması ve icra veznesindeki paranın alacaklıya ödenmemesi konusunda ihtiyati tedbir kararı verilmesini, davanın kabulü ile …Genel İcra Müdürlüğü’nün …. E.sayılı dosyasından dolayı müvekkillerinin borçlu olmadığının tespitine, icra dosyasına ödemiş olduğu miktarın ödeme tarihinden itibaren mevduata uygulanan en yüksek faiziyle birlikte istirdatına, davalının kötü niyetli ve suç sayılır işlemi nedeniyle, özellikle müvekkillerinin ticari itibarının zedelenmesi, borcu olmayan paranın icra dosyasına yatırılması yine haksız yere teminat yatırmak zorunda kalması yani manen ve manevi olarak zor durumda bırakması sebebiyle davalı aleyhine alacağın %20 sinden az olmayan tazminata hükmedilmesini, yargılama giderleri ile ücreti vekaletin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin cevap dilekçesinden özetle; dava dilekçesi ve eklerinde üzerine düşen ispat yükü kapsamında hiçbir yazılı delil sunmadığını, davacının davayı açmakta hukuki yararının olmadığını, davacıların bonodan kaynaklanan borcu ödemediğini, müvekkilinin icra takibini dayandırdığı kambiyo senedinin vasfına haiz bononun kayıtsız şartsız ödeme vaadi niteliğinde olduğunun sabit olduğunu, davada bedelin herhangi bir nedenle istenemeyeceği hususunu davacının yazılı delil ile kanıtlaması gerektiğini, bonodan kaynaklanan bedelin müvekkiline ödendiği ve bononun davacılara iade edilmediği iddiasının doğru olmadığını, davacılar dava dilekçesinde soyut beyanlar ile takibe dayanak borcu ödediklerini iddia ettiklerini iddialarının asılsız, soyut ve hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, davacıların her ne kadar müvekkili aleyhine kötüniyet tazminatına hükmedilmesini talep etmiş ise de alacaklı olan müvekkili, iyiniyetli kişi konumunda olduğunu, müvekkili aleyhine kötü niyet tazminatına hükmedilmemesinin gerektiğini, mahkemece yapılacak yargılama sonucunda, davalının bonodan dolayı alacaklı olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, izah edilen nedenler ile mahkemenizce re’sen gözetilecek hususlar neticesinde; davanın reddi ile, davacıların haksız ve hukuki dayanaktan yoksun davasının ve koşulları oluşmayan kötü niyet tazminatı talebinin reddini,
icra veznesindeki paranın alacaklıya verilmemesi yönünde ihtiyati tedbir konulması kararının kaldırılmasını,
davacı aleyhine %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini,
yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, bonoya konu borç nedeniyle icra takibinden sonra açılan menfi tespit davasıdır.
Yargılama devam ederken celse arasında davacılar vekilinin UYAP üzerinden sunduğu … tarihli dilekçesinde özetle; davalının, müvekkilleri aleyhine …Genel İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı icra takibinde davalının alacağından feragat ettiğini ve takip kapandığından davadan feragat ettiklerini, davalı taraf ile karşılıklı olarak vekalet ücreti ve yargılama gideri taleplerinin bulunmadığını beyan etmiş; vekâletnamesinde davadan feragate ilişkin özel yetki bulunduğu anlaşılmıştır.
Yargılama devam ederken celse arasında davalı vekilinin UYAP üzerinden sunduğu … tarihli dilekçesinde özetle; dava konusu uyuşmazlığa ilişkin taraflarca sulh olunması sebebiyle davadan feragati kabul ettiklerini ve yargılama gideri ve vekalet ücreti taleplerinin olmadığını, işbu nedenle dosyanın karara çıkartılarak kesinleştirilmesini talep etmiştir.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun feragate ilişkin 307 ve devamındaki maddelerine göre; feragat, davacının, karşı tarafın ve mahkemenin muvafakatine bağlı olmaksızın talep sonucundan kayıtsız-şartsız vazgeçmesidir. Hükmün kesinleşmesine kadar yapılabilen feragat, kesin hüküm gibi sonuç doğurur. Feragat veya kabul beyanında bulunan taraf, davada aleyhine hüküm verilmiş gibi yargılama giderlerini ödemeye mahkûm edilir.
Yukarıda yazılı yasal düzenleye göre; davanın, tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edebilecekleri nitelikteki davalardan olduğu, davacı vekilinin talep sonucundan kayıtsız, şartsız ve tamamen vazgeçtiği, feragat sebebiyle davacı tarafın davada aleyhine hüküm verilmiş gibi yargılama giderlerinden sorumlu olduğu ancak davalı tarafın da masraf ve vekalet ücreti istemediği hususu dikkate alınarak aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenler ile;
1-HMK’nın 307-312. maddeleri uyarınca davanın FERAGAT NEDENİYLE REDDİNE,
2-Davacının kötüniyet, davalının icra inkar tazminatı taleplerinin ayrı ayrı REDDİNE,
3-Harçlar Kanunun 22. Maddesi uyarınca alınması gereken 179,90-TL maktu karar ve ilam harcının 1/3’üne isabet eden 59,97-TL karar ve ilam harcının davacı tarafından yatırılan 1.024,65-TL peşin harçtan mahsubu ile artan 964,68-TL harcın karar kesinleştiğinde ve istek halinde davacıya iadesine,
4-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına, lehe vekâlet ücreti takdirine yer olmadığına,
5-Davalı tarafça yapılan yargılama giderlerinin talep nedeniyle davalı üzerinde bırakılmasına, lehe vekalet ücreti takdiri yer olmadığına,
6-Mahkemece …. tarihli ara kararla verilen veznedeki paranın alacaklıya ödenmemesi yönündeki tedbir kararının derhal kaldırılmasına, bu konuda …Genel İcra Dairesine yazı yazılmasına,
7-6100 sayılı HMK 392/2 maddesi gereğince karar tarihinden tarihten itibaren 1 ay içerisinde haksız ihtiyati tedbir nedeniyle tazminat davası açılmaması halinde davacı tarafından yatırılan teminatın davacıya iadesine,
8-Davacı tarafından yatırılan gider avansından yargılama sırasında yapılan masraflar ile karar tebliğ giderlerinden geriye kalan avansın karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
9-Davalı tarafından yatırılan delil avansından yargılama sırasında yapılan masraflardan geriye kalan avansın karar kesinleştiğinde davalıya iadesine,
Dair, tarafların yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize veya bulunulan yer asliye ticaret mahkemesine verilecek dilekçe ile Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi’nde istinaf yasa yolu açık olmak üzere karar verildi…
Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır