Emsal Mahkeme Kararı Kayseri 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/212 E. 2022/597 K. 05.07.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KAYSERİ 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/212 Esas – 2022/597
T.C.
KAYSERİ TÜRK MİLLETİ ADINA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2021/212
KARAR NO : 2022/597

BAŞKAN : …
ÜYE : …
ÜYE : …
KATİP : …

ASIL DAVA DOSYASINDA;
DAVACILAR : 1- … -…
2- … – …
VEKİLİ : Av. …
DAVALI : 1- …
VEKİLİ : Av. …
DAVALI : 2- … -…
VEKİLLERİ : Av. …
Av….
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 24/03/2021

BİRLEŞEN KAYSERİ 1. ATM’NİN 2021/226 ESAS SAYILI DAVA DOSYASINDA;
DAVACI : … …
VEKİLİ : Av….
DAVALI : 1-…
VEKİLİ : Av. …
DAVALI : 2- … – …
VEKİLLERİ : Av. …
Av. …
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 24/03/2021
KARAR TARİHİ : 05/07/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 18/07/2022
KARAR SONUCU : KISMEN KABUL KISMEN RED

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Asıl dava dosyasında davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; davalılardan …’nin zorunlu mali mesuliyet sigortası ile sigortalı bulunan … plakalı aracın davalının sevk ve idaresinde iken 14/12/2020 tarihinde yaya olan … …’a çarpması ile trafik kazasına sebebiyet verdiğini, kaza nedeni ile davacıların babası … …’ın iki hafta sonra 28/12/2020 tarihinde vefat ettiğini, kaza nedeni ile davalı sürücünün tam kusurlu olduğunu, olay nedeni ile Kayseri C.Başsavcılığı tarafından … soruşturma numaralı dosya ile soruşturma başlatıldığını, soruşturma sonucu alınan rapor ile de davalı sürücünün tam kusurlu olduğunun tespit edildiğini, Kayseri 7. Asliye Ceza Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasının derdest olduğunu, davalı sigorta şirketine 18/01/2021 tarihinde başvuruda bulunulduğunu, ancak ödeme olmadığını, arabuluculuğa başvurulmasına rağmen anlaşma sağlanamadığını, Kayseri 4. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin e-k sayılı ilamına göre davacıların ölenin yasal mirasçıları olduğunu, davacıların ölen babalarının desteğinden yoksun kaldıklarını ve yapmış oldukları masraflar nedeni ile maddi tazminat talepleri olduğunu, yine babalarının kaybı nedeni ile manevi tazminat talepleri olduğunu belirterek tedbir talebi ile davacıların her biri için ayrı ayrı 100 TL destekten yoksun kalma ile 100.000 TL manevi tazminat ile 100 TL maddi tazminatın faizi ile tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Birleştirilen Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2021/226 Esas sayılı dosyasında davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 14/12/2020 tarihinde Davalı …’ın, ….’nin zorunlu mali mesuliyet sigotası ile sigortalı bulunan … plakalı aracı ile yaya geçidinde yaya olarak geçen müvekkili …’in müteveffa babası … …’a çarptığını ve … …’ın iki hafta yoğun bakımda yattıktan sonra 28/12/2020 tarihinde öldüğünü, davalı …’ın tam kusurlu olduğunu dosyada bulunan trafik kazası tespit tutanağında belirtildiğini, Kayseri 2.Sulh Ceza Mahkemesinin 2020/460 esas sayılı dosyasında davalı …’ın “Yaşamı Tehlikeye Sokacak Şekilde Taksirle Bir Kişinin Yaralanmasına Neden Olma” suçundan “Yurt dışına çıkışının yasaklanması “yönünden adli kontrole karar verildiğini, Kayseri Cumhuriyet Başsavcılığının … Soruşturma numaralı dosyası ile soruşturma başlatıldığını, soruşturma dosyasında hazırlanan iddianamede Kayseri 7.Asliye Ceza Mahkemesi’nin … Esas numarasında kayıtlı dosyasıyla davalı … hakkında taksirle ölüme neden olma suçundan kamu davası açıldığını ve söz konusu ceza dosyasının derdest olduğunu, müteveffa … …’ın 60 yaşında olduğunu ve her zaman kızı …’e maddi ve manevi destekte bulunduğunu belirterek önceden açmış oldukları Kayseri 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2021/212 Esas sayılı dosyası ile birleştirilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP:
Davalı … vekili asıl ve birleşen dosya yönünden verdiği cevap dilekçesinde özetle; dava konusu alacak taleplerinin zamanaşımına uğradığını, davacıların ölenin kendilerinin desteği olduğunu ispatlamaları gerektiğini, meydana gelen olayda davalının kusuru olmadığını, ölenin genel adli muayene raporu ile alkollü olduğunun tespit edildiğini, ölenin trafik güvenliğini tehlikeye soktuğu, olayın yaya geçidinde meydana geldiği iddiasının yerinde olmadığını, kazanın yolun ortasında meydana geldiğini, ölenin yaya geçidini kullanmadığını, kusurlunun ölen olduğunu, Kayseri 7. Asliye Ceza Mahkemesi tarafından alınan raporun doğru olmadığını, ölenin %46 engelli olduğunu, bir gözünün görmediğini, bu hususlarında dikkate alınması gerektiğini, zarar ile illiyet bağının doğru şekilde tespit edilmesi gerektiğini, ölüme neyin sebebiyet verdiğinin tespiti gerektiğini, talep edilen manevi tazminat miktarının davacıların sebepsiz zenginleşmesine yol açacak nitelikte olduğundan kabulünün mümkün olmadığını, davalının ölenin ailesinin acısını paylaşma çabalarının ölenin ailesi tarafından olumlu karşılanmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Birleşen Kayseri 1. Asliye Tİcaret Mahkemesinin 2021/226 Esas sayılı dosyasında davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; Kazaya karışan … plakalı aracın davalı şirket nezdinde … poliçe numaralı, 09.08.2020 – 09.08.2021 vadeli Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası ile sigortalı olduğunu, Davacının davalı Şirkete başvurusunun haklı nedenle reddedilmiş olduğunu, davacının babasının desteğine muhtaç olmaları ihtimali hayatın olağan akışına aykırı olduğunu,vefat eden … … 14.06.1961 doğumludur, davacı … 30.11.1989 doğumlu ve kaza anında 31 yaşındadır ve evli olduğunu, yetişkin bir insanın anne ve babasından destek görmeyeceği, ölenin eylemli olarak destek olduğu kişilerin talep hakkı olabileceği dolayısıyla davacı taleplerinin reddinin haklı ve yerinde olmakla davanın da reddi gerekmekte olduğunu, destekten yoksun kalma tazminatı hesaplamasında esas alınacak unsurlar, genel şartlar’ da açıkça belirlenmiş olup, yapılacak hesaplamada genel şart hükümlerinin esas alınması gerekmekte olduğunu, zarar hesabı için seçilecek bilirkişinin aktüerler siciline kayıtlı kişilerden olması gerekmekte olduğunu, sosyal güvenlik kurumu tarafından başvuru sahibine ödenmiş olan tutarlar toplam tazminattan tenzil edilmesi gerektiğini, adli tıp kurumundan kusur raporu alınması gerektiğini, davalı Sigorta şirketinin Sorumluluğunun, sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında poliçe limitleri ile sınırlı olduğunu, Müteveffanın dava konusu kazadaki kusuru incelenerek, müterafik kusuru olup olmadığı hususu tespit edilmesi gerektiğini, davalı şirketten olay tarihinden itibaren faiz talep edilemeyeceğini, ancak dava tarihinden itibaren faizle sorumlu olacağını belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava, trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma tazminatı, cenaze ve defin gideri ile manevi tazminat taleplerine ilişkindir.
Mahkememizce 25/03/2021 tarihli müteferrik karar ile maddi tazminat talebi yönünden asıl ve birleşen dosyadaki davacıların ihtiyati tedbir taleplerinin reddine karar verildiği anlaşılmıştır.
Kayseri 7. Asliye Ceza Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasının bir suretinin celbi ile yapılan tetkikinde; … …’ın ölen, … ile …’in müşteki, …’ın ise sanık olup, atılı suçun taksirle ölüme neden olma suçu olduğu anlaşılmıştır.
İlgili Emniyet Müdürlüğü’ne müzekkere yazılarak, davacıların sosyal ve ekonomik durumları araştırılmıştır.
Davalı …’ın sosyal ve ekonomik durumunun tespiti hususunda ilgili kolluk birimine müzekkere yazılarak müzekkere cevabı dosya arasına alınmıştır.
Kayseri Trafik Tescil Şube Müdürlüğü’ne müzekkere yazılarak … plakalı aracın trafik kayıtları celbedilmiştir.
….’ye müzekkere yazılarak sigorta poliçesi ve hasar dosyası celbedilmiştir.
Kayseri SGK İl Müdürlüğü’ne müzekkere yazılarak müteveffa … …’ın sigortalı olup olmadığı ve ölümü nedeniyle mirasçılarına maaş veya gelir bağlanıp bağlanmadığı sorulmuş olup, 05/04/2021 tarihli yazı cevabı dosya arasına alınmıştır.
Kayseri Büyükşehir Belediye Başkanlığı’na müzekkere yazılarak 2020 yılı cenaze ve defin giderinin ne kadar olduğu araştırılmıştır.
Müteveffa … …’ın davaya konu trafik kazası sonrası hastanede gördüğü tedavilere ilişkin tüm tıbbi kayıt ve belgelerin birer suretinin celbi hususunda Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’ne müzekkere yazılmış olup, 17/09/2021 tarihli müzekkere cevabı dosya arasına alınmıştır.
Mahkememizce Ankara Adli Tıp Kurumu Başkanlığı Trafik İhtisas Dairesi’ne müzekkere yazılarak davaya konu 14/12/2020 tarihli trafik kazasında tarafların kusur oranlarının mahkememiz dosyası kapsamı, ceza dosyası kapsamı çerçevesinde ve %lik dilimler halinde belirlenmesi hususunda rapor alınmıştır.
Ankara Adli Tıp Kurumu Başkanlığı Trafik İhtisas Dairesi’nin 15/10/2021 tarihli kusur raporunda; Davalı sürücü … sevk ve idaresindeki otomobili ile gece vakti, aydınlatma bulunan, meskun mahalde seyri sırasında yaya geçidi levhası bulunan kavşak mahalline geldiğinde, mahal şartlarını dikkate alıp hızını her an durabilecek seviyeye düşürerek müteyakkız bir şekilde seyretmesi gerekirken bu hususlara riayet etmediği mevcut hızıyla yaya geçidine gelip yayaya geçidi üzerinde geçiş yapan yayaya etkin tedbir almadan çarparak kazanın oluşumuna sebebiyet verdiği, yaya geçidi üzerinde geçiş yapan yayaya ilk geçiş hakkını vermediği, dikkatsiz ve tedbirsiz bir şekilde araç kullanarak kazanın oluşumuna sebebiyet verdiği kazada asli kusurludur. Müteveffa yaya … … yaya geçidi üzerinden geçişi esnasında gelen aracın çarpması ile meydana gelen kazada atffıkabil bir kusuru bulunmamaktadır. Tüm bu hususlar gözetildiğinde davalı sürücü …’ın %100 (Yüzde Yüz) oranında kusurlu olduğu, müteveffa yaya … …’ın kusurunun olmadığı tespit edilmiştir.
Asıl dosya davacılarının tanıkları, birleşen dosya davacısının tanıkları ve davalı …’ın tanıklarının manevi tazminat hususunda beyanları alınmıştır.
Birleşen dosya davacısı … tanığı … 24/11/2021 tarihli duruşmada; “Birleşen dosya davacısı … benim eşim olur. Olayda eşimin babası vefat etmiştir, olaydan sonra davalı taraf eşimi, kardeşlerini ve kayınvalidemi arayıp sormamıştır, maddi manevi bir destekleri olmamıştır. Kayınbabam vefat eden … … boş kaldığından berber olarak başka bir kişinin yanında çalışıyordu, ancak asıl işi hademelikti, ona da yeni başlamıştı, emekli olmak için sigortasını tamamlamak amacıyla bu hademelik işine başlamıştı, kendisinin esas mesleği berberlikti, ailesine vefat eden bakmaktaydı, evin tapusunu almak için yardım istediği oluyordu, ancak aile fertlerine yardımcı olmaktaydı, eşim babasının vefatından dolayı halen kendisini toparlayamamıştır, büyük acılar çekmiştir, ölen tek başına yaşıyordu, zaman zaman çocuklarının yanında kalmaya geliyordu, evinde başka yaşayan bir kimsede bulunmuyordu.” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Asıl dosya davacıları … ve … tanığı … 24/11/2021 tarihli duruşmada; “Davacı … benim nişanlım olur, nişanlımın babası … vefat ettikten sonra bildiğim kadarıyla davalı tarafın herhangi bir maddi manevi desteği olmamıştır, vefat eden ölmeden önce hademelik yapmaktaydı, asıl mesleği berberliktir, tam gelirine dair bir bilgim yoktur, kendisi evde tek başına yaşıyordu, ölenin kendine ait bir berber dükkanı yoktu, başkasının yanında çalışıyordu, davacı olan nişanlım … babasının vefatından sonra psikolojik tedavi görmektedir, kendisi halen acı ve üzüntü yaşamaktadır, ölenin yaralanmasından sonra ve vefatından sonraki bütün maddi giderleri davacılar karşılamıştır, Hastane ile davacılar kaldığı ev yaklaşık 15 km idi, müsait olduğum zamanlarda ben kendilerini götürdüm, müsait olmadığımda da kendileri taksi ile hastaneye gittiler, kan ihtiyacını da yakın çevrelerinden karşılamaya çalıştılar, vefat edene 16 ünite kan verilmiştir, nişanlım anne ve babasının ayrı olmasından dolayı zaman zaman babasının yanında da kalıyordu, ancak ölen normalde tek başına yaşıyordu, ölen gece kondu bir evde yaşamaktaydı, ölen ile nişanlım sık sık görüşüyorlardı. Aralarında bir dargınlık yoktu, davacılar babalarının kıyafetlerini yıkayıp götürüyorlardı, yemekte yapıyorlardı.” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Davalı tanığı … 24/11/2021 tarihli duruşmada; “Ben ölen … …’ın mahalle sakini olması nedeniyle tanırım, ben mahalle muhtarı olarak çalıştım, benim çalıştığım süre zarfında ölen çalışmıyordu, daha önce berber olduğunu duydum, bir süre de hizmetli olarak çalışmış, ancak söylemiş olduğum gibi öldüğü zaman çalışmıyordu, gecekondu evde kötü şartlarda yaşıyordu, tek başına kalıyordu, benim kendisine kömür yardımı vb. Yardımlarım oldu, mahalle sakinlerine hiç bir zararı yoktu, çok alkol alıyordu, benim davalının davacılara herhangi bir maddi manevi desteği olduğuna ilişkin bir bilgim yoktur, ben davacının kızlarını tanımam, daha önce de hiç görmedim, sadece davadan sonra kızlarından birisi beni arayıp yalan tanıklık yapma, diyerek tehdit etti, ayrıca bana mal şeklinde beyanda bulundu, ancak ben yalan söylemiyorum, emekli bir silahlı kuvvetler mensubuyum, ben ölümünden sonra müteveffanın evine gittiğimde torbalar dolusu alkol şişesi gördüm, evin üst kısmı da zaten yıkıktı, müteveffa yaşarken ev yıkık değildi, sanırım ölenin vefatından sonra alkol ve uyuşturucu bağımlıları tarafından kullanılmaması için yakınları tarafından ev yıkılmış, tam yıkılma sebebini bilemiyorum, benim tahmini bilgim budur, ben sadece müteveffanın yaşadığını biliyorum, ben müteveffa yaşarken kızların gelip gittiğini görmedim, kızlarını zaten tanımıyorum.” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Asıl dosya davacıları … ve … tanığı … … 09/02/2022 tarihli duruşmada; “Ölen … …’dan ben yaklaşık 18-19 yıl önce boşandım, kendisinin asıl mesleği berberliktir, ancak sonrasında giderleri karşılayamadığı için iş yerini kapattı, ölmeden önce bildiğim kadarıyla hademelik yapıyordu, Gültepe de bir okulda hademelik yaptığını ben duydum, ancak bildiğim kadarıyla kendisinin henüz sigortası yapılmamıştı, ayrıca evde de gelenlerin saçlarını keserek bu şekilde giderlerini karşılıyordu, … … kazadan hemen sonra vefat etmedi, yaklaşık 10-15 gün yaşadı, bu süreç zarfında kızları olan davacılar Kan temini gibi her türlü masrafını ve ihtiyacını karşıladılar, vefatından sonra cenazesini yaptılar, mezarını aldılar, bu giderlerinin hiçbirisine davalı taraf katılmadı, arayıp sormadılar, geçmiş olsun da demediler, … …’ın kızları olan davacılar ile iyi ilişkileri vardı, masraflarını karşılardı, torunu vardı, kızı ayrıldığı için torununa da maddi olarak destek oluyordu, alkol ile ilgili bildiğim kadarıyla sıkıntısı yoktu, normal sağlıklı bir şekilde yaşıyordu, ölmeden önce … …’ın oturduğu ev annesinin oturduğu evdi, ev yaklaşık 60 yıllık bir evdi, tapusunu almak için … … orada yaşıyordu, biz ayrıldıktan sonra evlenmedi, çocukları ile ilgilendi, ben ölmeden önce evi görmüştüm, ev yaşanılabilir bir evdi, ben ölenin alkol kullandığını görmedim, bizim ayrılma sebebimiz geçimsizlikti, alkolden kaynaklı bir ayrılmamız yoktur.” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Birleşen dosya davacısı … tanığı … 09/02/2022 tarihli duruşmada; “Davacı … benim amcamın eşi olur, davacıların babası … …’ı tanırdım, kendisi bildiğim kadarıyla ölmeden önce hademe olarak çalışıyordu, ayrıca berberlik yapıyordu, berber dükkanı olup olmadığını bilmiyorum, yaşadığı evi görmedim, kızları ile arasında bildiğim kadarıyla herhangi bir küslük yoktu, birbirleri ile görüşüyorlardı, ölenin torunlarına hediyeleri oluyordu, bildiğim kadarıyla ölen alkol alıyordu, ekonomik durumuna dair tam bir bilgim yoktur, benim bildiğim kadarıyla kazadan sonra karşı tarafın herhangi bir maddi manevi desteği olmamıştır, ben, öleni alkollü görmedim, ancak kullandığını işitmiştim, alkol aldığını çevreden duydum, kızlarından babalarının alkol kullandığına dair herhangi bir sitem duymadım.” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Birleşen dosya davacısı … tanığı … 09/02/2022 tarihli duruşmada; “Benim davacı …’ten duyduğum kadarıyla babası berberlik ve hademelik işleri ile uğraşıyormuş, benim bildiğim kadarıyla davacı ile babasının arasında herhangi bir sorun yoktu, kendisi sıkıntılı zamanlarında babası ile görüşmekteydi, benim, davacıdan duyduğum kadarıyla karşı taraf olaydan sonra herhangi bir maddi manevi destekte bulunmamıştır, olay meydana geldiğinde davacı İstanbul’da yaşıyordu, kazadan sonra hemen Kayseri’ye döndü ve babasının tedavi sürecinde sürekli yanında bulundu.” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Davalı tanığı … 09/02/2022 tarihli duruşmada; “Davalı benim kardeşim olur, olay olduktan sonra eşime haber verilince o olay yerine gitmiş, orda bir cami müezzini eşime davacının kızının numarasını vermiş, hatırladığım kadarıyla bu kişinin ismi Binnazdı, müezzin kendisi, davacıların desteğini tanıdığını, bu kişinin genelde alkollü olduğunu, bu nedenle kendisini tanıklık yapmak istemediğini söylemiş, eşim, … hanımı aradığında o görüşmeyi kabul etmemiş, sonrasında ben yaptığım iş nedeniyle de tanıdıklarım vasıtasıyla davacıların evinin bulunduğu yere arkadaşımla gittim, o esnada evde davacıların annesi ve teyzesi vardı, biz kendilerine geçmiş olsun dileklerimizi illettik, olaydan dolayı maddi manevi nasıl yardımcı olabileceğimizi sorduk, onlarda durumun avukata iletildiğini söylediler ve yardım teklifimizi kabul etmediler, hatta ben annesinden …’ın çalıştığı yerin adresini de sordum, ancak kendisi, kızının iş adresini bilmediğini söyledi, hatta bize” … iyi ki burda değildi, yoksa sizinle tartışırdı,” şeklinde beyanda bulundu, hatırladığım kadarıyla ben bu ziyareti Ocak ayında yapmıştım, ben, vefat eden kişinin adresini öğrenmek istediğimde adresinin boş olduğu ve sadece 500,00 TL’lik yardımla geçindiği söylenmişti.” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Mahkememizce dosyanın aktüerya uzmanı bilirkişiye tevdii edilerek; davaya konu trafik kazası sebebiyle davacıların destekten yoksun kalma tazminatı talep edip edemeyecekleri, edebilecek iseler her bir davacının isteyebileceği miktarın ve davalıların sorumluluklarının kapsamının belirlenmesi hususunda rapor alınmasına karar verilmiş olup, 07/03/2022 tarihli bilirkişi raporu dosya arasına alınmıştır.
Aktüerya uzmanı bilirkişi …’ün 07/03/2022 tarihli bilirkişi raporunda özetle; mahkemenin davacı …’ın müteveffa babasının desteğinde bulunmadığı kanaatinde olması halinde davacı …’ın destek zararının 3.188,88 TL olduğu, söz konusu zararın davalı sigorta şirketi tarafından temin edilen Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigorta Poliçesi sakallık/ölüm teminat limiti (kaza tarihi itibariyle 410.000,00 TL) kapsamında kaldığı, davacı …’ın müteveffa babasının desteğinde bulunduğu kanaatinde olması halinde, davacı …’ın destek zararının 2.391,90 TL olduğu, söz konusu zararın davalı sigorta şirketi tarafından temin edilen Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigorta Poliçesi sakatlık/ölüm teminat limiti (kaza tarihi itibariyle 410.000,00 TL) kapsamında kaldığı, davacı …’ın destek zararının 289.478,79 TL olduğu, söz konusu zararın davalı sigorta şirketi tarafından temin edilen Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigorta Poliçesi sakatlık/ölüm teminat limiti (kaza tarihi itibariyle 410.000.00 TL) kapsamında kaldığı belirlenmiştir.
Taraflarca alınan bilirkişi raporuna itiraz edilmesi üzerine, itirazların değerlendirilmesi amacıyla aktüerya uzmanı bilirkişiden 20/05/2022 tarihli ek rapor aldırılmıştır.
Aktüerya uzmanı bilirkişi … 20/05/2022 tarihli ek raporunda özetle; mahkemenin davacı …’ın müteveffa babasının desteğinde bulunmadığı kanaatinde olması halinde davacı …’ın destek zararının 16.809,49 TL olduğu, söz konusu zararın davalı sigorta şirketi tarafından temin edilen Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigorta Poliçesi sakatlık/ölüm teminat limiti (kaza tarihi itibariyle 410.000,00 TL) kapsamında kaldığı, davacı …’ın müteveffa babasının desteğinde bulunduğu kanaatinde olması halinde, davacı …’ın destek zararının 12.608,39 TL olduğu, söz konusu zararın davalı sigorta şirketi tarafından lemin edilen Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigorta Poliçesi sakatlık/ölüm teminat limiti (kaza tarihi itibariyle 410.000,00 TL) kapsamında kaldığı, davacı …’ın destek zararının 286.074,66 TL olduğu, söz konusu zararın davalı siporta şirketi tarafından temin edilen Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigorta Poliçesi sakatlık/ölüm teminat limiti (kaza tarihi itibariyle 410.000,00 TL) kapsamında kaldığı belirlenmiştir.
Faize ilişkin yapılan değerlendirmede; asıl dosyada davacılar … ve …’ın sigorta şirketine başvuru dilekçesinin 20/01/2021 tarihinde, birleşen dosyada davacı …’in ise başvuru dilekçesinin 18/01/2021 tarihinde sigorta şirketine teslim edildiği görülmüştür. 2918 sayılı KTK.’nun 99/1. maddesi ve Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları’nın B.2.b. maddesi uyarınca, rizikonun bilgi ve belgeleri ile birlikte sigortacıya ihbar edildiği tarihten itibaren 8 iş günü içinde sigortanın tazminatı ödeme yükümlülüğü bulunmakta, bu sürenin sonunda ödememe halinde temerrüt gerçekleşmektedir. (Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi’nin 2017/1774 esas, 2018/1146 karar sayılı ilamı) Bu nedenlerle sigorta şirketi yönünden asıl dava dosyasında temerrüt tarihi olan 02/02/2021 tarihinden, birleşen dosyada ise temerrüt tarihi olan 29/01/2021 tarihinden itibaren, davalı … yönünden ise kaza tarihi olan 28/12/2020 tarihinden itibaren yasal faize hükmedilmiş olup, ayrıca davalı …’ın … plakalı aracın maliki ve sürücüsü olması nedeniyle, ayrıca davalı …’nin ise aracın olay tarihinde geçerli ZMMS poliçesini düzenlemekle belirlenen zararlardan poliçe limiti dahilinde müteselsilen sorumlu olduğu anlaşılmıştır.
Davalı sigorta şirketi tarafından sigortalanan … plakalı aracın trafik tescil kaydına göre kullanım şeklinin hususi olduğu anlaşılmakla yasal faizin uygulanmasına karar vermek gerekmiştir.
Asıl Dava Dosyasında Maddi Tazminat Talepleri Değerlendirildiğinde;
Davacılar vekilinin 23/06/2022 tarihli ıslah dilekçesi ile; dava dilekçesinde talep edilen davacı … için 100,00-TL olarak talep edilen destekten yoksun kalma tazminat talebini 12.508,39-TL artırarak 12.608,39-TL’ye, … için 100,00-TL olarak talep edilen destekten yoksun kalma tazminat talebini 285.974,66-TL artırarak 286.074,66-TL’ye cenaze, defin ve sair masraflar nedeniyle talep edilen 100,00-TL’yi ise 2.900,00-TL artırarak 3.000,00-TL’ye çıkardıklarını beyan ettiği ve ıslaha ilişkin harcın yatırılmış olduğu anlaşılmıştır.
Mahkememizce yapılan yargılama sonucunda; 28/12/2020 tarihinde meydana gelen kazada tarafların kusur durumlarının tespiti amacı ile alınan kusur raporunda … plakalı araç sürücüsü …’ın %100 (yüzde yüz) oranında kusurlu olduğu, müteveffa … …’ın ise kusursuz olduğunun tespit edildiği görülmüştür. Aktüerya uzmanı bilirkişiden alınan 20/05/2022 tarihli ek raporuna göre de, seçenekli hesap yapıldığı ve mahkemenin davacı …’ın müteveffa babasının desteğinde bulunmadığı kanaatinde olması halinde davacı …’ın destek zararının 16.809,49 TL olduğu, davacı …’ın müteveffa babasının desteğinde bulunduğu kanaatinde olması halinde ise, davacı …’ın destek zararının 12.608,39 TL, davacı …’ın destek zararının ise 286.074,66 TL olduğu, söz konusu zararın davalı siporta şirketi tarafından temin edilen Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigorta Poliçesi sakatlık/ölüm teminat limiti (kaza tarihi itibariyle 410.000,00 TL) kapsamında kaldığı hesaplanmış olup, davacılar vekilince alınan son aktüer raporu doğrultusunda ıslah yapılarak, davacı … için 12.608,39-TL destekten yoksun kalma tazminatı, davacı … için ise 286.074,66-TL destekten yoksun kalma tazminatı talep edilmiştir. Alınan bilirkişi raporu ve davacılar vekilinin ıslah dilekçesi dikkate alındığında davacı …’ın destekten yoksun kalma tazminatı talebinin yerinde olduğu kanaatine varılmıştır. Her ne kadar davacı …’ın boşanmış olduğu ve engelli olmasından dolayı babası … ile yaşadığı ve müteveffa …’nün kendisine baktığı ve ölümünden dolayı desteğinden yoksun kaldığı iddia edilmiş ise de, davalı tanığı …’ın bizzat mahkememizde verdiği beyanından ve davacı … için yapılan sosyal ve ekonomik durum araştırma tutanağından ve tanıkların genel beyanlarından da anlaşılacağı üzere müteveffa … …’ın ölmeden önce yalnız yaşadığı, yani … ile birlikte yaşama ve ona bakma durumu olmadığı hususları dikkate alındığında davacı …’ın müteveffa … …’ın ölümünden dolayı destekten yoksun kalma zararı oluşmadığı kanaatine varılarak davacı …’ın destekten yoksun kalma tazminatı talebinin reddine karar vermek gerekmiştir.
Davacılar dava dilekçesinde 100,00-TL cezane ve defin gideri talep etmiş olup, ıslah dilekçesinde bu talebini 2.900,00-TL artırarak 3.000,00-TL’ye yükseltmiş ise de, Kayseri Büyükşehir Belediye Başkanlığı’ndan gelen yazı cevabı da dikkate alınarak her bir davacı yönünden takdiren 500,00’er TL cenaze ve defin giderine hükmedilerek fazlaya ilişkin talebin reddine karar vermek gerekmiştir.
Birleştirilen Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2021/226 Esas Sayılı Dava Dosyasında Maddi Tazminat Talepleri Değerlendirildiğinde;
Davacı … her ne kadar babası … …’ın ölümünden dolayı destekten yoksun kalma tazminatı talep etmiş ise de, dosya arasına celbedilen kayıt ve belgeler ile yapılan sosyal ve ekonomik durum araştırması sonucu davacının 28/09/2020 tarihinde evlendiği ve kendisine yeni bir destek edindiği, 14/12/2020 kaza tarihinde müteveffa babası … …’ın desteğinde bulunmadığı hususları dikkate alındığında davacı …’in müteveffa … …’ın ölümünden dolayı destekten yoksun kalma zararı oluşmadığı kanaatine varılarak davacı …’in destekten yoksun kalma tazminatı talebinin reddine karar vermek gerekmiştir.
Davacı dava dilekçesinde 100,00-TL cezane ve defin gideri talep etmiş olup, Kayseri Büyükşehir Belediye Başkanlığı’ndan gelen yazı cevabı da dikkate alınarak cenaze ve defin gideri talebinin kabulüne karar vermek gerekmiştir.
Manevi Tazminat Yönünden Yapılan Değerlendirmede;
6098 Sayılı TBK’nun 49. maddesine göre; “Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür. Zarar verici fiili yasaklayan bir hukuk kuralı bulunmasa bile, ahlâka aykırı bir fiille başkasına kasten zarar veren de, bu zararı gidermekle yükümlüdür.”
6098 Sayılı TBK’nun 56. maddesine göre; “Hâkim, bir kimsenin bedensel bütünlüğünün zedelenmesi durumunda, olayın özelliklerini göz önünde tutarak, zarar görene uygun bir miktar paranın manevi tazminat olarak ödenmesine karar verebilir. Ağır bedensel zarar veya ölüm hâlinde, zarar görenin veya ölenin yakınlarına da manevi tazminat olarak uygun bir miktar paranın ödenmesine karar verilebilir.”
6098 Sayılı TBK’nun 61. maddesine göre; “Birden çok kişi birlikte bir zarara sebebiyet verdikleri veya aynı zarardan çeşitli sebeplerden dolayı sorumlu oldukları takdirde, haklarında müteselsil sorumluluğa ilişkin hükümler uygulanır.”
Karayolları Trafik Kanunu’nun 88. Maddesine göre; “Bir motorlu aracın katıldığı bir kazada, bir üçüncü kişinin uğradığı zarardan dolayı, birden fazla kişi tazminatla yükümlü bulunuyorsa, bunlar müteselsil olarak sorumlu tutulur.” düzenlemesine yer verilmiş olup; motorlu araçların işletilmesi neticesi üçüncü kişinin zarar görmesi durumunda o aracın işleteni, aracın sürücüsü ve varsa teşebbüs sahibinin müştereken ve müteselsilen sorumlu oldukları belirtilmiştir.
Davacıların manevi tazminat talebinde, davacının duyduğu acının karşılığının para olarak verilmesi olanaksızdır.Bu nedenle manevi tazminatın amacı davacının duyduğu acıyı dindirmek ve içine düştüğü ruhsal sıkıntıyı gidermek, davacının zedelenmiş olan yaşama sevincini tazelemek, bunu yaparken felaketi özlenir kılmamak, davalıları ekonomik bir yıkıma sürüklemeksizin daha dikkatli ve özenli olmaya sevketmek olmalıdır.Manevi tazminatın miktarının tayininde tarafların sosyal ve ekonomik koşulları değerlendirilmeli, davalıların da acz içine düşmesi engellenmelidir. Manevi tazminat yönünden mahkememizce yapılan araştırma sonucu tespit edilen tarafların sosyal ve ekonomik durumları, kazanın meydana geldiği 2020 yılında paranın alım gücü, davalı sürücünün kazaya %100 oranında kusurlu olarak sebebiyet vermiş olması, bu kaza sonucu asıl ve birleşen dosyadaki davacıların desteği olan … …’ın vefat etmesi ve bunun neticesinde davacıların ruhsal dengesinin bozulmuş olması gibi kıstaslar birlikte değerlendirildiğinde;
Asıl dosyadaki davacıların manevi tazminat isteğinin kısmen kabulü ile davacı … için 40.000,00-TL, davacı … için 40.000,00-TL olmak üzere toplam 80.000,00-TL manevi tazminatın davalı …’dan olay tarihi olan 28/12/2020 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte alınarak davacılara hak ettikleri bedelin ayrı ayrı verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar vermek gerekmiş olup, davacılar tarafından davalı sigorta şirketinden de manevi tazminat talep edilmiş ise de, sigorta poliçesinde manevi tazminata ilişkin klozun bulunmaması dikkate alındığında davalı sigorta şirketine karşı açılan manevi tazminat davasının reddine karar vermek gerekmiştir.
Birleşen dosyadaki davacının manevi tazminat isteğinin kısmen kabulü ile davacı … için 40.000,00-TLmanevi tazminatın davalı …’dan olay tarihi olan 28/12/2020 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenler ile;
ASIL DAVA DOSYASINDA;
1-MADDİ TAZMİNAT DAVASININ KISMEN KABULÜ KISMEN REDDİ İLE, davacılar … ve … için takdiren ayrı ayrı olmak üzere 500,00’er TL cenaze ve defin gideri ile, davacı … için 12.608,39 TL destekten yoksun kalma tazminat bedeli olmak üzere toplam 13.608,39 TL tazminat bedelinin davalı …’dan 28/12/2020 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte, davalı sigorta şirketinden temerrüt tarihi olan 02/02/2021 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsiline tahsili ile davacılara hakettikleri bedelin ayrı ayrı verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Davalı … hakkında açılan MANEVİ TAZMİNAT DAVASININ KISMEN KABULÜ KISMEN REDDİ İLE, davacılar … ve … için ayrı ayrı 40.000,00’er TL olmak üzere toplam 80.000 TL tazminat bedelinin 28/12/2020 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacılara hakettikleri bedelin ayrı ayrı verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine
3-Davalı sigorta şirketi hakkında açılan manevi tazminat davasının REDDİNE,
4-Maddi tazminat davası yönünden alınması gereken 929,59-TL karar ve ilam harcının dava açılırken davacılar tarafından yatırılan 684,13-TL peşin harç ile 1.029,38-TL ıslah harcından mahsubuna,
5-Manevi tazminat davası yönünden alınması gereken 5.464,8‬0-TL karar ve ilam harcından davacılar tarafından yatırılan ve mahsuptan geriye kalan 783,92‬-TL ıslah harcının mahsubu ile bakiye 4.680,88‬-TL karar ve ilam harcının davalı …’dan alınarak Hazineye gelir kaydına,
6-Davacılar tarafından yatırılan 59,30-TL başvurma harcı, 684,13-TL peşin harç ile 1.029,38-TL ıslah harcının davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara verilmesine,
7-Maddi tazminat davası yönünden davacılar tarafından yargılama boyunca yapılan; 141,35-TL tebligat gideri, 31,15-TL müzekkere ve posta gideri, 350,00-TL bilirkişi ücreti ile 201,75-TL adli tıp ücreti olmak üzere toplam 724,25‬-TL yargılama giderinden davanın kabul oranına göre belirlenen 32,67-TL’lik kısmının davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara verilmesine, bakiyesinin davacılar üzerinde bırakılmasına,
8-Manevi tazminat davası yönünden davacılar tarafından yargılama boyunca yapılan; 141,35-TL tebligat gideri, 31,15-TL müzekkere ve posta gideri, 350,00-TL bilirkişi ücreti ile 201,75-TL adli tıp ücreti olmak üzere toplam 724,25‬-TL yargılama giderinden davanın kabul oranına göre belirlenen 289,7‬0-TL’lik kısmının davalı …’dan alınarak davacılara verilmesine, bakiyesinin davacılar üzerinde bırakılmasına,
9-Davalı … tarafından yargılama boyunca yapılan 38,70-TL yargılama giderinden davanın red oranına göre belirlenen 31,48-TL’lik kısmının davacılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davalı …’a verilmesine, bakiyesinin işbu davalı üzerinde bırakılmasına,
10-Davacı … tarafından açılan maddi tazminat davası yönünden işbu davacı lehine A.A.Ü.T. 13/1. Maddesi uyarınca 5.100,00-TL maktu vekalet ücreti takdirine, takdir edilen vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı …’a verilmesine,
11-Davacı … tarafından açılan maddi tazminat davası yönünden işbu davacı lehine A.A.Ü.T. 13/2. Maddesi uyarınca 500,00-TL nispi vekalet ücreti takdirine, takdir edilen vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı …’a verilmesine,
12-Davacı … tarafından açılan maddi tazminat davasında reddine karar verilen kısım yönünden davalılar lehine A.A.Ü.T. 13/2. Maddesi uyarınca 1.000,00-TL nispi vekalet ücreti takdirine, takdir edilen vekalet ücretinin davacı …’dan alınarak davalılara verilmesine,
13-Davacı … tarafından açılan maddi tazminat davasında reddine karar verilen kısım yönünden davalılar lehine A.A.Ü.T. 13/3. Maddesi uyarınca 500,00-TL nispi vekalet ücreti takdirine, takdir edilen vekalet ücretinin davacı …’dan alınarak davalılara verilmesine,
14-Davacı … tarafından açılan manevi tazminat davası yönünden işbu davacı lehine A.A.Ü.T. 10/1-4. Maddeleri uyarınca 6.000,00-TL nispi vekalet ücreti takdirine, takdir edilen vekalet ücretinin davalı …’dan alınarak davacı …’a verilmesine,
15-Davacı … tarafından açılan manevi tazminat davası yönünden işbu davacı lehine A.A.Ü.T. 10/1-4. Maddeleri uyarınca 6.000,00-TL nispi vekalet ücreti takdirine, takdir edilen vekalet ücretinin davalı …’dan alınarak davacı …’a verilmesine,
16-Davacı … tarafından açılan manevi tazminat davasında reddine karar verilen kısım yönünden davalı … lehine A.A.Ü.T. 10/2. Maddesi uyarınca 6.000,00-TL nispi vekalet ücreti takdirine, takdir edilen vekalet ücretinin davacı …’dan alınarak davalı …’a verilmesine,
17-Davacı … tarafından açılan manevi tazminat davasında reddine karar verilen kısım yönünden davalı … lehine A.A.Ü.T. 10/2. Maddesi uyarınca 6.000,00-TL nispi vekalet ücreti takdirine, takdir edilen vekalet ücretinin davacı …’dan alınarak davalı …’a verilmesine,
18-Davacı … tarafından davalı sigorta şirketi aleyhine açılan manevi tazminat davasında davalı … lehine A.A.Ü.T. 10/3. Maddesi uyarınca 5.100,00-TL maktu vekalet ücreti takdirine, takdir edilen vekalet ücretinin davacı …’dan alınarak davalı …’ye verilmesine,
19-Davacı … tarafından davalı sigorta şirketi aleyhine açılan manevi tazminat davasında davalı … lehine A.A.Ü.T. 10/3. Maddesi uyarınca 5.100,00-TL maktu vekalet ücreti takdirine, takdir edilen vekalet ücretinin davacı …’dan alınarak davalı …’ye verilmesine,
20-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-11-13. maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.360,00 TL arabuluculuk ücretinden (yargılama gideri) davanın kabul oranına göre belirlenen 59,09-TL’lik kısmının davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak Hazineye gelir kaydına,
21-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-11-13. maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.360,00 TL arabuluculuk ücretinden (yargılama gideri) davanın red oranına göre belirlenen 1.300,91-TL’lik kısmının asıl dosyada davacılar …, … ve birleşen dosyada davacı …’den müştereken ve müteselsilen alınarak Hazineye gelir kaydına,
BİRLEŞEN KAYSERİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’NİN 2021/226 ESAS – 2021/336 KARAR SAYILI DOSYASINDA;
1-MADDİ TAZMİNAT DAVASININ KISMEN KABULÜ KISMEN REDDİ İLE, 100,00 TL cenaze ve defin giderinin davalı …’dan 28/12/2020 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte, davalı sigorta şirketinden temerrüt tarihi olan 29/01/2021 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsiline tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-MANEVİ TAZMİNAT DAVASININ KISMEN KABULÜ KISMEN REDDİ İLE, 40.000,00 TL tazminat bedelinin davalı …’dan 28/12/2020 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
3-Maddi tazminat davası yönünden alınması gereken 80,70-TL karar ve ilam harcının dava açılırken davacı tarafından yatırılan 342,24-TL peşin harçtan mahsubuna,
4-Manevi tazminat davası yönünden alınması gereken 2.732,4‬0-TL karar ve ilam harcından davacılar tarafından dava başında yatırılan ve mahsuptan geriye kalan 261,54‬-TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 2.470,86‬-TL karar ve ilam harcının davalı …’dan alınarak Hazineye gelir kaydına,
5-Davacı tarafından yatırılan 59,30-TL başvurma harcı ile 342,24-TL peşin harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
6-Maddi tazminat davası yönünden davacı tarafından yargılama boyunca yapılan; 9,10-TL tebligat ve posta gideri ile 163,40-TL adli tıp ücreti olmak üzere toplam 172,50-TL yargılama giderinden davanın kabul oranına göre belirlenen 86,25-TL’lik kısmının davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Manevi tazminat davası yönünden davacı tarafından yargılama boyunca yapılan; 9,10-TL tebligat ve posta gideri ile 163,40-TL adli tıp ücreti olmak üzere toplam 172,50-TL yargılama giderinden davanın kabul oranına göre belirlenen 69,00-TL’lik kısmının davalı …’dan alınarak davacıya verilmesine, bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına,
8-Maddi tazminat davası yönünden kendisini vekil ile temsil ettiren davacı lehine A.A.Ü.T. 13/2. Maddesi uyarınca 100,00-TL nispi vekalet ücreti takdirine, takdir edilen vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
9-Maddi tazminat davasında reddine karar verilen kısım yönünden davalılar lehine A.A.Ü.T. 13/2. Maddesi uyarınca 100,00-TL nispi vekalet ücreti takdirine, takdir edilen vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
10-Manevi tazminat davası yönünden kendisini vekil ile temsil ettiren davacı lehine A.A.Ü.T. 10/1-4. Maddeleri uyarınca 6.000,00-TL nispi vekalet ücreti takdirine, takdir edilen vekalet ücretinin davalı …’dan alınarak davacıya verilmesine,
11-Manevi tazminat davasında reddine karar verilen kısım yönünden davalı … lehine A.A.Ü.T. 10/2. Maddesi uyarınca 6.000,00-TL nispi vekalet ücreti takdirine, takdir edilen vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı …’a verilmesine,
12-HMK’nun 333/1. maddesi gereğince varsa artan gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleştikten sonra yatıran ilgili tarafa iadesine,
Dair, asıl dosyada davacılar vekili, birleşen dosyada davacı vekili ile asıl ve birleşen dosyada davalı … vekilinin yüzüne karşı davalı …’nin yokluğunda gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi’nde istinaf kanun yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 05/07/2022

Başkan …
¸E-imzalıdır
Üye …
¸E-imzalıdır
Üye …
¸E-imzalıdır
Katip …
¸E-imzalıdır