Emsal Mahkeme Kararı Kayseri 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/392 E. 2023/285 K. 05.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KAYSERİ 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: … Esas – …
T.C.
KAYSERİ TÜRK MİLLETİ ADINA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : …
KARAR NO : …
HAKİM : …
KATİP : …

DAVACI : …
VEKİLİ : Av. …
DAVALI : 1- …
VEKİLİ : Av. …
DAVALI : 2- …
VEKİLİ : Av. …
DAVA : Bankalarca Kullandırılan Ticari Kredilerden Ve Ticari Kredili Mevduatlardan Kaynaklanan Davalar (İtirazın İptali)
DAVA TARİHİ : …
KARAR TARİHİ : …
KARAR YAZIM TARİHİ : 18/04/2023
Mahkememizde görülmekte olan Bankalarca Kullandırılan Ticari Kredilerden Ve Ticari Kredili Mevduatlardan Kaynaklanan Davalar (İtirazın İptali) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı banka ile davalılardan … ile Genel Kredi Sözleşmesi imzalanmış, davalı lehine kredi hesapları açılmış ve kullandırılmış olduğunu, diğer davalı …, Genel Kredi ve Teminat Sözleşmesini müteselsil kefil olarak imzalamış olduğunu, kredi borcunun ödenmemesi üzerine kredi hesapları kat edilerek borcun ödenmesi gerektiği hususlarını içerir Beyoğlu … Noterliği’nin … tarihli … yevmiye numaralı hesap kat ihtarnamesi borçlulara keşide edilmiş ve borcun ödenmesi ihtar edilmiş, verilen sürede ve halen borç ödenmemiş olduğunu, borçluların verilen sürede ihtarnameye uymaması nedeniyle borçlu/davalılar hakkında, takip tarihi itibariyle davacı bankanın alacağı için Kayseri … İcra Dairesi … E. sayılı dosyası ile genel haciz yolu ile takip yapılmış olduğunu ancak takip borçluları icra dosyasına konu borcun tamamına itiraz ederek takibi durdurduklarını, takibin devamını temin etmek üzere itirazın iptali davası açılmadan önce, 6102 Sayılı TTK’nun 5/A maddesi gereğince yasal olarak arabuluculuğa başvurulmasına rağmen sonuç alınamadığını, davacı banka alacağının varlığı, kesin ve münhasır delil mahiyetinde olan davacı bankanın defter ve kayıtları üzerinde yapılacak bilirkişi incelemesi ile sabit hale gelecek olup, davalının itirazlarının yasal mesnedi olmadığı açıklık kazanacak olduğunu, bu kapsamda Genel Kredi ve Teminat Sözleşmesinin 11/a., 10.13 Maddelerinin dikkate alınması gerektiğini, tarafların serbest iradesi ile imzalamış olduğu işbu Genel Kredi ve Teminat Sözleşmeleri hükümleri ile açık olduğu üzere davacı banka alacağı krediler kat edilmiş olmakla muaccel hale geldiğini, bu kapsamda Yargıtay 19.H.D 09.02.2006 Tarih, 568/1208 K, Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 26.10.2007 Tarih, 4084 E. 9256 K., Yargıtay 11. HD. 30.04.2004 Tarih, 2003/10690 E. 2004/4776 K. sayılı kararların dikkate alınması gerektiğini, Genel Kredi ve Teminat Sözleşmesi’nin 13.4 maddesi, “TARAFLAR;…tüm sözleşme hükümlerinin haklarında geçerli olacağını kabul ve beyan ederler.”şeklinde düzenlenmiş olup taraflar kabul ederek imzalamış olduklarını, talep edilen işlemiş ve işleyecek faiz tutarı ile faiz oranı T.B.K 26. Madde İle T.T.K 8.Maddesi gereği yasaya uygun olup, kredi sözleşmesi hükümlerine göre tespit edildiğinden yasa ve sözleşmeye de aykırılık bulunmamakta olduğunu, yine Genel Kredi ve Teminat Sözleşmesinin 11.b. md. De bu kapsamda düzenleme olduğunu, Genel Kredi ve Teminat Sözleşmesi’nin 13.4/f maddesi ile de; “taraflar;… tüm sözleşme hükümlerinin haklarında geçerli olacağını kabul ve beyan ederler.” şeklinde düzenlenme olduğunu, Yargıtay 19. HD 2012/5456 E. 2012/13988 K. sayılı 01.10.2012 Tarihli kararının konuya ilişkin olduğunu, davalı borçluların faize ve faiz oranlarına itirazları yasal dayanaktan yoksun olduğunu, faizin % 5 gider vergisi taleplerinin de açıklanan düzenlemeler gereğince yasaya uygun olduğunu, konuya ilişkin Yargıtay 11. HD. 1987/ 5094 E. 1987/5575 K. sayılı 23.10.1987 Tarihli kararı, Yargıtay 11. HD 2004/6741 E. 2005/4606 K. sayılı 03.05.2005 Tarihli kararı olduğunu, özetle; talep etmiş oldukları işlemiş ve işleyecek faiz ile temerrüt faiz oranı ve işbu faizin %5 gider vergisi yasaya, Genel Kredi ve Teminat Sözleşmesi hükümlerine uygun olmakla, itirazın iptali gerektiği açık olduğunu, genel kredi ve teminat sözleşmesinin 13.2.b maddesi: “bu sözleşmenin tüm tarafları … aralarında çıkabilecek her türlü uyuşmazlıkların çözümlenmesinde, bankanın defter, kayıt ve belgelerinin … münhasır delil olacağını … kabul ve beyan ederler…”genel kredi ve teminat sözleşmesinin 13.2.b. maddesi gereği davacı bankanın defter ve kayıtları kesin delil mahiyetinde olup, başkaca delil gösterilmesine muvafakatleri bulunmamakta olduğunu, Yargıtay 19.HD.93/1121 E. 94/1593 K. sayılı 23.02.1994 Tarihli kararı ile HGK.1978/15-291 E. 1980/1959 K. sayılı 07.05.1980 T. Kararının bu kapsamda dikkate alınması gerektiğini belirterek itirazın iptali ile icra inkar tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili … cevap dilekçesinde özetle; Davacının açmış olduğu haksız ve hukuki dayanaktan yoksun davasını ve dava dilekçesini kabul etmediklerini, davacı tarafın dava dilekçesinde belirttiği kredi borçlarına ilişkin davalının müteselsil kefillikten dolayı herhangi bir borcu bulunmadığını Ki zaten söz konusu kefillikte yasal hükümler çerçevesinde geçersiz olduğunu, davalı ne kadar borca ve miktarına kefil olduğunun açıkça belirtilmesi gerektiğinden belirsiz alacak yönünden alınan kefillik geçersiz olduğundan dolayı davalının herhangi bir sorumluluğu dolayısı ile bir borcu bulunmamakta olduğunu, söz konusu dava kapsamındaki borç asıl borçlu ile davacı arasında defalarca yapılandırılmış olup borç miktarı değişmiş ve asıl borçlu … tarafından birçok ödeme gerçekleştirilmiş olduğunu, bu kapsamda asıl borçlu …’a ait hesap özetlerini dosya kapsamına sunduklarını, söz konusu hesap hareketlerinden de anlaşılacağı üzere davacı bankaya farklı tarihlerde birçok ödeme gerçekleşmiş olup en sonki yapılanmadan sonra borcun muacceliyet durumu ve miktarı hususu tam olarak belli olmadığını, bu hususta taraflara ait tüm hesap özetlerinin davacı bankadan istenilerek detaylı hesaplama yapılmak üzere dosyanın bilirkişiye tevdi gerekecek olduğunu, borcu kabul etmemekle birlikte söz konusu dava konusu alacağı ilişkin uygulanan faiz oranı da yasalara ve Genel Kredi ve Teminat Sözleşmesinde belirtilen orana uygun olmadığını, borçludan aşırı derecede faiz talep edilmiş olduğunu, bu hususta da T.B.K ve T.T.K. dikkate alınarak bilirkişice bir hesaplama yapılması gerektiğini, davaya konu Kayseri … İcra Dairesinin … esas sayılı dosyasına istinaden açılan itirazın iptali davasındaki alacak likit bir alacak olmadığından %20 icra inkar tazminatına hükmedilemeyecek olduğunu, bu kapsamda Kayseri … İcra Dairesinin … esas sayılı dosyası ve Genel Kredi ve Teminat Sözleşmesi ile hesap özetleri bilirkişi marifetiyle incelenip net alacak miktarı belirlenmesi gerektiğini belirterek davanın reddi ile kötüniyet tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı …’un cevap dilekçesi sunmadığı ve böylece HMK madde 128 gereği bütün vakaları inkar etmiş sayılacağı anlaşılmıştır.

YARGILAMA VE GEREKÇE:
Dava, davacı banka tarafın GKS.ye dayanarak davalılar aleyhine başlatılan ilamsız icra takibine davalının süresinde yapılan itirazı üzerine İİK 67.maddesi uyarınca 1 yıllık yasal süresi içinde açılmış itirazın iptali davasıdır.

İİK 67/1.maddesine göre “Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir.”
Kayseri … İcra Dairesinin … sayılı takip dosyasının bir suretinin Uyap’tan celbi ile incelenmesinde; alacaklının … Bankası Anonim Şirketi, borçluların …, … ve … olduğu, takibin 62.304,25 TL asıl alacak+2.591,86 TL Muacceliyetten takip t. kadar yıllık 46,80 tem. faiz + 129,58 TL faizin 5 gider vergisi+ 824,89 TL masraf toplamı 65.850,58 TL alacak nedeniyle ilamsız takip başlatıldığı, borçluların süresinde borca itirazları üzerine İcra Müdürlüğü tarafından takibin durdurulmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
Davacı bankaya müzekkere yazılarak, Genel Kredi Sözleşmenin bir sureti, borçlulara çıkartılan hesap kat ihtarnamesi tebliğ mazbatası örnekleri, teminat mektubu, hesap özeti ve bankanın ilgili dönem faiz genelgesi istenmiştir.
Davalı … ile davacı bankanın … Şubesi arasında imzalanan Genel Kredi ve Teminat Sözleşmeleri İrdelendiğinde; Davacı Banka ile davalı arasında … tarihinde 70.000,00 TL limitli ilk sözleşme ve sonrasında aynı taraflar arasında … tarihli ve 45.000,00 TL limitli ikinci Genel kredi ve Teminat Sözleşmelerinin imzalandığı, diğer davalı …’un sözleşmelere kefil olarak imza attığı ve dava konusu alacak talebinin de bu sözleşmelerden kaynaklı olduğu görülmüştür.
Davacı banka, kullanılan kredinin ödenmemesi üzerine Beyoğlu … Noterliği’nin … tarih, … yevmiye nolu ihtarnamesi ile hesapları kat ederek toplam 62.304,25 TL taksitli ticari kredilerden kaynaklanan alacaklarının 24 saat içinde ödenmesini, aksi halde yasal yollara başvurularak tahsil yoluna gidileceğini ihtar etmiş, hesap kat ihtarnamesi davalı …’a … tarihinde, davalı …’a ise … tarihinde tebliğ edilmiştir.
Kredi sözleşmesine dayanılarak yapılan takiplerde alacak hesabı yapılırken; Kredi sözleşmesindeki hüküm nedeniyle davacı bankanın kayıt ve belgelerinin esas alınması hesabın kat edildiği tarih itibariyle davacı banka alacağının belirlenmesi bu miktara kat tarihinden temerrüt tarihine kadar akdi faiz ve faizin gider vergisi hesaplanıp kapitalize edilerek temerrüt tarihindeki asıl alacağın bulunması, bu alacağa takip tarihine kadar temerrüt faizi ve BSMV işletilerek takip tarihindeki toplam alacak miktarının bulunması, takip tarihinden sonra yapılan ödemeler var ise bunların öncelikle masraf ve faizlere mahsubunun yapılması ve dava tarihindeki alacak miktarının belirlenmesi gerekir. Bu genel açıklamalar doğrultusunda somut uyuşmazlık irdelenmiştir.
İİK 67/1.maddesine göre “Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın “yüzde yirmisinden” aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkum edilir.” Buna göre davacı lehine icra inkar tazminatına hükmetmek için davalının haksız olması, itirazın iptaline karar verilen alacağın likit olması ve davacının talebi gerekir. Davalı lehine kötü niyet tazminatına hükmetmek için reddedilen kısım bakımından davacının takip yapmakta kötü niyetli olduğunun ispatı gerekir. Davanın kabulü halinde, ticari kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacaklar yerleşik Yargıtay kararları uyarınca likit kabul edildiğinden İİK’nun 67. Maddesindeki %20’si oranında icra inkâr tazminatına hükmedilmesi gerekmektedir.
Mahkememizce Bankacı bilirkişiden alınan … tarihli raporda özetle; Davacı bankanın davalı asıl borçlu …’tan icra takip tarihi itibariyle … numaralı spot krediden kaynaklanan 60.221,25 TL asıl alacak + 1.045,09 TL işlemiş temerrüt faizi + 52,25 TL BSMV + 824,89 TL masraf olmak üzere Toplam 62.143,49 TL nakit alacağının bulunduğu, davacı Banka ile davalı asıl borçlu … arasında imzalanan Genel kredi ve Teminat sözleşmelerinin davalı … tarafından müteselsil kefil olarak imzaladığı görüldüğünden, davacı Bankanın davalı asıl borçlu …’tan icra takip tarihi itibariyle … numaralı spot krediden kaynaklanan 60.221,25 TL asıl alacak + 1.045,09 TL işlemiş temerrüt faizi + 52,25 TL BSMV + 824,89 TL masraf olmak üzere Toplam 62.143,49 TL nakit alacağına Davalı …’un müteselsil kefaletinin bulunduğu sonucuna varıldığının bildirildiği anlaşılmıştır.
Mahkememizce Bankacı bilirkişiden alınan … tarihli ek raporda özetle; Davalı Asıl borçlu … yönünden kök raporunda yapılan hesaplamalarda bir değişiklik bulunmamakta olup, ek raporunda kök raporda yapılan hesaplamalara ilave olarak davalı … açısından yapılan hesaplamaların eklendiği, davacı bankanın davalı asıl borçlu …’tan icra takip tarihi itibariyle … numaralı spot krediden kaynaklanan 60.221,25 TL asıl alacak + 1.045,09 TL işlemiş temerrüt faizi + 52,25 TL BSMV + 824,89 TL masraf olmak üzere Toplam 62.143,49 TL nakit alacağının bulunduğu, davacı banka ile davalı asıl borçlu … arasında imzalanan Genel kredi ve Teminat sözleşmelerinin davalı … tarafından müteselsil kefil olarak imzaladığı görüldüğünden; Davalı …’un 07.01.2021 temerrüt tarihi dikkate alındığında davacı bankanın davalı asıl borçlu …’tan icra takip tarihi itibariyle … numaralı spot krediden kaynaklanan 60.038,51 TL asıl alacak + 1.348,36 TL işlemiş temerrüt faizi + 67,42 TL BSMV + 824,89 TL masraf olmak üzere Toplam 62.279,18 TL nakit alacağına davalı …’un kendi temerrüt tarihine göre müteselsil kefaletinin bulunduğu, kefilin sorumlu olduğu tutarın asıl borçludan fazla olamayacağı hususunda takdirin mahkemenizde olduğu, sonucuna varıldığının bildirildiği anlaşılmıştır.
Mahkememizce yapılan yargılama sonucunda; her ne kadar davalı tarafça davacı bankaya borcun bulunmadığı belirtilerek takibe itiraz edilmiş ve davanın reddine karar verilmesi talep edilmiş ise de, davacı tarafça dosyaya sunulan belgelerden ve bilirkişiden alınan … tarihli rapor ile … tarihli ek rapordan anlaşıldığı üzere, davalı …’un davacıdan almış olduğu kredi nedeni ile davalıların asıl borçlu ve kefil olarak borçlarını ödemedikleri ve bu şekilde … numaralı spot krediden kaynaklanan borç nedeni ile 60.221,25 TL asıl alacak + 1.045,09 TL işlemiş temerrüt faizi + 52,25 TL BSMV + 824,89 TL masraf olmak üzere toplam 62.143,49 TL davalıların asıl borçlu ve kefil sıfatı ile davacıya borçlu olduğunun tespit edilmesi karşısında dosya kapsamı ile uyumlu, denetime elverişli bilirkişi raporları dikkate alınmış ve böylece davanın kısmen kabulüne ve kısmen reddi ile, Kayseri … İcra Dairesi’nin … sayılı dosyası üzerinden yapılan takipte davalı borçluların itirazının kısmen iptali ile takibin … numaralı spot krediden kaynaklanan borç nedeni ile 60.221,25 TL asıl alacak + 1.045,09 TL işlemiş temerrüt faizi + 52,25 TL BSMV + 824,89 TL masraf olmak üzere toplam 62.143,49 TL alacak üzerinden kaldığı yerden devamına, fazlaya ilişkin talebinin reddine, itirazın iptaline ve takibin devamına karar verilen toplam alacak miktarı olan 62.143,49 TL’nin %20’si oranında icra inkâr tazminatının İİK mad 67 gereğince davalı borçlulardan tahsili ile davacı alacaklıya verilmesine, davalı tarafça takibin haksız ve kötü niyetle yapıldığı ispatlanamadığından davalı tarafın tazminat talebinin İİK madde 67/2 gereğince reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenler ile;
1-DAVANIN KISMEN KABULÜ KISMEN REDDİ İLE, Kayseri … İcra Dairesi’nin … sayılı dosyası üzerinden yapılan takipte davalı borçluların itirazının kısmen iptali ile takibin … numaralı spot krediden kaynaklanan borç nedeni ile 60.221,25 TL asıl alacak + 1.045,09 TL işlemiş temerrüt faizi + 52,25 TL BSMV + 824,89 TL masraf olmak üzere toplam 62.143,49 TL alacak üzerinden kaldığı yerden devamına, fazlaya ilişkin talebinin reddine,
2-İtirazın iptaline ve takibin devamına karar verilen toplam alacak miktarı olan 62.143,49 TL’nin %20’si oranında icra inkâr tazminatının İİK mad 67 gereğince davalı borçlulardan tahsili ile davacı alacaklıya verilmesine,
3- Davalı tarafça takibin haksız ve kötü niyetle yapıldığı ispatlanamadığından davalı tarafın tazminat talebinin İİK madde 67/2 gereğince reddine,
4-Alınması gereken 4.245,02 TL nispi karar ve ilam harcının davacıdan peşin olarak alınan 795,32 TL peşin harç ile icra dosyasına yatırılan 329,25 TL peşin harçtan mahsubuyla eksik kalan 3.120,45‬ TL karar ve ilam harcının davalılardan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
5-Davacı tarafından yatırılan 80,70 TL başvurma harcı, 795,32 TL peşin harç ile 329,25 TL İcra Dairesi’ne yatırılan peşin harcın davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yargılama boyunca yapılan, 150,50 TL tebligat, 5,75 TL posta ve müzekkere ücreti, 750,00 TL bilirkişi ücretinden oluşan toplam 906,25 TL yargılama giderinden kabul oranına göre hesaplanan 855,24 TL’nin davalılardan alınarak davacıya verilmesine, bakiye yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Davalı tarafça yargılama boyunca yapılan herhangi bir masraf bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
8-Artan gider avansı olması halinde karar kesinleştiğinde ve talep halinde harcanmayan gider avansının davacıya iadesine,
9-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 9.942,96 TL nispi vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
10-Davalılar kendilerini vekil ile temsil ettirdiklerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 3.707,09 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara VERİLMESİNE,
11-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-11-13. maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.600,00-TL arabuluculuk ücretinin (yargılama gideri) kabul-red oranına göre hesaplanan 1.509,93 TL’nin davalılardan alınarak HAZİNE’YE GELİR KAYDINA,
12-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-11-13. maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.360,00-TL arabuluculuk ücretinin (yargılama gideri) kabul-red oranına göre 90,07‬ TL’nin davacıdan alınarak HAZİNE’YE GELİR KAYDINA,
Dair, davacı ve davalı vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı….

Katip …
(e imzalıdır)

Hakim …
(e imzalıdır)