Emsal Mahkeme Kararı Kayseri 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/35 E. 2022/545 K. 23.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KAYSERİ 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas – Karar No: 2021/35 Esas – 2022/545
T.C.
KAYSERİ
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2021/35 Esas
KARAR NO : 2022/545

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : …….
VEKİLLERİ : Av. … -.
Av. …..
VEKİLİ : Av. … ..
DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 12/01/2021
KARAR TARİHİ : 23/06/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 05/07/2022
Davacı tarafça davalı taraf aleyhine mahkememize açılan davanın yapılan açık duruşmaları sonunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde; davacı şirketin yapmış olduğu satış sözleşmesi karşılığında müşterisinden …. …-…./… Şubesine ait 30.000,00-TL bedelli keşidecisi….olan …. seri numaralı 20/06/2020 vade tarihli çeki ….’den aldığını, davacı şirket yetkilisi tarafından cirolanan bu çekin yakın zamanda çalınması/kaybolmasının fark edilmesi sonucunda 19/06/2020 tarihinde Kayseri CBS …. Soruşturma numaralı suç duyurusunda bulunulduğunu ve ödeme yasağı talep edildiğini ancak kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiğini, çekip iptali için Kayseri 1.ATM’nin 2020/361 Esas sayılı dosyası ile dava açıldığını, mahkemece yazılan muhatap banka cevabi yazısında çekin arka yüzünde ciro silsilesi görüldüğünü, davacı firmanın haberi olmadan davacı firmadan sonra ….tarafından cirolandığının görüldüğünü, mahkemece kesin süre içinde istirdat davası açılmasına karar verildiğini, arabuluculuk görüşmelerinden anlaşma sağlanamadığını, işbu çekin davacının elinden rızası dışında elinden çıktığını, davacının davalıya herhangi bir borcunun bulunmadığını, bu nedenlerle davalı şirket tarafından davacı şirketten hukuka aykırı şekilde iktisap edilmiş olan çek bedelinin haksız kazanım sebebiyle zimmet tarihinden itibaren işletilecek ticari temerrüt faiziyle birlikte davalı şirketten tahsilini, davalı aleyhine disiplin para cezasına mahkum edilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya yükletilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA: Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacı şirketin, dava konusu ettiği 30.000,00TL tutarlı keşidecisi …. olan 8407975 seri numaralı çekin rızası hilafına elden çıktığından bahisle iş bu davayı açtığını, davacı şirketin ilgili çekin rızası hilafında elden çıktığını ve davalı şirketin kötü niyetli olduğunu ispatla yükümlü olduğunu, zira TMK madde 6; “Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri, hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlüdür.” gereği ve Y. 11. HD., 04.12.2006 gün, E. 2005/12233, K. 2006/12763 kararında(vb kararlar eşliğinde) “… ispat yükü, çeki rıza hilafına elinden çıktığını ileri süren hamile aittir…” demek suretiyle bu açıkça ortada olduğunu, çekin ödeme aracı olduğunu, yine TTK 795. maddesi ve Yargıtay 19. HD 2004/8724E. ve 2005/5201K. sayılı ilamı ile 2013/10345E. ve 2013/14548K. sayılı ilamlarında vb kararlarda da çekin ödeme aracı olduğu yerleşik olduğunu, dava konusu çekin, davalı müvekkil şirkete davacı şirketin cirosu ile ödeme aracı olarak cirolanarak verildiğini, iş bu dava davacı yan tarafından hukuki dayanaktan yoksun ve kötü niyetle açılmış olup davanın reddine karar verilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacıya yükletilmesini talep etmiştir.
DELİLLER : Çek, banka cevabi yazısı, Kayseri 1. ATM’nin 2020/361 Esas sayılı dosyası.
GEREKÇE: Dava, çekin rıza dışında elden çıkarılması nedeniyle istirdadı istemine ilişkindir.
Tarafların bildirdiği delil ve belgeler getirtilerek dosya içerisine alınmış, dosya kapsamında bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
Bilirkişi raporunda sonuç olarak; ” Davacı tarafından ibraz edilen 2020 yılı yevmiye defterinin açılış noter tasdikinin mevcut olmasına karşılık, kapanış noter tasdikinin bulunmadığı, kapanış tasdikinin bulunmaması nedeniyle davacı defterlerinin lehine delil teşkil etmeyeceği, davacı defterlerinde, dava konusu edilen ve keşidecisi…olan ….na ait … seri numaralı 20.06.2020 keşide tarihli 30.000,00 TL. tutarlı çekin yevmiye kaydının mevcut olduğu ve …. tarafından davacı tüzel kişiliğe verildiği, …in davacının müşterisi olduğu ve ticari alışverişine istinaden söz konusu çeki davacıya verdiği, davacı tarafından ibraz edilen 2020 yılı yevmiye defterinin kapanış kaydında (31.12.2020) halen bu çekin herhangi bir hesaba çıkışı yapılmaksızın 101 ALINAN ÇEKLER hesabında durduğu, diğer bir ifade ile davacı defterinde bu çekin tahsilatına veya cirosuna ilişkin herhangi bir kaydın bulunmadığı, davacı tarafından ibraz edilen 2020 yılı yevmiye defterinde, davalı ile davacının ticari ilişkinin bulduğuna ve dava konusu 30.000,00 TL. tutarlı çekin davalıya ciro edildiğine ilişkin herhangi bir kaydın bulunmadığı, garanti Bankası tarafından gönderilen yazı içeriğinde dava konusu çekin arkalı önlü suretinin tetkiki neticesinde, söz konusu 30.000,00 TL. tutarlı çekin davacı tarafından ciro edilmek suretiyle davalıya verildiği ve davalı tarafından da çekin …’e ciro edildiği, son cironun … tarafından yapılarak … şubesine ibraz edilmek suretiyle 22.06.2020 tarihinde bedelinin tahsil edildiği, davalı tarafından defter inceleme gününde herhangi bir defterin mahkeme kalemine ibraz edilmediği tespit edilmiştir.” şeklinde rapor sunulmuştur.
6102 Sayılı TTK’nun 757/1 maddesi uyarınca, iradesi dışında poliçe elinden çıkan kişi, ödeme veya hamilin yerleşim yerindeki asliye ticaret mahkemesinden, muhatabın poliçeyi ödemekten men edilmesini isteyebilir. Aynı yasanan 758/1 maddesi uyarınca poliçeyi eline geçiren kişi bilindiği takdirde mahkeme dilekçe sahibine iade davası açması için uygun bir süre verir.
TTK’nun 790.maddesi uyarınca cirosu kabil bir çeki elinde bulunduran kişi, son ciro beyaz ciro olsa bile, kendi hakkı müteselsil ve birbirine bağlı cirolardan anlaşıldığı taktirde yetkili hamil sayılır. Aynı yasanın 792.maddesi uyarınca çek, herhangi bir suretle hamilin elinden çıkmış bulunursa, ister hamile yazılı, ister ciro yoluyla devredilebilen bir çek söz konusu olup da hamil hakkını 790.maddeye göre ispat etsin, çek eline geçmiş bulunan yeni hamil ancak çeki kötü niyetle ihtisap etmiş olduğu veya iktisapta ağır kusuru bulunduğu takdirde o çeki geri vermekle yükümlüdür.
Kıymetli evrakın yetkili hamili olduğunu ve istem dışı elinden çıktığını ileri süren davacı, halen kıymetli evrakın hamili konumunda olan kişilere karşı istirdat isteminde bulunabilir. Böyle bir iddiada bulunan davacının söz konusu davadaki kanıt yükü, kendisinin davaya konu ettiği kıymetli evrakın son yetkili hamili olduğu ve hali hazırda hamil konumunda olan davalının kıymetli evrakı iktisabında kötüniyetli yahut ağır kusurlu olduğunu ortaya koymak olmalıdır. Buna göre hali hazırda hamil durumunda olan davalının kötüniyet ya da ağır kusurunu ispat zımmında, ciro zincirindeki bir kopukluk, çalıntı olduğu bilinmesine rağmen kıymetli evrakın devralınması gibi unsurlar belirleyici olabilecektir.
Toplanan deliller, alınan bilirkişi raporu, mahkememizce toplanmış usulüne uygun deliller olarak değerlendirilmiş buna göre; davacının ticari defter ve belgelerin usulüne uygun olarak tutulmadığı ve dolayısıyla davacı defterlerinin sahibi lehine delil teşkil edemeyeceği, davacı defterlerinin usulüne uygun olarak tutulmuş olsun yahut olmasın, sahibi aleyhine delil teşkil edebileceği, davacının ileri sürdüğü hususlara ilişkin davacı defterlerinde herhangi bir kayıt bulunmadığı, öte yandan davalının ticari defter ve belgelerini verilen kesin süreye rağmen mahkememize sunmamasının, davacının ticari defterlerinin usulüne uygun olarak tutulmamış olması ve sahibi lehine delil teşkil edemeyecek nitelikte olması karşısında, hukuken davalıyı bağlayıcı nitelikte bulunmadığı, davcının ihbar ve şikayeti üzerine yürütülen soruşturma sonucu Kayseri Cumhuriyet Başsavcılığı’nca kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiği, ciro zincirinde kopukluk olmayan ve keşidecinin muhatap banka nezdinde bulunan imza örnekleri ile uyumlu imzasını içeren çekin muhatap bankaya ibrazı üzerine yetkili hamile ödendiği, davacının dava dilekçesinde ayrıca ve açıkça yemin deliline dayandığı ve bu sebeple davacıya yemin teklifinin hatırlatıldığı, verilen kesin süre içerisinde davacının davalıya yemin teklifinde bulunmadığı anlaşılmakla; eldeki mevcut deliller çerçevesinde yetkili hamil konumundaki davalının, çeki kötü niyetle ihtisap etmiş olduğu veya iktisapta ağır kusuru bulunduğunu davacının iddiasını ispat edememesi nedeniyle davanın reddine karar verilmiş ve aşağıdaki gibi hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın REDDİNE,
2-Alınması gereken 80,70-TL maktu karar ve ilam harcının davacıdan peşin olarak alınan 512,33-TL harçtan mahsubu ile artan 431,63-TL nin karar kesinleştiğinde ve talebi halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
4-Taraflarca yatırılan gider avanslarından kullanılmayan miktarların istekleri halinde ve karar kesinleştiğinde kendilerine iadesine,
5-Davalı lehine 5.100,00-TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-11-13. maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin (yargılama gideri) davacıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına,
Dair, davacı vekili ile davalı vekilinin yüzlerine karşı, kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde Mahkememize veya bulunulan yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek dilekçe ile İstinaf Yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 23/06/2022

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır