Emsal Mahkeme Kararı Kayseri 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/532 E. 2022/802 K. 09.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KAYSERİ 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No:
T.C.
KAYSERİ TÜRK MİLLETİ ADINA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO :
KARAR NO :

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ :
KARAR TARİHİ :
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;Davacı ile davalı ….Kimya San. ve Tic. Ltd. ŞTİ. arasında ticari ilişki olduğunu, davacı şirketin faturadan da anlaşılacağı üzere davalıya yapılan ticaret nedeni ile fatura düzenlenmiş olduğunu, gerçekleşen ticari ilişki nedeni ile davacı şirketin üzerine düşen tüm edimleri yerine getirmiş olmasına rağmen davalı tarafın edimlerini yerine getirmemesi sebebi ile davalı tarafa . Genel İcra Dairesinin … E. sayılı dosyasında icra takibi başlatılmış olduğunu, davalıya gönderilen ödeme emri sonucunda davalının …. tarihinde borca itiraz etmiş ve takip durdurulmuş olduğunu, arabulucuya başvurulmasına rağmen sonuç alınamadığını, itiraz edilen icra takibi, borçluya kesilen faturaya dayanmakta olup yapılan ödenen/ödenmeyen faturanın davacı şirketin ticari defter ve kayıtlarında sabit olduğunu, alacağın varlığı ve ulaştığı meblağ ticari defter ve kayıtlarımızda yapılacak bilirkişi incelemesi neticesi sabit olacak olduğunu, Davalı (Borçlu) kötü niyetli olarak icra takibine itiraz etmiş olduğunu belirterek itirazın iptali ile icra inkar tazminatına karar verilmesinin talep edildiği görülmüştür.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı taraf dava dilekçesinde her ne kadar faturaya dayanak ile davalı ile arasında ticari ilişki olduğunu iddia etmiş ise de, davacının işbu iddiası doğru olmadığını, zira davacının dava dilekçesinden de anlaşılacağı üzere faturanın ne münasebetle düzenlendiği dahi izah edilmemiş olduğunu, faturanın düzenlenmiş olmasının davalı ile yapılmış bir ticari ilişkiden kaynaklı olmadığını, davalının kimyasal temizlik ürünleri üreten ve bu ürünleri ihraç eden bir firma olduğunu, davacının davaya dayanak olarak sunduğu sözkonusu faturanın da şu şekilde düzenlendiğini, davalının el dezenfektanı satışını yaptığı üçüncü şahıs … isimli kişi ile ürünlerin …’ya gönderilmesi için fabrika teslimi olarak anlaşma yapmış olduğunu, dolayısı ile ayrıca nakliye için ödeme yapılmamakta olduğunu, ….’in ise davalıdan aldığı ürünlerin davacı aracılığı ile nakliyesini sağlamış olduğunu, fakat, .. isimli kişinin davacının nakliye bedelini davalı banka hesabına ödemiş olduğunu, davalının da davacının ödemesini davacının kendisine yapmış ancak ödeme davalının hesabından yapıldığından davacı tarafın, faturayı davalı adına düzenlemiş olduğunu, aslında davalının davacı ile herhangi bir ticari alış-verişi bulunmadığını, davacının davalı adına düzenlediği faturaları hiç bir şekilde kabul etmediklerini, zira söz konusu faturaların davalıya dahi bildirilmemiş olduğunu, davalının davacı ile herhangi bir ticari ilişkisi olmadığını, davayı kabul etmediklerini, gümrük çıkış beyannamesinde de davalının el dezenfektanı jelinin ihraç ettiğinin görülmekte olduğunu belirterek davanın reddine ve tazminata karar verilmesinin talep edildiği görülmüştür.
YARGILAMA VE GEREKÇE:
Dava, Davacının … Genel İcra Dairesinin … E. Sayılı dosyası nedeni ile davalıdan alacaklı olup olmadığı ve alacaklı ise miktarı hususlarına ilişkin davadır.
… Genel İcra Dairesi’nin … sayılı takip dosyasının incelenmesinde, alacaklının… Uluslararası Transport Tic. San. A.Ş olduğu, borçlunun … Kimya San. Tic. Ltd. Şti. olduğu, takibin 31.820,88 TL fatura olmak üzere toplam 31.820,88 TL alacak nedeniyle ilamsız takip başlatıldığı, anlaşılmıştır.
Küçükköy Vergi Dairesine, Mimarsinan Vergi Dairesine, Büyükçekmece Vergi Dairesine yazılan müzekkerelere cevap verildiği ilgili evrakların dosya arasına alınmış olduğu görülmüştür.
Talimat yoluyla alınan … havale tarihli bilirkişi raporunda özetle; “davalı taraf ticari defterlerinin TTK ilgili hükümleri yönünden usulüne uygun tutulmadığı, rapor içerisinde belirttiğimiz, üzere davalı yanın davacı yana … tarihi itibariyle 31.460,52 TL borçlu olduğu görüldüğünü, takip talebinde 31.820,88 TL asıl alacak talep ettiğini, talebinin yerinde olmadığını, davacı tarafından davalının usulüne uygun olarak temerrüde düştüğüne ilişkin delil dosyaya ibraz edilmediğinden temerrüt oluşmadığını, temerrüt icra takip tarihi olan…. tarihinde oluştuğunu, bu nedenle faiz hesaplanması yapılmadığını, icra takip tarihinden itibaren davacının talepleri doğrultusunda %9 faiz uygulanması gerektiği” sonuç ve kanaatine varıldığının bildirildiği anlaşılmıştır.
Davacı tarafın delilleri arasında yemin delilinin olması nedeni ile davacı vekiline mahkememizin .. tarihli celsesinde yemine başvurup başvurmayacakları hususu hatırlatılmış olup, davacı vekili tarafından yemine başvurmayacaklarının beyan edilmesi üzerine esas hakkında karar verilmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama sonucunda, her ne kadar davacı tarafça .Genel İcra Dairesi’nin … sayılı dosyası nedeni ile davalıdan alacaklı olunduğu iddia edilmiş ise de, dava konusu alacağın varlığının tespiti için deliller toplanmış, takip konusu fatura yönünden davalının Form Ba beyanında bulunmadığı vergi dairesinin müzekkere cevabı ile anlaşılmış, davalı tarafın defterlerinin incelenmesi ile takip konusu faturanın davalı taraf defterlerinde kayıtlı olmadığı ve bu fatura tarihinden sonrası için faturadan kaynaklı davacı alacağının bulunmadığı görülmekle, itirazın iptali davalarının takip ile sıkı sıkıya bağlı olması nedeni ile takibe dayanak fatura tarihinden önceki alacak kaydı dikkate alınmayarak ispat yükünün davacı taraf üzerinde olduğu anlaşılmış olup, davacı tarafın verilen kesin süre içerisinde defterlerini incelemeye sunmaması nedeni ile bilirkişi raporunun alınamadığı ve davacı tarafın yemin deliline de başvurmadığı görülmekle davacı tarafça davanın ispat edilemediği anlaşılmış ve böylece davanın reddine, davalı tarafça takibin haksız ve kötü niyetle yapıldığı ispatlanamadığından davalı tarafın tazminat talebinin İİK mad. 67/2 gereğince reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenler ile;
1-Davanın REDDİNE,
2-Davalı tarafça takibin haksız ve kötü niyetle yapıldığı ispatlanamadığından davalı tarafın tazminat talebinin İİK mad. 67/2 gereğince reddine,
3-Alınması gereken 80,70 TL maktu karar ve ilam harcının davacıdan peşin olarak alınan 384,33 TL peşin harçtan mahsubuyla artan bakiye 303,63‬ TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
4-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafça yargılama boyunca yapılan 13,00 TL masrafın davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Artan gider avansı olması halinde karar kesinleştiğinde harcanmayan gider avansının taraflara iadesine,
6-Davacı lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına.
7-Davalı taraf kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden lehine A.A.Ü.T. Uyarınca 9.200,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
8-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-11-13. maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin (yargılama gideri) davacıdan alınarak HAZİNE’YE GELİR KAYDINA,

Dair, davacı yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde… Bölge Adliye Mahkemesi İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı….

Katip .
¸e-imzalıdır

Hakim .
¸e-imzalıdır