Emsal Mahkeme Kararı Kayseri 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/873 E. 2022/140 K. 23.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KAYSERİ 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
KAYSERİ TÜRK MİLLETİ ADINA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2021/873 Esas
KARAR NO : 2022/140
HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI :… – …
VEKİLİ : Av. … …
DAVALI : … – … …
VEKİLİ :Av. … -…
DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ : 13/12/2021
KARAR TARİHİ : 23/02/2022
KARAR YAZIM TARİHİ :15/03/2022
Mahkememizde görülmekte olan Alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı Odanın, …. Mah. … Cad. …. İş Merkezi Kocasinan/Kayseri adresinde faaliyetlerine devam etmekte olduğunu, davalı kooperatif ise davalı oda bünyesinde şuan da davacı odanın “ … .” faal adresinde 14.02.2018 Tarihinde kurulmuş olduğunu, bu hususun Ticaret Sicil Gazetesi, vergi levhasında açıkça ortada olduğunu, davalı kooperatif, 14.02.2018 tarihi ile adres değişikliği yapıldığı tarihe kadar davacı Odaya ait iş yerini aktif bir şekilde kullanmış olduğunu, davacı oda tarafından Kayseri … Noterliği … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile ” Odaya kira ödemesinin yapılıp yapılmadığının yapıldı ise kira ödeme dekontlarının, Oda personeline kooperatife ilişkin işlemlerin yapılması nedeniyle maaş ödemesi yapılıp yapılmadığının, yapıldı ise ödeme belgelerinin, Kooperatifin ticari faaliyetlerine ilişkin Oda bütçesinden karşılanan başkaca ödemelerinin bulunup bulunmadığı hususların akıbetinin öğrenilmesi için tarafınıza ihtar olunması gereği hâsıl olmuştur. ” şeklinde ihtarname gönderilmiş olduğunu ancak davalı kooperatif istinaden Kayseri …. Noterliği …. yevmiye numaralı ihtarnamesi ile ödemenin yapılmayacağı kurumsallaşma başlığı altında kurulduğu iddia edilmiş olduğunu ancak yukarıda da izah edildiği üzere davalı kooperatif, davacı oda nezdinde kurulmamış olup kurumsallaşma başlığı adı altında kurulduğu iddia edilse de davacı odanın karar defterinde bu hususa dair herhangi bir karar da alınmamış olduğunu, bu bağlamda 14.02.2018-14.02.2019 tarihleri arasında davacı odaya ait işyeri haksız olarak kullanılmış ancak davacı odaya bu hususa ilişkin kullanım/ kira bedelleri, elektrik, su, doğal gaz, personel ve kırtasiye giderleri ödenmemiş olduğunu, davalı kooperatif, davacı oda bünyesinde kurulmadığı gibi kooperatifin odanın işyerini kullanması ve giderlerine katlanmaması ise açıkça hukuka aykırı olduğunu, kaldı ki, Kayseri ….Odasının Yönetim Kurulu karar defteri 24.01.2018 tarih ve … sayılı ” 25-26 Ocak 2018 tarihleri arasında Gümrük ve Ticaret Bakanlığındaki görüşmeye katılmak üzere Başkan …’ın Ankara’ya gitmesine, gidiş dönüşte … plakalı aracı kullanmasına, konaklama, yakıt giderleri, yol masrafının ve 2 günlük harcırahın odamız tarafından ödenmesine” 16.04.2018 tarih ve … sayılı ” 18 Nisan 2018 tarihinde …. Otobüs friması ile yapılacak olan toplantıda katılım sağlamak ile Başkan ….ve Yönetim Kurulu Üyesi …’ın İStanbul’a gitmesine, İstanbul’dan Bursa’ya geçmesine, İstanbul ve Bursa toplantılarının ardından 19-20-21 Nisan 2018 tarihlerinde İzmir’e gerçekleştirilecek olan fuara katılım sağalamak amacı ile İzmir’e gitmelerine, konaklama, yakıt giderleri, yol masraflarının ve 4 günlük harcırahın odamız tarafından ödenmesine,” 04.04.2018 tarih ve 2018/8 sayılı ” Gümrük ve Ticaret Bakanlığından gelen …. sayılı yazıya istinaden 11.01.2018 tarihinde yapılan ….” 16.04.2018 tarih ve … sayılı ” 19-20-21 Nisan 2018 tarihlerinde İzmir’de gerçekleştirilecek olan otobüs fuarlarına katılım sağlamak için Yönetim Kurulu üyeleri …, …. ve …’ın İzmire gidilmesine, konaklama, yakıt giderleri, yol masraflarının ve 3 günlük harcırahın odamız tarafından ödenmesine, 16.02.2018 tarih ve 2018/6 sayılı ” 19.02.2018 tariihnde Adana … ile yapılacak olan toplantıya katılmak üzere Başkan ….ve Yönetim Kurulu Üyesi …ve ….’nin belirlediği heyet üyeleri ile birlikte Adana’ya gidilmesine, gidiş dönüşte …. plaklaı aracı kullanmasına, konaklama, yakıt giderleri, yol masraflarının ve 1 günlük harcırahın odamız tarafından ödenmesine,” 16.02.2018 tarih ve 2018/6 sayılı ” 21-24 Şubat 2018 tarihleri arasında …Firması ….firması, İzmir …. firması ile yapılacak görüşmelere katılmak üzere Başkan …., Başkan Vekili …. ve …’nin belirlediği heyet üyeleri ile birlikte Ankara, Sakarya, Bursa ve İzmir gidilmesine, gidiş dönüşte ….plakalı aracı kullanmasına, konaklama, yakıt giderleri, yol masraflarının ve 4 günlük harcırahın odamız tarafından ödenmesine, 07.02.2018 tarih ve 2018/5 sayılı ” 12 Ocak 2018 tarihinde Gmrük ve Ticaret Bakanlığındaki görüşmeye katılmak üzere Başkan …ve Yönetim Kurulu Üyesi ….ın Ankara’ya gitmesine, gidiş dönüşte …. plakalı aracı kullanmasına, konaklama, yakıt giderleri, yol masrafının ve 1 günlük harcırahın odamız tarafından ödenmesine, 07.03.2018 tarih ve 2018/7 sayılı ” 09 Mart 2018 tarihinde İstanbul …. firması ile yapılacak görüşmelere katılmak üzere Başkan … ve Yönetim Kurulu üyesi… ve …’nin belirlediği heyet üyeleri ile birlikte İstanbul’a gitmesine, yol masraflarının ve 1 günlük harcırahın odamız tarafından ödenmesine” şeklinde kararlar alınmış olduğunu, sunulan mail çıktılarından da anlaşılacağı üzere davalı kooperatif, odanın mail adresini, ticari ilişkisi için Odanın personelini kulanmış olduğunu, ayrıca ticari faaliyeti için davacı odanın bütçesinden yapılan görüşme, toplantılar için harcanan konaklama, yakıt gideri, yol masrafı ve ödenen harcırah bedelleri harcanmış olup tüm bu hususlar ilgili evraklar ve tanık ifadeleri ile ispatlanacak olduğunu, davacının mağduriyetinin giderilmesi için iş bu davanın açılması zaruriyeti doğmuş olduğunu, davacı odanın kullanılmasından dolayı davalı kooperatif sebepsiz zenginleşmiş olup davacının bu oranda zararı meydana gelmiş olduğunu, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 77. Maddesinin bu kapsamda dikkate alınması gerektiğini, dava şartı olan arabuluculuğa başvurulmasına rağmen anlaşma sağlanamadığını belirterek davalı kooperatifin 14.02.2018-14.02.2019 tarihleri arasında davacı odanın işyerini ve personellerini kullanması nedeniyle kira bedelleri, elektrik, su, doğal gaz, personel, kırtasiye giderleri, Yönetim kurulu karar defterindeki giderlerinin, Davalı kooperatifin yapılan görüşme, toplantılar için harcanan konaklama, yakıt gideri, yol masrafı ve ödenen harcırah bedellerinin tespit edilerek davacıya ödenmesi için şimdilik Davalı Kooperatifin 14.02.2018-14.02.2019 tarihleri arasında davacı odaya ait işyerini kullanması nedeniyle 100,00 TL kullanım bedelinin (kira, ecri misi bedeli), Davalı Kooperatifin 14.02.2018-14.02.2019 tarihleri arasında davacı odaya ait işyerini kullanması nedeniyle 100,00 TL elektrik fatura bedelinin, Davalı Kooperatifin 14.02.2018-14.02.2019 tarihleri arasında davacı odaya ait işyerini kullanması nedeniyle 100,00 TL su fatura bedelinin, Davalı Kooperatifin 14.02.2018-14.02.2019 tarihleri arasında davacı odaya ait işyerini kullanması nedeniyle 100,00 TL yakıt giderinin, Davalı Kooperatifin 14.02.2018-14.02.2019 tarihleri arasında davacı odaya ait işyerini kullanması nedeniyle 100,00 TL personel ve kırtasiye giderinin, Davalı kooperatifin yapılan görüşme, toplantılar için harcanan konaklama, yakıt gideri, yol masrafı ve ödenen harcırah bedelleri için 1.000,00 TL ‘nin alacağımızın yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davayı kabul etmediklerini, görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi olduğunu, davacının, dilekçesinde belirttiği hususlar tamamen asılsız olup, davanın reddi gerektiğini, Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının “Kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları” başlıklı 135.maddesinin birinci fıkrası ile, 5362 Sayılı Esnaf ve Sanatkârlar Meslek Kuruluşları Kanunu Amaç Bölümü Madde 1, 11’in dikkate alınması gerektiğini, ayrıca; Kayseri … Odası Yönetim Kurulu (385 adet araç sahiplerinin vermiş olduğu vekaletname esas alınarak ) ile ….. arasında 10/05/2017 tarihinde imzalanan ve 01/01/2026 tarihine kadar geçerli olan Yolcu Taşımacılığı Hizmet Sözleşmesi 21. Madde :Oda Yönetiminin taşıma sistemini daha verimli ve karlı bir şeklide işletilmesi için kurumsallaşma çalışmaları yapacağını, bu kurumsallaşma çatı yapılar oluşturularak havuz modeli şeklinde uygulanacağı bu yapıların ise kooperatif veya şirket olabileceği açıkça belirtilmiş olduğunu, belirtilen kanun, sözleşme ve sair hükümler ışığında izah edildiği üzere; Oda Yönetim Kurulunun, üyelerine daha iyi şartlarda hizmet verebilme, karlılığı ve verimliliği artırmak amacıyla girişimlerde bulunmak, odaların kuruluş ve hizmet amacı olup, yasalardan aldığı bir hak olduğunu, ayrıca 2018 Ocak Ayında yapılan Kayseri…. Genel Kurulun gündem maddesinde olan Faaliyet raporu kapsamında görüşülen ve tüm üyelerin ibrasına sunulan Kayseri … Odası Gelecek YIllar Çalışma Programı’nda (2018-2019-2020-2021Yılları); (Ek 1 de bilgilerinize sunulmuştur.) Kurulan Kooperatifin amacı ve faaliyetleri konusunda detaylı bilgiler verilmiş olup, oda üyelerinin oy çokluğu ile Faaliyet Raporu kabul edilmiş olduğunu, tüm üyelere hizmet vermeye açık olan ilgili kooperatif görüleceği üzere tüm üyelerin bilgisi ve onayı dahilinde kurulmuş olduğunu, dava dilekçesinde bahsedildiği üzere davalı kooperatifin; ticari faaliyetlere ilişkin oda bütçesinden karşılanmak üzere herhangi bir harcama yapılmamış olduğunu, Odaya ait personelin kooperatif için çalıştırıldığı iddiasını kabul etmeleri mümkün olmadığı gibi bu iddiaya dair herhangi bir bilgi ve belge sunulamamış olduğunu, sadece Oda’ya ait mail adresinin kullanılmasının bir masraf olarak değerlendirilmesi açıkça haksız çıkar sağlamaya yönelik çabanın sonucu olduğunu, davacı odaya ait iş yerinin kullanılması ise , ek 2 de bilgileri sunmuş oldukları Ticaret Sicil tescil evrakından anlaşılacağı üzere; adres değişikliği tescil edildiği tarihe kadar olan 14/02/2018-14/02/2019 döneminde Kooperatif adresi olarak gösterilmiş olup, fiili olarak kullanılmamış olduğunu, dava dilekçesindeki bu iddiaları kabul etmemekle birlikte birtakım giderler karşılanmış olsa bile; 14/02/2018 tarihinde kurulan ve amacı tamamen üyelerin menfaatleri doğrultusunda karlılığı ve verimliliği artırmak olan … Kooperatifinin tüm üyeleri aynı zamanda Kayseri … Odası’nın üyelerini kapsamakta olduğunu, Kanunun ve sair hükümlerin verdiği yasal yetkileri kullanarak oda ve kooperatif üyelerinin menfaatleri doğrultusunda kurulan kooperatif için üyelerden kira veya sair giderler adı altında ayrıca gider talep ve tahsil etmek üyelere fazladan bir külfet yüklemek kaydıyla zarara uğratacak dolaysıyla Odaların kuruluş ve hizmet amacına ters düşeceğini, dava dilekçesinde talep edilen ve sıralananlardan çalışma, gezi, fuar, Bakanlık görüşmeleri, toplantı ve seyahatlere ait giderlerin davalı Kooperatiften talep edilmesi açıkça hukuka aykırı, haksız çıkar sağlamaya yönelik bir talepten ibaret olduğunu, dilekçede sıralanan tüm çalışmalar, dönemin bizzat Kayseri … Odası Yönetim Kurulu Başkanı ve Yönetim Kurulu Üyeleri ile birlikte yapılan ve daha önceki faaliyet dönemlerinde de Davacı Odanın Yönetim Kurulu Üyeleri ile Yönetim Kurul Kararları doğrultusunda gerçekleştirilen söz konusu Oda’ya ait olağan çalışmalar olduğunu, yapılan bu faaliyetlerin Kayseri … Odası Yönetim Kurulu olarak sadece Oda adına yapıldığı, davalı kooperatif ile ilgisinin olmadığı hususunda aşağıda isim ve adresleri bildirilen tanıklar ile de ispat edilecek olduğunu, asıl amacı üyelerine hizmet etmek olan Odaların ; görev ve yetkileri kapsamında üyelere hizmet verebilmek adına gerek Bakanlıklar, gerek fuar ve toplantılara yapılan masrafların davalı müvekkil kooperatiften talep edilmesi hukuka aykırı bir durum olduğunu, davalı Kooperatife, üye olanların tamamının Davacı Oda’nın da üyesi olması ve iki teşebbüsün amacının aynı kişilere hizmet vermek amacı taşıması sebebiyle, üyelere fazla külfet yüklemekten başka amaç taşımayan taleplerinin ve davanın reddini talep etmekte olduklarını belirterek davacı tarafça; Oda üyelerine hizmet vermek amacıyla her yıl Davacı Oda Yönetim Kurulunca yapılan gezi, davet, fuar ,seyahat çalışmalarının masraflarının, haksız ve hukuka aykırı şekilde davalı kooperatiften talep edilmesi, davalı kooperatifin, üyelerin muvafakati ile kurulması ve her iki tarafında aynı kişilere hizmet amacı için kurulmuş olması, davacı odanın dava dilekçesinde belirttiği hiçbir masrafı kendi üyelerine yükleyemeyeceği, aksi takdirde kuruluş ve işleyiş amacına ters düşeceğinden bahisle; 14/02/2018- 14/02/2019 döneminde aktif bir şekilde kullanılmayan adreste elektrik, su, doğalgaz ve personel gideri gibi kalemlerin davalı Kooperatifçe kullanılmamış olması sebebiyle davacı tarafın haksız ve hukuki mesnetten uzak davasının ve üyelere yüklenecek bir külfetten ibaret olan taleplerinin reddine karar verilmesini talep etmiştir.
YARGILAMA VE GEREKÇE:
Dava, Davacının davalıdan 14.02.2018-14.02.2019 tarihleri arasında davacı odanın işyerini ve personellerini kullanması iddiası nedeniyle kira bedelleri, elektrik, su, doğal gaz, personel, kırtasiye giderleri, Yönetim kurulu karar defterindeki giderlerinin, Davalı kooperatifin yapılan görüşme, toplantılar için harcanan konaklama, yakıt gideri, yol masrafı ve ödenen harcırah bedelleri yönünden alacaklı olup olmadığı, alacaklı ise miktarı hususlarına ilişkindir.
Ticaret Sicil Müdürlüğüne yazılan müzekkereye cevap verildiği ve ilgili evrakların dosya arasına alınmış olduğu anlaşılmıştır.
Ticari davalar, mutlak ticari davalar, nispi ticari davalar ve yalnızca bir ticari işletmeyle ilgili olmasına rağmen ticari nitelikte kabul edilen davalar olmak üzere üç gruba ayrılır.
Mutlak ticari davalar, tarafların tacir olup olmadığına ve işin bir ticari işletmeyi ilgilendirip ilgilendirmediğine bakılmaksızın ticari sayılan davalar olup, TTK’nın 4/1. maddesinde sayılmışlardır. Ayrıca, Kooperatifler Kanunu (m.99), İcra İflas Kanunu (m.154), Finansal Kiralama Kanunu (m.31), Ticari İşletme Rehni Kanunu (m.22) gibi bazı özel kanunlarda belirlenmiş ticari davalar da bulunmaktadır. Bu guruptaki davaların ticari dava sayılabilmesi için taraflarının tacir olması veya ticari işletmeleriyle ilgili olması gibi şartlar aranmaz. TTK’nın 4/1. bendinde sınırlı olarak sayılan davalar arasında yer alması veya özel kanunlarda ticari dava olarak nitelendirilmesi yeterlidir. Bu davalar kanun gereği ticari dava sayılan davalardır.
Nispi ticari davalar, her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili olması halinde ticari nitelikte sayılan davalar olup, iki tarafın ticari işletmesini ilgilendirmesi ve iki tarafın tacir olması gereklidir. Bu şartlar birlikte bulunmadıkça, uyuşmazlık konusunun ticari iş niteliğinde olması veya ticari iş karinesi sebebiyle diğer taraf için de ticari iş sayılması davanın ticari dava olması için yeterli değildir. 6102 sayılı TTK, 6762 sayılı TTK’dan farklı olarak mutlak ticari davalar (kanundan dolayı ticari dava sayılanlar) haricindeki ticari davaları “ticari iş” kriterine göre değil de “ticari işletme” kriterine göre belirlemiştir.
Üçüncü grup ticari davalar, yalnızca bir tarafın ticari işletmesini ilgilendiren havale, vedia ve fikri haklara ilişkin davalardır. Yukarıda açıklandığı üzere bir davanın ticari dava sayılması için kural olarak ya mutlak ticari davalar arasında yer alması ya da her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili bulunması gerekirken havale, vedia ve fikri haklara ilişkin davaların ticari nitelikte sayılması için yalnızca bir yanın ticari işletmesiyle ilgili olması TTK’da yeterli görülmüştür.
Ticari iş karinesinin düzenlendiği TTK’nın 19/2. maddesi uyarınca, taraflardan biri için ticari iş sayılan bir işin diğeri için de ticari iş sayılması, davanın niteliğini ticari hale getirmez. TTK, kanun gereği ticari dava sayılan davalar haricinde, ticari davayı ticari iş esasına göre değil, ticari işletme esasına göre belirlemiştir. Hal böyle olunca, işin ticari nitelikte olması davayı ticari dava haline getirmez. (Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 2014/1026 E, -2015/1765 K)
TTK 11. maddesinde ticari işletme, esnaf işletmesi için öngörülen sınırı aşan düzeyde gelir sağlamayı hedef tutan faaliyetlerin devamlı ve bağımsız şekilde yürütüldüğü işletme şeklinde tanımlanmıştır. TTK’nın 15. maddesinde esnaf, ister gezici olsun ister bir dükkânda veya bir sokağın belirli yerlerinde sabit bulunsun, ekonomik faaliyeti sermayesinden fazla bedenî çalışmasına dayanan ve geliri 11. maddenin ikinci fıkrası uyarınca çıkarılacak kararnamede gösterilen sınırı aşmayan ve sanat veya ticaretle uğraşan kişi esnaftır.” şeklinde tanımlanmıştır.
Mülga 6762 sayılı yasanın 1463. maddesine göre, Bakanlar Kurulu’nca 18.06.2007 tarihinde kararlaştırılıp, 21.07.2007 tarih ve 26589 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan, 2007/12362 sayılı Bakanlar Kurulu Kararında esnaf – tacir ayırımının nasıl yapılacağı belirlenmiş, 6103 sayılı Türk Ticaret Kanununun Yürürlüğü ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun’un 10. maddesinde ticari işletmeler hakkında 6102 sayılı TTK’nın 11/2 madde ve fıkrasında öngörülen Bakanlar Kurulu kararı çıkarılıncaya kadar yürürlükte bulunan düzenlemelerin uygulanacağı belirtilmiş olduğundan Bakanlar Kurulu kararının uygulanmasına devam edilerek esnaf ve tacir ayrımının anılan kararda belirtilen kıstasların değerlendirilmesi suretiyle yapılması gerekmektedir. Bir kimsenin vergi mükellefi olması, TTK yönünden de tacir kabul edilmesini gerektirmez. Ticaret siciline ya da Oda’ya kayıtlı olmamak da tacir olmamanın kesin bir kanıtı olmadığı gibi, vergi mükellefi olup olmamak da tacir ve esnaf ayrımında kesin bir ölçüt olarak kabul edilemez. (Yargıtay 11.Hukuk Dairesi 2017/3898 -5384 E-K)
Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi’nin 2021/995 E, 2021/1103 K sayılı kararında”Yukarıda açıklandığı üzere, davacı kooperatif olup tacir niteliği taşımadığından, dava konusu da kanunda özel olarak düzenlenen hallere girmediğinden 6102 sayılı TTK’nın 4/1. maddesi hükmünce davayı ticari dava saymak ve asliye ticaret mahkemesini görevli kabul etmek mümkün değildir. Buna göre, görevli mahkemenin Kayseri …Asliye Hukuk Mahkemesi olduğundan mahkemece işin esasının incelenmesi gerekirken, görevli mahkemenin Asliye Ticaret Mahkemesi olduğu yönündeki değerlendirmesi hatalı olmuştur. Bu nedenle Kayseri …. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin yargı yeri olarak belirlenmesine, dosyanın yargı yeri olarak tespit edilen mahkemeye gönderilmek üzere merci tayini talebinde bulunan mahkemeye iadesine karar vermek gerektiği anlaşıldığından aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. (Yargıtay 15. Hukuk Dairesinin 2018/989 E018/989 Esas 2018/1597 Karar sayılı ilamı)” denildiği görülmüş olup iş bu dava konusu alacak talebinin kooperatif üyeliğinden kaynaklı bir alacak olmadığı, ortada mutlak ve nisbi bir ticari dava da bulunmadığı, taraflar arasındaki ilişkinden kaynaklı alacak olduğu anlaşılarak ilgili içtihat gereğince Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli olması nedeni ile mahkememizce görevsizlik kararı verilmesi gerekmiştir.
Mahkememizce açıklanan nedenlerle görevsizlik kararı verilmesi gerekmiş, HMK’nun 20. Maddesi uyarınca kararın kesinleştiği tarihten itibaren iki hafta içerisinde mahkememize başvurulması halinde dava dosyasının görevli Asliye Hukuk mahkemelerine gönderilmesine hükmedilmiş, HMK’nun 331/2 maddesi uyarınca görevsizlik kararından sonra Asliye Hukuk mahkemelerinde davaya devam edilmesi halinde yargılama giderlerine Asliye Hukuk Mahkemelerince hükmedileceğinden bu aşamada yargılama harç ve giderlerine hükmedilmemiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenler ile;
1-HMK 114/c maddesi uyarınca görev hususu dava şartı olduğundan, davanın dava şartı yokluğu nedeniyle USÛLDEN REDDİNE, Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE, karar kesinleştiğinde 2 haftalık süre içerisinde talep halinde dosyanın HMK’nun 20. maddesi uyarınca görevli Kayseri Asliye Hukuk Mahkemesi’ne gönderilmesi için Tevzi Bürosuna tevdiine,
2-Görevsizlik kararından sonra davaya görevli Asliye Hukuk Mahkemesinde devam edilmesi halinde yargılama giderlerine Asliye Hukuk Mahkemesince hükmedileceğinden bu konuda HMK 331/2. maddesi uyarınca şu aşamada bir karar verilmesine yer olmadığına,
3-Görevsizlik kararından sonra dosyanın Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmemesi halinde mahkememizce verilecek ek karar ile yargılama harç ve giderleri konusunun karara bağlanmasına,
Dair, davacı ve davalı vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık süre içerisinde Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi’nde İstinaf yasa yolu açık olmak üzere karar verildi.23/02/2022

Katip …
(e imzalıdır)

Hakim …
(e imzalıdır)