Emsal Mahkeme Kararı Kayseri 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/624 E. 2022/35 K. 18.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KAYSERİ 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/624 Esas – 2022/35
T.C.
KAYSERİ TÜRK MİLLETİ ADINA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2021/624
KARAR NO : 2022/35

BAŞKAN : …
ÜYE : …
ÜYE : …
KATİP : …

DAVACI : …
VEKİLİ : Av. …
DAVALI : …
VEKİLİ : Av. …
DAVA : Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 22/09/2021
KARAR TARİHİ : 18/01/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 28/01/2022
KARAR SONUCU : RED

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların davalı şirketin “….” adresinde bulunan Kayseri Otel Projesi kapsamında yapılacak olan otel inşaatının tüm cephe işlerinin müvekkili firma tarafından anahtar teslim sureti ile imalat ve montajının yapılması hususunda 25/06/2015 tarihli …ile 564.618,00 Euro + KDV bedel üzerinden anlaştıklarını, müvekkili şirketin sözleşmeye uygun olarak imalat ve montaj işlemlerine devam ederken, davalı şirketin mezkur sözleşme dışı ek imalat talepleri olduğundan sözleşme süresinin uzaması neticesi doğduğunu ve buna ilişkin olarak 28/12/1018 tarihli ek protokol yapıldığını, akabinde, gerek mezkur sözleşmeye gerekse de mezkur protokole göre ilave işlerle birlikte müvekkili şirketin davalı şirketin otel inşaatını %90 oranında tamamlayarak 190.166,00 Euro + KDV’lik ek iş ile birlikte toplamda 754.784,00 Euro + KDV’lik iş yaptığını, müvekkilinin üzerine düşen sorumlulukları yerine getirmesine rağmen davalı şirketin sözleşme gereği ödenmesi gereken hak edişleri ödemediğini, müvekkili firmanın çalışanlarını ve işin imal ve montajı için mahallinde bulunan bütün malzeme ve ekipmanları iş sahasından çıkarttığını, bunların ardından davalı şirketin süresi içerisinde işin teslim edilmediğinden bahisle Kayseri … Noterliği’nden 12/04/2016 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamesini keşide ettiğini, ancak sözleşmeyi feshetmeyerek ayakta tuttuğunu ve ifadan vazgeçip müspet zarar ile cezai şart talep ettiğini bildirdiğini, keşide edilen ihtarname ile fiiliyatın birbirini tutmamasından ötürü, müvekkili şirketçe herhangi bir ihtarname yokken fiilen işten el çektirme olduğundan işe devam edilemediğini, kusurun davalı tarafta olduğunu, eser sözleşmesinden kaynaklanan alacak davasının yargılamasının 17/10/2016 tarihi itibarıyla Kayseri … Asliye Ticaret Mahkemesi’nde … Esas sayılı dosyayla görülmeye başlandığını, bilirkişi kurulu tarafından bu dosyada yapılan tespitte davacının bakiye alacağının 665.754,94 Euro olarak hesaplandığını, bu nedenle işbu davanın … Esas sayılı davaya ek olarak açıldığını, söz konusu davalar arasında sıkı bir bağlantı olması nedeniyle dosyanın Kayseri … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dava dosyası ile birleştirilmesine, teminat mektubunun nakde dönüştürülmesine ilişkin dava ve talep hakları saklı kalmak kaydıyla müvekkili tarafından yapılan imalat ve montaj bedellerinin tespiti ile fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 263.000,00 Euro’nun sözleşme tarihi olan 25/06/2015 tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte davalıdan alınarak müvekkiline ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı yüklenicinin işbu davaya aynı talepli, ancak dava değeri 10.000,00-TL olan asıl davanın görüldüğü Kayseri … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı davasına ek dava olarak açtığını belirtmiş olduğunu, işbu ek davada davacı yüklenicinin talebinin eser sözleşmesinden kaynaklı ücret alacağı talebi olduğunu, tazminat talebi olmadığını, bu nedenle de 5 yıllık zamanaşımı süresine tabi olduğunu ve asıl davada dava edilmeyen bu ek talebinin tamamının 5 yıllık zamanaşımına uğradığını, bu nedenle öncelikle davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmesini, bu olmadığı takdirde ise davacı iş sahibinin eksik ve ayıplı imalatı olduğu, işi terk ettiği, eksik ve ayıplı imalatın başka yükleniciyle tamamlattırıldığını, davacının herhangi bir ihtar ve ihbar göndermediğini, davacı tarafın sözleşme dışı imalat iddiası konusunda davacıya karşı bir ihtarı olmadığını, davacının yapmadığı, başka yüklenicilerin yaptığı işlerin de davacı yapmış gibi gösterildiğini, böyle asıl davada fahiş hatada bulunularak mahkemece yanılgılı olarak kabul kararı verildiğini, bu fahiş bilirkişi hatası hususu önemle ve defaten bildirilmesine karşın asıl davadaki 02/12/2020 tarihli ve 07/04/2021 tarihli bilirkişi raporlarının hatalı olup, davacının imal etmediği işlerde imal edilmiş gibi hesaplamaya dahil edildiğini, hatta teminat mektubu bedelinin de dahil edildiğini, davalı iş sahibinin, eksik ve ayıplı işleri başka yükleniciye yaklaşık 1.017.806,63-TL’ye yaptırmak zorunda kaldığını ve zarara uğradığını, ayrıca davacı tarafın faiz talep edebilmesi için davalı iş sahibinin temerrüte düşürülmesinin gerekli olup, davacının faiz türü belli olmayan faiz talebinin her türlü şekline ve başlangıç tarihine itiraz ettiklerini bildirerek, haksız, hukuka ve oluşa aykırı olarak açılan davanın usulden ve esastan reddine karar verilmesini istemiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava, taraflar arasında akdedilen 25/06/2015 tarihli sözleşmeden kaynaklanan ve davalı tarafça ödenmeyen imalat ve montaj bedeli alacağının tahsili istemine ilişkindir.
Kayseri … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dava dosyasının tetkikinde; davacısının … Şti, davalısının … Şti olup, davanın 25/06/2015 tarihli sözleşmeden kaynaklanan alacak davası olduğu, yapılan yargılama sonucu davanın kabulüne karar verildiği, kararın henüz kesinleşmediği anlaşılmıştır.
Davacı tarafça mahkememizin … Esas sayılı dava dosyası üzerinden 25/06/2015 tarihli aynı sözleşmeye dayalı olarak 10.000,00-TL üzerinden talepte bulunulduğu ve mahkememizce bu davanın kabulüne karar verildiği, işbu dosyanın ise … Esas sayılı davaya ek dava olarak açıldığı davacı tarafça bildirilmiş olup, asıl dava olan mahkememizin … Esas sayılı dosyanın davanın kısmi dava olarak açıldığı görülmekle HMK madde 109 hükmünden de anlaşılacağı üzere kısmi davada, dava dışı kalan alacak için zamanaşımı işlemeye devam edecektir. İşbu davada davacı yüklenicinin talebi eser sözleşmesinden kaynaklı ücret alacağı talebi olup, TBK madde 147 ve 478. Maddeleri gereği 5 yıllık zamanaşımı süresine tabidir. Zamanaşımı başlangıcı da TBK madde 149 hükmüne göre alacağın muaccel olduğu tarihte işlemeye başlayacaktır. Taraflar arasındaki sözleşmede ücret alacağının anahtar teslim götürü ücret olduğu ancak ödenme tarihinin vade olarak belirtilmediği anlaşılmış olmakla, TBK madde 479 hükmü gereği zamanaşımı süresinin başlangıcı alacağın muaccel olduğu tarih olarak kanunun kabul ettiği eserin teslim tarihi olup, asıl dava olan … Esas sayılı dosya arasına celbedilen kayıt ve belgeler ile bilirkişi raporlarından da anlaşılacağı üzere davacı tarafça iş eksiksiz olarak teslim edilmemiş ve davacı tarafça 03/03/2016 tarihinde iş terk edilmiş ve bu terkin davalının kusurundan kaynaklandığına dair davalı şirkete 25/04/2016 tarihli ihtarname gönderilmiştir. Mahkememizin … Esas sayılı dava dosyasında da davacı taraf ihtarname tarihinden itibaren faiz işletilmesi talebinde bulunmuş olduğundan 03/03/2016 tarihinden sonra herhangi bir işin yapılmadığı davacı vekilince de ihtarı ile doğrulanmıştır. Ayrıca TBK madde 147/6’da bahsi geçen yüklenicinin yükümlülüklerini ağır kusuruyla hiç ya da gereği gibi ifa etmemesi dışında, eser sözleşmesinden doğan alacaklar için 5 yıllık zamanaşımı uygulanacağına dair hüküm de dikkate alındığında davacının 03/03/2016 tarihinde işi bıraktığı ve mahkememizin … Esas sayılı dosyasında alınan bilirkişi raporları ile sabit olduğu üzere ağır kusura ilişkin herhangi bir iddiada da bulunulmadığı görülmekle, işin bırakıldığı 03/03/2016 tarihi itibarı ile 5 yıllık zamanaşımı süresinin başlamış olacağı gözetilerek işbu ek davanın 5 yıllık zamanaşımına uğradığı kanaatine varılarak davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenler ile;
1-Davanın zamanaşımı nedeniyle REDDİNE,
2-Alınması gereken 80,70-TL karar ve ilam harcının davacı tarafından dava açılırken yatırılan 45.632,45-TL peşin harçtan mahsubu ile artan 45.551,75‬-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talebi halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama harç ve giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafça yapılmış bir yargılama gideri bulunmadığından bu hususta bir karar verilmesine yer olmadığına,
5-Davalı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden davalı lehine A.A.Ü.T. 13/1 maddesi uyarınca 111.922,44-TL nispi vekalet ücreti takdirine, takdir edilen vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-11-13. maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin (yargılama gideri) davacıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına,
7-HMK’nun 333/1. maddesi gereğince varsa artan gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleştikten sonra yatıran ilgili tarafa iadesine,
Dair, davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi’nde istinaf kanun yolu açık olmak üzere oybirliği ile verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 18/01/2022

Başkan …
¸E-imzalıdır
Üye …
¸E-imzalıdır
Üye …
¸E-imzalıdır
Katip …
¸E-imzalıdır