Emsal Mahkeme Kararı Kayseri 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/779 E. 2021/1046 K. 02.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KAYSERİ 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/779 Esas – 2021/1046
T.C.
KAYSERİ
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2021/779
KARAR NO : 2021/1046

HAKİM : …
KATİP : …

DAVACI : …
VEKİLİ : Av. …
DAVALI : 1- …
VEKİLİ : Av. …
DAVALILAR : 2- …
3- …
VEKİLİ : Av. …
DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 25/10/2019
KARAR TARİHİ : 02/12/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesinden özetle; …Şti’nin maliki olduğu … plaka numaralı araç 23/09/2017 günü saat 19.00 sıralarında Tomarza … Caddesi … önünde yaya olarak karşıdan karşıya geçmekte bulunan müvekkil …’e çarparak ağır şekilde yaralandığını, aracın sürücüsü 07/04/2002 doğumlu henüz 18 yaşına dahi basmamış olan … olduğunu, kendisi babasınında ortağı ve çalışanı olduğunu, …markete ait araç ile müvekkiline araç ile çarptığını, davalı … oğlunu bakım ve gözetim yükümlülüğünü yerine getirmediğini, öyle ki kazanın olduğu tarihte henüz 15 yaşında olduğunu, bu yaştaki bir çocuğun hiç bir tereddüt yaşamadan direksiyon başına geçtiğini, gece vakti şehir için 62,5 km hız ile araç kullanması bu çocuğun daha önceden de direksiyon başına geçtiğini ve ailesi tarafından bu duruma müsaade edildiğini gösterdiğini, bu noktada baba …’nun hem baba olarak bakım ve gözetim yükümlülüğünü ihlal etmiş olması nedeni ile asaleten hem de araç sürücüsü küçüğün babası olması nedeni ile velayeten müvekkilin uğradığı zarardan sorumlu olduğunu, müvekkilin kendi işlerini kazadan sonra yapamadığını, çiftçi olarak ekim dikim işlerini başkalarına yaptırdığını, kaza sonrası vücudunda ağrıların geçmediğini, fizik tedavi gördüğünü, ….Ltd.Şti’nin aracın maliki olması nedeni ile Karayolları Trafik Kanunun ilgili maddeleri nedeni ile kusursuz sorumluluk ilkeleri uyarınca aracın karışmış olduğu kaza nedeni ile zarara uğrayan müvekkilin zararını tazmin konusunda sorumlu olduğunu, taraflar arasındaki uyuşmazlığın öncelikle arabuluculuk yöntemi ile çözümü için arabulucuya başvurulmuş ancak toplantılar sonucunda bir anlaşmaya varılamamış olması nedeni ile 25/10/2019 tarih ve … nolu tutanak tutulmuş ve bu nedenle iş bu davayı açma zorunluluğu doğduğunu, izah edilen nedenlerle fazlaya ilişkin talep ve dava haklarının saklı kalmak kaydı ile müvekkilin bakım masrafları, tedavi giderleri iş gücü kaybı ve diğer maddi zararların tazminine karşılık belirlenebilir hale geldiğinde artırılmak üzere şimdilik 10.000,00 TL maddi tazminatın haksız fiilin meydana geldiği tarihten itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte bütün davalılardan tahsili ile müvekkilin dücar olduğu acı ve elem nedeni ile oluşmuş olan manevi tazminatın … A.Ş. dışındaki davalılardan 140.000,00 TL olarak haksız fiilin meydana geldiği tarihten itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tazmini ile müvekkile verilmesine muhakeme masrafları ve ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep ettikleri anlaşılmıştır.
Davalılar … Şirketi İle … vekilinin cevap dilekçesinden özetle;Müvekkileri aleyhine açılan haksız ve yersiz Tazminat davasını kabul etmediklerini, dava konusu olaya sebep kazada aracı kullanan … müvekkil …’nun oğlu olduğunu, olay günü yine müvekkil şirkete ait aracı müvekkilden habersiz bir şekilde alarak gittiğini, araç ile müvekkilden habersiz bir şekilde Tomarza da gecen küçük dava konusu kazaya karıştığını, ancak her ne kadar küçük olması sebebiyle araç kullanması sakıncalı ve doğru değilse de dava konusu kazada küçüğün hiçbir kabahati bulunmadığını, Tomarza Asliye Ceza Mahkemesinin … Esas sayılı dosyası ile yapılan yargılamada tüm kusurun davacı tarafa ait olduğu açıkça bilirkişi marifetiyle tespit edildiğini, bilirkişi yaya olan davacının kazanın oluşumunda tek kusurlu olduğunu tespit etmiş ve bu yönde rapor tanzim ettiğini, yaşı küçük çocuğun araç kullanmasını tasvip etmemekle birlikte tüm kusur kendinde olan davacının da bu olay nedeniyle haksız bir kazanç elde etmeye çalışmasını da doğru bulmadıklarını, müvekkil de bu olay nedeniyle çok üzüntü duyduğunu, davacıyı kaza anından iyileşme sürecine kadar yalnız bırakmadığını, maddi ve manevi anlamda yardımcı olduklarını, yine iyileşme sürecinde birçok sefer davacıyı ziyaret ettiğini, bir eksiği – ihtiyacı varsı yardımcı olmayı teklif ettiklerini, ancak davacı daha o günlerde niyetini belli edercesine müvekkile ve kendisini ziyaret edenlere ters davrandığını, davacının yaklaşık 70 yaşlarında bir kişi olup emekli maaşı ile hayatını idame ettirdiğini, müvekkilin duyumuna göre icara verdiği tarlaları mevcut olup yaşı itibariyle kendi ekip biçemeyeceği için kiralama yoluna gittiğini öğrendiklerini, Zaten Tomarza da davacı şahsın da çalışmadığı ve emekli ve tarla kirasından gelen para ile geçimini yaptığı bilindiğini, dava dilekçesinde belirtildiği gibi tarla-bağ bahçe işlerine bakamadığı başkalarına bu işleri gördüğü doğru olmadığını, davacının işi ve gelirinde kaza nedeniyle bir düşüşün kesinlikle söz konusu olmadığını, davanın reddine karar verilmesini talep ettikleri anlaşılmıştır.
Tomarza Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından Hâkimler ve Savcılar Kurulu’nun 07/07/2021 tarihli 608 sayılı kararına ve bu karar ile Kayseri Asliye Ticaret Mahkemesi’nin yargı çevresinin Kayseri ili mülki sınırları olarak değiştiğine işaret ederek dosyanın Mahkememize gönderilmesine karar vermiştir.
Hakimler ve Savcılar Kurulu Genel Kurulu’nun 07/07/2021 tarih ve 608 sayılı kararında;Kayseri Asliye Ticaret Mahkemesi’nin yargı çevresinin Kayseri ilinin mülki sınırları olarak belirlenmesine işbu kararın 01/09/2021 tarihinden itibaren uygulanmasına karar verildiği görülmüştür.
Uyuşmazlık konusunu teşkil eden her hukuki olay, meydana geldiği tarihteki yasal düzenlemelere tabidir ve olayın meydana geldiği zamanda mevcut olan mahkemeler tarafından çözümlenmelidir. Buna göre, yeni bir mahkeme kurulurken veya mahkemenin yargı çevresi yeniden belirlenirken, o mahkemenin kuruluş yasasında ya da yargı çevresini yeniden belirleyen idari kararda zaman bakımından faaliyete geçme gününden önceki uyuşmazlıklara bakacak mahkemelerle ilgili özel bir düzenleme bulunmadığı taktirde her uyuşmazlık, meydana geldiği tarihte bu işe bakacak olan mahkemece çözümlenecektir. Başka bir anlatımla, her dava açıldığı koşullara göre görülüp sonuçlandırılacaktır.
Dava konusu edilen hukuki uyuşmazlığın meydana geldiği tarihte yürürlükte olan yasalara göre kurulmuş bulunan mahkemelerin uyuşmazlığı çözmesi ana kural olmakla birlikte bazen yasal düzenlemelerle böyle bir uyuşmazlığın çözümü yeni kurulan mahkemelere de verilebilmektedir. Örneğin; 4787 sayılı Aile Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yargılama Usullerine Dair Kanunun geçici 1. maddesi, “Aile Mahkemesi kurulan yerlerde bu mahkemeler faaliyete geçtiğinde, yargı çevresinde ve görev alanına giren sonuçlanmamış dava ve işler, yetkili ve görevli aile mahkemelerine devredilir.” hükmünü içerdiğinden, bu yasal düzenlemeye istinaden diğer mahkemeler, Aile Mahkemelerinin görev alanına giren dava ve işleri bu mahkemelere devretmiştir.
Hâkimler ve Savcılar Kurulu Genel Kurulu’nun 07/07/2021 tarihli 608 sayılı kararı ile, Asliye Ticaret Mahkemeleri’nin yargı çevreleri yeniden düzenlenmiş ve Kayseri Ticaret Mahkemesi yönünden yargı çevresi Kayseri ilinin mülki sınırları olarak belirlenmiştir. Ancak kararda, derdest davaların yeni yargı çevresinde yetkili hale gelen Asliye Ticaret Mahkemesine devredileceğine ilişkin bir düzenleme bulunmamaktadır.Açıklanan nedenlerle mahkememiz yargı çevresini yeniden belirleyen kararın yürürlük tarihi olan 01/09/2021 tarihinden önce açılmış davaların, istek üzerine veya doğrudan doğruya görevsizlik ya da gönderme kararı ile mahkememize gönderilmesine olanak yoktur. 01/09/2021 tarihinden önce açılan iş bu davanın mahkememizin görev alanı dışında kaldığı ve bu davanın açıldığı tarihteki görevli mahkemenin iş bu davaya bakmaya devam etmesi gerektiği değerlendirildiğinden, görevli ve yetkili mahkemenin Tomarza Asliye Hukuk Mahkemesi olması nedeniyle Mahkememizin görevsizliği nedeniyle davanın usulden reddine karar verilmiştir.
Nitekim,Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23 Hukuk Dairesi’nin 2021/1939 E. 2021/1732 K. Sayılı ilamı ile;…Beypazarı Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından Ticaret Mahkemesi sıfatı ile yürütülen dava dosyasının, Hâkimler ve Savcılar Kurulu Başkanlığın 07.07.2021 tarih ve 608 sayılı kararı ile “Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi yargı çevresinin Ankara Batı Ağır Ceza Mahkemesi yargı çevresi” olarak belirlenmesine karar verildiği gerekçesiyle dosyanın yetkili Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesine ilişkin karara karşı davacı vekili tarafından yapılan istinaf başvurunun kabulü ile Beypazarı Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2014/57E., 2021/562K. sayılı dava dosyasında verdiği 17/09/2021 tarihli kararın, esası incelenmeden kaldırılmasına ve davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren mahkemeye gönderilmesine karar verilmiştir.
Yine Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 3 Hukuk Dairesi’nin 2021/1511 E. 2021/1353 K. Sayılı ilamı ile;… Hakimler ve Savcılar Kurulu Genel Kurulu’nun 07/07/2021 tarih ve 608 sayılı kararı ile, Samsun Asliye Ticaret Mahkemesi’nin yargı çevresinin ilin mülki sınırları olarak belirlenmesine, işbu kararın 01/09/2021 tarihinden itibaren uygulanmasına ilişkin kararının 01/09/2021 tarihinden sonra açılacak davalar için yetkili ve görevli olduğu, 01/09/2021 tarihinden önce açılan ve halen derdest olan mahkemelerin elindeki Ticaret Mahkemesi’nin görev ve yetkisine giren davaların açıldığı mahkemelerce sonuçlandırılması gerektiğine karar verilerek Samsun Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından Bafra 1.Asliye Hukuk Mahkemesi’ne verilen karşı görevsizlik kararına karşı davacı vekili tarafından yapılan istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenler ile;
1)Mahkememizin görevsizliği nedeniyle davanın HMK 114/1-c ve 115/2 maddeleri gereği USULDEN REDDİNE,
2)Görevli ve yetkili mahkemenin TOMARZA ASLİYE HUKUK(TİCARET MAHKEMESİ SIFATIYLA) MAHKEMESİ OLDUĞUNA,
3)Mahkemeler arasında olumsuz görev uyuşmazlığı oluştuğundan HMK’ nın 21/1-c maddesi uyarınca kararın istinaf edilmeksizin kesinleşmesi halinde görevli mahkemenin tayini için dosyanın re’sen Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 1 Hukuk Dairesi Başkanlığı’na GÖNDERİLMESİNE,
4)6100 sayılı HMK. 331/2. maddesi uyarınca harç, yargılama gideri ve vekalet ücretinin görevli mahkemede değerlendirilmesine,
Dair, tarafların yokluğunda gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 02/12/2021
Katip …
¸E-imzalıdır

Hakim …
¸E-imzalıdır