Emsal Mahkeme Kararı Kayseri 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/433 E. 2023/104 K. 21.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KAYSERİ 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: … Esas – …
T.C.
KAYSERİ TÜRK MİLLETİ ADINA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : …
KARAR NO : …
HAKİM : …
KATİP : …

DAVACILAR :1- …
2- …
VEKİLİ : Av. …
DAVALI : …
VEKİLİ : Av. …
DAVA :Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : …
KARAR TARİHİ : …
KARAR YAZIM TARİHİ : 07/03/2023
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkillerinin miras bırakanı … … tarihinde içerisinde yolcu olarak bulunduğu sürücüsü … olan … plakalı araç ile …sevk ve idaresinde olan … plakalı çekici ve çekiciye bağlı … plakalı yarı römorkun karışmış olduğu trafik kazasında vefat ettiğini, meydana trafik kazası nedeniyle … Cumhuriyet Savcılığının …hazırlık nolu dosyası ile soruşturma başlatıldığını, trafik kazasının oluşumunda kusurun … plakalı araç sürücüsü …’a ait olduğunu, müvekkillerinin, Destekten Yoksun Kalma Tazminat haklarının tahsilinin sağlanabilmesi için Kayseri … Asliye Ticaret Mahkemesinin … E sayılı dosyası ile … plakalı aracın Zorunlu Trafik Sigortasını yapmış olan … A.Ş aleyhinde dava açıldığını, Kayseri … Asliye Ticaret Mahkemesinin … E sayılı dosyasında , mahkemece aktüerya bilirkişiden hesap raporu aldırıldığını, Müvekkilleri … , … ve dava dışı baba …’ın toplam destek zararları miktarının 522.882,02 TL olması ve Zorunlu Trafik Sigortası poliçe limiti olan 410.000,00 TL’nin üzerinde olması nedeniyle garameten paylaştırma yapıldığını, bu hesaba göre, Davacı eş …’ın: 296.602,05 TL, Davacı çocuk …’ın: 56.889,83 TL, Dava dışı baba …’ın: 56.508,12 TL olmak üzere toplam : 410.000,00 TL destekten yoksun kalma zararının taraflara garameten paylaştırıldığını, Kayseri … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin de bu rapor doğrultusunda; davalı sigorta şirketini müvekkillerinden …’a 296.602,05 TL, …’a 56.889,83 TL olmak üzere toplam 353.491,88 TL Destekten Yoksun Kalma tazminatı ödemeye mahkum ettirdiğini, müvekkillerinin destekten yoksun kalma zararları, zorunlu trafik sigortası poliçe limitinin üstünde olması nedeniyle tazminat haklarının bir kısmının davalı … A.Ş’ den karşılanamadığını, davalı sigorta şirketi tarafından Kayseri … Asliye Ticaret Mahkemesinin … E – … K sayılı kararı aleyhinde istinaf kanun yoluna başvurulduğunu, istinaf incelemesinin, Kayseri BAM … … nin … F- … K sayılı dosyası ile yapıldığını, davalı sigorta şirketinin istinaf başvuru dilekçesinin esastan reddine karar verildiğini, … plakalı aracın … nolu poliçe ile Genişletilmiş Kasko Sigortası davalı … Sigorta A.Ş tarafından yapılmış olduğundan, ilgili Kasko Sigortası poliçesi kapsamında , müvekkillerinin Zorunlu Trafik Sigortası limitinden arta kalan destekten yoksun kalma tazminat alacaklarından (Genişletilmiş Kasko Sigortası Paliçesi limiti dahilinde ) davalı sigorta şirketi hukuken sorumlu olduğunu, davalı sigorta şirketine yasal zorunluluk kapsamında başvuru yapıldığını, zorunlu arabuluculuğa başvurulduğunu, ancak anlaşma sağlanamadığını, açıklanan nedenlerle fazlaya ilişkin talep ve dava haklarının saklı kalmak kaydı ile, Kayseri … Asliye Ticaret Mahkemesinin … E sayılı dosyasında verilmiş olan kararda dikkate alınarak, belirsiz alacak davası olarak davalı sigorta şirketinin (poliçe limiti ile sınırlı olmak üzere ) müvekkillerinden ; … için şimdilik 100,00 TL Destekten Yoksun Kalma Tazminatı(maddi tazminat), … için şimdilik 100,00 TL Destekten Yoksun Kalma Tazminatı (maddi tazminat) ödemeye mahkum ettirilmesini, hükmedilecek tazminat miktarlarına kaza tarihi olan … tarihinden itibaren faiz işletilmesine karar verilmesini, Yargılama giderleri ile ücreti vekaletin davalı sigorta şirketine tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; usule itiraz ettiklerini, müvekkiline usulüne uygun başvuru yapılmadığını, bu nedenle, dava şartı noksanlığı nedeniyle dava usulden reddedilmesi gerektiğini, müvekkilinin husumetin dayanağı Karayolları Trafik Kanunu kapsamında ihdas edilen Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası olup, kanunun ikinci bölümü sigorta başlığı altında 91 ile 101 madde arasında hükümler içerdiğini, 6704 sayılı yasanın 3.maddesi ile … tarihinde değişikliğe uğrayan Karayolları Trafik Kanunu’nun, “Doğrudan Doğruya Talep Ve Dava Hakkı” başlıklı 97. Maddesinden de anlaşılacağı üzere, söz konusu madde sigorta kuruluşuna yazılı başvuru yapılmadan dava ve/veya tahkime başvuru yolunu ortadan kaldırmış bulunduğunu, tazminat ve giderlerin ödenmesi sürecinde müvekkiline yapılacak başvurunun usulü ve şartları ile gerekli belgelerin nasıl belirleneceği aynı 6704 sayılı yasanın 3. maddesi ile … tarihinde değişikliğe uğrayan Karayolları Trafik Kanunu’ nun, “Tazminat ve giderlerin ödenmesi” başlıklı 99. Maddesinde de Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları’na atıf yapıldığını, ilgili atıf ile Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigortası Genel Şartları’nda ise ikame edilmesi gereken belgelerin, Kaza Raporu, varsa Bilirkişi Raporu, keşif zaptı veya mahkeme kararı, Veraset ilamı, Ölüm belgesi ve ölü muayene otopsi raporu, Anne ve baba bilgisini de gösterir güncel vukuatlı nüfus kayıt örneği, ölen kişiye ait kaza tarihi itibarıyla son gelir durum belgesi, Hak sahibine ait banka hesap bilgileri (banka – şube adı, Iban numarası). şeklinde tahdidi olarak sayılmış olmakla yasanın açık düzenlemesine göre bu evrakların tamamının başvuru ekinde bulunmaması halinde sigorta şirketine tam ve eksiksiz bir başvuru yapılmış sayılmayacağını, bu bakımdan ilgili düzenlemelerin Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 114. maddesinin ikinci (2.) bendine tabi olarak getirilmiş olan dava şartlarından olduğunu, nitekim ilgili fıkrada ” Diğer kanunlarda yer alan dava şartlarına ilişkin hükümler saklıdır.” denilmekle bu keyfiyet ortaya konulmuş bulunduğunu, devamındaki 115. maddenin 2. fıkrasında “mahkeme dava şartı noksanlığını tespit ederse davanın usulden reddine karar verir” dendiğini, aynı kanunun 138. maddesinde; “mahkeme, öncelikle dava şartları ve ilk itirazlar hakkında dosya üzerinden karar verir” şeklinde ifade edildiğini, söz konusu olayda davacının maddi tazminat talebi için müvekkiline başvurduğunu ve bu başvuru neticesinde …-… nolu hasar dosyasının açıldığını, husumetin tam olarak aydınlatılabilmesi için … tarihli mail ile davacı taraflardan, otopsi raporu, KVKK evrağının imzalı hali, Trafik Sigortacısının ödeme yaptığına ilişkin dekont talep edildiğini, ancak davacı tarafın gerekli belgeleri müvekkil şirkete iletmediğini, bu nedenle, dosyanın eksik evrak aşamasında kaldığını ve sonuçlandırılamadığını, müvekkil şirkete tam ve eksiksiz bir başvuru yapılmadığını, davacıların eksik belgeleri tamamlamak yerine iş bu davayı açtıklarını, müvekkiline tam ve eksiksiz başvuru yapılmadığından bahisle işbu davanın dava şartı yokluğundan reddedilmesi gerektiğini, usule ilişkin itirazlarının kabul görülmemesi halinde ise esasa ilişkin itirazlarının olduğunu, Müvekkilinin Sorumluluğunun, sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında poliçe limitleri ile sınırlı olduğunu, müvekkilinin dava konusu kaza dolayısıyla sorumluluğu bulunmadığını, sorumluluğun ilk olarak … plakalı aracın karayolları zorunlu mali mesuliyet sigortacısına ait olduğunu, … plakalı aracın … tarafından Karayolları Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası kapsamında sigortalandığını, Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortasının limitinin bittiği noktada İMM teminatı teminatı devreye gireceğini, buna göre, müvekkili olan şirket nezdinde olan ihtiyari mali mesuliyet sigorta teminatı ancak olay tarihi itibariyle cari olan ZMMS poliçesi teminatının bittiği yerden yani ZMMS poliçesinin limitini aşan bir zararın varlığı halinde devreye gireceğini, ilgili sigorta branşları arasındaki sorumluluk esası müşterek ve müteselsil sorumluluk olmadığını, tazminat ödemesinde, belirtmiş oldukları sıralılık esasına göre, bir önceki sigorta poliçesinin teminat limitinin bittiği yerden devam etmek suretiyle sorumluluğun ortaya çıkacağını, zira Motorlu Kara Taşıt Araçları İhtiyari Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının 1. maddesinde; “Sigortacı, işbu poliçede gösterilen aracın kullanılmasından doğan ve Karayolları Trafik Kanununa ve Umumi Hükümlere göre aracın işletenine terettüp eden hukuki sorumluluğu ve bu poliçe teminat kapsamında olmak şartıyla Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası hadlerinin üzerinde kalan kısmını, poliçede yazılı hadlere kadar temin eder.” dendiğini, bu nedenle, müvekkili nezdindeki poliçe ihtiyari mali mesuliyet teminatı sunmakta olduğunu, dava konusu hadiseden doğan maddi zararlar bakımından ZMMS sigorta teminat limitini aşan bir durum olması halinde müvekkilinin sorumluluğunun ortaya çıkacağından taleplerin öncelikle ZMM sigortacısı tarafından karşılanması gerektiğini, müvekkilinin … plakalı aracın kasko imm sigortacısı olup İMM teminatı, trafik sigorta limitinin aşıldığı durumda devreye gireceğinden öncelikle trafik poliçe limitinin tükenip tükenmediği hususunun ispatlanması gerektiğini, hiçbir surette kabul anlamına gelmemek üzere bu poliçede yer alan ihtiyari mali mesuliyet kapsamındaki poliçe limiti bedeni ve maddi ayrımı yapılmaksızın azami 100.000,00-TL ile sınırlı olmakla, daha önce manevi tazminata ilişkin davacı taraflara … tarihinde 20.000,00-TL ödeme yapıldığını, işbu sebeple her halükarda bakiye poliçe limiti 80.000,00-TL olduğunu, işbu tutar üzerinde bedele ilişkin müvekkil şirketin herhangi bir sorumluluğunun olmadığını, destekten yoksun kalma tazminatı hesaplamasında esas alınacak unsurlar, genel şartlar’ da açıkça belirlendiğini, yapılacak hesaplamada genel şart hükümlerinin esas alınması gerekmektiğini, nitekim, 14 Mayıs 2015 tarihli 29355 sayılı Resmi Gazete’ de yayımlanarak … tarihinde yürürlüğe giren Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları’ nın “A.5. Kapsama Giren Teminat Türleri Başlıklı” kısmında; ” Destekten Yoksun Kalma (Ölüm) Tazminatı: Üçüncü kişinin ölümü dolayısıyla ölenin desteğinden yoksun kalanların destek zararlarını karşılamak üzere bu genel şart ekinde yer alan esaslara göre belirlenecek tazminattır.” şeklinde düzenlendiğini, bu bağlamda, kaza tarihi itibariyle, yürürlükte bulunan anılan Genel Şartlar uyarınca, tazminat hesabında Genel Şartların 2 nolu ekinde yer alan unsurların dikkate alınması gerektiğini, müvekkilinin şirket ödemesinde bu unsurların dikkate alındığını, Müteveffanın dava konusu kazadaki kusuru incelenerek, müterafik kusuru olup olmadığı hususunun tespit edilmesi gerektiğini, bu bağlamda, dosyanın ceza/savcılık dosyası ile birlikte Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi’ ne tevdini, zarar hesabı için seçilecek bilirkişinin aktüerler siciline kayıtlı kişilerden olması gerektiğini, 6100 sayılı HMK madde 266 da “Mahkeme, çözümü hukuk dışında, özel veya teknik bilgiyi gerektiren hâllerde, taraflardan birinin talebi üzerine yahut kendiliğinden, bilirkişinin oy ve görüşünün alınmasına karar verir. Hâkimlik mesleğinin gerektirdiği genel ve hukuki bilgiyle çözümlenmesi mümkün olan konularda bilirkişiye başvurulamaz “ dendiğini, nitekim Yargıtay … Hukuk Dairesi E. … , K. … , T. … kararında savunmalarını teyit eder mahiyette, cismani zarar nedeni ile yapılması gereken hesaplamaların ancak Aktüerya Uzmanı bilirkişilerce yapılması gerektiğini vurgulandığını, mahkemece müvekkiline sigortalı araç sürücüsüne izafe edilecek kusurun varlığı halinde, zarar hesabının ancak Başbakanlık Hazine Müşteşarlığınca tutulan Aktüerler Siciline kayıtlı, aktüer sıfatına haiz bilirkişilerden seçilecek uzmana yaptırılmasını talep ettiklerini, davacının söz konusu olaydan dolayı sosyal güvenlik kurumundan herhangi bir ödeme alıp almadığının tespiti gerektiğini, SGK’nın herhangi bir surette davacılara ödemede bulunup bulunmadığının tespiti gerektiğini, Müvekkilinin her halükarda poliçe limiti ile sorumlu olmakla, yasa gereği eğer sosyal güvenlik kuruluşları veyahut özel bir sigorta kuruluşundan anılan kaza sebebiyle yapılan ödemeler daha sonradan müvekkili tarafından ödeneceğinden bu konuda herhangi bir ödeme alınıp alınmadığının gerek bu kurumlara müzekkere yapılarak, gerekse davacı tarafların imzalı açık beyanının alınarak tespiti gerektiğini, yapılan ödemeler oranında zararın karşılandığı ve bu ödemeler için yine ayrıca müvekkiline sosyal güvenlik kurumunca rücu edileceği düşünülerek bu ödemelerin hesaplanabilecek tazminat miktarından mahsubu gerektiğini, ayrıca, hiçbir şekilde kabul manasına gelmemek kaydıyla, sigortacı olan müvekkil şirketten kaza tarihinden itibaren faiz talebinde bulunulmasının hatalı olduğunu, davacı tarafın olay tarihinden faiz iletilmesine ilişkin talebinin reddi gerektiğini, açıklanan nedenlerle KTK 97. madde gereği yerine getirilmesi icap eden sigorta kuruluşuna başvuru şartı, davacı tarafça yerine usulüne uygun bir şekilde yerine getirilmemiş olması nedeniyle, HMK 115/2 maddesi gereği davanın usulden reddine, usule ilişkin itirazlarının kabul görmemesi halinde ise esasa ilişkin itirazlarının dikkate alınarak esastan reddine, yargılama gideri ile vekalet ücretinin davacı yana tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
YARGILAMA VE GEREKÇE:
Dava, … tarihinde meydana gelen kaza nedeniyle davacıların desteğinin vefatından dolayı destekten yoksun kalma tazminat taleplerine ilişkindir.
… Sigorta A.ş’ne, Kayseri … Asliye Ticaret Mahkemesi’ne, … A.ş’ne yazılan müzekkereye cevap verildiği ve ilgili evrakların dosya arasına alınmış olduğu anlaşılmıştır.
Mahkememizce Hesap Uzmanı bilirkişiden alınan … havale tarihli raporda; davalı sigorta şirketinin İMM sigortası sebebiyle sorumlu olduğu destek tazminatının davacı … yönünden 67.125,06 TL, davacı … yönünden 12.874,94 TL olduğu kanaatine varıldığının bildirildiği anlaşılmıştır.
Yargılama devam ederken celse arasında davacı vekilinin UYAP üzerinden sunduğu … tarihli dilekçesi ile, davadan feragat beyan ettiklerini ve vekaletnamesinin incelenmesinde feragat yetkisinin bulunduğu görülmüştür.
Davalı vekilinin … tarihli dilekçesi ile, davacı tarafça iş bu davadan feragat edilmiş olduğundan davanın reddine karar verilmesini, vekalet ücreti ve yargılama gideri taleplerinin bulunmadığını belirttiği görülmüştür.
HMK’nun 307. maddesine göre feragat davacının, talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesidir. Feragat davayı sonuçlandıran taraf işlemlerindendir. Feragat halinde feragat nedeniyle davanın reddine ilişkin hüküm kurmalıdır. Davacı vekilinin … tarihli feragat dilekçesi nazara alınarak feragat nedeni ile davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenler ile;
1-Davanın FERAGAT NEDENİYLE REDDİNE,
2-Davadan feragat etme tarihi dikkate alınarak Harçlar Kanunun 22. Maddesi uyarınca alınması gereken 179,90 TL maktu karar ve ilam harcının 2/3’üne isabet eden 119,93 TL’nin dava açılırken davacı tarafından yatırılan 80,70 TL peşin harçtan mahsubu ile eksik kalan 39,23 TL karar harcının davacıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama harç ve giderlerinin davacının üzerinde bırakılmasına,
4-Artan gider avansından kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde ve istek halinde ilgili tarafa iadesine,

5-Davalı tarafça yapılmış bir yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirmesine rağmen … tarihli dilekçesindeki beyanı dikkate alınarak davalı lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
7-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-11-13. maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenecek olan 1.600,00 TL (yargılama gideri) davacıdan alınarak HAZİNE’YE GELİR KAYDINA,
Dair, Tarafların yokluğunda tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde Kayseri Bölge Adliye Mahkemesine İstinaf yolu açık olmak üzere dosya üzerinden karar verildi. …

Katip …
(e imzalıdır)

Hakim ….
(e imzalıdır)