Emsal Mahkeme Kararı Kayseri 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/943 E. 2022/913 K. 21.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KAYSERİ 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
KAYSERİ TÜRK MİLLETİ ADINA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : …
KARAR NO : …

HAKİM : …
KATİP : …

DAVACI : … (T.C. …)-
VEKİLLERİ : Av. …
Av. …
DAVALI :1-…
VEKİLİ : Av. …
DAVALI :2-… (T.C. …)
VEKİLİ : Av. …
DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : …
KARAR TARİHİ : …
KARAR YAZIM TARİHİ : 04/01/2023
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacıya ait … plakalı araca, davalı …’nın sevk ve idaresindeki … Sigorta A.Ş sigortalısı … plakalı araç tarafından … tarihinde … Bölgesi … Kavşağına geldiğinde, kırmızı ışık ihlali yapan davalı aracının çarpması neticesinde maddi hasarlı trafik kazası gerçekleşmiş olduğunu, Maddi Hasarlı Trafik Kaza Tespit Tutanağında her iki tarafta kusurlu gibi değerlendirilmiş olsa da kamera kaydı incelendiği takdirde görüleceği üzere söz konusu kazanın oluşumunda davalının tam kusurlu olduğunu, kaza akabinde araçta oluşan hasarın tamiri, davalılarca karşılanmamış olduğunu, söz konusu kaza sebebi ile davacının aracının muhtelif yerlerinden darbeler almış ve sonucunda, aracın bir çok parçası hasar almış olduğunu, davacı pazarcılık yapmakta olup araçta bulunan satışa arz ettiği sebze ve meyvelerinde zarar görmüş olduğunu, kaza sonrası araçta oluşan hasarlı parçalar, davacının aracı sürekli kullanıyor oluşu ve kaza tarihinden bu yana beş aydan fazla süre geçmesine karşın tüm görüşmelere rağmen davalı taraflarca zararları karşılanmadığı için araç halen yaptırılamamış olduğunu, araç bu kazadan ötürü değer kaybetmiş ve kaza tarihiden bu tarafa kullanılamamış olduğunu, Yargıtay’ın yerleşik içtihatları doğrultusunda, davacının aracında kaza sonrası meydana gelen değer kaybı, yapım ve onarım gideri ile kullanamamadan kaynaklı zararın, kazada davacı alkollü olarak araç kullanmakta iken kırmızı ışıkta geçmesi nedeni çarpan ve tam kusurlu olan … plakalı aracın maliki/sürücüsü ile ZMM sigortası kapsamında … Sigorta A.Ş şirketi tarafından mağdur davacıya ödenmesi gerekmekte olduğunu, Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortası Genel Şartlarına göre sigortacı, sigortalısının 3.kişilere vermiş olduğu maddi ve bedeni zararlara karşı teminat limitleri dahilinde kalmak kaydıyla müştereken ve müteselsilen sorumlu bulunmakta olduğunu, yine ayrıca söz konusu kaza sebebi ile davacının aracını kaza tarihinden bu tarafa kullanamamış olduğunu, dava açılmadan önce anlaşılabilme ihtimaline binaen … Arabuluculuk numaralı arabulucuk başvuru yapılmış olsa da davalılar ile anlaşma sağlanamamış olduğunu, bu sebeple fazlaya ilişkin hakları saklı tutarak söz konusu kaza sebebi ile araçta oluşan maddi zararlardan (yapım ve onarım gideri için 7.000.00 TL, araçta oluşan değer kaybı için 1.000,00 TL, araç mahrumiyetinden dolayı 1.000.00 TL, araçta bulunan sebze ve meyvelerden dolayı kaybı 1.000,00TL olmak üzere) toplam 10.000,00 TL nin kaza tarihinden itibaren işleyecek olan Ticari Kredilere Uygulanan Avans Faizi ile birlikte kaza tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile davalılardan müştereken ve miiteselsilen alınıp davacıya ödenmesine karar verilmesinin talep edildiği görülmüştür.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; .Davalı … vekili cevap: Davacı tarafça öne sürülen hususlar gerçeğe aykırı olup haksız açılan davayı kabul etmediklerini, davacı tarafça kusura ilişkin öne sürülen beyanların gerçeği yansıtmadığını, kaza, davacı tarafın kavşağa ters yönde ilerlemesi neticesinde meydana gelmiş olduğunu, her ne kadar kaza tespit tutanağında davalının de ihlalinin bulunduğu gerekçesiyle kusur izafe edilse de kazanın gerçekleşmesinde orta refüjle bölünmüş yolda ters yönden kavşağa giriş yapan davacının tam kusurlu olduğu açık olduğunu, davacı tarafın kusurla ilgili beyanlarını kabul etmediklerini ve davalının olayın gerçekleşmesinde herhangi bir kusuru olmadığını, davacının aracı perte çıkarılmış olduğundan değer kaybı talebi hukuka aykırı olduğunu, yerleşik Yargıtay kararları gereğince perte çıkan araçlar için değer kaybı talebinde bulunulamayacağı açık olduğundan talebin reddi gerekmekte olduğunu, araçta davacının iddia ettiği gibi meyve sebzenin bulunduğu, varsa bunların ne kadar olduğu, eğer iddia edildiği gibi zarar görmüşlerse kaza ile illiyet bağı soyut konusundaki beyanlar soyut iddiadan öteye gidememekte olduğunu, dava dilekçesinde davacının pazarcılık yaptığı belirtilmiş ve ‘araçta bulunan meyve sebzelerden dolayı’ 1.000 TL talep edilmiş olduğunu, öncelikle kazanın yapıldığı sırada araçta meyve sebzenin bulunduğu iddiası tamamen davacının soyut iddiasından ibaret olup o sırada araç içerisinde gerçekten sebze mevyelerin bulunup bulunmadığı, bulunmaktaysa ne miktarda bulunduğu ve bunların ekonomik değerleri ve eğer iddia edildiği gibi zarar gördülerse bu durumun kaza ile illiyet bağı gibi hususlar tamamen muallak olduğunu, Bu bakımdan davacı tarafça öne sürülen bu hususu da kabul etmediklerini, ayrıca davacıya ait araç hususi kullanıma tahsis edilmiş olup ticari nitelikte olduğu açık olan “pazarcılık yaptığı için meyve sebze taşıdığı ve bu sebze meyvelerin zarar gördüğü” iddiasını kabul etmediklerini, bir an için doğru olduğu kabul edilse bile hususi araçta davacının meyve sebze taşımasında kusur davacı tarafa ait olup davalıya herhangi bir sorumluluk yüklenemeyeceğini, davacının talep ettiği kalemler önceden belirlenebilir nitelikte olup belirsiz alacak davasına konu edilemeyeceğini, davacı tarafça öne sürülen alacak kalemleri (tamir onarım, meyve sebze vs.) önceden belirlenebilir nitelikte olduklarından davacının belirsiz alacak davası açmasında hukuki yararı bulunmadığını, aracını sigortalı olarak kullanan davalının davacının davanın açılmasında ve davacının beyan ettiği zararlarının karşılanmamasında kusuru bulunmadığını, kesinlikle kabul anlamına gelmemekle birlikte bir an için davacının kazaya ve kusura ilişkin beyanları doğru kabul edilse bile davalının davanın açılmasında herhangi bir kusuru bulunmadığını, davalının aracını sigortalı bir şekilde kullanmakta olduğunu, haricen öğrendiklerini göre davacı taraf sigortaya yaptığı başvuruyu çıkardığı bir anlaşmazlık gerekçesiyle neticelendirememiş olduğunu, bu nedenlerle davanın açılmasında herhangi bir kusuru bulunmayan davalının yargılama giderleri ve vekalet ücretinden sorumlu tutulmaması gerekmekte olduğunu, aracın tamir bedeli olarak talep edilen miktar fahiş olduğunu ayrıca araç mahrumiyetinden kaynaklı talepleri kabul etmediklerini, davacı aracın tamir onarım bedeli olarak 7.000 TL talep etmekte olduğunu, bu miktar fahiş olduğundan dolayı kabul etmediklerini, ayrıca dava dilekçesinde araç mahrumiyetinden dolayı da 1.000 TL kabul edilmiş olduğunu, hususi nitelikte olduğu tartışmasız olan araçla ilgili olarak gelir kaybı oluşması da söz konusu olmadığını, bu nedenle aracın mahrumiyetiyle alakalı karşı tarafın uğradığı bir zarar bulunmadığını, ayrıca talep edilen meblağ da fahiş olduğunu, bu bakımdan bu talebi kabul etmediklerini belirterek davanın reddine karar verilmesinin talep edildiği görülmüştür.
Davalı … vekili cevap: Davacının talep edilebilir bir hakkı bulunmadığından işbu dava haksız ve hukuka aykırı olduğunu, davanın yetkisiz mahkemede ikame edilmiş olduğunu, yetkili mahkemenin İstanbul Anadolu Mahkemesi olduğunu, belirsiz alacak davası açmada davacının hukuki yararı bulunmamakta olduğunu, bu kapsamda Yargıtay Genel Kurulunun 17.06.2015 tarih ve E.2015/22-1052, K.2015/1612 sayılı kararının dikkate alınması gerektiğini, somut olayda alacak miktarının (davacı bakımından) belirlenebilir olmasına rağmen davacının dava dilekçesinden HMK madde 107 doğrultusunda belirsiz alacak davası niteliğinde istemde bulunduğu anlaşılmakta olduğu, HMK’nın dava şartlarına ilişkin 114-1/h maddesi kapsamında konu davada belirsiz alacak davası açmakta “hukuki yarar yokluğu” nedeniyle dava usulden reddedilmesi gerektiğini, dava konusu araç kaza sonucu pert-total işlemi uygulanmış olup davacı taraf ile mutabakat konusunda anlaşılamamış olduğunu, davacı, dava konusu aracın … tarihli kaza sonucunda hasar onarım bedeline ilişkin davalı şirkete başvurmuş olup eksper incelemesi sonucunda aracın perte ayrılmasının onarılmasından daha ekonomik olacağı belirlenmiş olduğunu, eksper raporunda da görüleceği üzerin araç onarımının 22,598.14 TL pert bedelinin ise 21,281.00 TL olacağı belirtilmiş olduğunu, her ne kadar davacı taraf aracın rayiç bedelinin daha yüksek olduğu iddiasında ise de davalı şirket tarafından yapılan rayiç araştırması neticesinde belirlenen araç rayiç bedeli piyasa koşullarına ve gerçek bedellere uygun olarak belirlenmiş olduğunu, rayiç bedel araştırmasına ilişkin olarak tespit edilen ilanlar dilekçe ekinde sunulmakta olup kaza tarihindeki ilanlara göre 55.000,00 TL belirlenmiş olup sovtaj bedeli de ihale sonucu 33.719,00 TL sovtaj bedeli rayiç bedelinden düşülmüş olduğunu, işbu pert bedeli kusur oranına göre davacı yana ödenmek istenmiş ancak davacı taraf borcu ifa etmemize engel olarak mutabakat ve ekme belgesini taraflarına iletmemiş olduğunu, dolayısı ile işbu evraklar iletilmiş olsa idi davacı şirket tüm borcunu eksiksiz ifa edecek olduğunu, dolayısı ile davacı tarafın ifanın önüne geçtiği düşünüldüğünde işbu davanın açılmasını davalı … şirketin sebebiyet vermediği ve temerrüde dahi düşmediği görülecek olduğunu, buna göre sadece asıl alacak yönünden hükmedilmesi gerekmekte olup feriler yönünden hükmedilmemesini arz ve talep ettiklerini, kabul anlamına gelmemek kaydıyla her halükarda herhangi bir rayiç bedel araştırmasına girişilmesi halinde aracın önceki kazalarının, modelinin, yaşını ve riziko gerçekleştiği tarihteki bedelin göz önünde bulundurulması gerektiğini beyan ettiklerini, yukarıdaki perte ayrılmasına ilişkin itirazları saklı kalmak kaydı ile onarım hesaplaması yapılacak olsa dahi; davalı … ancak 20 mart 2020 tarihli ve 31074 sayılı resmi gazete’de yayınlanan yeni genel şartlara göre belirlenecek gerçek zarar miktarından sorumlu tutulabilecek olduğunu, bu kapsamda … Hukuk Dairesinin … tarih ve E…., K…. sayılı kararı ile, Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının B.2.2.2 maddesinin dikkate alınması gerektiğini, başvurunun esasına girilmesi ve bilirkişi incelemesine karar verilmesi halinde; her halükarda genel şartların esas alınmasını ve hesaplanan tazminattan iskonto uygulanmasını arz ve talep ettiklerini, Eşdeğer Parça Kullanılması Gerekirken Orijinal Parça Üzerinden Yapılan Hesaplama Kabul Edilemez olduğunu, başvuran tarafından dosyaya sunulan ekspertiz raporu incelendiğinde hasarlandığı ve değişmesi gerektiği iddia edilen bütün parçaların orijinal parça bedellerinin hesaplandığı görülmüş olduğunu ancak Trafik Sigortası Genel Şartlar B.2 tazminat ve giderlerin ödenmesi bölümünde 2.1 fıkranın dikkate alınması gerektiğini, davalı şirketin KDV’den sorumlu tutulması mümkün olmadığını, Parça davalı şirket tarafından tedarik edildiğinden KDV ödenmemiş olduğunu, başvuran tarafından herhangi bir onarım faturası vb. evrak sunulmadığı görülmekte olduğunu, davacını aracı perte çıkmış olduğundan dolayı davaya konu araçta değer kaybı meydana gelmeyeceği aşikar olduğunu, yine perte çıkan aracın değer kaybedemeyeceğine ilişkin itirazlarımız saklı kalmak kaydı ile değer kaybı hesaplaması yapılsa dahi; 20 Mart 2020 Tarihli Ve 31074 Sayılı Resmi Gazete’de Yeni Genel Şartlara göre hesaplanması gerektiğini, Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının “Kapsama Giren Teminat Türleri” başlığı altında A.5.a fıkrasının dikkate alınması gerektiğini, araç mahrumiyet bedeli trafik poliçesi teminatı kapsamında olmadığını, Karayolları Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortası Genel Şartlarının “Sigortanın Kapsamı” Başlıklı A.3. Maddesinin Dikkate Alınması Gerektiğini, Yargıtay … Hukuk Dairesi … , E…. , K…. tarihli kararının dikkate alınması gerektiğini, hiçbir şekilde kabul anlamına gelmemek kaydıyla, başvuru konusu araç hususi kullanıma özgülenmiştir. herhangi bir kazanç getirmesi amacıyla kullanılmamakta olduğunu, başvuran tarafından dosyaya sunulan araç ruhsatından görüleceği üzere başvuru konusu aracın kullanım amacı hususi olarak belirlenmiş olduğunu, öncelikle başvuranın aracının onarımının ne kadar sürdüğü, hangi tarihler arasında kullanamadığını belgelendirmesini istediklerini, kaldı ki her halükarda, davacının aracından mahrum kaldığı sürenin değil, aracın olağan onarım süresinin ne kadar olduğunun tespiti ve buna göre mahrumiyet zararının hesaplanması gerekmekte olduğunu, meydana gelen kazanç kaybı bedelinin alanında uzman bilirkişi aracılığıyla tespiti gerektiğini, davacı tarafın kusura ilişkin iddiaları taraflarınca kabul edilebilir nitelikte olmadığını, sorumluluğa esas kusur oranlarının tespit edilebilmesi için konusunda uzman bilirkişi aracılığıyla inceleme yaptırılmasını istediklerini, söz konusu davada ceza dosyasının celbini istediklerini, bu kapsamda Yargıtay … Hukuk Dairesinin … gün, … Esas ve … Karar sayılı kararının dikkate alınması gerektiğini, başvuranın faize ilişkin taleplerinin kabulü mümkün olmadığını, davalı şirketin temerrüde düşmediğini, haksız fiilden kaynaklanan olaylarda ancak yasal faizin talep edilebileceği için başvuranın avans faizi taleplerinin reddi gerektiğini, davalı şirketin temerrüde düşmediği dikkate alındığında yargılama giderleri ve vekalet ücretinden sorumlu tutulamayacağını belirterek davanın usulden ve esastan reddine karar verilmesinin talep edildiği görülmüştür.
YARGILAMA VE GEREKÇE:
Dava, davacıya ait … plakalı aracın … tarihinde karışmış olduğu trafik kazası nedeniyle araçta hasar, değer kaybı, İkame araç gideri zararı ile araçtaki ürünlerin zarar gördüğü iddiası nedeni ile zararların oluşup oluşmadığı, oluşmuş ise miktarı ve davalıların bu zarar talebinden sorumlu olup olmadıkları hususlarına ilişkindir.
Erciyes Vergi Dairesine, Sigorta Bilgi Gözetim Merkezine, … İlçe Emniyet Müdürlüğüne, Türkiye Noterler Birliğine, Kayseri C.Başsavcılığına yazılan müzekkerelere cevap verildiği ilgili evrakların dosya arasına alınmış olduğu görülmüştür.
Mahallinde yapılan keşif sonucu dinlenen davacı tanığı …’nın tanık beyanında özetle; ” Olayın olduğu tarihte farklı bir araçta bulunduğunu, davacı … Caddeden 4 lülerini yakarak ters yönden geldiğini, … caddeye doğru geldiğini, oradan manevra yararak yüzünü 12.caddeye doğru çevirdiğini, sonra ışıklarda bekleyip yeşil ışık yandıktan sonra ilerlediğini, o sırada karşı tarafın gelip davacının aracına sol ön taraftan vurduğunu, karşı tarafa kırmızı ışığın yandığını, ve davalının araçtan indiğinde alkollü olduğunu farkettiğini kendisi davacı ile tartışmaya başladığını, kazanın olduğu zamanda keşif yapıldığı andaki gibi yol ve ışık durumu aynı olduğunu, kaza esnasında davacının aracından yaklaşık 400-500 kilo arası domates, 100 kiloya yakın biber, 150-200 kilo arası muz olduğunu” beyan etmiş olduğu görülmüştür.
Mahallinde yapılan keşif sonucu alınan … havale tarihli bilirkişi raporunda özetle; ” … plaka sayılı araç sürücüsü …, 2918 sayılı K.T.K m.46/1-h kural ihlali ve m.84/1-b asli kural ihlalinin olduğu, … plaka sayılı araç sürücü …, 2918 sayılı K.T.K m.52/1-a kural ihlali, m.47/b kural ihlali ve m.84/a asli kural ihlalinin olduğu, dava konusu aracın keşif mahallinde yapılan incelemesinde aracın önden hasarlı olduğu, şanzıman ve ön düzen gibi hayati organlardan hasarın meydana geldiği, aracın kilometresi ve yaşı da dikkate alındığında ağırlı hasarlı olduğu ve onarımının ekonomik olmayacağı, onarılsa bile tekrarlayan problemlerin yaşanabileceği cihetiyle araca pert-total işleminin uygulanması gerektiği, … plaka sayılı Dava konusu araca … total işlemi uygulanması halinde,sovtaj değerinin belirlenmesi gerektiği, yapılan inceleme va araştırmada (aracın hasarlanan bölgeleri, yaşı, km’si vb. parametrik şartlarına göre) aracın mevcut hasarlı hali ile piyasa ederinin 30.000,00TL edebileceği, bu durumda, … plaka sayılı aracın dava konusu hasarına ilişkin olarak gerçek zarar tutarının; Gerçek zarar (hasar) tutarı = Hasar öncesi piyasa rayiç değeri – sovtaj değari, Gerçek zarar (hasar) tutarı = 58.000,00’TL – 30.000,00TL = 28.000,00TL olabilecaği, – Davacının 10 günlük sürede araç mahrumiyetinin telafisi / ikamesi ve eşdeğer konforuna erişebilmesi için, araç kiralama yoluna gidebileceği, dolayısıyla, yapılan inceleme ve piyasa araştırmasına göre aracın eşdeğerliği de dikkate alındığında hasar tarihi itibariyle günlük kira bedelinin 250,00TL/gün olabileceği, dolayısıyla 10 gün için zarar toplam tutarının (250,00TL x 10 gün -) 2.500,00TL olabileceği,” sonuç ve kanaatine varıldığının bildirilmiş olduğu anlaşılmıştır.
Ankara Trafik İhtisas Dairesi Başkanlığından alınan … havale tarihli raporda özetle; ” kusur yönünden; davacı sürücü …’nın %50 (yüzde elli) oranında kusurlu olduğu, davacı sürücü …’nın %50 (yüzde elli) oranında kusurlu olduğu, hasar ve değer kaybı yönünden; dava konusu … plakalı aracın … total işlemine tabi tutulacağı, araçta değer kaybı oluşmayacağı, toplam muadil araç ikame bedelinin 2.500 TL olacağı, sovtaj değerinin 30.000 TL olacağı, kaza sonrası araçta toplam 28.000 TL zarar oluşacağı” sonuç ve kanaatine varıldığının bildirilmiş olduğu anlaşılmıştır.
Davacı vekilinin sunmuş olduğu … havale tarihli dilekçesinde, ıslaha ilişkin beyanda bulunmuş olduğu görülmüştür.
Davalı … tarafından verilen cevapta, davacı tarafın talebinden arabuluculuk sürecinde bilgi sahibi olunduğunun belirtilmesi ve ödeme yapılmamış olması nedeni ile arabuluculuğa başvuru tarihi olan … tarihinden 8 iş günü sonrası olan … tarihi itibari ile davalı … yönünden temerrüdün oluştuğu anlaşılmış ve bu tarihten itibaren davalı şirket hakkında faize hükmedilmiştir.
Davacı tarafça kararda avans faizinin uygulanmasına karar verilmesi talep edilmiş ise de, davalı tarafa ait … plakalı aracın trafik tescil kaydının incelenmesinde kullanım amacının hususi olarak düzenlenmiş olması nedeni ile davalılar hakkında yasal faize hükmedilmesi gerektiği anlaşılmıştır.
Yargıtay … Hukuk Dairesi’nin … E, … K sayılı ve … tarihli kararında “Somut olayda; kaza … tarihinde meydana gelmiş olmakla yürürlükte bulunan ZMMS Genel Şartları A-3-m maddesine göre dolaylı zararlar nedeni ile yöneltilecek tazminat talepleri, teminat dışında kalmaktadır. Yine aynı şekilde … tarihli ZMMS Genel Şartları A-6-k maddesi gereğince de gelir kaybı, kar kaybı, iş durması ve kira mahrumiyeti gibi zarar verici olguya bağlı olarak oluşan, yansıma veya dolaylı zararlar nedeni ile yöneltilecek tazminat talepleri teminat kapsamı dışındadır. O halde bilirkişi tarafından belirlenen kazanç kaybı poliçe teminat kapsamı dışında olduğu halde davalı … şirketinin bu tutardan sorumlu tutulması ve davalı …Sigorta A.Ş vekilinin bu yöndeki savunması dikkate alınmadan, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.” denildiği görülmüş ve ilgili ilam gereğince ikame araç gideri ile meyve/sebzenin zarar görmesinden kaynaklı davalı … şirketinden talep edilen hususların yansıma zarar kapsamında olması nedeni ile davalı … yönünden teminat kapsamında olmadığından dolayı taleplerin reddine karar verilmesi gerekmiştir.
Davacı tarafça davacının aracında bulunan meyve/sebzenin kaza nedeni ile zarar gördüğünden bahisle tazminat talebinde bulunulmuş ise de, araçta taşınan ve zarar gördüğü iddia edilen ürünlerin kaç kg ve ne kadar bedelli olduğu konusunda davacı tarafça dosyaya fatura ve benzeri herhangi tespite yarar bir delil sunulmadığı, sadece kazadan sonra çekilmiş fotoğrafların ve tanık beyanının dosyada bulunduğu, bu hali ile zarar gören ürünlerin net miktarının tespitinin mümkün olmadığı görülerek fotoğraflar gereğince takdiren mahkememizce davacının zararının 500 TL olabileceği değerlendirilerek bu bedel yönünden davanın kabulü yoluna gidilmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama sonucunda; her ne kadar davalı tarafça davanın reddine karar verilmesi talep edilmiş ise de, … tarihinde meydana gelen kazada tarafların kusur durumu ile hasar bedeli, değer kaybı ve ikame araç giderinin tespiti için mahallinde tanıklar eşliğinde keşif yapılarak … tarihli bilirkişi raporu alınmış ve raporda kazanın her iki tarafının da kusurlu olduğu belirtilip davacıya ait … plakalı araçta 28.000 TL hasar bedeli olduğu, değer kaybı oluşmayacağı ve davacının 2.500 TL ikame araç gideri zararının olacağının belirtildiği görülmüştür. Rapora yapılan itirazlar üzerine Ankara Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi’nden … tarihli rapor alınmış olup raporda, davacı sürücü …’nın kazada %50, davalı sürücü …’nın ise %50 oranında kusurlu olduğu ile davacıya ait … plakalı araçta toplam 28.000 TL’lik hasar zararı, 2.500 TL ikame araç gideri zararının oluşacağı ile değer kaybı zararının olmadığının belirtilmiş olduğu görülmüş ve davalının kusuru olan yarı oranında söz konusu tazminat bedellerinden davalı tarafın sorumlu olduğu anlaşılmış ve meyve sebze zararı yönünden Mahkememizce yapılan değerlendirme ve kabul yukarıda açıklanmıştır. Dava konusu tazminat taleplerinden davalı …’nın kusurlu araç sürücüsü, davalı … şirketinin ise kusurlu sürücünün olay tarihinde kullandığı aracın ZMMS poliçesini düzenlenmekle sürücünün kusuru oranında sorumlu olmaları nedeni ile davacı vekilinin … tarihli ıslah dilekçesi de dikkate alınmış ve böylece, davanın kısmen kabulü kısmen reddi ile, A-14.000,00 TL zarar bedelinin davalı …’dan olay tarihi olan … tarihinden itibaren işleyecek yasal faiz ile birlikte, davalı … şirketinden temerrüt tarihi olan … tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, B-Değer kaybına yönelik davanın reddine, C-Davalı … hakkında açılan ikame araç gideri ile meyve sebze zararına ilişkin taleplerin reddine, D-Davalı … hakkında açılan ikame araç gideri ile meyve sebze zararı taleplerinin kısmen kabulü kısmen reddi ile 1.200,00 TL ikame araç gideri ile takdiren 500,00 TL meyve sebze zarar bedelinin olay tarihi olan … tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine fazlaya ilişkin talebin reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenler ile;
1-DAVANIN KISMEN KABULÜ KISMEN REDDİ İLE,
A-14.000,00 TL zarar bedelinin davalı …’dan olay tarihi olan … tarihinden itibaren işleyecek yasal faiz ile birlikte, davalı … şirketinden temerrüt tarihi olan … tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
B-Değer kaybına yönelik davanın reddine,
C-Davalı … hakkında açılan ikame araç gideri ile meyve sebze zararına ilişkin taleplerin reddine,
D-Davalı … hakkında açılan ikame araç gideri ile meyve sebze zararı taleplerinin kısmen kabulü kısmen reddi ile 1.200,00 TL ikame araç gideri ile takdiren 500,00 TL meyve sebze zarar bedelinin olay tarihi olan … tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Alınması gereken 1.072,47 TL karar ve ilam harcından dava açılırken davacıdan alınan 170,78 TL peşin harç ile 123,82 TL ıslah harcının mahsubu ile eksik kalan 777,87‬ TL karar ve ilam harcının davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına, ( Davalı …Ş’nin sorumluluğunun 693,63 TL ile sınırlı tutulmasına,)
3-Davacı tarafından yatırılan 59,30 TL başvurma hacı, 170,78 TL peşin harç ve 123,82 TL ıslah harcının davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yargılama boyunca yapılan; 134,15 TL tebligat gideri, 173,65 TL müzekkere ve posta gideri, 900,00 TL bilirkişi ücreti, 350,00 TL taksi ücreti, 1.859,00 TL ATK fatura ücreti, 571,90 TL keşif harcı olmak üzere toplam 3.988,7‬0 TL yargılama giderinden davanın kabul oranına göre belirlenen 3.630,12 TL’lik kısmının davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, (Davalı …’nin sorumluluğunun 3.236,98 TL ile sınırlı tutulmasına,) bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Artan gider avansı olması halinde karar kesinleştiğinde ve talep halinde harcanmayan gider avansının davacıya iadesine,
6-Davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden davacı lehine AAÜT 13/1 maddesi gereği 9.200,00 TL maktu vekalet ücreti taktirine, taktir edilen vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
7-Davalılar kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden davalılar lehine AAÜT 13/2 maddesi gereği 3.250,00 TL nispi vekalet ücreti taktirine, taktir edilen vekalet ücretinin 1.550,00 TL’lik kısmının davacıdan alınarak davalılara verilmesine, kalan 1.700,00 TL’lik kısmının ise davacıdan alınarak davalı …Ş’ye verilmesine,
8-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-13. maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.360,00 TL arabuluculuk ücretinden (yargılama gideri) davanın kabul oranına göre belirlenen 1.237,74 TL lik kısmının davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak HAZİNE’YE GELİR KAYDINA, (Davalı …Ş’nin sorumluluğunun 1.103,69 TL ile sınırlı tutulmasına,)
9-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-13. maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.360,00 TL arabuluculuk ücretinden (yargılama gideri) davanın red oranına göre belirlenen 122,26 TL lik kısmının davacıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
Dair, davacı ve davalı vekillerinin yüzüne karşı, davalı … vekilinin yokluğunda, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı….

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır