Emsal Mahkeme Kararı Kayseri 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/353 E. 2022/163 K. 02.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. KAYSERİ 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
KAYSERİ TÜRK MİLLETİ ADINA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2021/353 Esas
KARAR NO : 2022/163

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI :… (T.C. …)- …
VEKİLİ :Av. … – ….
DAVALI :… – … …
VEKİLİ :Av. … -….
DAVA :Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ :18/05/2021
KARAR TARİHİ :02/03/2022
KARAR YAZIM TARİHİ :21/03/2022
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 09.01.2021 tarihinde …. plakalı aracın park halinde bulunan … plakalı davacıya ait araca arka kısımlarından çarpması ve kaçması neticesinde maddi hasarlı trafik kazası meydana gelmiş olduğunu, …. plakalı aracın sürücüsünün kaza tespit tutanağından da anlaşılacağı üzere kaza meydana geldikten sonra kaza yerini terk etmiş olduğunu, maddi hasarlı trafik kazası tespit tutanağındaki açıklamalara göre; kazanın meydana gelmesinde …. plakalı araç sahibinin davacının park halinde duran … plakalı aracına çarpıp kaçtığı için %100 kusurlu olduğunu, 09.01.2021 tarihinde düzenlenen kaza tespit tutanağında da belirtildiği üzere çarpıp kaçan araç manevraları düzenleyen genel şartlara uymadığından 2918 sayılı Karayolları trafik kanununun araç manevralarını düzenleyen kurallar başlıklı 67.maddesini ihlal etmiş olduğunu, kazaya sebep olan … plakalı araç sürücüsünün bu haksız fiili sonucu davacıya ait araçta hasar tespitine ilişkin belgeden de görüleceği üzere bir takım maddi hasarlar oluşmasına sebep olduğu, ayrıca davacının sigortalının haksız eylemi sonucu aracın bir süre kullanımından da yoksun kalmış olup bu hususa ilişkin olarak da zarara uğramış olduğunu, olay günü kazanın hemen sonrasında tutulan 09/01/2021 tarihli kaza tespit tutanağı ile birlikte…. plakalı aracın … poliçe numarasıyla davalı ….’ye başvuru yapılmasına ve söz konusu hasar miktarının talep edilmesine rağmen, bugüne kadar taraflarına herhangi bir ödeme yapılmamış olduğunu, daha sonradan sigortalıya ilişkin olarak yapmış olduğukları harici araştırma sonucu araç sürücüsünün bir başkası olduğu ve olay yerini terk ettikten sonra polis tarafından ifadesi alındığında ise alkollü olduğu bilgisini öğrendiklerini, arabulucuya başvurulmasına rağmen sonuç alınamadığını belirterek davacının uğramış olduğu fazlaya ilişkin haklarımız saklı kalmak kaydıyla 200 TL’lik(Fazlaya İlişkin Haklarımız Saklı Kalmak Kaydıyla 100,00 TL’si Kaza sebebiyle araçta oluşan maddi zarar ve Fazlaya İlişkin Haklarımız Saklı Kalmak Kaydıyla 100,00 TL’si aracın kullanılamamasından kaynaklı zarara ilişkindir.) zararın olay tarihi olan 09/01/2021 tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesinin talep edildiği görülmüştür.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davalı şirketin sorumluluğunun sigortalısının kusuru ve bakiye poliçe limiti ile sınırlı olduğunu, kazaya karışan ….. plaka sayılı aracın davalı şirket nezdinde Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortası ile sigortalı olduğunu, davalı şirketin bu poliçedeki maddi zararlara ilişkin teminat limiti ise kaza tarihi itibariyle araç başına 43.000,00-TL olduğunu, dosya üzerinde yapılan tüm ödemelerin poliçe teminat limitinden mahsup edilmesi gerektiğini, huzurdaki uyuşmazlıkta, sigortalının kazanın oluşumunda kusurlu olduğunu tevsik eden herhangi bir bilgi ve belge mevcut olmadığını, olay incelendiğinde sigortalının kusurunun bulunmadığı müşahede edilmiş olduğunu, bu nedenle karşı yana herhangi bir hasar tazminatı ödenmemesi gerektiği izahtan vareste olduğunu, kusura ilişkin itirazlarımızın kabul edilmemesi halinde, kabul anlamına gelmemek kaydıyla dosyanın kusur bilirkişisine tevdi edilmesine karar verilmesini talep ettiklerini, davacının değer kaybı talebine ilişkin olarak, 2918 sayılı ktk’nın 90. maddesi uyarınca değer kaybı tazminatının açıklandığını, değer kaybı tazminatı hesaplamasında tüm hususların hassas bir şekilde araştırılmalısı ile değer kaybı mevcut ise zmss genel şartları’nda belirtilen hesaplama yöntemine göre zarar tespiti yapılması gerektiğini, yukarıdaki savunmaya ek olarak bir an için Anayasa Mahkemesi’nin ZMSS Genel Şartlara yönelik vermiş olduğu 2019/40 E., 2020/40 K. Sayılı iptal kararı neticesinde bu kuralların tazminat hesabında uygulanmayacağı düşüncesi öne sürülse dahi iptal kararları geriye yürümeyeceği için huzurdaki uyuşmazlığın poliçe başlangıç veya hasar tarihinde yürürlükte olan hukuk kuralları çerçevesinde çözümlenmesi gerekmekte olduğunu, T.C. Anayasası’nın amir hükmü ile birlikte TMK., TBK. ve TTK.’da da geçmişe etkili olmama kuralı mevcut olduğunu, bu durumda huzurdaki uyuşmazlıkta ZMSS genel şartları kapsamında “teminat dışında kalan haller” ve ödeme sınırları ile bakiye teminat limiti gözetilerek değerlendirme yapılmalı, poliçe kapsamında karşılanması gereken bir değer kaybı zararı mevcut olduğu kanaatine varılması halinde, karşı tarafın iddiaları kabul edilmediğinden konusunda uzman bilirkişi nezdinde gerekli inceleme ve tespitler sağlanması gerektiğini, davacıya ait aracın davaya konu kazadan daha öncesinde bir kazaya karışıp karışmadığının ve aynı bölgeye hasar almış olup olmadığının, ayrıca 165.000 km’nin üzerinde olup olmadığının tespitini talep ettiklerini, bu durumda, davacıya ait aracın aynı yerde birden fazla hasarının olması, araç geçmişinde 3 ve daha fazla hasar olması ve araç kilometresinin 165.000 km’den fazla olması hallerinde değer kaybı oluşmayacağı için belirtilen hususların tespitini ve netice olarak davanın reddini talep ettiklerini, araç hasarı talebine ilişkin beyanlarında, mükerrer ödeme ve sebepsiz zenginleşmenin engellenmesi için konu kaza nedeniyle sigortalı veya kasko sigortacısı tarafından zarar görene bakiye ödeme yapılıp yapılmadığı hususunun tespitini talep Ettiklerini, Kabul anlamına gelmemek kaydıyla somut uyuşmazlıkta, dosyaya bakiye ödeme ve onarıma ilişkin de herhangi bir fatura sunulmamış olduğunu, Türk Medeni Kanunu’nun 6. Maddesine göre; “Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri, hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlüdür.” Bu noktada karşı yandan aracın onarılıp onarılmadığı konusunda bilgi sorulmasını, aracın onarılması halinde onarıma ilişkin fatura ve diğer belgelerin dosyaya sunulmasının istenmesini talep ettiklerini, mahrum kalınan kullanım kaybı talebine ilişkin beyanlarında, 2918 Sayılı KTK’nın 92. maddesi uyarınca gelir kaybı, kâr kaybı, iş durması ve kira mahrumiyeti gibi dolaylı zararlar teminat dışında olduğunu, 6102 Sayılı TTK.’nın 1453/2. Maddesinin dikkate alınması gerektiğini,kazanç kaybı, araç mahrumiyeti, iş durması ve kira mahrumiyeti gibi dolaylı zararlardan kaynaklı taleplerin doğrudan reddine karar verilmesini talep ettiklerini belirterek davanın reddine karar verilmesinin talep edildiği görülmüştür.
YARGILAMA VE GEREKÇE:
Dava, 09.01.2021 tarihli trafik kazası sebebiyle davacının … plaka sayılı aracında hasar oluşup oluşmadığı, davacının ikame araç gideri zararının oluşup oluşmadığı, oluşmuş ise miktarı ve davalının bu zarar taleplerinden sorumlu olup olmadığı hususlarına ilişkin davadır.
Kayseri İl Emniyet Müdürlüğüne, Kayseri C.Başsavcılığına …. Rent A Car’a, Melikgazi İlçe Emniyet Müdürlüğüne yazılan müzekkerelere cevap verildiği ilgili evrakların dosya arasına alınmış olduğu görüldü.
Ankara Trafik İhtisas DAiresi Başkanlığından alınan 24/12/2021 havale tarihli raporda özetle; “Kusur yönünden inceleme, sürücü ….’nın %100(yüzdeyüz)oranında kusurlu olduğu, park halinde bulunan … plaka sayılı motosikletin maliki …’ün kusursuz olduğu, zarar yönünden inceleme, dava konu …. plakalı motosiklette hasar bedeli ve ikame araç gideri olarak 2.029,10 TL’lik zarar meydana geldiği” sonuç ve kanaatine varıldığının bildirilmiş olduğu anlaşılmıştır.
Davacı vekilinin sunmuş olduğu 06/01/2022 havale tarihli dilekçesinde dava değer harç arttırım beyanında bulunmuş olduğu görülmüştür.
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’nin 2016/10791 E, 2017/4617 K sayılı ve 26.04.2017 tarihli kararında “Somut olayda; kaza 20.11.2014 tarihinde meydana gelmiş olmakla yürürlükte bulunan ZMMS Genel Şartları A-3-m maddesine göre dolaylı zararlar nedeni ile yöneltilecek tazminat talepleri, teminat dışında kalmaktadır. Yine aynı şekilde 01.06.2015 tarihli ZMMS Genel Şartları A-6-k maddesi gereğince de gelir kaybı, kar kaybı, iş durması ve kira mahrumiyeti gibi zarar verici olguya bağlı olarak oluşan, yansıma veya dolaylı zararlar nedeni ile yöneltilecek tazminat talepleri teminat kapsamı dışındadır. O halde bilirkişi tarafından belirlenen kazanç kaybı poliçe teminat kapsamı dışında olduğu halde davalı … şirketinin bu tutardan sorumlu tutulması ve davalı … vekilinin bu yöndeki savunması dikkate alınmadan, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.” denildiği görülmüş ve ilgili ilam gereğince ikame araç giderinin yansıma zarar kapsamında olması nedeni ile davalı … yönünden teminat kapsamında olmamasından kaynaklı talebin reddine karar verilmesi gerekmiştir.
Davacı tarafça davalı … şirketine başvurulması üzerine davalı şirketin 27/01/2021 tarihli yazı cevabı ile ödeme yapmayacaklarını belirtmiş olması nedeni ile davalı şirketin bu tarih itibari ile temerrüde düştüğü anlaşılarak kararda bu tarihten itibaren faize hükmedilmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama sonucunda, her ne kadar davalı tarafça davanın reddine karar verilmesi talep edilmiş ise de, delillerin toplanmasından sonra tarafların kusur durumları ile hasar bedeli ve ikame araç bedelinin tespiti için Ankara Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi’nden 24/12/2021 tarihli rapor alınmış olup raporda, sürücü ….’nın olayda %100 oranında kusurlu olduğunun ve davacıya ait … plakalı motosiklette kazadan kaynaklı 1.469,10 TL hasar bedelinin ile 560TL ikame araç gideri zararı oluştuğunun belirtildiği görülmüştür. Davacının ikame araç gideri talebi yukarda açıklandığı üzere sigorta şirketinin yansıma zarar kapsamındaki bu zarardan teminat kapsamında olmaması nedeni ile sorumlu olmadığı anlaşılarak söz konusu talebin reddi gerekmiş, hasar bedeli yönünden ise davacının talebinin yerinde olduğu, davalı … şirketinin kazaya sebep olan kusurlu sürücünün kullandığı … plakalı aracın olay tarihinde geçerli ZMSS poliçesini düzenlemekle sorumlu olduğu anlaşılmış, davacı vekilinin 06/01/2022 tarihli değer arttırım dilekçesi de dikkate alınmış ve böylece Davanın Kısmen Kabulü Kısmen Reddi ile, 1.469,10 TL hasar bedelinin temerrüt tarihi olan 27/01/2021 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenler ile;
1-Davanın KISMEN KABULÜ KISMEN REDDİ İLE, 1.469,10 TL hasar bedelinin temerrüt tarihi olan 27/01/2021 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Alınması gereken 100,35 TL nispi karar ve ilam harcının davacıdan peşin olarak alınan 59,30 TL peşin harç ile 24,00 TL tamamlama harcından mahsubuyla eksik kalan 17,05 TL karar ve ilam harcının davalıdan alınarak HAZİNE’YE GELİR KAYDINA,
3-Davacı tarafından yatırılan 59,30 TL başvurma harcı, 59,30 TL peşin harç ile 24,00 TL tamamlama harcının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yargılama boyunca yapılan, 91,95 TL tebligat, 55,20 TL posta ve müzekkere ücreti, 830,30 TL ATK ücreti olmak üzere toplam 977,45 TL yargılama giderinden kabul oranına göre hesaplanan 915,16 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafın yapmış olduğu bir yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-Artan gider avansı olması halinde karar kesinleştiğinde ve talep halinde harcanmayan gider avansının davacıya iadesine,
7-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 1.469,10 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
8-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 100,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE,
9-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-11-13. maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin (yargılama gideri) kabul-red oranına göre hesaplanan 1.235,88 TL’nin davalıdan alınarak HAZİNE’YE GELİR KAYDINA,
10-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-11-13. maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin (yargılama gideri) kabul-red oranına göre 84,12TL’nin davacıdan alınarak HAZİNE’YE GELİR KAYDINA,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda KESİN olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı.02/03/2022

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır