Emsal Mahkeme Kararı Kayseri 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/182 E. 2021/976 K. 17.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KAYSERİ 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/182 Esas – 2021/976
T.C.
KAYSERİ TÜRK MİLLETİ ADINA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2021/182 Esas
KARAR NO : 2021/976

HAKİM : …
KATİP : …

DAVACI :….
VEKİLİ : Av. ….
DAVALI :….
VEKİLLERİ : Av…..
Av….
DAVA : İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : …
KARAR TARİHİ : 17/11/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 09/12/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı ile dava dışı … arasında GKS imzalandığını, davalınında sözleşmeye müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatı ile imza attığını, borçlunun …. …. ürünü kullandığını ancak ödeme sürelerine uymadığını, ihtarname gönderilmesine rağmen ödeme olmadığı için takip başlatıldığını, davalının takibe itiraz ettiğini, dava açılmadan önce arabuluculuğa başvurulduğunu fakat anlaşma olmadığını, davalının kefil olarak borçlu olmasına rağmen borcu inkar ettiğini belirterek haksız itirazın iptali ile icra inkar tazminatına karar verilmesinin talep edildiği görülmüştür.
CEVAP: Davalının cevap dilekçesi sunmadığı ve böylece HMK madde 128 gereği bütün vakaları inkar etmiş sayılacağı anlaşılmıştır.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava, Kayseri … İcra Dairesi’nin … sayılı dosyasında takibe konulan alacak nedeni ile davacının alacaklı olup olmadığı ve miktarı hususlarına ilişkin davadır.
Kayseri ….. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde, alacaklının …. A.ş olduğu, borçlunun … olduğu, takibin 23.085,33 TL asıl alacak, 7.392,44 TL kat öncesi işlemiş %53,82 gecikme faizi/bedeli, 393,16 TL kat öncesi işlemiş gecikme faizinin %5 gider vergisi, 1.549,19 TL işlemiş %53,82 temerrüt faizi (29/03/2019-02/05/2019) 77,46 TL temerrüt faizinin %5 gider vergisi, 5,44 TL masraf toplamı olmak üzere toplam 32.503,02 TL alacak nedeniyle ilamsız takip başlatıldığı, borçlu …’a ödeme emrinin 06/07/2019 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun itirazı üzerine İcra Müdürlüğü tarafından takibin durdurulmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
… Kayseri … Şubesi’ne, … A.ş’ye, … Bankası … Şubesi’ne, … Tapu Müdürlüğü’ne, … Çiftlik Tarım Kredi Kooperatifi’ne, … Cumhuriyet Başsavcılığı’na yazılan müzekkerelere cevap verildiği ve ilgili evrakların dosya arasına alınmıştır.
Mahkememizin 2019/423 esas, 2020/588 karar sayılı kararının Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesinin 2021/7 Esas, 2021/359 karar sayılı kararı ile kaldırılmasına karar verilmiş olduğu görülmüştür.
Grafolog bilirkişiden alınan …. havale tarihli raporda; “incelemeye konu , “kefaletname” başlıklı 24/09/2020 tarihli tarafları “kefiller, … ve …., “banka” … A.ş. Kayseri ….. Şubesi” arasında düzenlenmiş sözleşmenin konusu “…, kredi alan” olan üzeri imzalı üç sayfadan ibaret imzalı belgenin 2.(page 2 of 4) sayfasında “…” isim yazısı altında ve 3. (page 3 of 4) sayfasında “isim (unvan): …” isim yazısı altında atılı bulunan imzaların (resim 1 ve 2) …’un elinden çıktığı” kanaatine varıldığının bildirildiği anlaşılmıştır.
Bankacı bilirkişinin sunmuş olduğu …. havale tarihli raporda; “Bankanın dava dışı asıl borçludan icra takip tarihi itibariyle taksitli yatırım kredisinden kaynaklanan 23.085,33 TL asıl alacak+6.492,15 TL kat öncesi işlemiş faiz+324,61 TL kat öncesi işlemiş faizin BSMV+1.173,43 TL işlemiş temerrüt faizi+58,67 TL BSMV olmak üzere toplam 31.134,18 TL nakit alacağının bulunduğu, banka tarafından 2017 yılında kullandırılan kredide kefaletin geçerli olması için gereken şekil şartlarından, kefalet tarihinin bulunmadığı, müteselsil veya bu anlama gelecek bir ifadenin yer almadığı, kefilin ismini elle yazmadığı ve kefalet limitinin belirtilmediği görüldüğünden, davacı banka tarafından dava dışı …’a 2017 yılında kullandırılan ve takibe konu olan 22.000,00 TL tutarındaki krediye davalı …’un kefaletinin bulunmadığı” kanaatine varıldığının bildirildiği anlaşılmıştır.
İşletmeci-Bankacı-Ekonomist, Bankacı bilirkişi ve Nitelikli Hesap Uzmanından alınan ….. havale tarihli bilirkişi raporunda özetle; ” Davacı banka ile dava dışı asıl borçlu … arasında 24/09/2010 tarihinde 12 sayfadan XI ana maddeden ibaret … …. referans nolu Genel Kredi Sözleşmesi düzenlenerek imzalandığı, iş bu sözleşmenin 1 nolu ekinde 24/09/2010 tarihinde Ek-A Cari Hesap Kredi Sözleşmesi 35.000,00 TL tutarlı olarak düzenlendiği, İş bu sözleşmenin 2 nolu eki olarak düzenlenen 2 sayfadan ibaret kefaletnamenin davalı … ve dava dışı … tarafından isimleri elle yazılmadan herhangi bir tarih ve tutar belirtilmeden müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatıyla imzalandığı, bu durumda kefil … tarafından kefil olunduğu, imza inkarı üzerine imzanın kefil …’a ait olduğunun teknik bilirkişi raporu ile de tespit edildiği, 818 sayılı eski Borçlar Kanunun 484 üncü maddesi çerçevesinde kefalet miktarının gösterildiği müteselsil kefil olduğunun beyan edildiği, süresiz kefalet olduğu, imzasının alındığı sözleşmenin geçerli olduğunun değerlendirildiği taktirinin Mahkemede olduğu, yine davacı banka ile dava dışı asıl borçlu … arasında 31/10/2016 tarihinde 12 sayfadan XI ana maddeden ibaret Genel kredi Sözleşmesi düzenlenerek imzalandığı İş bu sözleşmenin 1 nolu eki olarak 31/10/2016 tarihine Ek-A Cari Hesap Kredi Sözleşmesi 50.000,00 TL tutarlı olarak düzenlendiği ve dava dışı asıl obrçlu tarafından imzalandığı, iş bu GKS’re davalı kefil …’un imzasının görülmediği, yine davacı banka ile dava dışı asıl borçlu … arasında üzerinde tarih bulunmayan bir adet daha Genel Kredi Sözleşmesi düzenlenerek imzalandığı, Yukarıda açıklama ve gerekçeleri izah edildiği üzere; Davacı banka tarafından dava dışı asıl borçluya 24.09.2010 tarihinde davalının da kefil olduğu genel kredi sözleşmesine istinaden kullandırılan taksitli kredinin kapanmış olduğu,
Davaya konu olar ve davalı …’un kefaleti bulunmayan 31.10.2016 tarihinde imzalanan genel kredi sözleşmesine istinaden kullandırıldığı, 2017 yılında kullandırılan kredi için davalı …’un kefilliğinin, imzasının görülemediği tespit edildiğinden: Davacı banka tarafından dava dışı …’a 2017 yılında kullandırılan ve takibe konu olan 22.000,.00 TL tutarındaki krediye davalı …’un kefaletinin bulunmadığı, takdiri mahkemeye ait olduğu: Mahkemece kefaletin sonraki kredi sözleşmesine istinaden verilen kredileri de kapsayacağına karar verilmesi durumunda da; Bankanın dava dışı asıl borçludan taksitli yatırım kredisinden kaynaklanan 29.902,09 TL asıl alacak tutarına temerrüt tarihinden icra takip tarihine kadar 4553,82 temerrüt faiz oranı uygulanarak yaptığımız hesaplamaya göre, davacı bankanın dava dışı asıl borçludan icra takip tarihi itibariyle taksitli yatırım kredisinden kaynaklanan 29.902 09 TL asıl alacak + 1.966,96 TL faiz + 98,35 TL BSMV toplam 31.967,39 TL nakit alacağının bulunduğunun hesaplandığı; Yine, yukarıda da izah edildiği üzere, Banka tarafından gönderilen ihtarname incelendiğinde ihtarnamelerde muhatap olarak asıl borçlu … ve dava dışı …’un belirtildiği, davalı …’un muhatap olarak belirtilmediği, ancak ilgili iktarnamenin bir suretinin 5353836396904 barkat numarası ile … adına taahhütlü olarak gönderildiği, gönderilen ihtarnamenin davalıya 13.03.2019 tarihinde teslim edildiği; buna göre barçlu kefil … adına keşide edilmeyen ihtarname ile temerrüdün koşullarının ulaşmadığı kancatine varılırsa, … bakımından temerrüt tarihinin 02.05.2019 icra takip tarihi olarak kabul edilerek yapılan alternatifli hesaplamalar çerçevesinde; İcra takip tarihinde taleple bağlılık kuralı gereğince kabul edilen asıl alacak tutarına 29.03.2019 tarihinden 02.05.2019 icra takip tarihine kadar % 24 akdi faiz oranı ile yaptığımız hesaplamaya göre; Bankanın dava dışı asıl borçludarı icra takip tarihi itibariyle taksitli yatırım kredisinden kaynaklanan 23.085,33 TL asıl alacak + 6.492 15 TL kat öncesi işlemiş faiz + 324.61 TL kat öncesi işlemiş faizin BSMV + 667,89 TL işlemiş kat sonrası akdi faizi + 33,39 TL BSMV olmak üzere toplam 30.603 37 TL nakit alacağının hesaplandığı” kanaatine varıldığının bildirildiği anlaşılmıştır.
Mahkememizce Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi’nin 2021/7 E, 2021/359 K sayılı kaldırma kararı gereğince eksik evrakların temini sonucunda bilirkişi heyetinden 27/09/2021 tarihli rapor alındığı ve raporda davalının imzası rapor ile teyit edildiği üzere kefaletinin bulunduğu 24/09/2010 tarihli Genel Kredi Sözleşmesi’nden kaynaklı borcun kapatıldığı ve yeni düzenlenen 31/10/2016 tarihli Genel Kredi Sözleşmesi’nde davalının kefaletinin olmadığının belirtildiği görülmüş olmakla, söz konusu raporun bu hali ile denetime açık ve yeterli olduğu mahkememizce değerlendirilmiş ve bu hali ile davacının davalıdan takibe konu alacak nedeni ile alacaklı olmadığı anlaşılarak davanın reddine, davalı tarafça takibin haksız ve kötü niyetle yapıldığı ispatlanamadığından İİK Mad.67 gereğince davalı tarafın tazminat talebinin reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenler ile;
1-Davanın REDDİNE,
2-Davalı tarafça takibin haksız ve kötü niyetle yapıldığı ispatlanamadığından İİK Mad.67 gereğince davalı tarafın tazminat talebinin reddine,
3-Alınması gereken 59,30 TL maktu karar ve ilam harcından dava açılırken davacıdan peşin olarak alınan 544,80 TL harcın mahsubu ile artan bakiye 485,50 TL’nin karar kesinleştiğinde ve talebi halinde davacıya iadesine,
4-Kararın kesinleşmesi halinde imza asıllarının ilgili kurumlara iadesine,
5-Davacı tarafından yargılama boyunca yapılan yargılama harç ve giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı tarafça yargılama boyunca yapılan 45,00 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-Davacı tarafından yatırılan gider avansından artan kısmının karar kesinleştiğinde ve talebi halinde davacıya iadesine,
8-Davalı lehine A.A.Ü.T. Uyarınca 6.184,34 TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
9-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-11-13. maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen olan 1.320,00 TL (yargılama gideri) davacıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına,
Dair, davacı ve davalı vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı.17/11/2021

Katip …..
¸e-imzalıdır

Hakim …..
¸e-imzalıdır