Emsal Mahkeme Kararı Kayseri 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/771 E. 2022/602 K. 06.07.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KAYSERİ 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
KAYSERİ TÜRK MİLLETİ ADINA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2021/771 Esas
KARAR NO : 2022/602

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI :… – … …
VEKİLLERİ : Av. … -…
Av. … …
DAVALI :… – … …
VEKİLLERİ : Av. … – …
Av. … -…
DAVA : İstirdat (Ticari Satıma Konu Malın İadesi)
DAVA TARİHİ : 12/11/2021
KARAR TARİHİ : 06/07/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 08/07/2022
Mahkememizde görülmekte olan İstirdat (Ticari Satıma Konu Malın İadesi) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Keşidecisi …. olan … Argıncık Kayseri Şubesi’nin … seri numaralı 06/11/2021 keşide tarihli 40.000 TL bedelli çek dava dışı … tarafından ciro edilerek davacı şirkete verilmiş olduğunu, anılan çek 20/08/2021 tarihinde davacı şirket yetkilisinin elinden rızası hilafında çıkmış olduğunu, davacı şirket yetkilisi bu konu ile ilgili ifadesini aynı tarihte İldem Polis Merkezi Amirliği’nde vermiş olduğunu, akabinde ise taraflarınca davacı şirket adına vekaleten Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2021/719E.numaralı dosyası ile çek iptali için dava açılmış olduğunu, dava konusu çek davalı şirket tarafından bankaya ibraz edilmiş olduğunu, bu nedenle çek iptali davasının görüldüğü Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin iş bu davayı ikame etmek üzere taraflarına 1 aylık kesin süre vermiş olduğunu, davacı şirket ile dava konusu çeki bankaya ibraz eden şirket arasında herhangi bir ticari ilişki bulunmadığını, davalı şirketin söz konusu çeki iktisabında haklı olmadığından dolayı dava konusu çekin davacı şirkete iadesi gerekmekte olduğunu belirterek fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla davanın kabulü ile, dava konusu … Argıncık Kayseri Şubesi’nin … seri numaralı 06/11/2021 keşide tarihli çekin davalıdan istirdatına ve davacıya iadesine karar verilmesinin talep edildiği görülmüştür.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı tarafın, ilgili dosyada dava konusu çek ile beraber 15 adet daha çeki araçta bıraktıklarını ve bu çeklerin arabanın camının açık olması sebebiyle çalındığını ve bu nedenle de dava konusu çekin davalıdan istirdatını talep etmiş olduğunu, öncelikle belirtmek gerekir ki, davacının hem şikayet dilekçesinde, hem de dava dilekçesinde bahsetmiş olduğu hususlar, hayatın olağan akışına aykırı olan, yalnızca çek ödeme yasağı alabilmek adına ortaya atılan gerçek dışı iddialar olduğunu, nitekim bir kimsenin, içinde yüzlerce bin liralık çek bulunan çantasını arabada bırakıp, arabanın camını da açık unutması mümkün olmadığını, üstelik bu çekler, davacı tarafından ikrar edildiği üzere bizzat davacı şirket yetkilisi tarafından imzalanmış ve ciro edilmiş çekler olduğunu, davacı şirket kayıtlarının incelenmesi halinde bu çeklerin rızaları dışında ellerinden çıkmadığı anlaşılacak olduğunu, davalının işbu çeki yapmış olduğu ticaretin karşılığında almış olduğunu, bu hususu gerektiğinde fatura kayıtları ile de ispatlayacak olduklarını, dolayısıyla hem davacı şirkete ait hem de davalı şirkete ait ticari kayıtların incelenmesini talep etmekte olduklarını, dolayısıyla davalı iyi niyetli bir konumda olup, davacının ticaret karşılığında bilerek ve isteyerek elinden çıkardırdığı çekleri davalıdan geri talep etmesi mümkün olmadığını, davacı şirketin kötü niyetli bu hareketlerde haksız menfaat elde etmeye çalıştığı açık olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesinin talep edildiği görülmüştür.
YARGILAMA VE GEREKÇE:
Dava, Keşidecisi …. olan … Argıncık Kayseri Şubesi’nin … seri numaralı 06/11/2021 keşide tarihli 40.000 TL bedelli çekin davacıya iadesi şartlarının olup olmadığı hususlarına ilişkin davadır.
… Bankası A.Ş’ye, … Genel Müdürlüğüne, Kayseri C.Başsavcılığına, Melikgazi İlçe Emniyet Müdürlüğün yazılan müzekkerelere cevap verildiği ilgili evrakların dosya arasına alınmış olduğu görülmüştür.
Davacı hamil, dava konusu çekin kaybolduğunu, rızası hilafına elinden çıktığını ileri sürerek işbu davayı açmış, davalı ise çekin yetkili hamili olduğunu savunmuş ve çekin hangi ticari ilişki sonucu eline geçtiğine dair evrakları dosyaya sunmuştur. Davalının yetkili hamil olması için ciro silsilesinde yer alan imzaların gerçek cirantalara ait olup olmadığını tahkik zorunluluğu bulunmayıp, 6102 sayılı TTK’nın 686. maddesi hükmüne göre, bu hususta, ciro silsilesinin görünüşte düzgün olması yani ciro silsilesinin kopuk olmaması yeterlidir. Dava konusu çekte mevcut ciro silsilesi içerisinde bu anlamda bir kopukluk bulunmadığı gibi, ciro silsilesinde ismi geçen lehtar ve cirantaların kaşe ve imzalarının sahte olduğunun tespiti bile davalının yetkili hamil olduğu gerçeğini değiştirmeyecektir. (Yargıtay 11. Hukuk Dairesi Başkanlığı’nın 2018/5363 Esas 2018/7977 Karar)
Söz konusu davada davacı, davalının çeki kötü niyetle veya ağır kusurla iktisap ettiğini ispat ile yükümlü olup, sunduğu delillerin hiç birisi davalının çeki kötü niyetle veya ağır kusur ile iktisap ettiğine delil teşkil etmemektedir. Davalı tarafın sunmuş olduğu faturada dikkate alınarak, ilgili çekin taraflar arasındaki ticari ilişki sonucu verildiği değerlendirilmiş ve tarafların defterlerinin incelenmesine gerek görülmemiştir.
“6102 sayılı TTK’nın 792. maddesiyle, çek, herhangi bir suretle hamilin elinden çıkmış bulunursa, ister hamile yazılı, ister ciro yoluyla devredilebilen bir çek söz konusu olup da hamil hakkını 790. maddeye göre ispat etsin, çek eline geçmiş bulunan yeni hamilin ancak çeki kötü niyetle iktisap etmiş olduğu veya iktisapta ağır bir kusuru bulunduğu takdirde o çeki geri vermekle yükümlü olacağı hüküm altına alınmıştır. Belirtilen kanun hükmü uyarınca davacının, kendisinin yetkili hamili olduğunu ve yeni hamilin çeki kötü niyetle iktisap etmiş olduğunu veya iktisapta ağır kusurlu bulunduğunu kanıtlaması gerekmektedir. Somut olayda, davacının bu husustaki ispat külfetini yerine getiremediği, davalının çeki kötü niyetle iktisap ettiğine veya iktisabında ağır kusurlu bulunduğuna dair delil ibraz edemediği, dosya kapsamındaki bilgi ve belgelerde de, davalının davaya konu çeki kötü niyetle iktisap ettiğini gösterir bir emare bulunmadığı anlaşılmaktadır.” (Yargıtay 11. Hukuk Dairesi Başkanlığı’nın 2018/2827 E. 2018/5223 K. sayılı içtihadı)
Dava dilekçesinde yemin deliline dayanılmamış olması nedeni ile davacı vekiline yeminin hatırlatılması yoluna gidilmemiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama sonucunda, yukarda açıklandığı üzere davacı tarafça davalının davaya konu çeki kötü niyetle veya ağır kusuru ile iktisap ettiğinin kanıtlanamamış olması nedeni ile davanın reddine karar verilmiş ve aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenler ile;
1-Davanın REDDİNE,
2-Alınması gereken 80,70 TL maktu karar ve ilam harcından peşin alınan 59,30 TL peşin harç ile 623,80 TL tamamlama harcından mahsubu ile artan bakiye 602,40 TL ‘nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Artan gider avansı olması halinde karar kesinleştiğinde ve talep halinde harcanmayan gider avansının davacıya iadesine,
5-Davalı tarafça yapılan bir yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davalı taraf kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden A.A.Ü.T uyarınca 6.000,00 TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Dair, davacı ve davalı vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı.06/07/2022

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır