Emsal Mahkeme Kararı Kayseri 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/895 E. 2023/248 K. 28.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KAYSERİ 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: … Esas – …
T.C.
KAYSERİ TÜRK MİLLETİ ADINA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : …
KARAR NO : …

HAKİM : …
KATİP : …

DAVACI : …
VEKİLİ : Av. …
DAVALI : …
VEKİLİ : Av. …
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : …
KARAR TARİHİ : …
KARAR YAZIM TARİHİ : 28/03/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili …’nin … tarihinde saat 13:20 sıralarında … Cami önünden karşı karşıya geçtiği sırada … sevk ve idaresinde olan … plakalı araç sol kısmına isabet eder şekilde müvekkiline çarptığını ve kaza meydana geldiğini, Müvekkilinin Kayseri Şehir Hastanesine kaldırıldığını ve burada tedavi olduğunu, meydana gelen kaza sonucunda müvekkilinin yaralandığını, malul olduğunu ve bazı masraflar yapma durumunda kaldığını, kaza nedeniyle müvekkilinin uğramış olduğu geçici iş göremezlik, sürekli iş göremezlik, tedavi ve bakıcı gideri tazminatının sağlanması ve taraflarına ödenmesi gerektiğini, kazaya sebebiyet veren …’ın sevk ve idaresindeki … plakalı aracın kaza tarihinde … Sigorta A.Ş tarafından …poliçe numarası ile sigortalı olduğunu, … Sigorta A.Ş. Meydana gelen zarardan sorumlu olduğunu, yaşadığı kaza sonucunda, müvekkilin vücut bütünlüğü zarar görmüş ve telafisi mümkün olmayan izler kalmıştır. Müvekkilinin kalıcı maluliyet ve özür durumundaki sürekliliğe bağlı olarak çalışma gücünü yitirmesi ve ekonomik geleceğinin sarsılması nedeniyle sürekli iş göremezliğine ilişkin maddi zararın tazmini için maddi tazminatın, tedavi ve ilaç giderleri için maddi tazminatın ve bakıcı giderlerinin tazminine karar verilmesini talep ettiklerini, müvekkilinin kaza sonucu yaralandığını, iş yapmasının ve kendi bakımlarını yapmasının olanaksızlaştığını, bu nedenle müvekkili eğer kaza geçirip iş gücünde ciddi bir kayıp yaşamasaydı hayatını ikame edebileceği düzeyi esas alınmak suretiyle ve yargılama sırasında belirlenecek maluliyet derecesine göre uğradığı maddi zarar ile ayrıca tedavi giderleri ve bakıcı giderleri nedeniyle uğradığı maddi zararları davalıdan tazmin etme hakkı doğduğunu, fazlaya ilişkin talep ve dava haklarının saklı kalmak kaydıyla davanın kabulü ile, müvekkili …için 25,00 TL geçici iş göremezlik, 25,00 TL sürekli iş göremezlik, 25,00 TL SGK tarafından karşılanmayan ve belgeye bağlanamayan tedavi gideri ve 25,00 TL bakıcı gideri olmak üzere toplam 100,00 TL maddi tazminatın davalı sigorta şirketi için (poliçe limiti kadar sorumludur.) başvuru tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen davalıdan tahsiline, yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin davalıya tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekilinin cevap dilekçesinden özetle; Davacının dava dilekçesinde yaya müvekkilinin herhangi bir kusurunun olmadığını iddia ettiğini, davacı tarafında ileri sürülen bu iddianın tamamen haksız ve dayanaksız olduğunu, zira olaya ilişkin tutulan trafik kazası tespit tutanağında ”yaya …’nin karşı yöne geçişte yaya geçidi ve kavşak bulunmayan yolda gelen aracın hızı ve uzaklığını göz önüne alarak uygun zamanda geçmesi gerekirken bu kurala uymadığını 68/1-b-3 maddesini ihlal ettiğini, sürücü …’nın ise kural ihlalinin bulunmadığı görüş kanaatindeyiz.” denildiğini, söz konusu tespit tutanağından anlaşılacağı üzere müvekkili şirkete sigortalı araç sürücü …’ın somut olayda herhangi bir kusurunun olmadığını, müvekkili şirketin iddia edilen zararlara ilişkin sorumluluğunun bulunmadığını, müvekkili şirketin sorumluluğunun sigortalısının kusuru ile sınırlı olduğunu, davayı kabul anlamına gelmemekle birlikte; müvekkili şirket, karayolları trafik kanunu’nun 91. maddesi ve zorunlu mali mesuliyet sigortası (zmms) uyarınca, sigortalısının kusuru ile 3. şahıslara verdiği zararı poliçe teminat limiti ile sınırlı olmak üzere tazmin etmekle mükellef olduğunu, kusur oranlarının tespiti için hem adli tıp trafik ihtisas dairesinden hem de karayolları genel müdürlüğü fen heyetinden seçilecek kusur konusunda uzman bilirkişi heyetinden rapor alınmasının zorunluluk arz ettiğini, davacı tarafından dosyaya sunulan tedavi evraklarının, yargılama neticesinde müvekkili şirket aleyhine verilecek olası bir hükme esas teşkil etmesi hukuken mümkün olmadığını, bu nedenle maluliyet oranının yargıtayca da kabul edildiği üzere adli tıp kurumu 3. ihtisas kurulu marifetiyle tespit ettirilmesi gerektiğini,
dava dilekçesinde her ne kadar alınan mevcut tıbbi belge ve raporların maluliyet açısından yeterli olduğu iddia edilmiş ise de somut olaya ilişkin ayrıntılı ve kapsamlı bir rapor alınması gerektiğini,
davayı kabul anlamına gelmemek kaydıyla bir an için aksi düşünülür ve dava konusu kaza nedeniyle tazminat hesabı yapılmasına karar verilir ise; haksız eylem sonucu yaralanma ve maluliyet sebebiyle açılacak maddi tazminat davalarında, tazminatın denkleştirilmesi kuralı gereğince, olay sebebiyle elde edilen kazanımların tazminat tutarından indirilmesi ile haksız eylem sonucu gerçekleşen gerçek zararın belirlenmesi ve ona göre tazminata hükmedilmesi gerektiğini, kabul anlamına gelmemekle beraber, bir an için söz konusu huzurda görülen davanın haklı olduğu varsayılsa bile müvekkili şirketin faizden sorumluluğu sınır olduğunu, öncelikle gerekçeli itirazlarının dikkate alınarak iş bu haksız ve hukuka aykırı davanın usulden reddini, bu taleplerinin kabul görmediği takdirde esastan reddini, kazaya karışan araç sürücüsünün kusur durumunun tespiti için karayolları genel müdürlüğü fen heyeti’nden ve adli tıp trafik ihtisas dairesi’nden kusur raporu alınmasını, varsa derdest ceza davasının sonucunun bekletici mesele yapılmasını,

davacının maluliyet oranının tespiti için adli tıp kurumu 3. ihtisas dairesi tarafından “erişkinler için engellilik değerlendirmesi hakkında yönetmelik” göre rapor alınmasını, kabul anlamına gelmemek kaydıyla tazminat oranı ve miktarının tespiti için, yukarıdaki hususlar tamamlandığında hazine müsteşarlığı aktüerler siciline kayıtlı aktüer bilirkişiden trh 2010 mortalite tablosunda yer alan verilere göre rapor düzenlenerek gerçek zararın tespit ettirilmesini, aleyhe hüküm kurulacak olması halinde sgk tarafından yapılan-yapılacak ödemelerin müvekkili şirketin sorumluluğundan tenzilini, harç, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE:
Dava, yaralamalı trafik kazası sonucu yaralanan davacının 2918 sayılı KTK kapsamında karayolları ZMMS poliçesi kapsamında sigortacı olan davalıdan maddi zararların (geçici/sürekli iş göremezlik, tedavi gideri, bakıcı gideri) tazminine ilişkindir.
Davacının teminat göstermesi gereken hallerde mahkemece belirlenecek olan teminatı, yine mahkemece verilecek kesin süre içerisinde mahkeme veznesine yatırmak zorundadır (6100 sayılı HMK. m.88/1). Davacının yatırması gereken teminatın yatırılmış olması dava şartlarındandır (HMK. M. 88/1, 114/1-ğ). Mahkeme dava şartlarının mevcut olup olmadığını, davanın her aşamasında kendiliğinden araştırır. 6100 sayılı HMK’nın 115/2 maddesi gereğince dava şartlarından birinin yokluğu halinde davanın esasına girilmeden davanın usulden reddine karar vermek gerekmektedir.
Dosya kapsamından, davacı Suriye Arap Cumhuriyeti vatandaşı olup, Suriye ile … arasında teminattan muafiyet anlaşması bulunmaması nedeniyle … tarihli duruşmanın (11) nolu ara kararı gereğince mahkemece belirlenen teminatı yatırması için davacı tarafa 2 haftalık kesin süre verildiği, buna rağmen teminatın kesin süre içerisinde mahkeme veznesine yatırılmadığı, davacı vekilince sunulan … tarihli dilekçe ile teminatın yatırılmayacağının, duruşma günü beklenmeksizin dosyanın karara çıkartılmasının talep edildiği yapılan incelemede anlaşılmış olup; davacının davasının dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın HMK’nın 114/1-ğ , 115/2.maddesi uyarınca dava şartı yokluğu nedeniyle USULDEN REDDİNE,
2-Alınması gereken 179,90-TL maktu karar ve ilam harcının davacıdan peşin olarak alınan 80,70-TL harçtan mahsubu ile bakiye 99,20-TL’nin davacıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
4-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT gereğince takdir olunan 100,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yatırılan gider avansından yargılama sırasında yapılan masraflar ile karar tebliğ giderlerinden geriye kalan avansın karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair, tarafların yokluğunda, kararın tebliğinden itibaren 2 HAFTA içerisinde mahkememize veya bulunan yer asliye hukuk (ticaret) mahkemesine dilekçe ile başvurmak koşuluyla istinaf yasa yolu açık olmak üzere karar verildi….

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır