Emsal Mahkeme Kararı Kayseri 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/458 E. 2023/808 K. 27.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KAYSERİ 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
KAYSERİ TÜRK MİLLETİ ADINA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO :
KARAR NO :
HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … – …
VEKİLİ : Av. … –
DAVALI : … – ….
VEKİLİ : Av. … –
DAVA : Alacak (Kooperatif Aidat Borcundan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ :

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Kooperatif Aidat Borcundan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesinden özetle; müvekkilinin Kayseri ilinde faaliyet gösteren konut yapı kooperatifi olduğunu, bugüne kadar 192 üyeye ve 196 arsa sahibine konut teslimi yapıldığımı, davalının kooperatif üyesi olduğunu vei ferdileştirme ile taşınmaz temin ettiğini, davacı kooperatifin halen tasfiye aşamasında olmağığını, 10 yıldan fazla süredir kooperatife üye olan kişileri ve 15 yıl önce arsasını kat karşılığı devreden arsa sahiplerine konut teslimi yapamadığını, mağduriyetlerin büyüdüğünü, üyelcfin ve arsa sahiplerinin haklarının temin edilmesi hususunda ümitlerini yitirdikleri bir aşıımaîia kooperatif ve mağdur üyelerin bir araya gelerek taahhüt edilen konutların yapımı ve teslimi ve borçların ödenmesi için süratle çalıştığını, bu doğrultuda kooperatiflen taşınmaz tı%min eden üyelerden kesin maliyet bedeli alınmadığı anlaşıldığı, üyelerden ödenmeyen maliyğt bedelleri için davalar açıldığını, Kayseri ATM’de 160’dan fazla dava açıldığını, mahkemeîbe davanın kabulüne karar verildiğini ve istinaf mahkemesince onandığını, temyiz başvuruğunda Yargıtay 6. H.D.’nin 2021/6290 E, 2022/521 K sayılı ilamında kooperatif inşaatlarırın tamamı bitmeden kesin maliyet delip edilemeyeceği gerekçesiyle erken dava sebebiyle yerel mahkeme kararının bozulduğunu, Yargılay’ın söz konusu kararı sonrasında birçok yerel mahkemenin bu kararı emsal kabul ederek davaların reddi yönünde karar verdiğini, istinaf mahkemelerinin merci mahkemenin kabul yönündeki kararlarının kaldırdığını, bu davalardaki üyelerin tamamının üye olmadıkları, kooperatifle ilişiklerinin kesildiğini ileri sürdüklerini, Yargıtay ilgili kararında bu konudaki uyuşmazlığa noklayı koyduğunu ve üye olduğunu kabul ettiğini, kooperatifçe inşaatlar devam ederken başkaca aidat alınmayacağına ilişkin taahhütlerin kooperatif açısından geçerli kabul edilemeyeceğinin bahse konu Yargıtay kararında belirtildiğini, hal böyle olunca davalının istifa edip etmediğine bakılmaksızın aidat borcundan sorumlu olacağını, kooperatifçe alınan genel kurul kararları doğrultusunda davalının aidat borcu olduğunu, davalı borcuna ilişkin aidat çizelgesini dosyaya sunduklarını, davalının 2005 yılı Ocak ayından dava tarihinde temerrüde düşen son aidat borcu 2022 yılı Mayıs ayına kadar ödemesi gereken tutardan şimdilik 9.000-TL talep ettiklerini, kooperatif aidat borçlarına zamanâşımı işlemesinin söz konusu olmayacağı belirterek şimdilik 9.000-TL alacağının dava tarihinden itibaren işleyecek yıllık %18 faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin cevap dilekçesinden özetle; davacı tarafça açılan haksız ve hukuka aykırı davayı kabul etmediklerini ve reddini talep ettiklerihi, davacının kooperatifin kuruluşundan itibaren davalıdan talepte bulunduğunu üye olduğu taıhıin esas alınmadığını, 10.06.2022 tarihli 7410 sayılı yasa ile Kooperatifler Kanunu’na geçici 11. madde eklendiğini ve söz konusu maddede; inşaatların etaplar halinde yapılarak teslim edilmesi, terkin edilmemiş olması, yapımı tamamlanan etapta bağımsız bölüm malikine koopergtifçe tahakkuk ettirilen bedelin ödenmiş olması, kooperatif tarafından üyeye konutun tapusunun verilmiş olması şartlarının birlikte sağlanması halinde, konutun tapu devrinin yapılmasından sonraki dönemler için yönetim giderleri hariç herhangi bir bedel istenemeyeceginin hüküm altına alındığını, söz konusu maddeye göre davacının yasa gereği alacak talep etmesinin mümkün olmadığını; ayrıca davacı talebinin zaman aşımına uğradığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı kooperatife ve Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü’ne müzekkere yazılarak davalının üyelik dosyası, kooperatife yaptığı ödemeler, kooperatif ana sözleşmesi, genel kurul tutanakları dosya arasına getirtilmiştir.
Mahkememizce, dosyanın bir kooperatif muhasebesi konusunda uzman bilirkişi ile bir kooperatif hukuku alanında nitelikli hesaplama uzmanı bilirkişiye tevdi ile kooperatif defter ve belgeleri üzerinde inceleme yapılarak rapor düzenlenmesine karar verilmiş olup, bilirkişi heyetinin mahkememize sunmuş olduğu 27/02/2023 havale tarihli raporda özetle; Kooperatifçe tamamlanan 6661 ada parsel, A Blok, 20 numaralı bağımsız bölümün davalıya 15.06.2011 tarihinde devir ve tesliminin yapıldığı, söz konusu daire için 28.02.2011 tarihli maliyet raporunda bahse konu bağımsız bölüm için kendisine çıkarıları tutarı ödemiş olduğu, genel giderler için ayrı inşaat finarısmanı için ayrı karar alınmadığı tüm giderleri kapsayacak şekilde aidat kararı alındığı ve zamanaşımı süresi olmadığı, Kooperatifler Kanunu’na eklenen geçici 11. maddede belirtilen şartlar bakımından yapılan incelemede inşaatların etaplar halinde tamamlanarak teslim edileceğine dair anasözleşmede hüküm bulunmadığı, bu hususun takdir ve değerlendirmesinin Mahkemece yapılması gerektiği, davalı kooperatifin kuruluşundan dava tarihine kadar geçen dönemde 150 m2 daire üyesi ortağın yapması gereken aidat ödemeleri toplamının 181.510 TL olduğu, dava tarihi itibariyle davacının yaptığı ödeme ise toplam 115.134,50 TL olduğu, hal böyle olunca dava tarihi itibariyle davalının davacı kooperalife 66.375,00 TL borcu kaldığı tespit edilmiştir.
Dava, kooperatif aidat borcunun tahsili istemi ile davacı kooperatifin davalı kooperatif üyesi aleyhine açmış olduğu alacak davasıdır.
Yargıtay 23. HD’nin 2013/829 Esas 2013/1810 Karar sayılı 22/03/2013 tarihli ilamından da anlaşıldığı üzere Genel kurul kararları, üyeler ile kooperatif arasında yapılmış bir sözleşme niteliğinde olup, kooperatif ve üyeler arasında ayrıca faiz oranları ile ilgili sözleşme yapılmasına gerek olmadan genel kurullarca kararlaştırılan parasal yükümlülüklere ilişkin kararlar daha sonraki yıllarda değiştirilmediği ve iptal edilmediği sürece tüm üyeleri bağlayacağı, genel kurulca belirlenen aidat miktarı ve gecikme faizi oranları, genel kurul kararlarına katılsın ya da katılmasın ortaklara ayrıca tebliğinin gerekmediği, toplantıya katılmayan üyeler için de bağlayıcı olduğu, kesinleşmiş olması ve yok hükmünde olmaması halinde bu kararın alacağın dayanağı durumunda olduğu, davacı kooperatifin 2003 ila 2022 yılları arasında yapılan genel kurul toplantılarında alınan aidat ödenmesine ilişkin kararların iptal edildiğine veya yok hükmünde olduğuna dair itiraz olmadığı gibi bu hususta dosya kapsamında bir delilin de bulunmadığı,bu nedenle alınan genel kurul kararının tüm üyeleri bağlayacağı,Mahkememizce alınan bilirkişi raporunda davalının ödemesi gereken aidat borcunun 66.375,00 TL olduğu tespit edildiğinden davacının davasının kabulüne karar verilerek aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenler ile;
1-Davanın KABULÜ ile, 9.000,00 TL aidat alacağının dava tarihi olan 01/06/2022 tarihinden, 57.375,00-TL aidat alacağının ıslah tarihi olan 19/04/2023 tarihinden itibaren işleyecek yıllık %18 / aylık %1,5 faiz ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Alınması gereken 4.534,14-TL nispi karar ve ilam harcından, davacıdan alınan 153,70-TL peşin harç ve 980,00-TL ıslah harcından mahsubu ile bakiye 3.400,44‬-TL karar ve ilâm harcının davalıdan alınarak Hazine’ ye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 153,70-TL peşin harç, 80,70-TL başvurma harcı ve 980,00-TL ıslah harcının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafça yargılama boyunca yapılan; 74,00-TL tebligat masrafı, 21,50-TL posta ve müzekkere masrafı, 1.800,00-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.895,50-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı taraf kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden A.A.Ü.T. 13/1. maddesi uyarınca taktir olunan 17.900,00-TL maktu vekâlet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davalı üzerinde bırakılmasına, lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
7-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-11-13. maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.560,00-TL arabuluculuk ücretinin (yargılama gideri) davalıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına,
8-Davacı tarafından yatırılan gider avansından yargılama sırasında yapılan masraflar ile karar tebliğ giderlerinden geriye kalan avansın karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi’nde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı.27/09/2023

Katip …

Hakim …