Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C. KAYSERİ 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No:
T.C.
KAYSERİ TÜRK MİLLETİ ADINA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO :
KARAR NO :
HAKİM :
KATİP :
DAVACI : … –
DAVALI :
DAVA : Menfi Tespit (Ticari İlişkiden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ :
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Ticari İlişkiden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacının üyesi olduğu S.S. … Konut Yapı Kooperatifinden Kayseri İli Melikgazi İlçesi … Mah. 6994 ada parsel numaralı arsa üzerinde bulunan binanın 1. Kat 5 numaralı bağımsız bölümü tüm masraf ve bedellerini ödeyerek 12.02.2013 tarihinde tapudan devralmış olduğunu, davacı ile davalı taraf arasında üyelikten ayrılma beyannamesi düzenlenerek tarafların arasında hiçbir borç ve alacak ilişkisi bulunmadığı karşılıklı olarak imza altına alınmış olduğunu, yine aynı belgede taraflar arasında ibraname sözleşmesi imza altına alınmış olduğunu, davacı ile S.S. … Konut Yapı Kooperatifi arasında yapılan, dilekçe ekinde sunmuş oldukları ibraname sözleşmesinde davalı tarafın, davacının konut kesin maliyet bedelini ödediğini, kooperatiflerine herhangi bir borcu kalmadığını, üyelik hesabının kapatılarak kooperatiflerinden ilişiğinin kesildiğini beyan ederek taraflar arasında ibraname sözleşmesi imzalanmış olduğunu, bu ibraname sonucunda davalı taraf her ne adla olursa olsun herhangi bir alacak talebi olmadığını beyan ettiğini, iş bu sözleşme gereğince davacının davalı tarafa herhangi bir borcu bulunmadığının sabit olduğunu ancak davalı taraf 12.06.2015 tarihinde davacıya, zamanında yüklenici firma ile yapmış olduklarını iddia ettikleri sözleşme indirim oranının çeşitli şartların gerçekleştirilmediğinden bahisle iptal edildiğine dayanarak %10 indirimi borç olarak yansıtarak haksız olarak ihtar çektiğini, bu ihtarda belirtilen haksız alacağa karşılık davalı taraf, davacı hakkında 26.10.2016 tarihli Kayseri 4. İcra Dairesinin … E. Numaralı dosyası ile haksız olarak ilamsız icra takibi başlatmış olduğunu, davacının bu takibe itiraz ettiğini ve takip durduğunu, davacının borcu bulunmadığı halde, davalı şirket ile aralarında herhangi bir borç-alacak ilişkisi kalmamasına rağmen icra tehdidi altında kaldığını, 1163 sayılı Kooperatifler Kanununa 15.06.2022 Tarih 31867 Sayılı Çevre Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun ile getirilen geçici madde 11’nin dikkate alınması gerektiğini, işbu kanun maddesinde belirtilen şartların davacı bakımından oluşmuş olduğunu, davacının tapu senedi ile konutunu devralmış, kooperatifçe taahhuk ettirilen bedelin tamamını ödenmiş olduğunu ve taraflar arasında ibraname sözleşmesi imzalandığını, yine davalı kooperatif Kayseri ilinde olduğu için Geçici Madde 11’de belirtilen bütün şartların davacı bakımından oluşmuş olduğunu, söz konusu maddenin zaten davacının yukarıda bahsetmiş olduğumuz indirim tutarı iadesi veya her ne ad altında olursa olsun bütün borçlara yönelik korumakta olduğunu, huzurunuzda açmış olduğumuz menfi tespit davası söz konusu herhangi bir alacak veya tazminat için olmadığı sebebiyle zorunlu arabuluculuk şartı olmadığını, bu nedenle arabuluculuğa tarafımızca başvuru yapılmadığını, nitekim menfi tespit davalarında zorunlu arabulucuk kurumunun olmadığının Yargıtay 11. H.D. 2020/4396 E. 2021/3198 K. 01.04.2021 Tarih sayılı kararında da sabit olduğunu, bu kararın dikkate alınması gerektiğini, davacının hiçbir borcu olmamasına rağmen 2016 yılında icra tehdidi altında kalmış ve olası yeni icra tehditleri korkusuyla yaşamakta olduğunu, 15.06.2022 Tarih 31867 Sayılı Çevre Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun ile getirilen geçici madde 11 ile getirilen hükümlerle davacının bu icra tehditleri ve olası haksız icra takiplerinden kurtulma fırsatı doğduğunu, yukarıda izah edilen sebeplerle olası haksız icra takiplerine karşın iş bu menfi tespit davasının açılmasında davacının hukuki yararı bulunmakta olduğunu belirterek, davacının davalı S.S. … Konut Yapı Kooperatifine herhangi bir borcunun olmadığının tespitine karar verilmesinin talep edildiği görülmüştür.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı tarafından açılan işbu davanın hukuki yarar yokluğu nedeniyle reddi gerekmekte olduğunu, 15.06.2022 tarihinde Resmi Gazetede yayınlanan 7410 sayılı Kanunun 2. maddesi ile Kooperatifler Kanunu’na eklenen geçici 11. Maddenin dikkate alınması gerektiğini, Kanun metninde de görüleceği üzere bahsedilen son verilecek takipler, kesinleşen dava ve takiplere dayanılarak başlatılan icra işlemleri ile kesinleşen icra takipleri olduğunu, ancak davacı tarafından da dava dilekçesinde belirtildiği üzere ortada kesinleşmiş bir icra takibi veya dava bulunmamakta olduğunu, Müflis kooperatif tarafından başlatılan takip, davacının itirazı üzerine durdurulmuş olduğunu, Kooperatif tarafından itirazın iptali yoluna gidilmemiş, dolayısıyla ortada durdurulmuş bir takip söz konusu olduğunu, bu nedenle kesinleşmiş bir takip veya dava bulunmadığından davacının işbu davada hukuki yararının olmadığının mutlak olduğunu, İlgili kanun maddesinin açık bir biçimde kesinleşen takipleri ve ilamları belirmesi nedeniyle davacı tarafın hukuki yararı bulunmayıp, işbu davanın bu sebeple reddi gerekmekte olduğunu, esasen icra takibine konu edilen borcun bulunduğu kabul edilse bile kooperatifle üye arasındaki ilişkileri düzenleyen ana sözleşme hükümleri gereği ve TBK.na göre bu tür alacaklarda 5 yıllık zamanaşımı söz konusu olup 5 yıllık sürede geçmiş olmakla yine davacının dava açmakta herhangi bir hukuki yararı yoktur ve dava reddedilmesi gerektiğini belirterek, davacı tarafından açılan işbu davanın hukuki yarar yokluğu nedeniyle reddine karar verilmesinin talep edildiği görülmüştür.
YARGILAMA VE GEREKÇE
Dava,Davacının Kayseri 4. İcra Dairesinin … E sayılı dosyası nedeni ile 7410 sayılı Çevre Kanunu İle Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 2. Maddesi ile 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu’na eklenen geçici 11. Maddesi gereğince davalı kooperatife borcu olup olmadığı hususlarına ilişkindir.
Çevre Şehircilik İl Müdürlüğü’ne, Kayseri 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’ne ve Kayseri Genel İcra Dairesine yazılan müzekkerelere cevap verildiği ilgili evrakların dosya arasına alınmış olduğu görülmüştür.
Anayasa Mahkemesi 16/02/2023 tarih 2022/126 esas 2023/29 karar sayılı ilamında; “24/4/1969 tarihli ve 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu’na 10/6/2022 tarihli ve 7410 sayılı Kanun’un 2. maddesiyle eklenen geçici 11. maddenin birinci fikrasının Anayasa’ya aykırı olduğuna ve iptaline, kalan kısmının 30/3/2011 tarihli ve 6216 sayılı Anayasa Mahkemesinin Kuruluşu ve Yargılama Usûlleri Hakkında Kanun’un 43. maddesinin (4) numaralı fıkrası gereğince oy birliği ile iptaline” karar vermiştir.
4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 4. Maddesinde; “Kanunun takdir yetkisi tanıdığı veya durumun gereklerini ya da haklı sebepleri göz önünde tutmayı emrettiği konularda hâkim, hukuka ve hakkaniyete göre karar verir.”
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 331.maddesinde;” Davanın konusuz kalması sebebiyle davanın esası hakkında karar verilmesine gerek bulunmayan hâllerde, hâkimin, davanın açıldığı tarihteki tarafların haklılık durumuna göre yargılama giderlerini takdir eder.”
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 30.maddesinde;” Hâkim, yargılamanın makul süre içinde ve düzenli bir biçimde yürütülmesini ve gereksiz gider yapılmamasını sağlamakla yükümlüdür.” denilmektedir.
Dava açıldıktan sonra ortaya çıkan bir olay nedeniyle artık dava konusu edilen talep hakkında olumlu ya da olumsuz bir karar verilmesine gerek ya da neden kalmıyorsa, burada davanın konusuz kalmasından söz edilebilir. Böyle bir durum söz konusu olduğunda mahkemenin yargılamaya devam etmesine gerek yoktur. Bu durumda mahkemenin bir tespit hükmü niteliğinde olmak üzere esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar vermesi gerekir. Dava konusu hakkın davacıya ödenmesi, verilmesi ya da müdahalenin kaldırılması, davacı ve davalı sıfatının birleşmesi, yeni çıkan bir kanun ya da Anayasa Mahkemesi kararı ile ya da kişiye sıkı sıkıya bağlı ve mirasçılara geçmeyen bir hakka ilişkin davalarda taraflardan birinin ölümü gibi nedenlerle dava konusuz kalabilir. (Hukuk Genel Kurulunun 2013/10-1860 Esas, 2015/1451 Karar ve 27.05.2015 tarihli kararı)
Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi’nin 2023/981 E, 2023/987 K sayılı ilamında “… davacının işbu menfi tespit davasının dayanağı olan 7410 sayılı Çevre Kanunu İle Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına dair kanunun 2. Maddesi ile1163 sayılı Kooperatifler Kanuna eklenen geçici 11. Maddesinin Anayasa Mahkemesinin 16/02/2023 tarih ve 2022/126 Esas 2023/29 Karar sayılı ilamı ile ve işbu davanın açılmasından sonra, dava devam ederken iptali nedeni ile ve tarafların haklılık durumu gözetilerek davanın konusuz kaldığından esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına, taraf vekilleri lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına ilişkin kararda yazılı açıklamalara, yasal sebep ve gerekçelere binaen istinaf edilen kararda usul, yasa ve dosya kapsamı yönlerinden bir aykırılık bulunmadığı, bu nedenlerle davacının istinaf sebeplerinin yerinde olmadığı, kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından davacının istinaf başvurusunun HMK nun 353/1-b.1 maddesi uyarınca esastan reddine dair aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.” denildiği görülmüş olmakla ilgili ilam ve yukardaki yasal düzenlemelerde dikkate alınarak takdiren taraflar lehine vekalet ücretine hükmedilmemiş ve davacı tarafça yapılan yargılama giderleri üzerinde bırakılmıştır.
Mahkememizce yapılan yargılama sonucunda, her ne kadar davacı tarafça 7410 sayılı Çevre Kanunu İle Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına dair kanunun 2. Maddesi ile 1163 sayılı Kooperatifler Kanuna eklenen geçici 11. Madde gereğince davacının davalıya borçlu olmadığı belirtilerek dava açılmış ise de, yargılama devam ederken davanın dayanağı olan söz konusu maddenin Anayasa Mahkemesinin 16/02/2023 tarih ve 2022/126 Esas 2023/29 Karar sayılı ilamı ile iptaline karar verilmiş olması ile yukarda açıklandığı üzere davanın konusuz kaldığı görülmüş, bu durumda esas hakkında karar verilemeyecek olması nedeni ile dava konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenler ile;
1-Dava konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına,
2-Alınması gereken 269,85 TL harcın dava başında davacı tarafından yatırılan 80,70-TL harcından mahsubu ile eksik kalan 189,15-TL’nin davacıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
3-HMK’nun 331/3. maddesi gereğince davacı tarafın yaptığı yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-6100 sayılı HMK 120 ve 333. maddeleri gereğince davacı tarafından yatırılan gider avansının kalan kısmının kararın kesinleşmesi halinde tarafça numarası bildirilen veya bildirilecek hesaba, hesap numarası bildirilmediği takdirde adreslerine ödemeli olarak re’sen gönderilmesine,
5-TMK’nun 4. maddesi uyarınca hakkaniyet gereğince tarafların lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dair, davacı ve davalı iflas idaresi memurunun yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı.29/11/2023
Katip
e-imza
Hakim
e-imza