Emsal Mahkeme Kararı Kayseri 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/729 E. 2022/230 K. 18.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KAYSERİ 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/729 Esas – 2022/230
T.C.
KAYSERİ
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2021/729
KARAR NO : 2022/230

HAKİM : ….
KATİP : …

DAVACI ….
VEKİLLERİ : Av. …
Av. …
DAVALI : …
VEKİLİ : Av….
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 26/10/2021
KARAR TARİHİ : 18/03/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 30/03/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesinden özetle; Davacı, cari hesap alacağı sebebiyle, davalı/borçlu aleyhine İstanbul 33.İcra Müdürlüğünün … Esas numaralı dosya ile icra takibinin başlatıldığını, davalıya gönderilen ödeme emrinin ekinde sunmuş oldukları ve davacı şirketin ticari defterlerinde de kayıtlı olan cari hesap ekstresine rağmen davalının haksız ve hukuka aykırı bir şekilde yetkiye, takibe ve borca itiraz ettiğini, davalı şirketin icra dosyasına ve borca yönelik yapmış olduğu itirazların tamamen yersiz olduğunu, davacı şirketin ticari defterleri ve davalı adına kesilen faturaların incelendiğinde, davalının davacı şirkete takip talebindeki miktar kadar borçlu olduğunu, davacı şirketin ticari defterlerinden ve cari hesap ekstrelerinden davacı şirketin davalı taraftan 45.501,44TL alacağının mevcut olduğunu, taraflar arasındaki ticari ilişkiye istinaden davacı tarafından kesilmiş ve ticari defterlere işlenmiş olan faturaların, taraflar arasındaki ticari ilişkiye istinaden davacı tarafından kesilmiş olduğunu, davalı tarafından ödenmeyen ve icra takibine konu olan faturalar olduğunu beyan ederek, fazlaya dair tüm talep ve dava haklarının saklı kalarak, davalının Kayseri İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra dosyasına yaptığı haksız itirazlarının iptali ile takibin devamına, borçlunun haksız ve kötü niyetli itirazı nedeniyle takibin durmasına sebebiyet verildiği için borçlunun %20’den az olmamak üzere icra inkar ve kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine karar verilerek yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin cevap dilekçesinden özetle; Müvekkili şirket ile davacı şirket arasındaki ticari ilişkinin cari hesaba dayandığını belirttiğini, delil olarak da cari hesap ekstresini sunduğunu, davalı şirketin davacı şirketle cari hesap ilişkisinin bulunduğunu, cari hesap ilişkisinde, taraflar arasında cari hesap devresinin ne zaman kapatılacağına ilişkin bir anlaşma yoksa her takvim yılının son günü kapatılacağını, cari hesapta taraflar süre sonuna kadar alacaklarını talep etmekten karşılıklı olarak vazgeçtiğini, her bir hesap devresi sonunda çıkan farkın, sonraki hesap dönemine alacak olarak yazıldığını, davacının dilekçesinin ekinde sunduğu cari hesap ekstresinin ilk satırında da bir önceki dönemden hesap kapatıldığını, yeni döneme alacak olarak devredildiğini, 2021 yılı hesap döneminde de alacak ve borçların işlenmiş olduğunu, hesabın henüz kapatılmadığını, hesap kapatılmadığı gibi, artan tutara ilişkin hesap bilgisinin, TTK m.94 uyarınca davalı şirkete kanunda belirtilen yollardan herhangi biriyle tebliğ edilmediğini, icra takibine itiraz dilekçesinde belirtildiği üzere davalı şirketin davacı şirkete cari hesaptan kaynaklanan muaccel hale gelmiş bir borcunun olmadığını, davalı şirket ile davacı şirket arasındaki hesap kapanmadığını, kimin kime ne kadar borçlu olduğunun saptanamadığını, bu saptama yapılmadan icra takibine girişilmesi ve alacağının tahsilinin istenmesinin mümkün olmadığını beyan ederek, davanın reddi ile davacı tarafın %20’den az olmamak üzere tazminata mahkum edilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
Mimarsinan Vergi Dairesi ve İkitelli Vergi Dairesi’nden form BA – BS kayıtlarının celp edilmiştir.
Mahkememizce davacı tarafın HMK’nın 222 ve TTK’nun 80. maddesi gereğince 2021 yılına ait ticari defter kayıtların incelenmesi hususunda dosyanın Mali Müşavir bilirkişiye tevdi edildiği, bilirkişinin 08/02/2022 tarihli raporundan özetle; Davacı ile davalı yevmiye defterlerini dosyaya sunmadığından dolayı, yevmiye defterlerinin üzerinde incelemenin yapılamadığı, davacı tarafça dosyaya sunulan belgelerden, davacının davalıdan 45.510,44-TL alacaklı olduğu, davalının takip tarihi itibariyle vadesi geçmiş borcunun bulunmadığı yönünde rapor düzenlenmiştir.
Kayseri Genel İcra Dairesi’nin … (İstanbul 33. İcra Daire’nin …) esas sayılı takip dosyasının celp edildiği, incelemesinde; Alacaklı …. tarafından borçlu …. aleyhine 45510,44-TL alacak üzerinden 13/08/2021tarihinde ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin 30/08/2021 tarihinde borçluya tebliğ edildiği, borçlu vekilinin borca itiraz etmesi üzerine icra takibinin durdurulmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
Dava, açık hesaptan kaynaklı alacak istemine ilişkindir davasıdır.
Fatura akdin kurulumuna değil, ifasına ilişkin belge olduğundan faturaya dayalı alacak talebinde bulunmak için öncelikle sözleşmesel ilişkinin kanıtlanması gerekir. Bu nedenle faturaya dayalı alacağın ispatı kural olarak davacıya aittir.
Takip konusu cari hesaba dayanak faturalara ilişkin olarak, davalı şirketin vergi dairesine bildirdiği Form BA belgeleri ile fatura karşılığı mal ve hizmet aldığını beyan etmiş olup, bu durum faturalarda yazılı emtianın teslim alındığı, fatura konusu işin yapıldığı anlamına gelmektedir. (bkz.Yargıtay19.HD. 2014/7040E. -2015/4465K. ve 2014/19083E. -2015/8197 K.) Fatura içeriklerine 8 gün içinde itiraz edilmediği için davalı taraf TTK 21/2 maddesi uyarınca fatura içeriklerini kabul etmiş sayılacağından dolayı fatura bedellerinin ödendiğine dair ispat yükü davalı taraftadır.Davalı ödemeye ilişkin delil sunmadığı gibi ticari defterlerinin sunulması için verilen kesin süre içerisinde de defter ibrazında bulunmadığından davacının ticari defter kayıtlarının HMK’nın 222. maddeye göre lehine delil oluşturup oluşturmadığının tam olarak incelenebilmesine engel olduğundan sunulmayan ticari defterlerinde de davacının alacaklı olduğuna dair kayıtların mevcut olduğu halde sunulmadığı değerlendirilerek davacının usulüne uygun tutulan ticari defter ve kayıtları davacı lehine delil olarak kabul edilmiş olup davacı tarafın ticari defter ve kayıtları üzerinde yapılan bilirkişi incelemesi sonucu düzenlenen raporda açık hesaba konu faturalardan dolayı davacının davalıdan 45.510,44 TL alacaklı olduğu ancak faturalarda ödeme için 150 gün vade belirlendiğinden takip tarihi itibariyle davacının alacağının muaccel olmadığı tespit edilmiştir. Davacı vekili tarafından 23/02/2022 tarihli ıslah dilekçesiyle itirazın iptali davası alacak davası olarak ıslah edilerek yeni bir dava dilekçesi sunulduğu anlaşıldığından ve düzenlenen bilirkişi raporunda tespit edilen alacak miktarı yönünden dava tarihi itibariyle alacağın muaccel olduğu anlaşıldığından davanın kabulü ile 45.510,44 TL’nin ıslah tarihi olan 21/02/2022 tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenler ile;
1-Davanın KABULÜ ile 45.510,44 TL’nin ıslah tarihi olan 21/02/2022 tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
2-Alınması gereken 3.108,82-TL karar ve ilam harcından dava açılırken davacı tarafından yatırılan 777,21-TL peşin harcının mahsubu ile bakiye 2.331,61-TL karar ve ilam harcının davalıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 59,30-TL başvurma harcı, 777,21-TL peşin harç toplamı olan 836,51-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yargılama boyunca yapılan; 38,00-TL posta – tebligat gideri ve 600,00-TL bilirkişi ücreti toplamı olan 638,00-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden davacı lehine A.A.Ü.T. 13/1 maddesi gereğince belirlenen 6.716,36-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafça yatırılan gider avansından artan kısmın karar kesinleştiğinde ve talebi halinde avansı yatıran ilgili tarafa iadesine,
7-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-11-13. maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin (yargılama gideri) davalıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına,
Dair, davacı ile davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.
18/03/2022

Katip ….
¸E-imzalıdır

Hakim ….
¸E-imzalıdır