Emsal Mahkeme Kararı Kayseri 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/270 E. 2021/935 K. 09.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KAYSERİ 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
KAYSERİ TÜRK MİLLETİ ADINA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2021/270
KARAR NO : 2021/935

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … – …
VEKİLİ : Av. … – …
DAVALI : … – …
VEKİLİ : Av. … – …
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : ..
KARAR TARİHİ : 09/11/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 12/11/2021
KARAR SONUCU : KISMEN KABUL

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalının müvekkili şirkete ….tarih ve … yevmiye numaralı faturadan dolayı 12.326,59-TL asıl alacak borcu bulunduğunu, müvekkili şirketin faturadan kaynaklanan alacağını davalı borçlu şirketten bugüne kadar alamadığını, bunun üzerine davalı şirket hakkında Kayseri …. İcra Müdürlüğü’nün …. Esas sayılı dosyası üzerinden icra takibi başlattıklarını, davalının takibe itiraz ettiğini, itirazın haksız ve yersiz olduğunu bildirerek itirazın iptaline ve icra inkâr tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı bir cevap dilekçesi sunmamıştır. Takibe itiraz dilekçesi içeriğine göre temel savunmanın; davacı şirkete bir borcu bulunmadığı, borca ve faize itiraz edildiğine ilişkin olduğu anlaşılmıştır.
DELİLLER:
Kayseri . İcra Dairesi’nin … Esas sayılı dosyasının celbi ile yapılan tetkikinde; alacaklısının …, borçlusunun ….. olduğu, takip çıkışı borç miktarının 12.326,59-TL olduğu, borçlu vekilince takibe itiraz edildiği ve …. tarihli tensip tutanağı ile takibin durdurulmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
Dava ve takibe konu faturalarla ilgili Form Ba belgeleri Erciyes Vergi Dairesi Müdürlüğü’nden, Form Bs belgelei Mimarsinan Vergi Dairesi Müdürlüğü’nden celbedilmiştir.
Davacı vekilinin tanık dinletme talebi HMK 200 vd. Maddeleri ve senetle ispar zorunluluğu dikkate alınarak reddedilmiştir.
Mahkememizce tarafların ticari defter ve belgeleri üzerinde mali müşavir bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş, mali müşavir bilirkişinin …. tarihli raporunu sunmuştur.
Davacı vekilinin mali müşavir bilirkişi raporuna karşı yaptığı itirazın değerlendirilmesi amacıyla mali müşavir bilirkişiden ek rapor alınmasına karar verilmiş, bilirkişi … tarihli ek raporunu sunmuştur.
Mahkememizce bilirkişiden; rapor ve de ek rapor ibrazından sonra sunulan ticari defterlerin incelenmesi ve ayrıca bizzat davalı defterlerindeki 13.963,98-TL borç kaydının davaya konu fatura hususunda yeniden ek rapor istenilmiş, bilirkişi … tarihli Ek-2 raporunu sunmuştur.
İşbu dosyanın ilk olarak mahkememizin 2016/477 Esasına kaydı yapılarak bu dosya üzerinden yargılamasının yapıldığı ve 10/04/2018 tarihinde davanın reddine karar verildiği, kararın istinaf edilmesi üzerine Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi’nin 2018/2116 Esas – 2021/317 Karar sayılı 03/03/2021 tarihli kararı ile mahkememiz kararının kaldırılması üzerine işbu dosya mahkememizin 2021/270 Esas sayılı dosyası üzerinden yargılamaya devam edilmiştir.
Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi’nin 2018/2116 Esas – 2021/317 Karar sayılı 03/03/2021 tarihli kararı doğrultusunda dosyanın daha önce rapor düzenleyen bilirkişi dışında bir mali müşavir bilirkişiye tevdi edilerek rapor alınmasına karar verilmiş olup, mali müşavir bilirkişi ….’ın … tarihli bilirkişi raporu dosyaya ibraz edilmiştir.
Mali müşavir bilirkişi …’ın … tarihli bilirkişi raporunda özetle; davalının yaptığı ödemeler ile davacının düzenlemiş olduğu faturalar ve takip konusu faturanın incelenmesi neticesinde 2 farklı alternatif sonuç bulunduğunu, bu alternatiflerden birincisine göre davacının takip konusu faturadan dolayı davalıdan alacaklı olmayacağı, ikinci alternatife göre ise 11.209,10-TL alacaklı olacağı belirlenmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava itirazın iptali davasıdır. Davacı taraf, davalı aleyhine 24/11/2015 tarihli ve 12.326,59-TL bedelli faturaya dayalı olarak icra takibi başlatmış, davalının takibe itiraz etmesi üzerine davacı tarafça itirazın iptaline karar verilmesi amacıyla iş bu dava açılmıştır.
Dava ve takibe konu fatura davacı şirket tarafından Form Bs belgesi ile davalı şirket tarafından da Form Ba belgesi ile Vergi Dairesine bildirilmiştir. Davacı vekili davalı tarafın 2015 yılı Kasım ayı Form Ba bildirimi ile Vergi Dairesi Müdürlüğü’ne bildirmesi olgusu nedeniyle davaya konu faturada yazılı malları davalı tarafa teslim ettiğini ispat etmiştir. Bu nedenle davalı tarafın davaya konu fatura bedellerini ödediğini ispat etmesi gerekecektir. Davalı taraf, söz konusu bedeli ödediğine yönelik yazılı bir delil sunamamıştır.
Mahkememizce bu husus dikkate alınarak uyuşmazlığın tarafların ticari defterleri çerçevesinde değerlendirmesi gerekmiştir.
TBK’nun 102. Maddesine göre; Kanunen geçerli bir açıklama yapılmadığı veya makbuzda bir açıklık bulunmadığı durumda ödeme, muaccel borç için yapılmış sayılır. Birden çok borç muaccel ise ödemenin, borçluya karşı ilk olarak takip edilen borç için yapılmış olduğu kabul edilir. Takip yapılmamış ise ödeme, vadesi ilk önce gelmiş olan borç için yapılmış olur.
Bu madde hükmü çerçevesinde tarafların ticari defter kayıtları irdelendiğinde tarafların ticari defterlerindeki ödeme kayıtlarında bir tutarlılık bulunmamaktadır ve tüm fatura ve ödemeler dikkate alındığında davacının ticari defterlerinde davalıdan 14.238,90-TL alacak, davalının ticari defterlerinde ise 13.963,98-TL borç gözükmektedir. Davalının ticari defterlerinde yapılan ödemeler incelendiğinde bir adet çekle ödeme hariç, tamamının nakit olarak kayıtlı olduğu görülmektedir. Davacının ticari defterlerinde ise bir adet çek dışında tüm ödemelerin banka kredi kartı (POS) ile yapıldığı kayıtlıdır. Davalı tarafça nakit ödemelere ilişkin bir belge dosya kapsamına sunulmamıştır. Hal böyle olunca davacının ticari defterlerinde yer alan (çek ve kredi kartı ile yapılan ödemeler olması ve davacı aleyhine delil teşkil etmesi nedeniyle) tutarların davalı ödemesi olarak dikkate alınması gerektiği kanaatine varılmıştır. Davacının ticari defterlerinde yer alan kredi kartı ile yapılan tahsilatların hangi borç için yapıldığına ilişkin bir açıklama bulunmamaktadır. Bu durumda davalının yaptığı ödemelerin hangi borca sayılacağı hususunun çözümlenmesi gerekmektedir.
Davacı taraf davalıdan taraflar arasındaki açık hesap ilişkisinden kaynaklanan bakiye alacağını talep etmemiş; sadece 24.11.2015 tarihli 12.326,59 TL bedelli faturayı takip dayanağı olarak göstermiştir. Derdest davanın itirazın iptali davası olması sebebiyle takip konusu faturaya dayalı ödemelerin ortaya konulması gerekmektedir. Davacının tüm faturalarının (davacı tarafça düzenlenen tüm faturalar davalı ticari defterlerinde kayıtlıdır ve satış ispatlıdır) hesaplamaya dahil edilmesi ve yapılan ödemenin öncelikle ilk muaccel olan borca karşılık yapıldığı hususunun dikkate alınması gerekmiştir.
Mahkememizce istinaf kararı doğrultusunda aldırılan …. tarihli bilirkişi raporunda da belirtildiği üzere; davacının taraflar arasındaki ticari ilişki kapsamında bakiye 14.238,90 TL alacağı bulunmaktadır. Bu tutarın içinde takip konusu faturalardan sonra düzenlenen 2.229,80 TL ve 800,00 TL tutarlı 2 adet fatura vardır. Dolayısıyla toplam borcun içinde takip konusu faturadan sonraki bu faturaların da bulunması sebebiyle, takip konusu fatura alacağını hesaplayabilmek için bu faturaların çıkartılması gerekir. Bu durumda ödemenin ilk muaccel borca sayılarak hesaplama yapıldığında davacının takip konusu faturadan kaynaklanan alacağı 14.238,90 TL – 2.229,80 TL – 800,00 TL = 11.209,10 TL olarak hesaplanmış olup, alınan bilirkişi raporu hüküm kurmaya elverişli bulunmakla işbu rapora itibar edilerek davanın kısmen kabulü kısmen reddi ile, Kayseri 4. İcra Müdürlüğü’nün … sayılı dosyasına davalı tarafça yapılmış olan itirazın kısmen iptali ile takibin 11.209,10-TL asıl alacak üzerinden devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine karar vermek gerekmiştir.
Davacı vekili dava dilekçesinde icra inkar tazminatı talep etmiştir. İİK 67/1.maddesine göre “Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın “yüzde yirmisinden” aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkum edilir.” Buna göre davacı lehine icra inkar tazminatına hükmetmek için İİK 67.maddesindeki itirazın iptaline özgü dava şartlarının yanında, davalının haksız olması, itirazın iptaline karar verilen alacağın likit olması ve davacının talebi gerekir. Anılan şartlar incelendiğinde takibe konu alacağın likit olduğu ve davalının itirazının haksız olduğu gözetilerek davalı aleyhine itirazın iptaline karar verilen alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatına hükmedilerek aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenler ile;
1-DAVANIN KISMEN KABULÜ KISMEN REDDİ ile, Kayseri . İcra Müdürlüğü’nün … sayılı dosyasına davalı tarafça yapılmış olan itirazın kısmen iptali ile takibin 11.209,10-TL asıl alacak üzerinden devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Kabul edilen alacak bedeli olan 11.209,10-TL’nin %20’si oranında icra inkar tazminatının İİK Madde 67 gereğince davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
3-Alınması gereken 765,69-TL karar ve ilam harcından dava açılırken davacı tarafından yatırılan 210,51-TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 555,18-TL karar ve ilam harcının davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafından yatırılan 29,20-TL başvurma harcı ile 210,51-TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yargılama boyunca yapılan; 218,50-TL tebligat gideri, 51,40-TL müzekkere ve posta gideri ile 1.350,00-TL bilirkişi ücretleri olmak üzere toplam 1.619,90-TL yargılama giderinden davanın kabul oranına göre belirlenen 1.473,04-TL’lik kısmının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı tarafından yargılama boyunca yapılan 14,00-TL yargılama giderinden davanın red oranına göre belirlenen 1,27-TL’lik kısmının davacıdan alınarak davalıya verilmesine, bakiyesinin davalı üzerinde bırakılmasına,
7-Davacı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. 13/1. Maddesi uyarınca 4.080,00-TL maktu vekalet ücreti takdirine, takdir edilen vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Davalı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. 13/2. Maddesi uyarınca 1.117,49‬-TL nispi vekalet ücreti takdirine, takdir edilen vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
9-HMK’nun 333/1. maddesi gereğince varsa artan gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleştikten sonra yatıran ilgili tarafa iadesine,
Dair davacı vekili ve davalı vekilinin yüzüne karşı, verilen gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık süre içerisinde Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi’nde istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 09/11/2021

Katip …
¸E-imzalıdır

Hakim …
¸E-imzalıdır