Emsal Mahkeme Kararı Kayseri 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/131 E. 2022/234 K. 18.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KAYSERİ 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/131 Esas – 2022/234
T.C.
KAYSERİ TÜRK MİLLETİ ADINA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2022/131 Esas
KARAR NO : 2022/234
HAKİM : ….
KATİP : ….

DAVACI :….
VEKİLİ :Av. ….
DAVALI : …..
VEKİLİ : Av. …..
DAVA : 3. Şahıs Tarafından Açılan Menfi Tespit
DAVA TARİHİ : 11/02/2022
KARAR TARİHİ : 18/03/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 22/03/2022
Mahkememizde görülmekte olan 3. Şahıs Tarafından Açılan Menfi Tespit davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; İstanbul Anadolu 22. İcra Dairesinin…..takip nolu dosyası ile borçlu …….’a karşı kambiyo senetlerine mahsus takip yolu ile icra takibi başlatıldığını, ilgili takip dosyasından müvekkiline 09.02.2022 tarihinde borçlunun kendisinde bulunan alacaklarını icra dosyasına ödemesi için 3. Haciz ihbarnamesi gönderildiğini, müvekkilinin, 3. Haciz ihbarnamesinin tebliği ile birlikte 1. ve 2. Haciz ihbarnamelerinden haberdar olduğunu, icra dairesi tarafından gönderilen birinci ve ikinci haciz ihbarnameleri müvekkilinin eski yerleşim yeri adresi olan “…..Mah. …… Sk. No:… D:….. Kocasinan Kayseri” adresine gönderildiğini, ancak müvekkilinin “…… Mah. …. Sk. No:… No:…. Kocasinan Kayseri” adresinde ikamet ettiğini, Müvekkilinin, birinci ve ikinci haciz ihbarnamelerinin mevcut yerleşim yeri adresine tebliğ edilmemiş olması nedeniyle ihbarnamelerden haberdar olmadığını ve süresi içerisinde itiraz edemediğini, borçlu …..’ın, müvekkilinin oğlu olduğunu, Müvekkilinin, borçlu ….. ile sadece akrabalık ilişkisi olduğunu, taraflar arasında her hangi bir alacak verecek ilişkisi olmadığını, Bu nedenle öncelikle Haczin işbu dava neticesine kadar durdurulması için işbu davanın açıldığının İstanbul Anadolu 22.İcra Dairesine bildirilmesini, haciz ihbarnamesine itiraz ettiklerini ve davanın kabulü ile haciz ihbarnamesinin iptali ile müvekkilinin ilgili icra dosyası borçlularına karşı borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekilinin cevap dilekçesinde özetle; Davacıya gönderilen 89/1 ve 2.haciz ihbarnamelerinin davacının eski adresine tebliğ edildiğinin tespit edildiğini, ayrıca müvekkilinin posta memurunun tebliğ şerhli tanzim ettiği mazbataları dikkate alarak bu adrese tebligat çıkarıldığını, birinci haciz ihbarnamesinde aynı konutta oturan yakınına teslim ifadesi karşısında davacının o adreste ikamet ettiğini varsayarak ikinci ihbarnamenin de aynı adrese tebliğ olmasını talep ettiğini, bu anlamda müvekkilinin davanın açılmasına kusurunun bulunmadığını, ön inceleme duruşması yapılmadan davaya cevap süresi içerisinde davayı kabul ettiklerini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin hesaplanmasını ve bu şekilde karar verilmesini talep etmiştir.
YARGILAMA VE GEREKÇE:
Dava, Üçüncü Haciz İhbarnamesinin tebliği sonucu açılan menfi tespit davasıdır.
Kartal/İstanbul Anadolu 22. İcra Dairesi’nin …… sayılı takip dosyasının incelenmesinde, alacaklının ……. olduğu, borçluların ….., ….., …..olduğu, alacaklı tarafından borçlular hakkında 01/03/2019 tanzim tarihli,01/04/2019 vade tarihli 9.976,00 TL bedelli bedelli senet nedeniyle kambiyo senetlerine özgü takip başlatılmış olduğu görülmüştür.
Davacı vekilinin 18/03/2022 tarihli dilekçesi ile, davalı tarafın davayı kabul ettiklerini, bu nedenle dosya üzerinden davanın kabulüne karar verilmesini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep ettikleri görülmüştür.
Davalı vekilinin 14/03/2022 havale tarihli dilekçesi ile, davayı kabul ettiklerinin beyan ettiği görülmüştür.
HMK’nın 308. Maddesine göre, Kabul, davacının talep sonucuna, davalının kısmen veya tamamen muvafakat etmesidir. Kabul, ancak tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edebilecekleri davalarda hüküm doğurur.
HMK’nın 309. Maddesine göre, Feragat ve kabul, dilekçeyle veya yargılama sırasında sözlü olarak yapılır. Feragat ve kabulün hüküm ifade etmesi, karşı tarafın ve mahkemenin muvafakatine bağlı değildir. Kısmen feragat veya kabulde, feragat edilen veya kabul edilen kısmın, dilekçede yahut tutanakta açıkça gösterilmesi gerekir. Feragat ve kabul, kayıtsız ve şartsız olmalıdır.
HMK’nın 310. Maddesine göre, Feragat ve kabul, hüküm kesinleşinceye kadar her zaman yapılabilir.
HMK’nın 311. Maddesine göre, Feragat ve kabul, kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğurur. İrade bozukluğu hâllerinde, feragat ve kabulün iptali istenebilir.
Yukarıda açıklandığı üzere davalının davayı kabul etmesi nedeni ile davanın kabul nedeni ile kabulüne, davacının davalıdan yargılama gideri ve vekalet ücreti talebi olduğu gözetilerek karar vermek gerekmiş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenler ile;
1-Davanın KABUL NEDENİYLE KABULÜNE,
2-Alınması gereken 80,70 karar harcının dava açılırken davacıdan peşin olarak alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
3-Davacı tarafından yatırılan 80,70 TL başvurma harcı, 80,70 TL peşin harcının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yargılama boyunca yapılan, 54,50 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Artan gider avansı olması halinde karar kesinleştiğinde ve talep halinde harcanmayan gider avansının davacıya iadesine,
6-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. 6/1 Maddesi uyarınca hesaplanan 2.550,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
7-Davalı lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dair, Tarafların yokluğunda tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde Kayseri Bölge Adliye Mahkemesine İstinaf yolu açık olmak üzere dosya üzerinden karar verildi. 18/03/2022

Katip …..
(e imzalıdır)

Hakim ….
(e imzalıdır)