Emsal Mahkeme Kararı Kayseri 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/522 E. 2023/136 K. 01.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KAYSERİ 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: … Esas – …
T.C.
KAYSERİ TÜRK MİLLETİ ADINA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : …
KARAR NO : …
HAKİM : …
KATİP : …

DAVACI : …

VEKİLİ : Av. …
DAVALI : …
VEKİLİ : Av. …
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : …
KARAR TARİHİ : …
KARAR YAZIM TARİHİ : 23/03/2023
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmasına rağmen sonuç alınamadığını, Davacı şirket bünyesinde iş sözleşmesi ile bağlı çalışan tanker şoförü … tarafından … tarihinde davalı … Anonim Şirketi’nin … yolu şubesine 10.500 litre akaryakıt teslim edilmiş olduğunu, akaryakıt … şirketi çalışanı/yetkilisi … tarafından teslim alınmış olduğunu, bu hususta davalı çalışanının/yetkilisinin imzalamış olduğu veresiye fişi mevcut olduğunu, bunun dışında, yine davacı şirket çalışanı … tarafından … tarihinde … şirketinin organizede bulunan şubesine 18.017 litre akaryakıt teslim edilmiş olduğunu, akaryakıtın teslim edildiğine dair … çalışanı/yetkilisi … isimli şahıs tarafından veresiye fişi imzalanmış olduğunu, davacı şirketin, davalı şirkete akaryakıt teslim ettiğine dair kantar fişleri de mevcut olduğunu, davalıdan olan alacağına istinaden davacı şirket … tarihinde 172.527,85 TL bedelli fatura düzenleyerek davalı şirkete göndermiş olduğunu, faturanın davalı şirkete tebliğ tarihi … tarihi olduğunu, davalının 8 gün içerisinde faturaya itiraz etmediğini ve iade faturası kesmediğini faturayı defterlerine işleyerek kabul etmiş olduğunu, davalının faturadan kaynaklı KDV yi kullanmış olduğunu ancak davalının davacıya olan borcunu ödememiş olduğunu, bu sebeple davacı tarafından davalı hakkında icra takibi başlatıldığını, davalının takibe itiraz ettiğini, davalının haksız ve kötü niyetli itirazının davacı nezdinde hak kaybına sebep olmaması amacıyla ve uzun sürecek yargılama sürecini göz önüne alarak ihtiyati haciz kararı verilmesi gerekmekte olduğunu, davacının, davalı ile arasında olan ticari ilişki gereği üzerine düşen vazifeyi yerine getirerek teslim etmesi gereken akaryakıtı teslim ettiğini, davalının faturaya itiraz etmediğini, davalı … zaman kazanarak mal kaçırma çabasında olduğunu, davacı ile davalı arasındaki satış ilişkisine istinaden davalı şirkete akaryakıt teslim edilmiş olduğunu, davalıya teslim edilen akaryakıt … günü akaryakıt dağıtıcı şirket olan … A.Ş. … Akaryakıt Depolama Tesisi Şubesi’nden temin edilerek, akaryakıt istasyonu bayii olan davacı şirkete ait … plakalı tankere doldurulmuş olduğunu, ibraz etmiş oldukları teslim fişinde görüldüğü üzere (EK 5) plakası verilen tanker …”’un sevk ve idaresinde olduğunu, … isimli çalışan … (Hatay) da bulunan tesisten yola çıkarak, davacının bulunduğu Konya iline hiç uğramadan, Kayseri iline gitmiş ve … firmasına … günü akaryakıtı boşaltarak teslim etmiş olduğunu, akaryakıtın … şirketine teslim edildiğine ilişkin kantar fişleri bulunmakta olduğunu, davalı şirkete teslim edilen akaryakıt bedeli alacağından dolayı davacı şirket … tarihinde fatura düzenlemiş olduğunu, bedeli ödemekten kaçınan davalıya karşı … tarihinde Konya … İcra Dairesi … E. Sayılı dosyası ile icra takibi başlatılmış olup, davalının yetki itirazı üzerine icra dosyası Kayseri … Dairesine gönderilmiş olduğunu, burada devam eden icra takibine davalının itiraz ettiğini, davalı şirketin, icra takibi başlatılan … tarihinde iade faturası kesmiş olduğunu, davalı, kendisine … tarihinde tebliğ (e-fatura) edilen faturaya süresi içerisinde itiraz etmemekle birlikte icra takibi başlatılana kadar herhangi bir iade faturası da kesmediğini, davacı tarafından başlatılan icra takibini haksız ve kötü niyetli olarak boşa çıkarma çabasında olan davalı faturanın kendisine tebliği tarihten yaklaşık 2 ay sonra iade faturası kesmiş olduğunu, kaldı ki davalı akaryakıtı davacıya iade etmemiş olup, kullanmış olduğunu, davalı faturayı ticari defterlerine işlemiş ve vergi dairesine bildirmiş olduğunu, davalının takip konusu faturayı kabul ederek KDV vb. imkanlarından faydalanmış olduğunu, bu aşamada, davalının faturayı kabul etmediğini iddia ederek iade faturaları kesmesi ve icra takibine itiraz etmesinin TMK m. 2 dürüstlük kuralına aykırı olup kötü niyetli olduğunu, Yargıtay kararlarında görüldüğü üzere: davalının faturanın tebliğinden 8 gün içinde faturaya usulüne uygun şekilde itiraz etmesi gerektiğini ancak somut olayda davalı faturaya itiraz etmemiş olmakla birlikte, iade faturasını dahi yaklaşık 2 ay sonra kesmiş olduğunu, Yargıtay Hukuk Genel Kurul kararında ifade edildiği üzere; somut olayda ekte ibraz etmiş oldukları veresiye fişlerindeki imzaların davalı şirkette hangi çalışana/yetkiliye ait olduğu tespit edilmelisi gerektiğini, Mahkemeye ibraz etmiş oldukları teslim fişleri ve kantar fişi ile akaryakıtın davalıya teslim edildiğinin ispatlanmış olduğunu, buradan sonra aksini ispat yükünün davalı olduğunu belirterek itirazın iptali ile icra inkar tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacının dava dilekçesinde ileri sürdüğü iddiaların gerçek dışı olduğunu, davanın reddine karar verilmesi gerekmekte olduğunu, davacı, tarafından faturaya konu malların davalı şirkete teslim edilmemiş olduğunu, bu hususun tanık beyanlarıyla da ispatlanacak olduğunu, davacının davalı şirkete faturaya konu malları teslim etmediği için davalının ticari zararına da neden olmuş olduğunu, buna rağmen davacı tarafından davalıya teslim edilmeyen malların bedelinin davalı şirkete fatura edilmiş olduğunu, … tarihli NR… seri numaralı ve 172.527,85 TL bedelli davalıya düzenlenen faturanın davalı şirkete gönderilmiş ve muhasebe departmanının bilgisizliği nedeniyle davalı şirketin defterine işlenmiş ve vergi dairesine bildirilmiş olduğunu, davalı şirketin ise tüm bunlardan davacının, haksız ve kötüniyetli olarak aleyhinde yaptığı Kayseri … Dairesi’nin … Esas sayılı icra rakibi ile haberdar olmuş olduğunu, devamında davacı tarafından mallar teslim edilmediğinden faturalar iade edilmiş olduğunu, Öyle ki, davacı tarafından bahse konu fatura bedeli karşılığında malların davalıya teslim edilmediğini, İddia edildiği gibi davalı şirketin, davacıya karşı bahse konu fatura veyahut başkaca bir borcu bulunmadığını, davalı tarafından fatura konusu malların teslim edildiği iddiasına ilişkin birtakım irsaliyeler sunulmuş olsa da söz konusu irsaliyelerde adı geçen şahısların davalı şirketle alakası olmadığını, bu hususta davalı şirketin çalışanların listesinin gönderilmesi için Kayseri SGK İl Müdürlüğü’ne müzekkere yazılmasını talep Ettiklerini, davalının, muhasebe departmanının hatalı işlemi ve davacı şirketle süregelen iş ilişkisi bulunması nedeniyle faturaya itiraz için belirlenen 8 günlük süreyi geçirmiş bulunmakta olduğunu, ancak tek başına bu husus fatura içeriğinin kabulü anlamına gelmediği gibi faturanın kesinleşmesini de sağlamamakta olduğunu, kabul manasına gelmemekle birlikte davacının, davalı şirkete fatura edebileceği bir işin varlığının söz konusu olması halinde mevcut fatura bedeli kadar iş yapılıp yapılmadığı, işin süresinde ve ayıptan ari yapılıp yapılmadığının tespiti ile taraflar arasındaki alacak-borç miktarının bu hususa göre belirlenmesi gerekmekte olduğunu, konuya ilişkin Yargıtay kararları olduğunu, belirtilen Yargıtay kararları doğrultusunda, davacının öncelikle davalı şirket ile ticari ilişkisini, mevcut sözleşme şartlarını, mevcut sözleşme şartlarına uygun ifayı / faturanın verilmesine neden olan işin yapılmış olduğunu, fatura bedeli kadar iş yapıldığını, yapılan işi eksiksiz ve tam olarak davalı şirkete teslim ettiğini, yükümlülüklerini yerine getirdiğini ispatlamalı, faturayı dayanaklandırması gerektiğini, aksi halde tek başına faturaya yasal süresinde itiraz edilmemiş olması yazılı işin yapılarak davalıya teslim edildiğini, faturanın kesinleştiğini göstermeyeceğini, davacı tarafından iş tamamlanmadığından hak ediş de bulunmamakta olduğunu, bu nedenle davalı şirketin temerrüde düşürülmesi ve fatura tarihi itibariyle faiz işlemesi de kabul edilemez olduğunu, davacının %20 icra ve inkar tazminatı talebinin reddi gerektiğini, davacı icra ve inkar tazminatı talep etmişse de ortada likit bir alacak bulunmadığını belirterek davanın reddi ile davacı kötüniyetli olduğundan davalı lehine alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatına hükmedilmesinin talep etmiştir.
YARGILAMA VE GEREKÇE:
Dava, İ.İ.K. mad. 67 gereğince açılan itirazın iptali davasıdır.
Kayseri … Dairesi’nin … sayılı takip dosyasının Uyap’tan celbi ile incelenmesinde, alacaklının …Petrol Nakliyat Gıda Harfiyat İnşaat … Sanayi Ve Ticaret Limited Şirketi, borçlunun … Yapı Elemanları İç Ve Dış Ticaret Anonim Şirketi olduğu, 172.527,85 TL fatura nedeniyle ilamsız takip başlatıldığı, borçluya ödeme emrinin … tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun itirazı üzerine İcra Müdürlüğü tarafından takibin durdurulmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
Gevher Nesibe Vergi Dairesi’ne, SGK’na yazılan müzekkerelere cevap verildiği ve ilgili evrakların dosya arasına alınmış olduğu görülmüştür.
Davacı vekilince dava dilekçesi ile ihtiyati haciz talebinde bulunulmuş olup, mahkememizce … tarihli müteferrik karar ile 172.527,85 TL alacak üzerinden ihtiyati haciz isteminin %15 oranında teminat karşılığında kabulüne karar verildiği, davalının mahkememizce verilen ihtiyati haciz kararına itiraz ettiği, itirazın duruşmalı olarak değerlendirildiği ve … tarihli Müteferrik karar ile reddine karar verildiği anlaşılmıştır.
Mahkememizce talimat yoluyla Mali Müşavir bilirkişiden alınan … tarihli raporda özetle; Davacı ile davalı arasında, satış ilişkisine istinaden davacı tarafından davalıya akaryakıt teslimi yapıldığı, davacı şirket tarafından davalıya … tarihinde 10.500 litre ve 18.017 litre
olmak üzere toplam 28.517 litre akaryakıt teslim edildiği, bunlara ilişkin veresiye fişleri (dosyaya sunulmuş) ve kantar fişlerinin (dosyaya sunulmuş) mevcut olduğu belirtilerek, davacının davalıdan
olan alacağına istinaden davacı şirketin … tarihinde 172.527,85 TL bedelli fatura düzenleyerek davalıya gönderdiği, davalının 8 gün içerisinde faturaya itiraz etmediği ve iade faturası kesmediği, faturayı işleyerek kabul ettiği, faturadan kaynaklı KDV’yi de kullandığı, ancak davacı şirkete borcunu ödemediği belirtilerek, bu sebeple davalı şirket hakkında … tarihinde icra
takibi başlatıldığı ve davalının icra takibine itirazı ile takibin durduğu ifade edildiği, dava itirazın iptali ve takibin devamına ilişkin olduğu, davacı defterlerinde yapılan incelemede, davacı şirketin e-defter uygulamasına tabi olduğu, defterlerin
e-defter beratlarının bulunduğu anlaşıldığı, dava konusu fatura ile ilgili kayıtlar incelendiğinde;
davacının dava konusu faturayı 120 Alıcılar Hesabı davalı yardımcı hesabında izlediği, …
tarihinde 172.527,85 TL hesaba borç yazarak davalıdan alacaklı hale geldiğinin görüldüğü, davalının … tarihine kadar herhangi bir iade faturası işlemi yapmadığı, … tarihinde
iade faturası düzenlediği ve bu faturanın davacı tarafından defterlerine kaydedildiğinin görüldü, daha sonra taraflar arasında iade faturalaşması süreci yaşandığı, son olarak … tarihinde
davalı tarafından iade faturası düzenlendiği, bu fatura ile Alıcılar Hesabı bakiyesi sıfırlandığı, davacı tarafından … tarihinde şüpheli alacaklar hesabına yapılan kayıt ile alıcıla hesabı
alacak kalanı verir hale gelmiş, davacının alacağı da şüpheli alacaklar hesabında yer aldığı, 2022 yılında, önce davacı daha sonra davalı tarafından iade faturalaşması işlemleri yapıldığı, Davalı tarafından gönderilen son iade faturası davacı tarafından kayda alınmadığını, sonuç olarak, davacı kayıtlarına göre, davacının davalıdan şüpheli ticari alacaklar hesabında kayıtlı
172.527,85 TL alacağı bulunmadığının bildirildiği anlaşılmıştır.
Mahkememizce Mali Müşavir bilirkişiden alınan … tarihli raporda özetle; Davalının 2021 yılı Ticari Defter Tasdiklerini süresi içinde ve usulüne uygun olarak yaptırdığı, delil niteliğine haiz olduğu, dava konusu faturanın davalının Ticari defterlerinde usulüne uygun olarak muhasebeleştirilmiş ve BA formuyla beyan edilmiş olduğu, Dava konusu alacağa esas teşkil eden fatura muhteviyatındaki ürünün tesliminin 2 adet teslim fişiyle ilişkilendirilmiş olduğu, teslim fişlerinin teslim alan bölümünde, “… ve …” isim ve imzalarının bulunduğu, … ve … isimli şahıslarının davalının çalışanı olduğunun takdirinin sayın mahkemeye ait olduğu, dava konusu faturanın … tarihli, bu faturaya istinaden davalı tarafça düzenlenen iade faturasının … tarihli olduğu, taraflar arasında iade faturası faturalaşmalarının bulunduğu, davalı tarafça düzenlenen … tarih ve MBF… numaralı 172.527,85TL tutarlı iade faturasının davacının muhasebe kayıtlarında bulunmadığı, davalının Ticari defter kayıtlarında davacının … tarihi itibariyle bakiyesi -0,00-TL olduğu, sayın Mahkemece, malın tesliminin yapıldığı yönünde hüküm kurulacaksa, davacının davalıdan dava konusu fatura tutarı olan 172.527,85 TL asıl alacak alacaklı olduğu, aksi yönde hüküm kurulacaksa davacının davalıdan alacağının bulunmadığı, İcra inkar tazminatının ve miktarının takdirinin sayın mahkemeye ait olduğu şeklinde belirtildiği anlaşılmıştır.
Mahkememizce yapılan açık yargılama sonucunda; her ne kadar davalı tarafça davanın reddine karar verilmesi talep edilmiş ise de, davacının takip konusu … tarihli fatura alacağı nedeni ile alacaklı olup olmadığının tespiti için deliller toplanmış ve taraf defterlerinin incelenmesi ile … ve … tarihli bilirkişi raporlarının alındığı görülmüştür. Davalının takip konusu fatura nedeni ile süresi içinde itirazda bulunmadığı ve vergi dairesine Form BA beyanında bulunmasından sonra … tarihinde icra takibi başladıktan sonra iade faturası kestiği görülmüş olmakla bu hali ile yasal koşullara uygun olarak süresi içinde iade faturasının bulunmaması ile davacının mal teslimini ispat ettiği Mahkememizce değerlendirilmiş ve davalının söz konusu faturadan kaynaklı ödeme yaptığını alınan raporlar ile de ispat edemediği görülmüştür. Davalının delilleri arasında yemin delilinin olması nedeni ile davalı tarafa yemin hatırlatılmasına rağmen yemine başvurulmamış ve böylece davacının davasında haklı olduğu anlaşılarak, Davanın kabulü ile, Kayseri … Müdürlüğü’nün … sayılı dosyasına davalı tarafça yapılmış olan itirazın iptali ile takibin 172.527,85 TL asıl alacak üzerinden devamına, kabul edilen alacak bedeli olan 172.527,85 TL’nin %20 si oranında icra inkar tazminatının İİK madde 67 gereğince davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenler ile;
1-DAVANIN KABULÜ İLE, Kayseri … Müdürlüğü’nün … sayılı dosyasına davalı tarafça yapılmış olan itirazın iptali ile takibin 172.527,85 TL asıl alacak üzerinden devamına,
2-Kabul edilen alacak bedeli olan 172.527,85 TL’nin %20 si oranında icra inkar tazminatının İİK madde 67 gereğince davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
3-Alınması gereken 11.785,38 TL nispi karar ve ilam harcının davacıdan peşin olarak alınan 2.083,71 TL peşin harç ile icra dosyasına yatırılan 862,64 TL peşin harçtan mahsubuyla eksik kalan 8.839,03‬‬‬ TL karar ve ilam harcının davalıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
4-Davacı tarafından yatırılan 59,30 TL başvurma harcı ile 2.083,71 TL peşin harç, icra dosyasına yatırılan 862,64 TL peşin harç ile 97,70 TL ihtiyati haciz harcının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından fazla yatırılan 97,70 TL ihtiyati haciz harcının talep halinde davacı tarafa iadesine,
6-Davacı tarafından yargılama boyunca yapılan, 143,20 TL tebligat, 106,10 TL posta ve müzekkere ücreti, 1.500,00 TL bilirkişi ücretinden oluşan toplam 1.730,50 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Artan gider avansı olması halinde karar kesinleştiğinde ve talep halinde harcanmayan gider avansının taraflara iadesine,
8-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 26.879,18 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
9-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-11-13. maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak HAZİNE’YE GELİR KAYDINA,
10-İhtiyati haciz kararı için alınan teminatın HMK’nun 392/2 maddesi uyarınca hükmün kesinleşmesinden itibaren bir ay içinde tazminat davası açıldığının dosyamıza bildirilmemesi halinde davacıya iadesine,
Dair, davacı ve davalı vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı….

Katip ..
(e imzalıdır)

Hakim …
(e imzalıdır)