Emsal Mahkeme Kararı Kayseri 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/768 E. 2022/27 K. 14.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. KAYSERİ 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/768 Esas – 2022/27
T.C.
KAYSERİ TÜRK MİLLETİ ADINA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2021/768 Esas
KARAR NO : 2022/27

HAKİM : …
KATİP : …

DAVACI : …
VEKİLİ : Av. …
DAVALI : …
VEKİLİ : Av. …
DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 11/11/2021
KARAR TARİHİ : 14/01/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 18/01/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesinden özetle; müvekkilinin, … plaka sayılı kepçesi ile davalı tarafından, Kayseri Büyükşehir Belediyesi’ nin … kayıt numaralı ihale projesinde 2021 yılı Mart ve Nisan aylarında çalıştırılması sebebiyle 1.239,00-TL ve 7.847,00-TL tutarlarında makbuz düzenlendiğini, davalının kepçeyi kullanmasına rağmen borcunu ödemediğini, sonrasında müvekkilinin Kayseri … Noterliği’ nin … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile davalıya başvuruda bulunduğunu, ihtara rağmen ödeme yapılmadığını, bunun üzerine müvekkilinin Kayseri Genel İcra Dairesi’ nin … Esas sayılı dosyası ile takip başlattığını, davalının itiraz ederek takibin durduğunu, tüm bu nedenlerle haksız ve kötü niyetli olarak yapılan itirazın iptaline, takibin kaldığı yerden devamına, icra inkar tazminatına, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin cevap dilekçesinden özetle; davanın süresinde açılmadığını, davacının talep ettiği alacak hakkının zamanaşımına uğradığını, davacının her ne kadar 2021 yılı Mart ve Nisan ayında kepçesinin kullanıldığını talep etmiş olsa da bu hususun gerçeği yansıtmadığını, davacının yapması gereken işi yapmadığını, bundan dolayı müvekkilinin davacıya ” kepçe işi bırakma yansıtma bedeli” olarak fatura kestiğini, müvekkilinin fatura ve ticari defterleri incelendiğinde davacının müvekkili şirketten herhangi bir alacağının olmadığını hatta müvekkilinin davacı şirketten alacaklı olduğunu, davacı başlatmış olduğu takipte kötü niyetli olduğundan kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, davacı tarafından faturaya dayalı olarak davalı aleyhine başlatılan ilamsız icra takibine davalının süresinde itirazı üzerine İİK 67.maddesi uyarınca 1 yıllık yasal süresi içinde açılmış itirazın iptali davasıdır.
6100 sayılı HMK’nın 4/a Maddesinde ; “Kiralanan taşınmazların, 09/06/1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’na göre ilâmsız icra yoluyla tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere, kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dâhil olmak üzere tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davaları” dava konusunun değer veya tutarına bakılmaksızın Sulh Hukuk Mahkemeleri’nde görülür denilmektedir.
Takip ve dava konusu faturaların kira ilişkisinden kaynaklı alacağa ilişkin olması nedeni ile Sulh Hukuk Mahkemelerinin görevli olduğu anlaşılmıştır.
Nitekim Yargıtay 3.Hukuk Dairesi’nin 2017/8336 esas 2019/6596 karar sayılı ilamıyla;”… Somut olayda, taraflar arasında araç kiralama sözleşmesi bulunduğu hususu ihtilafsız olup uyuşmazlık bu kira sözleşmesi kapsamında verildiği iddia edilen senetten dolayı borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir. Dava, 05.11.2014 tarihinde 6100 sayılı HMK’nın yürürlüğe girmesinden sonra açıldığına ve kira ilişkisinden kaynaklandığına göre görevli mahkeme Sulh Hukuk Mahkemesidir.”denilmiştir.
Yine İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 37. Hukuk Dairesi’nin 2017/1324 esas 2017/1298 karar sayılı ilamıyla”… Somut olayda, davacı, şahıs firması olarak inşaat sektöründe çalıştığını, davalı şirkete iş makinasını kiraya verdiğini, iş makinasının davalının şantiyesinde kullanıldığını belirterek davacı şirket tarafından davalı şirket aleyhine fatura kesildiği, faturada belirtilen bedellerin kepçe kira bedeli olarak yazıldığı, kira ilişkisinin yazılı olabileceği gibi sözlü de olabileceği, davacının ödenmeyen kepçe kira bedellerini talep ettiği, HMK’nın 4/1-a maddesi gereğince kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dahil olmak üzere tüm uyuşmazlıklara sulh hukuk mahkemesinde bakılması gerektiği anlaşıldığından uyuşmazlığın Bakırköy 4. Sulh Hukuk Mahkemesince bakılıp sonuçlandırılması gerekmektedir. ”denilmiştir.
Görev hususu HMK’nun 114/c maddesi uyarına dava şartlarından olup yargılamanın her aşamasında re’sen dikkate alınır.Açıklanan nedenlerle HMK’nın 114/1-c ve 115/2 maddeleri uyarınca Mahkememizin görevsizliği nedeniyle davanın usulden reddine,görevli mahkemenin Kayseri Sulh Hukuk Mahkemesi olduğuna karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenler ile;
1-Mahkememizin görevsizliği ve davaya bakmakla görevli mahkemenin Sulh Hukuk Mahkemesi olması sebebiyle HMK’nın 114/1-c ve 115/2. maddeleri uyarınca davanın USULDEN REDDİNE
2-6100 sayılı HMK nın 20. Maddesi gereği kararın kanun yoluna başvurulmaksızın kesinleşmesi halinde kesinleşme tarihinden itibaren, kanun yoluna başvurulması halinde bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık süre içerisinde mahkememize başvurulurak dava dosyasının görevli mahkemeye gönderilmesi talep edilmesi halinde dosyanın görevli SULH HUKUK MAHKEMESİNE gönderilmek üzere Kayseri Hukuk Tevzi Bürosuna gönderilmesine,
3-Kararın kesinleşmesinden itibaren iki haftalık süre içinde görevli mahkemeye gönderme talebinde bulunulmaması durumunda HMK. 20. maddesi gereğince davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğine,
4-6100 sayılı HMK. 331/2. maddesi uyarınca harç, yargılama gideri ve vekalet ücretinin görevli mahkemede değerlendirilmesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 14/01/2022

Katip …
¸E-imzalıdır

Hakim …
¸E-imzalıdır