Emsal Mahkeme Kararı Kayseri 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/703 E. 2022/706 K. 05.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. KAYSERİ 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
KAYSERİ TÜRK MİLLETİ ADINA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2021/703 Esas
KARAR NO : 2022/706

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI :… – … …
VEKİLİ : Av. … -…
DAVALI : … (T.C. …) …
VEKİLLERİ : Av. … …
Av. … -…
DAVA : Menfi Tespit (Kooperatif Aidat Borcundan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 15/10/2021
KARAR TARİHİ : 05/10/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 21/10/2022
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kooperatif Aidat Borcundan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı …’nun davacı kooperatifin 662 numaralı üyesi olup Gölcük 2. Noterliği’nin … tarih, … yevmiye numaralı istifanamesi ile kooperatif üyeliğinden istifa etmiş olduğunu, söz konusu istifa neticesinde davacı kooperatifçe tutanak başlığı altında davalı yanın 63.555,77 TL alacağı olduğunda dair evrak imzalanmış ve davalıya verilmiş olduğunu, işbu dayanak evrak ile davacı kooperatife davalı yan tarafından 16.09.2020 tarihinde … Genel İcra Müdürlüğü … E. Sayılı dosyası ile icra takibi başlatılmış, başlatılan takibe davacı kooperatif tarafından itiraz edilmiş olduğunu, netice itibari ile edilen itiraza karşı davalı yan tarafından … 2. İcra Hukuk Mahkemesi’nde itirazın kaldırılması talebi ile dava açılmış ve … 2. İcra Hukuk Mahkemesi 2020/649 E. 2021/151 K. Sayılı kararı ile itirazın kaldırılmasına karar verilmiş, karar kesinleşmiş olduğunu, söz konusu icra takibinin başlatıldığı ve itirazın kaldırılması talepli davanın açıldığı tarihte davalı …’nun alacağı muaccel olmamış olup gerek takip talebindeki gerekse … 2. İcra Hukuk Mahkemesinin … E. Sayılı dosyasındaki faiz hesabı hatalı olduğunu, davacı kooperatifin Ana Sözleşmesi m.15′ de devir dışında ortaklığı sona erenlerin sermaye ve diğer alacaklarının o yılın bilançosuna göre hesaplanarak bilanço tarihinden itibaren bir ay içinde geri verileceği belirtilmekte olduğunu, davalı yanın 07.07.2017 tarihinde noter aracılığı ile istifa etmiş, işbu istifadan kaynaklı davacı yanın alacağının olması ihtimalinde söz konusu alacak Ana Sözleşme m.15 gereği 2017 yılı genel kurul tarihinden 1 ay sonra muaccel hale gelecek olduğunu, davacı kooperatife ait 2017 yılı Genel Kurul’u 29.04.2018 tarihinde yapılmış olup 29.04.2018 tarihinde bilanço kabul edildiğini, davacı kooperatif 29.04.2018 tarihinde yaptığı ve 2017 yılı bilançolarının kabul edildiği genel kurul toplantısının 9. Gündem maddesinde ”kooperatif ortaklığından istifa eden ve ihraç edilen üyelerin kooperatifte uhdesinde birikmiş geri ödemelerini Ana Sözleşme m.15 ve Kooperatifler Kanunu m.17 gereğince işlem yapılması ve geri ödemelerinin kooperatifin varlığını tehlikeye düşürmemesi nedeni ile ortağın çıktığı tarihten itibaren 36 ayı geçmemek üzere ödeme yapılması teklif edildi, başka bir teklif gelmedi. Teklif yapılan oylamada oy birliği ile kabul edildi.” denilerek ödemelerin 36 ay süre ile ertelenmesine karar verilmiş olduğunu, davalı yanın 07.07.2017 tarihinde noter aracılığı ile üyelikten istifa etmiş, davacı kooperatifçe 10.07.2017 tarihinde davalı yanın alacağına ilişkin tutanak düzenlenmiş olduğunu, 2017 yılı genel kurulu belirttiğimiz üzere 29.04.2018 tarihinde yapılmış, söz konusu genel kurulda ödemelerin 36 ay süre ile ertelenmesine karar verildiğini, KK m.17/2 bu kapsamda dikkate alınması gerektiğini, gündem maddesinde geçen ”36 ayı geçmemek üzere” ibaresi KK m.17/2’deki belirttikleri ifadeden kaynaklı olarak kanun ödemelerin ertelenmesini 3 yıl ile sınırlı tuttuğundan ilgili gündem maddesinde de 36 ayı geçmemek üzere ibaresi yer almıştır ve bu ibarenin ödemelerin 36 ay süre ile ertelendiğinin kabulü anlamına geldiği açıkça ortada olduğunu, davalı yanın alacağı söz konusu ertelemeden kaynaklı olarak 30.05.2021 tarihinde muaccel olmuş olduğunu, davacı işbu dava konusu icra takibini 16.09.2020 tarihinde başlatmış olduğunu, kooperatiften istifa ederek ayrılan davacı alacağını muaccel olmadan önce dava açarak kooperatiften isteyeceğini, muaccel olmayan bir alacak için dava açılmayacağı gibi icra takibine de girişilemeyeceğini, (23 HD 06.03.2012-1759/1683 E/K). bu nedenle henüz muaccel olmayan alacak için yersiz başlatılan … Genel İcra Müdürlüğünün 2020/244719 E. Sayılı dosyasına dayanak alacak nedeni ile müvekkil kooperatifin borçlu olmadığının tespiti gerekmekte olduğunu, … Genel İcra Müdürlüğü … E. Sayılı dosyası ile başlatılan icra takibine taraflarınca itiraz edilmesi üzerine davalı … tarafından açılan itirazın kaldırılması dava dosyası (… 2. İcra Hukuk Mahkemesi … E.) davacısı …’nun hem alacağının muacceliyet tarihi hatalı tespit edilmiş, hem de faiz hesabı hatalı hesaplanmış olduğunu, yapılan hesaplamada takip öncesi işlemiş faiz tespitinde faiz başlangıç tarihi 10.07.2017 esas alınmış olduğunu, hesaplama yapılan bilirkişi raporunda ve bahsi geçen dava dosyasının gerekçeli kararında faiz başlangıç tarihi olarak davacı kooperatifin “tutanak” başlıklı evrakın tarihi baz alındığını, oysa bu evrak davalı yanın ne kadar alacağının olduğunun sorması üzerine düzenlenmiş olup, ödeme taahhüdü içeren bir evrak olmadığını, dolayısı ile “tutanak başlıklı evrakın tarihinin faiz başlangıç tarihi olarak alınması hatalı olduğunu, davacı kooperatifin ödemeleri 36 ertelemesinden kaynaklı olarak davacı kooperatifin temerrüde düştüğü tarih, davalı yanın alacağının muaccel olduğu tarih, 30.05.2021 olduğunu, bu nedenle yersiz ve zamansız başlatılan takipten dolayı davacının borcunun olmadığının tespitini talep ettiklerini, mahkemece davacı kooperatifin 29.04.2018 tarihinde yaptığı ve 2017 yılı bilançolarının kabul edildiği genel kurul toplantısının 9. Maddesinde yer alan “çıkma payı ödemelerinin ertelenmesi” kararının usulünce alınmış olduğunun kabul edilmemesi halinde ise takibe konu edilen faizin kısmen iptali gerekecek olduğunu, dava konusu … Genel İcra Müdürlüğünün … E sayılı dosyası üzerinden alacaklı yan 16.09.2020 tarihinde düzenlemiş olduğu takip talebinde: 63.555,77 TL anapara 18.210,03 TL faiz olmak üzere toplam 81.765,00 TL talep ettiğini, faiz başlangıç tarihini ise davalı üyenin çıkış tarihi olarak alınmış olduğunu, ödemelere dair 36 ay erteleme kararı verildiğini ve davalı yanın alacağının 30.05.2021 tarihinde muaccel olduğunu tekrar belirtmekle birlikte Şayet 36 aylık ertelemenin varlığı kabul edilmese dahi söz konusu alacak Ana Sözleşme m.15 gereği 2017 yılı genel kurul tarihinden 1 ay sonra muaccel hale geleceğinden faiz başlangıç tarihi 30.05.2018 olarak kabul edilmesi gerektiğini, bu nedenle faiz başlangıç tarihi tutanağın imzalandığı tarih (10.07.2017) ya da istifa tarihi (07.07.2017) esas alınarak yapılan faiz hesabı hatalı olduğunu, davacı kooperatifin 29.04.2018 tarihinde yaptığı ve 2017 yılı bilançolarının kabul edildiği genel kurul toplantısının 9. Maddesinde yer alan “çıkma payı ödemelerinin ertelenmesi” kararının usulünce alınmış olduğunun kabul edilmemesi halinde davalı yanın talep edebileceği faiz miktarının ise dilekçede belirtildiği şekilde olması gerektiğini, yapılan hesaplamada görüleceği üzere davalı alacaklı yanın talep edebileceği faiz miktarı 13.163,88 TL olmasına karşın davaya konu icra dosyası üzerinden 18.765,80 TL talep etmesi hatalı olup erteleme kararının usulüne uygun alınmadığının kabul edilmesi halinde dahi iki tutar arasındaki fark olan 5.601,92 TL yönünden talebimizin kabul edilmesi gerekmekte olduğunu, itirazın kaldırılması kararı maddi anlamda kesin hüküm (HMK m. 303) teşkil etmediğinden borçlu borçtan kurtulma davası (m. 69), menfi tespit veya istirdat davası (m.72) açabileceğini, borçlunun bu davalardan birini açması halinde icra mahkemesinin hükmetmiş olduğu para cezasının ve tazminatın (68/a) tahsili sonuna kadar ertelenir ve borçlu açtığı davayı kazanırsa icra mahkemesinin hükmetmiş olduğu para cezası ve tazminat kalkar (68/a, son fıkra) (KURU, İcra ve İflas Hukuku El Kitabı sayfa, 2. baskı 32 vd). … 2. İcra Hukuk Mahkemesinin … E., 2021/151 K. Sayılı ilamı ile davacı aleyhine İİK m. 68/a uyarınca %20 tazminat hükmedilmiş olup mahkemece düzenlenecek tensip ile bu tazminat yönünden tehir kararı verilmesini ve devamında davanın kabul edilmesi halinde ise icra hukuk mahkemesince verilen tazminat kararının kaldırılmasını talep ettiklerini belirterek davacının kooperatifin … Genel İcra Müdürlüğü … E. Sayılı dosyasından borcunun olmadığının tespitine, … 2. İcra Hukuk Mahkemesinin … E., … K. Sayılı ilamı ile davacı aleyhine İİK m. 68/a uyarınca hükmedilen %20 tazminatın tensiben durdurulmasına ve dava sonunda kaldırılmasına, davalı aleyhine %20 den az olmamak kaydı ile tazminata hükmedilmesine karar verilmesinin talep edildiği görülmüştür.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacının dava açmadan önce arabuluculuğa başvurmamış olması nedeni ile davanın usulden reddine karar verilmesi gerektiğini, öncelikle dava dilekçesi incelendiğinde de görüleceği üzere davacı yanın davalının kooperatiften alacağının olduğunu ikrar etmekte olduğunu, bu durum da davacı tarafın … Genel İcra Dairesi’nin … E. sayılı dosyasına dayanak olan alacak nedeni ile borçlu olmadığı yönündeki tespit talebinin reddini gerektirmekte olduğunu, zira belirttikleri üzere davacı tarafından borç ikrarı bulunmakta olduğunu, faiz hesabında da yanlışlık olmadığı mahkemece aldırılacak bilirkişi raporuyla da sabit hale gelecek olduğunu, her ne kadar davacı tarafından faiz yönünde itirazlarda bulunulmuş olsa da, ne … Genel İcra Dairesi’nin … E. sayılı dosyasına yapılan itiraz dilekçesinde ne de … 2. İcra Hukuk Mahkemesi’nin… E. sayılı dosyasındaki beyanlarda davacının böyle bir iddiasının, savunmasının olmadığı görülecek olduğunu, bu durum da davacının kötüniyetli olarak işbu davayı ikame ettiğinin açık göstergesi olduğunu, yine davacının 29/04/2018 tarihinde genel kurul yapıldığını ve çıkma payı ödemelerinin ertelenmesine karar verildiğini iddia etmekte olduğunu ancak genel kuruldan sonra, davacı kooperatif tarafından davalıya borçların 36 ay süre ile ertelendiğine dair karar alındığı yönünde tebliğ bulunmadığı gibi bu kararın usulüne uygun olarak yayınlandığına dair bir delil de dava dilekçesinde dosya içerisine sunulmamış olduğunu, davalının kooperatif üyeliğinden istifa tarihi dikkate alındığında görüleceği üzere istifanın üstünden yaklaşık 10 ay sonra genel kurul yapılmış olup, bu genel kurulda alınan kararlardan davalının haberdar edilmediğini, anılan erteleme kararının, davacı tarafından usulüne uygun olarak yayınlandığına dair bir delil de dosya içerisine sunulmadığından dolayı, kabul anlamına gelmemek ile birlikte davalının erteleme kararından haberdar olmasını beklemenin hayatın olağan akışına aykırılık teşkil etmekte olduğunu, yine davacının davalıya verilen tutanak başlıklı evrakın ödeme taahhüdü içeren bir evrak olmadığı iddia edilmekte olduğunu ancak anılan evrak incelendiğinde de görüleceği üzere anılan evrak tam da borç ikrarı, ödeme taahhüdü içermekte olduğunu, davacının bu iddialarının da kabul edilmemesini talep ettiklerini, davacı kooperatifin, davalı istifa ettikten yaklaşık 10 ay sonra genel kurul yapılması ve genel kurulda da alacakların 36 ay ertelenmesine karar verilmesi öncelikle ticari hayatın olağan akışına aykırılık teşkil etmekte olduğunu, yukarıda da belirttiği üzere, davacı basiretli tacir gibi hareket etmeyerek (ertelemeyi kabul anlamına gelmemekle birlikte) üye alacaklarının 36 ay süre ile ertelendiğini davalıya tebliğ etmemiş, usulüne uygun bir şekilde yayınlamamış olduğunu, davacının ne … Genel İcra Dairesi’nin … E. sayılı dosyasına yapılan itiraz dilekçesinde ne de … 2. İcra Hukuk Mahkemesi’nin … E. sayılı dosyasındaki beyanlarında, işbu davanın dava dilekçesindeki gibi itirazlarının bulunmadığı dikkate alındığında davacının işbu davayı dürüstlük kurallarına aykırı bir şekilde açtığı sabit hale gelmekte olduğunu belirterek işbu davanın öncelikle usulden reddine, mahkeme aksi kanaatte ise esastan reddine karar verilmesinin talep edildiği görülmüştür.
YARGILAMA VE GEREKÇE:
Dava, Davacının … Genel İcra Müdürlüğü … E. Sayılı dosyası nedeni ile borçlu olup olmadığı, borçlu ise miktarı hususlarına ilişkin davadır.
… Genel İcra Dairesi’nin …sayılı takip dosyasının incelenmesinde, alacaklının … olduğu, borçlunun … olduğu, takibin 428,00 TL yargılama gideri (istenen yıllık adi kanuni faiz), 1.360,00 TL ilam vekalet ücreti (istenen yıllık adi kanuni faiz), 12.711,15 TL icra inkar tazminatı (istenen yıllık adi kanuni faiz) olmak üzere toplam 14.499,15 TL alacak nedeniyle ilamsız takip başlatıldığı, anlaşılmıştır.
… Çevre Şehircilik İl Müdürlüğüne, … 2. İcra Hukuk Dairesine yazılan müzekkerelere cevap verildiği ilgili evrakların dosya arasına alınmış olduğu görülmüştür.
Bilirkişi heyetinin sunmuş olduğu 20/07/2022 havale tarihli raporda özetle; ” Davalı taraf davacı kooperatifin üyesi ikca Gölcük 2. Naterliğinin 07.07.2017 tarihli … yevmiye numaralı istifanamesi ile üyelikten ayrılmıştır. Bu husus hem davacının hem de davalının kabulünde olup taraflar arasında bu konuda hir ihtilaf bulunmamaktadır. Kooperatif tip ana sözleşmenin 15. Maddesine devir dışında ortaklığı sona erenlerin sermaye ve diğer alacaklarının o yılın bilançosuna göre hesaplanarak bilanço tarihinden itibaren bir ay içinde geri verileceği belirtilmektedir. Davalı 2017 yılında kooperatiften istifa ettiği ve bunun davacı kabul ettiği için çıkma payı alacağı 2017 yılı genel kurulun yapıldığı tarihten (29/04/2018) 1 ay sonra ( 30/05/2018 tarihinde muaccel olacaktır. Davalının davacı kooperatife toplam 69.650 ‘TL ödeme yapağı, söz konusu tutardan 6.094,23 TL genel gider payı kesildiği ve bakiye 63.555,77 TL alacak hesaplandığı, davalının da bu tutarı davacıdan talep ettiği dolayısıyla yapılan ödeme ve talep edilen tutar konusunda tarafların mutabık oldukları anlaşılmaktadır. 1163 sayılı Kanun’un 17/2. Maddesi uyarınca kooperatifin mevcudiyetini tehlikeye düşüreceği gerekçesiyle ödemelerin 3 yıl geçmemek üzere ertelenmesi mümkündür. Davalının üyelikten ayrıldığı 2017 yılı hesaplarının görüşüldüğü 29.04.2018 tarihli genel kurulda bu yönde bir karar alınmıştır. Ancak alınan karar incelendiğinde erteleme kararı olmadığı 36 ay içinde ödemeye yönelik bir karar olduğu anlaşılmaktadır. Hal böyle olunca davalı alacağının 30/05/2018 tarihinde muaccel olduğu değerlendirilmektedir. Bahse konu kararın bir erteleme kararı olduğu düşünülse dahi derdest dava tarihi itibariyle 36 aylık sürenin sona erdiği anlaşılmaktadır. Davacı kooperatif ana sözleşmesinin 15. Maddesi ” ortaklığı sona erenlerin yerine ortak alınması halinde eski ortağın 21. Madde uyarınca ödediği gider taksitleri derhal ödenir ” hükmü yer almaktadır. Ayrılan ortağın doğrudan üyelik payı yerine yeni ortak alınması halinde eski ortağın yapmış olduğu ödemelerin derhal kendisine iade edilmesi gerekmektedir. Davalının üyelikten ayrıldığı tarihten sonra yerine yeni ortak alındığına ilişkin bir bulguya rastlanılmamıştır. Mahkemece 29/04/2018 tarihli genel kurulda alınan kararın bir erteleme kararı olduğuna kanaat getirilmesi durumunda alınan kararın keyfi nitelikte olmadığı anlaşılmaktadır. Davalı taraf davacı hakkında başlatılmış olduğu derdest davanın konusunu olan icra takibinde davacıdan 63.555,77 TL asıl alacak ve 18.210,03 TL işlemiş faiz talep etmiştir. Ancak tarafımızca yapılan hesaplamaya göre takip tarihinde davalının alacağı 63.555,77 TL asıl alacak ve 13.132,54 TL işlemiş faiz olarak hesaplanmıştır. Buna göre derdest dava kapsamında davacının davalıya 18.210,03 TL – 13.132,54 TL = 5.077,49 TL borçlu olmadığı” sonuç ve kanaatine varıldığının bildirilmiş olduğu anlaşılmıştır.
Davacı tarafça her ne kadar verilen kesin süre içerisinde bilirkişi ücreti yatırılmamış ise de, duruşma tarihi öncesinde söz konusu bedelin yatırılması ile duruşma ertelenmesine sebep olunmaması dikkate alınarak rapor alınmış ve esas hakkında karar verilmiştir.
… 2. İcra Hukuk Mahkemesi tarafından verilen kararın mahkememiz açısından kesin hüküm niteliğinde olmadığı dikkate alınarak yargılamaya devam edilerek esas hakkında karar verilmiş ve İcra Hukuk Mahkemesi’nin kararında faiz yönünden icra inkar tazminatına karar verilmemiş olması nedeni ile bu konuya ilişkin talebin reddine karar verilmesi gerekmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama sonucunda, her ne kadar davalı tarafça davanın reddine karar verilmesi talep edilmiş ise de, delillerin toplanmasından sonra bilirkişi heyetinden 20/07/2022 tarihli rapor alınmış olup raporda, … Genel İcra Dairesi’nin … sayılı dosyasında davalının davacı hakkında 63.555,77 TL asıl alacak ve 18.210,03 TL faiz talebi yönünden takip başlatmasına rağmen davalının takip tarihi itibari ile davacıdan 13.132,54 TL alacaklı olduğu tespit edilmiş olmakla davacının davalıya talep edilen 18.210,03 TL bedelden borçlu olunan 13.132,54 TL’nin düşülmesi ile 5.077,49 TL borcu olmadığının belirtildiği görülmüş ve bilirkişi raporunun denetime elverişli ve hükme esas alınabilecek nitelikte olması nedeni ile rapora itibar edilmiş, kooperatif tarafından 29/04/2018 tarihli genel kurulda alınan kararın ödemeyi 36 ay için erteleme olmadığı, 36 ay içinde ödeme şeklinde olduğu mahkememizce de değerlendirilmiş ve böylece davanın kısmen kabulü kısmen reddi ile; … Genel İcra Dairesi’nin … sayılı dosyasında davacının davalıya 5.077.49 TL işlemiş faiz bedeli borçlu olmadığının tespitine, fazlaya ilişkin talebin reddine, İİK madde 72/5 gereğince kabul edilen alacak bedeli olan 5.077,49 TL üzerinden takibin derhal durdurulmasına, bu hususta ilgili icra müdürlüğüne müzekkere yapılmasına, … 2. İcra Hukuk Mahkemesi’nin … E, … K sayılı dosyasında verilen icra inkar tazminatı kararının kaldırılması talebinin reddine, Mahkememizce verilen tedbir kararının kaldırılmasına, davacı tarafça takibin haksız ve kötüniyetle yapıldığı ispatlanamadığından, davacı tarafın tazminat talebinin İİK madde 72/5 gereğince reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenler ile;
1-Davanın kısmen kabulü kısmen reddi ile; … Genel İcra Dairesi’nin … sayılı dosyasında davacının davalıya 5.077.49 TL işlemiş faiz bedeli borçlu olmadığının tespitine, fazlaya ilişkin talebin reddine
2-İİK madde 72/5 gereğince kabul edilen alacak bedeli olan 5.077,49 TL üzerinden takibin derhal durdurulmasına, bu hususta ilgili icra müdürlüğüne müzekkere yapılmasına,
3-… 2. İcra Hukuk Mahkemesi’nin … E, … K sayılı dosyasında verilen icra inkar tazminatı kararının kaldırılması talebinin reddine, Mahkememizce verilen tedbir kararının kaldırılmasına,
4-Davacı tarafça takibin haksız ve kötüniyetle yapıldığı ispatlanamadığından, davacı tarafın tazminat talebinin İİK madde 72/5 gereğince reddine
5-Alınması gereken 346,84 TL nispi karar ve ilam harcının davacıdan peşin olarak alınan 95,67 TL peşin harçtan mahsubuyla eksik kalan 251,17‬ TL karar ve ilam harcının davalıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
6-Davacı tarafından yatırılan 59,30 TL başvurma harcı, 95,67 TL peşin harç ile 133,00 TL tedbir harcının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davacı tarafından yargılama boyunca yapılan, 72,80 TL tebligat, 12,00 TL posta ve müzekkere ücreti, 1.500,00 TL bilirkişi ücretinden oluşan toplam 1.584,80 TL yargılama giderinden kabul oranına göre hesaplanan 1.436,43 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
8-Davalı tarafça yapılan bir yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
8-Artan gider avansı olması halinde karar kesinleştiğinde ve talep halinde harcanmayan gider avansının taraflara iadesine,
9-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 5.077,46 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
10-Davalı taraf kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 524,46 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Dair, davacı ve davalı vekillerinin yüzüne karşı, KESİN olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı.05/10/2022

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır