Emsal Mahkeme Kararı Kayseri 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/930 E. 2022/670 K. 20.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KAYSERİ 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
KAYSERİ TÜRK MİLLETİ ADINA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : …
KARAR NO : …

HAKİM : …
KATİP : …

DAVACI : …
VEKİLLERİ : Av. …
Av. …
DAVALI : …

DAVA : İtirazın İptali (Kooperatif Aidat Borcundan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : …
KARAR TARİHİ : …
KARAR YAZIM TARİHİ : 26/09/2022
KARAR SONUCU : USULDEN RED

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Kooperatif Aidat Borcundan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalının müvekkilin ortağı olduğunu, müvekkili kooperatifin … tarihli genel kurulda kooperatifin devam eden konut inşaatlarının maliyetinin karşılanabilmesi için her bir üyenin 9.500,00 TL ödemesine, ödemelerin gününde yapılmaması halinde aylık %1,5 gecikme zammı alınmasına karar verildiğini, davalı tarafından bu maddi yükümlülük yerine getirilmediğinden icra takibi başlatıldığını, davalı aleyhine kapatılan Kayseri … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasından yapılan 9.500,00 TL asıl alacak, 11.637,50 TL gecikme zammı olmak üzere 11.637,50 TL tutarlı takibe itiraz etmek suretiyle takibin durdurulduğunu, davalının şifahen icra takibine itirazın nedeni olarak … tarihinden geçerli olmak üzere kesin hesap yapıldığını, belirlenen borcun ödenip daire tapusunun alındığını, bu nedenle bir borcun bulunmadığını, davalının itirazında haksız olduğunu, genel kurulca alınan kararın tüm ortakları bağlayacağının açık olduğunu, her ne kadar kooperatifin … tarihli genel kurulunda tüm ortakların borçlarının ayrı ayrı belirlendiği ve borçlarını ödeyen üyelerin ibra edildiği ve tahsis edilen dairelerin hak sahipleri adına tapuda devredildiği ortada ise de kooperatifin inşaatlarının halen devam etmesi sebebi ile ana sözleşmenin 61.maddesindeki kesin hesabın söz konusu olmayacağı, yapılan hesabın ancak tapu tescili öncesinde ortağın borcunu belirlemeye yarayabileceğinin açık olduğunu, açıklanan nedenlerle davanın kabulüne davalının kapatılan Kayseri … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasından yapılan takibe itirazın iptaline ve takibin devamına, davalı tarafın haksız itirazı nedeni ile alacağın %20 sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatı ödemesine, arabuluculuk gider ve ücretleri dahil olmak üzere yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalıya usulüne uygun tebligat yapılmış olmasına rağmen cevap dilekçesi sunmadığı anlaşılmıştır.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava, kooperatif aidat borcunun tahsili amacıyla başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptaline ilişkindir.
Kayseri … Dairesinin … (Kapatılan Kayseri … İcra Dairesinin … ) esas sayılı dosyaları UYAP kayıtları dosyamız arasına celbedilmiştir.
Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Müdürlüğüne ana sözleşmesi ve genel kurul tutanaklarının birer sureti dosyamız arasına alınmıştır.
S.S. Ataşehir Konut Yapı Kooperatifinden davalıya ait bilgi ve belgeler celbedilmiştir.
Mahkememizce dosyanın bir mali müşavir bilirkişi ile bir hesap bilirkişisine tevdi edilerek davalının kooperatif üyesi olup olmadığı, bu üyelikten dolayı davacının davalıdan alacağı bulunup bulunmadığı, Kayseri Kapatılan … İcra Dairesinin … esas sayılı icra dosyasına davalının itirazlarının yerinde olup olmadığı, itirazın iptali ile takibin devamına ve icra inkar tazminatı verilip veirilemeyeceği hususları ile taraflar arasındaki uyuşmazlık konularında rapor alınmasına karar verilmiş olup, bilirkişiler … ve … tarafından hazırlanan … tarihli bilirkişi raporu dosyaya ibraz edilmiştir.
Bilirkişiler tarafından hazırlanan … tarihli bilirkişi raporunda özetle; Davacı …ne ait yevmiye defterlerinin açılış ve kapanış tasdiklerinin zamanında yapıldığı, davacı …nin üyesi davalı … … ‘ın davacı kooperatifin … numaralı üyesi olduğu, davacı …nin üyesi davalı …’ın … ada … parsel … blok 5. Kat 10 numaralı daireninin adına tescili edilip tapusunu aldığı, davalı …’ın kooperatife karşı tüm yükümlülüklerini yerine getirdiği, … tarihli genel kurulunun 6. Ve 7 gündem maddeleri birlikte değerlendirildiğinde kooperatifin kalan inşaatlarının tamamlanması ve kooperatifin varlığını sürdürebilmesi için her bir üyeden yaklaşık olarak 9.500,00 TL nin kooperatife veya kooperatif yönetim kurulunun izni ile yükleniciye avans olarak ödenmesine karar verildiği, …’ın bu ödemeye yapmadığı, 9.500,00 TL asıl alacak , 2.137,50 TL gecikme zammı olmak üzere 11.637,50 TL tutarlı icra takibine geçildiği, davalı …’ın borca itiraz ettiği, takibin durduğu, konut sahibi olmak isteyen kooperatif ortakları son bağımsız bölüm bitip teslim edilene kadar kooperatif ortağı olamaya devam etmesi gerektiği, kooperatifin inşaatlar bitmeden bağımsız bölümü teslim alıp istifa eden üyelerden bağımsız bölümü geri alma hakkına sahip olduğu, inşaatlar devam ederken başkaca aidat alınamayacağına ilişkin taahhütlerin kooperatif açısından geçerli kabul edilemeyeceği, maliyetin artması halinde bu bedelin kooperatif ortaklarından talep edilebileceği yerleşmiş Yargıtay içtihatları ile kabul edildiği, bu nedenle davalı tarafından talep edilen 9.500,00 TL inşaat maliyet bedeli alacağının usul ve yasaya uygun olduğu, davalı …’dan 9.500,00 TL alacaklı olduğu, takip öncesi talep edilmiş olan gecikme zammı miktarının Genel Kurulda alınan kararda belirtilen oran üzerinden hesaplandığı, taleple bağlılık ilkesi gereği takip öncesi gecikme zammının 2.137,50 TL olduğu, takibe konu alacağın likit alacak olup olmadığı ile icra inkar tazminatı hususlarının mahkemenin takdirinde olduğu hususunda görüş belirlenmiştir.
Somut olayda; Davacı …nin davalı aleyhine kooperatif aidat borcundan kaynaklı alacağının tahsili için Kayseri kapatılan … İcra Dairesinin … esas sayılı dosyasında icra takibi başlatıldığı, davalı …’ın icra takibine itiraz ettiği, icra takibinin durduğu, bunun üzerine davacı vekilince itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesi amacıyla işbu davanın açıldığı anlaşılmış olup, mahkememizce yapılan bilirkişi incelemesi sonucu alınan raporda her ne kadar davacının davalıdan alacağının bulunduğu belirlenmiş ise de yapılan kanun değişikliği ve Yargıtay … Hukuk Dairesi’nin … tarih ve … E – … K sayılı ilamıyla;”… Dava kooperatif genel kurulu kararı uyarınca oluşturulan komisyon tarafından yapılan kesin maliyet hesabı doğrultusunda davalıdan talep edilen alacağa ilişkindir.
Yapı kooperatiflerinin amacı ortaklarının konut ihtiyaçlarını karşılamaktır. Bu amaçla biraraya gelen ortaklar emeklerini ve birikimlerini birleştirerek amaçlarını gerçekleştirirler.
Kooperatifler Kanunu 23. maddesine göre “kooperatif ortakları bu yasanın kabul ettiği ilkeler ışığında hak ve yükümlülüklerde eşittirler.
Kooperatiflerin ana sözleşmesi kooperatif ortaklarının birbiri ve ortaklarla kooperatif tüzel kişiliği arasında özel hukuk sözleşmesidir.
Ana sözleşmeye Kooperatifler Kanunu’na aykırı olmamak koşulu ile sözleşme serbestisi çerçevesinde istenilen hükümler konulabilir.
Somut olayda; Kooperatif Ana Sözleşmesinin kesin maliyete ilişkin 61. maddesi ve kur’a çekimine ilişkin 62. maddesinde değişiklik yapılarak kooperatifin etap etap yapılacağı, inşaat bittikçe biten binalar için kur’a çekileceği ve çıkarılan kesin maliyet hesabına göre % 10 fazla ödeyenlerin bağımsız bölümlerinin teslim edilerek kooperatiften istifa edebilecekleri ana sözleşme hükmü olarak belirlenmiştir.
Bu ana sözleşme hükmü; gerek kanunla belirlenen kooperatiflerin ana ilkesine, gerekse eşitlik ilkesine aykırıdır. Her ne kadar ana sözleşme değişikliği ile ilgili iptal davası açılmamış ise de kanuna aykırı kararlar yok hükmünde olacağından her zaman göz önünde bulundurulur. Ana sözleşmenin 61 ve 62. maddelerindeki değişiklikler Kooperatifler Kanununda çerçevesi çizilen ana ilkelere ve eşitlik ilkesine aykırı olduğundan yok hükmünde oldukları eldeki davada da gözetilmelidir.
Konut sahibi olmak isteyen kooperatif ortakları son bağımsız bölüm bitip teslim edilene kadar kooperatif ortağı olmaya devam etmelidir. Kooperatif, inşaatlar bitmeden bağımsız bölümü teslim alıp istifa eden üyelerden bağımsız bölümü geri alma hakkına sahiptir. İnşaatlar devam ederken başkaca aidat alınmayacağına ilişkin taahhütlerin kooperatif açısından geçerli kabul edilemeyeceği, maliyetin artması halinde bu bedelin kooperatif ortaklarından talep edilebileceği yerleşmiş Yargıtay içtihatları ile kabul edilmiştir.
Yine somut olaya gelindiğinde kooperatif yukarıda belirlenen gerekçeyle geçersiz olan ana sözleşmenin 61 ve 62. maddesi uyarınca kesin maliyet hesabı çıkartıp bu bedeli davalıdan talep etmiş ise de henüz tüm inşaatlar bitmeden yapılacak kesin maliyet hesabı hiçbir zaman kesin maliyet sonucunu vermeyecek, her genel kurul sonrasında yapılacak hesaplamaya göre ortaklardan yeniden talepte bulunma zorunluluğu doğacaktır.
Bu gerekçeler doğrultusunda kanuna aykırı olarak düzenlenen ana sözleşme uyarınca belirlenen bedelin davalıdan talep edilebilmesini kabul etmek mümkün değildir. Ancak kooperatif, inşaatlarının bitmesini müteakip yapılacak kesin hesap sonucunda belirlenen bedeli bağımsız bölüm teslim alan ortaktan kooperatiften istifa edip etmediğine bakılmaksızın talepte bulunulabilecektir. Bu durumda mahkemece eldeki davanın erken dava olduğu gerekçesiyle reddi ile masraf ve vekalet ücretinin bu doğrultuda sonuçlandırılması gerekirken yazılı gerekçelerle kabulü doğru görülmemiştir…” gerekçesiyle kooperatif aidat borcunun tahsili amacıyla açılan mahkememizin emsal nitelikteki başka dosyalarında mahkememiz kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Yargıtay bozma ilamı gözetilerek erken açılan davanın reddine karar verilerek davalı yararına maktu vekalet ücretine hükmetmek gerekmiştir.(Bkz Yargıtay 23.Hukuk Dairesi’nin 2017/1240 Esas 2020/2475 Karar sayılı ilamı)

HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenler ile;
1-Davanın USULDEN REDDİNE,
2-Alınması gereken 80,70 TL karar ve ilam harcının dava açılırken davacı tarafından yatırılan 198,74 TL peşin harçtan mahsubu ile artan 118,04 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talebi halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama harç ve giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına, lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
4-Davalı tarafından bir yargılama gideri yapılmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
5-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-11-13. maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin (yargılama gideri) davacıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
7-Taraflarca yatırılan gider avansından artan kısmın karar kesinleştiğinde avansı yatıran ilgili tarafa iadesine,
8-HMK’nun 333/1. maddesi gereğince varsa artan gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleştikten sonra yatıran ilgili tarafa iadesine,
Dair davacı vekili ve davalı asilin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi’nde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı….

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır