Emsal Mahkeme Kararı Kayseri 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/1426 E. 2023/639 K. 23.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KAYSERİ 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
KAYSERİ TÜRK MİLLETİ ADINA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO :
KARAR NO :

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACILAR : 1- … – … …
2- … – … …
VEKİLİ : Av. … –
DAVALI : … – … …

DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 28/12/2022
KARAR TARİHİ : 22/06/2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 05/07/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekilinin dava dilekçesinden özetle; müvekkili …’in, müvekkili …’nin yetkilisi olup şirketin amaç ve konusu unvanından da görüleceği üzere çelik kapı üretimi ve ticareti işini yaptığını, davalı şirket ise müvekkillerinin çelik kapı üretimi için malzeme tedarik ettiği şirketlerden biri olduğunu, bu nedenle taraflar arasındaki ticari ilişki sebebiyle alacaklar nedeniyle bazı zamanlarda kambiyo senetleri düzenlenerek davalıya verildiğini, taraflar arasında güven ilişkisi bulunduğundan ödenen senetlerin imha edilmesi davalı şirket yetkililerinden istendiğini, bu sebeple de senetlerin bazıları ödendiği halde davalı taraftan alınmadığını, müvekkilleri, davalı şirket yetkililerinin imha ettiklerini belirttikleri senetleri imha etmediğini ise ihtiyati haciz kararı ile müvekkili şirkete haciz yapmaya geldiklerinde öğrendiklerini, müvekkilleri hakkında Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 21.06.2022 tarih ve … Esas Değişik İş, … Karar Değişik İş sayılı kararı ile davalının talebi doğrultusunda ihtiyati hacze karar verildiğini, Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından verilen ihtiyati haciz kararına karşı itiraz yoluna başvurulduğunu ve haksız ihtiyati haciz kararının kaldırılması talep edildiğini, Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 18.07.2022 tarihli ek kararı ile itirazlarının kısmen kabulü ile ihtiyati haciz kararının 23.771,85 USD’lik kısmının kaldırılmasına, 10.728,15 USD’lik kısmı yönünden ise itirazımızın reddine karar verildiğini, ihtiyati haciz kararının hemen ardından davalı tarafından, 22.06.2022 tarihinde Kayseri Genel İcra Dairesi’nin … Esas sayılı dosyası ile ihtiyati haciz gerçekleştirerek müvekkillerine ait tüm makineler, araçlar, taşınmazlar ve banka hesaplarına haciz konulduğunu, haczedilen malları ihtiyati hacze konu edilen tutarı karşılamaya fazlasıyla yeter miktar olduğunu, bununla birlikte dosya borcunu karşılayacak miktardan daha fazla bir mal varlığı muhafaza altına alındığından davalının borcunu tahsil edememe gibi bir ihtimali olmadığını, ancak davalı tarafından kötü niyetli davranılarak ihtiyati hacze itirazları üzerine verilen ek kararda davalı lehine hükmedilen vekalet ücreti olan 1.405,00 TL için Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … D. İş – … D. İş Karar sayılı dosyası ile ihtiyati haciz kararı alındığını, davalı, 1.405,00 TL’lik alacağa ilişkin ihtiyati haciz kararına istinaden Kayseri Genel İcra Müdürlüğü’nün … sayılı icra takibi başlattığını, aynı gün müvekkillerinin tüm mal varlıklarına haciz koydurduğunu, bununla yetinmeyen davalı, yine müvekkilinin aile konutunda fiili haciz yapmak suretiyle alacağını tahsil etmekten ziyade müvekkillerini taciz etme saikiyle kötü niyetli olarak hareket ettiklerini, davalının haksız icra takibi sebebiyle müvekkile şirketin tüzel kişiliğinin manevi değerlerine dahil bulunan ticari itibarı sarsıldığını, müvekkili şirket hakkında davalı şirket yetkililerinin yaymış oldukları olumsuz haberler ve üretimin durması sebebiyle müvekkili şirketin battığı söylentileri sebebiyle de müvekkili şirket yeni bir iş alamadığını, müvekkili şirketin ticari itibarını yeniden kazanabilmesi uzun süre mümkün görünmediğini, müvekkili Kasım ise derin bir elem, ızdırap hali yaşadığını, ticari ve sosyal itibarının zedelendiğini, bu nedenle müvekkillerinin kişilik haklarına haksız saldırı niteliğindeki haciz işlemi ile müvekkillerinin manevi zararı da oluştuğunu, açıklanan sebeplerle davanın kabulü ile davalının haksız icra takibi sebebiyle; müvekkili … için 100.000 TL manevi tazminat, müvekkili … şirketi için 100.000 TL manevi tazminat,
olmak üzere toplam 200.000 TL manevi tazminatın işleyecek faizi ile davalıdan tahsiliyle müvekkillerine ödenmesine karar verilmesini, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin davalıya tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekilinin cevap dilekçesinden özetle; davacı tarafla müvekkili firma arasında çelik kapı üretimine yönelik malzeme tedarik edilmesi amacıyla ve başkaca ticari ilişkilerin mevcut olduğunu, işbu ticari ilişkiler nedeniyle davacı tarafça müvekkili firmaya bonolar verildiğini, ilgili bonoların davacı tarafından ödenmemesi neticesinde taraflarınca davacı aleyhine icra takibi başlatıldığını, davacının dava dilekçesinde belirttiği Kayseri Genel İcra Dairesinin … E. Sayılı dosyası müvekkilinin ticari ilişkilerden kaynaklı alacağı için başlatılan icra takibi olmayıp ihtiyati haciz vekalet ücretinin tahsili maksadıyla başlatılan icra takibi olduğunu, bu icra takibinden dolayı davacıya fiili haciz işlemi uygulanmayarak muhafaza işlemi yapılmadığını, vekalet ücretinin tahsili talebiyle başlatılan icra takibinin davacı tarafa nasıl bir maddi ya da manevi zarar verdiği hususuna ise taraflarına hiçbir şekilde anlam verilemediğini, davacı tarafın 22.06.2022 tarihinde Kayseri Genel İcra Dairesinin … E. Sayılı dosyası ile ihtiyati haciz gerçekleştirdikleri ve haczedilen malların borcu karşılamaya yeter olduğunu belirttiğini, işbu hususun taraflarınca kabulünün kesinlikle mümkün olmadığını, söz konusu hacizlerin Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin ilamına dayandığını, ihtiyati haczin kaynağının mahkemece verilen ilam olduğunu, bu ilamın bir kısmı açısından kaldırılmış olması müvekkilinin haksızlığının bir göstergesi olamayacağını, kısmi red edilmiş olmasına karşın müvekkilinin 10.728,15 USD alacağı olduğu kısmi kaldırılan karara karşın ortada olduğu, davacı tarafın, ihtiyati hacze itirazdan kaynaklı lehlerine hükmedilen 1.405,00 TL vekalet ücretinin tahsili için başlatılan icra takibinde davacıyı taciz etme saikiyle ve kötüniyetli hareket ettiklerini belirttiğini, davacının 1.405,00 TL’lik alacağa ilişkin yaklaşık 4.000.000,00 TL değerindeki malvarlığı değerinin haczedildiğini bildirse de bu mallar üzerinde birçok haciz bulunduğunu, müvekkilinin davacıdan tek alacağının 1.405,00 TL olmadığını, bu vekalet ücretine dayanak teşkil eden icra dosyası bulunduğunu, davacının dilekçesinde belirttiği üzere 10.728,15 USD yönünden davacının itirazının reddine karar verilmiş olup icra takibinin halen derdest olduğunu, ayrıca davacının taşkın haciz iddialarının mahkeme tarafından kesin olarak reddedildiğini, müvekkilinin davacıdan alacaklı olduğu başkaca icra dosyalarının da bulunduğunu, arz edilen nedenlerle davanın reddine vekalet ücreti ile her türlü yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER: Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … ve … D.İş sayılı dosyaları, Kayseri 4. İcra Hukuk Mahkemesinin … esas sayılı dosyası, Kayseri Genel İcra Müdürlüğünün … esas ve … esas sayılı dosyaları,
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, haksız ihtiyati haciz nedeniyle manevi tazminat istemine ilişkindir.
Kayseri Genel İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasının incelenmesinde alacaklısının …, borçlusunun … ve … olduğu, alacak bedelinin 34.746,17 USD+1.365,20 TL olmak üzere toplam 605.045,16 TL olduğu anlaşılmıştır.
Kayseri Genel İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasının incelenmesinde alacaklısının …, borçlusunun … ve … olduğu, alacaklı … tarafından borçlular …, … aleyhine ilamlı icra takibi başlatıldığı, takibe konu ilamın Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … (Hukuk Değişik İş Dosyası) Esas … Karar 11/08/2022 tarihli kararının olduğu, 1.405 TL Asıl Alacak (İhtiyati Haciz Vekâlet Ücreti), 1.140 TL İhtiyati Haciz Vekâlet Ücreti, 225,20 TL Yargılama Gideri,
0,69
TL İşlemiş Faiz olmak üzere
2.770,89
TL toplam alacak üzerinden icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin borçlu …’e 18/08/2022 tarihinde, borçlu …’ne 19/08/2022 tarihinde tebliğ edildiği anlaşılmıştır.
Kayseri Genel İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasının incelenmesinde alacaklısının Öz Boya Hırdavat Nalburiye İnşaat Malzemeleri ve Dekorasyon Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi, borçlusunun … olduğu, alacak miktarının 18.507,12 TL’lik, 8,673,00 TL’lik, 56.725,30 TL’lik, 54.448,74 TL’lik, 45.563,40 TL’lik 72.678,28 TL’lik, 8.522,55 TL’lik ve 62.498,70 TL’lik olmak üzere toplam 327.616,09 TL olduğu anlaşılmıştır.
Manevi zarar, kişilik değerlerinde oluşan objektif eksilmedir. Duyulan acı, çekilen ızdırap manevi zarar değil onun görüntüsü olarak ortaya çıkabilir. Acı ve elemin manevi zarar olarak nitelendirilmesi sonucu tüzel kişileri ve bilinçsizleri; öte yandan acılarını içlerinde gizleyenleri tazminat isteme haklarından yoksun bırakmamak için yasalar, manevi tazminat verilebilecek olguları sınırlamıştır. Bunlar, kişilik değerlerinin zedelenmesi (TMK 24), isme saldırı (TMK 26), nişan bozulması (TMK 121), evlenmenin feshi (TMK158), bedensel zarar ve ölüme neden olma (TBK 56) durumlarından biri ile kişilik haklarının zedelenmesidir (TBK 58). Bunlardan TMK’nın 24. maddesi ile TBK’nın 58. maddesi daha kapsamlıdır. TMK’nun 24. maddesinin belli yerlere yollaması nedeniyle böyle bir durumun bulunduğu yerde, onu düzenleyen kurallar (örneğin; TMK 26, 174, 287); bunların dışında TBK’nun 58. maddesi uygulanır.
TMK’nın 24. ve TBK’nın 58. maddesinde belirlenen kişisel çıkarlar, kişilik haklarıdır. Kişilik hakları ise, kişisel varlıkların korunmasıyla ilgilidir. Kişisel varlıklar, bedensel ve ruhsal tamlık ve yaşam ile nesep gibi insanın, insan olmasından güç alan varlıklar ya da kişinin adı, onuru ve sır alanı gibi dolaylı varlıklar olarak iki kesimlidir. Tekniğin gelişimi ve yaşam koşullarına göre belirlenmiş varlıklar, açıklanan olgularla çevrelendirildiğinde, davaya konu olayın bu çerçeve dışında kalması durumunda manevi tazminat isteği reddedilmelidir.
Mahkememizce yapılan yargılama, sunulan delil belgeler ve tüm dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde; davacı …’in diğer davacı şirketi münferiden temsile yetkili temsilcisi olduğu, Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 21/06/2022 tarih ve … D. İş sayılı kararı ile İİK’nın 257/1 maddesi uyarınca ihtiyati haciz konulmasına karar verildiği, ihtiyati haciz kararının yapılan itiraz sonucunda 18/07/2022 tarihinde itirazın kısmen kabulü ile ihtiyati haczin kısmen kaldırılmasına karar verildiği, davalının ek karar ile lehine hükmedilen 1.405 TL vekalet ücretinin tahsiline yönelik olarak yeniden ihtiyati haciz istemiyle mahkemeye başvurduğu, Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 11/08/2022 tarih ve … D. İş sayılı kararı ile İİK’nın 257/1 maddesi uyarınca 1.405 TL alacak üzerinden davacı borçluların taşınır ve taşınmaz malları ile üçüncü kişilerdeki hak ve alacakları üzaerine ihtiyati haciz konulmasına karar verildiği, davalının ihtiyati hacze konu (vekalet ücretine ilişkin) bu alacağın takip ve tahsili istemiyle yeni bir icra takibi başlattığı ve bu takip üzerinden ihtiyati haciz kararını uygulattığı, davacı borçluların başvurusu üzerine Kayseri 4. İcra Hukuk Mahkemesi tarafından 14/10/2022 tarih, 454-553 sayılı kararla “tarafları aynı ve aynı borca ilişkin olan karara yönelik ayrı bir takip başlatılmasının iyiniyet kuralları ile bağdaşmadığı, bu durumun hukuk düzenince korunamayacağı” gerekçeleri ile (miktar itibariyle yasa yolları kapalı ve kesin olmak üzere) takibin iptal edildiği anlaşılmıştır.
2004 sayılı İİK’nın 259/1. maddesinde, ihtiyati haczin haksız çıkması halinde, borçlunun ve üçüncü kişilerin bu yüzden uğradıkları bütün zararlardan alacaklının sorumlu olduğu düzenlenmiştir. İhtiyati haciz haksız ve bundan maddi zarar doğmuşsa, alacaklı kusurlu olmasa dahi, zarar görene maddi tazminat ödemekle yükümlüdür. Buna karşılık, haksız ihtiyati haciz kararı alan alacaklının kusursuz sorumluluğu sadece maddi tazminat bakımından geçerli olup, manevi tazminat yönünden TBK’nın 58. maddesindeki koşulların oluşması gerekir. Bu maddeye dayalı sorumluluk ise kusura dayalıdır. Bu itibarla, alacaklının kötüniyetli veya iyiniyetli olup olmadığı da sonuca etkili olup, ağır olmasa da kusurlu olması gerekmektedir. Haksız yere bir kimsenin mallarının haczettirilmesi, o kimsenin ticari itibarına saldırı teşkil eden ve TBK’nın 58. maddesi gereğince manevi tazminat ile sorumlu tutulmayı gerektiren bir davranıştır (Yargıtay 4. Hukuk Dairesi’nin 13/02/2018 tarih ve 2017/3918 E. 2018/2985 K. sayılı ilamı).
Somut olayda; davacılara ait taşınır ve taşınmaz mallara, 12/08/2022 tarihinde ihtiyati haciz konulduğu ve ihtiyati haczin 28/10/2022 tarihinde kaldırıldığı, davacıların manevi tazminat taleplerini haksız ihtiyati haciz nedeniyle kişilik haklarının zarar görmesine dayandırdıkları, davalının hakkın kötüye kullanılması (TMK m.2/2) niteliğinde olmak üzere ihtiyati hacze itiraz üzerine verilen ek kararda hükmedilen vekâlet ücretini yeni bir icra takibine konu ederek ihtiyati haciz kararını uygulattığı, haczedilen mal ve haklar (ve özellikle bankalar nezdindeki mevduat ve alacaklar) nedeniyle davacıların ticari itibarlarının zedelendiği, gerek tüzel kişi tacirlerin gerek gerçek kişilerin ticari hayatta oluşturdukları güven esasına dayalı ticari itibarlarının kişiliğin ayrılmaz bir parçasını oluşturduğu, oluşan zarar ile ihtiyati haciz konulması arasında illiyet bağının mevcut olduğu, bu nedenle davacıların manevi tazminat talebinin yerinde olduğu, davacıların manevi tazminat taleplerinin ise kusura dayalı olduğu, haksız ve objektif iyiniyet kuralları ile bağdaşmayan sırf hakkın kötüye kullanılması niteliğinde olan davranışların hukuk düzenince koruma görmeyeceği gibi bu tür davranışların davalının kusuru ile gerçekleştiği, bu nedenle davacıların manevi tazminat taleplerinin şartları oluştuğu anlaşıldığından, meydana gelen zarar ve tehlikenin ağırlığı, davalının zararın meydana gelmesindeki kusur durumu, manevi tazminatın amacı gözetilerek davacıların manevi tazminat taleplerinin kısmen yerinde olduğu kabul edilerek, davacıların manevi tazminat taleplerinin kısmen kabulü ile kısmen reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenler ile;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile davacı … için 50.000,00 TL, davacı … Şirket için 50.000,00 TL manevi tazminatın karar tarihinden itibaren işleyecek yasal faiz ile birlikte davalıdan alınarak davacılara verilmesine, fazlaya istemin REDDİNE,
2-Alınması gereken 6.831,00-TL karar ve ilam harcından, 80,70-TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 6.750,3‬0-TL karar ve ilam harcının davalıdan alınarak Hazine’ ye gelir kaydına,
3-Davacı tarafça yatırılan 80,70-TL peşin harcın davalıdan alınarak davacılara verilmesine,
5-Davacı tarafça yargılama boyunca yapılan; ilk dava açma gideri 92,20-TL, tebligat masrafı 65,00-TL olmak üzere toplam 157,20-TL yargılama giderinin davanın kabul red oranına göre belirlenen 78,60-TL’sinin davalıdan alınarak davacılara verilmesine, bakiyesinin davacılar üzerinde bırakılmasına,
6-Davacı … kendisini vekille temsil ettirdiğinden AAÜT uyarınca hesap ve taktir olunan 9.200,00-TL maktu vekalet ücretinin davalıdan alınarak adı geçen davacıya verilmesine,
7-Davacı … kendisini vekille temsil ettirdiğinden AAÜT uyarınca hesap ve taktir olunan 9.200,00-TL maktu vekalet ücretinin davalıdan alınarak adı geçen davacıya verilmesine,
8-Davacı … tarafından açılan manevi tazminat davasında davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT uyarınca hesap ve taktir olunan 9.200,00-TL maktu vekalet ücretinin davacı…’ten alınarak davalıya verilmesine,
9-Davacı … tarafından açılan manevi tazminat davasında davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT uyarınca hesap ve taktir olunan 9.200,00-TL maktu vekalet ücretinin davacı …’nden alınarak davalıya verilmesine,

10-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-11-13. maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 3.200,00-TL arabuluculuk ücretinin (yargılama gideri) davanın kabul red oranına göre göre 1.600,00-TL’sinin davacılardan müştereken ve müteselsilen alınarak Hazine’ye gelir kaydına,
11-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-11-13. maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 3.200,00-TL arabuluculuk ücretinin (yargılama gideri) davanın kabul red oranına göre göre 1.600,00-TL’sinin davalıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına,

12-Davacı tarafından yatırılan gider avansından yargılama sırasında yapılan masraflar ile karar tebliğ giderlerinden geriye kalan avansın karar kesinleştiğinde davacılara iadesine,
Dair, davacılar vekili ve davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi’nde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı.
22/06/2023

Katip …
¸E-imzalıdır

Hakim …
¸E-imzalıdır