Emsal Mahkeme Kararı Kayseri 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/457 E. 2022/25 K. 14.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KAYSERİ 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/457 Esas – 2022/25
T.C.
KAYSERİ TÜRK MİLLETİ ADINA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2021/457 Esas
KARAR NO : 2022/25

HAKİM : …
KATİP : ….

DAVACI : …
VEKİLLERİ : Av. …
Av. …
DAVALI : …
VEKİLİ : Av. …
DAVA : Tazminat (Sigorta Ödemesine Dayanan Rücuen)
DAVA TARİHİ : 02/07/2021
KARAR TARİHİ : 14/01/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 03/02/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Sigorta Ödemesine Dayanan Rücuen) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesinden özetle; müvekkili şirket ile davalı arasında faktoring sözleşmesi kapsamında kredi kullandırıldığını, kullandırılan kredi karşılığında kredi borcu kadar müvekkilinin dava dışı Sağlık Bakanlığı Kayseri Şehir Hastanesi’ nden olan borcunu temlik aldığını, müvekkili şirketin dava dışı hastaneden olan alacağından %25 feragat ederek alacağına erken kavuştuğunu, feragat ettiği miktar kadar müvekkilinin zarara uğradığını, bu hususta müvekkiline hiçbir bilgilendirme yapılmadığı gibi muvafatının da alınmadığını, yapılan bu işlemin hukuka, kanuna ve hakkaniyete aykırı olduğunu, müvekkili şirketin uğramış olduğu zararın fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile şimdilik 100,00-TL’ sinin davalı şirketten tazimi ile müvekkiline ödenmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı şirketten tahsiline karar verilmesinin talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin cevap dilekçesinden özetle; davanın esasa girilmeksizin yetki yönünden reddi gerektiğini, anılan temlik sözleşmeleri uyarınca davacı tarafın temlik konusu işe dair belirtilen tutarlardaki alacaklarının tamamı gayrikabilirücu olarak Borçlar Kanunu’ nun ilgili maddeleri gereğince asli ve feri bütün haklarıyla birlikte müvekkili şirkete temlik ve devir ettiğini, müvekkili şirketçe gerek taraflar arasında mevcut faktoring sözleşmesine, gerekse de temlik sözleşmelerine ve özellikle mevzuata aykırı bir işlem yapılmadığından ötürü, neticeden davanın konusu, dava şartları bulunmadığından huzurdaki açılan davanın reddi gerektiğini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava,davalının, temlik sözleşmelerine dayalı olarak davacının dava dışı Kayseri Şehir Hastanesinden olan alacağını, alacağın %25’inden feragat ederek tahsil etmesinde davacının zararının oluştuğu iddiasına dayalı alacak istemine ilişkindir.
Davalı tarafından cevap dilekçesinde, müvekkili şirketin muamele merkezinin bulunduğu İstanbul Çağlayan Adliyesi Mahkemesi’nin yetkili olduğu beyan edilerek yetki itirazında bulunulmuştur.
HMK’nın 6/1. maddesi uyarınca “(1) Genel yetkili mahkeme, davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesidir.” Bu yetki kuralı kesin olmadığından HMK’nın 19. maddesinde belirlenen süre ve yöntemle yetkisizlik itirazında bulunulmaz ise davanın açıldığı mahkeme yetkili hale gelir ve mahkemece kendiliğinden yetkisizlik kararı verilemez.
Diğer taraftan 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun (HMK) 17. maddesinde “Tacirler veya kamu tüzel kişileri, aralarında doğmuş veya doğabilecek bir uyuşmazlık hakkında, bir veya birden fazla mahkemeyi sözleşmeyle yetkili kılabilirler. Taraflarca aksi kararlaştırılmadıkça dava sadece sözleşmeyle belirlenen bu mahkemelerde açılır.” düzenlemesi yer almaktadır.
Davalı vekili tarafından usule uygun ve süresinde verilen cevap dilekçesinde yetki ilk itirazında bulunmuş ve yetkili mahkeme gösterilmiş olup; taraflar arasında yapılan temlik sözleşmelerinin 5.maddesinde işbu temlik sözleşmesinden doğacak uyuşmazlıklarda İstanbul Çağlayan Mahkemelerinin yetkili kılındığı anlaşılmış olmakla tarafların her ikisinin de tacir olması nedeniyle taraflar açısından bağlayıcı olduğundan ve somut olayda mahkememizin kesin yetkili olmasına ilişkin bir durumunda bulunmaması karşısında davanın yetkisizlik nedeniyle usulden reddine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenler ile;
1-Mahkememizin yetkisizliği ve davaya bakmaya yetkili mahkemenin İstanbul Çağlayan Asliye Ticaret Mahkemesi olması sebebiyle HMK’nın 114/1-ç ve 115/2. maddeleri uyarınca davanın USULDEN REDDİNE
2-6100 sayılı HMK nın 20. Maddesi gereği kararın kanun yoluna başvurulmaksızın kesinleşmesi halinde kesinleşme tarihinden itibaren, kanun yoluna başvurulması halinde bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık süre içerisinde istek halinde dava dosyasının yetkili olan İSTANBUL ÇAĞLAYAN ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’NE gönderilmesine,
3-Kararın kesinleşmesinden itibaren iki haftalık süre içinde yetkili mahkemeye gönderme talebinde bulunulmaması durumunda HMK. 20. maddesi gereğince davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğine,
4-6100 sayılı HMK. 331/2. maddesi uyarınca harç, yargılama gideri ve vekalet ücretinin yetkili mahkemede değerlendirilmesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.14/01/2022

Katip …
¸E-imzalıdır

Hakim …
¸E-imzalıdır