Emsal Mahkeme Kararı Kayseri 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/166 E. 2021/959 K. 11.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. KAYSERİ 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas – Karar No: 2021/166 Esas – 2021/959
T.C.
KAYSERİ
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2021/166 Esas
KARAR NO : 2021/959

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : …-…- …
VEKİLİ : Av. … – …
DAVALI : … – …
VEKİLİ : Av. … – …
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : …
KARAR TARİHİ : 11/11/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 15/11/2021
Davacı tarafça davalı taraf aleyhine mahkememize açılan davanın yapılan açık duruşmaları sonunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde; davacının davalı şirketin alt yüklenici olarak bulunduğu … İli …. İlçesi …. Mah. …. TOKİ yapımında …-… tarihleri arasında inşaatın kilit taşı yapımında ve çevre düzenlemesinde aylık 8.500,00-TL+KDV karşılığı kepçeyle çalıştığını, çalışılan günler nedeniyle fatura kesildiğini, davacının kepçeyi bizzat kullandığını, davacının bu nedenle davalı şirkete fatura kestiğini ve davalı tarafça bir takım faturaların ödenmesine rağmen takip konusu edilen fatura bedellerinin ödenmediğini, bakiye kalan miktarın tahsili amacıyla Kayseri İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ile takip başlatıldığını, davalı tarafça borca ve ferilerine itiraz edildiğini, arabuluculuk görüşmelerinde anlaşma sağlanamadığını, bu nedenlerle davanın kabulü ile takibe yapılan itirazın iptali ile takibin devamını, davalı adına kayıtlı mal ve haklar üzerine ihtiyati tedbir konulmasını, %20 den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya tahmilini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA: Davalı vekili cevap dilekçesinde; davalı şirketin davacıya hiçbir borcunun bulunmadığını, tarafların ticari ilişkisinin bulunmadığını, somut olayda yapılmış kilitli taş ve çevre düzenlemesi işi varsa dahi işin asıl sahibinin davalı olmadığını, dava dilekçesinde belirtildiği üzere …olduğunu, davalı şirketin pvc imalatı yaptığını, davalı şirket ile …ile başka bir iş için sözleşmeleri olsa ile dava konusu iş ile ilgili herhangi bir sözleşme ilişkileri bulunmadığını, davacının iddia ettiği gibi iş sahibinin davalı olmadığını, yüklenici de olmadığını, faturalarda davalı şirket yetkilisine ait imza bulunmadığını, davaya konu faturaların davalı defterinde yer alsa dahi faturalara konu işlerin davalı tarafından yapılmadığını, faturalara konu işin davalı tarafından yapılmadığından ve davacı taraf ile davalı arasında herhangi bir ticari ilişki söz konusu olmadığından faturaların hata ile davalı şirketin ticari defterlerine işlenmesinin davalının davacıya borçlu olduğunu göstermediğini, ticari ilişkiyi de kanıtlamadığını, bu nedenler davanın görevsizlik nedeniyle reddini, davanın esastan reddini, %20 den az olmamak üzere tazminata hükmedilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacıya yükletilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE: Dava, eser sözleşmesinden kaynaklı davacı yüklenicinin davalı iş sahibinden yapılan iş (eser) bedelinin tahsili istemiyle başlatılmış icra takibin vaki itirazın iptali ile takibin devamına ilişkindir.
Eldeki dava, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun yürürlüğe girdiği 01.07.2012 tarihinden sonra açılmış olup; 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 4. maddesine göre, bir davanın ticari dava sayılması için ya uyuşmazlık konusu işin taraflarının her ikisinin birden ticari işletmesiyle ilgili olması ya da tarafların tacir olup olmadıklarına veya işin tarafların ticari işletmesiyle ilgili olup olmamasına bakılmaksızın Türk Ticaret Kanunu veya diğer kanunlarda o davaya asliye ticaret mahkemesinin bakacağı yönünde düzenleme bulunması gerekir. Buna karşılık Türk Ticaret Kanunu’nun 4. maddesi uyarınca, tarafların tacir olup olmamasına bakılmaksızın ticari dava sayılan havale, vedia ve fikir ve sanat eserlerine ilişkin uyuşmazlıklardan doğan davalar herhangi bir ticari işletmeyi ilgilendirmiyorsa. ticari dava vasfını kaybedecektir. Yine, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 19/2. maddesi uyarınca, taraflardan biri için ticari iş sayılan bir işin diğeri için de ticari iş sayılması, davanın niteliğini ticari hale getirmeyecektir. Zira, Türk Ticaret Kanunu, kanun gereği ticari dava sayılan davalar haricinde, ticari davayı ticari iş esasına göre değil, ticari işletme esasına göre belirlemiştir. İşin ticari nitelikte olması davayı ticari dava haline getirmez. Türk Ticaret Kanunu’nun 5/1. maddesinde aksine hüküm bulunmadıkça, dava olunan şeyin değerine veya tutarına bakılmaksızın, asliye ticaret mahkemesinin tüm ticari davalar ile ticari nitelikteki çekişmesiz yargı işlerine bakmakla görevli olduğu belirtilmiştir.
Dava konusu somut olayda; davacı gerçek kişi tarafından davalı ticaret şirketi aleyhine eser sözleşmesinden kaynaklı dava ikame edildiği, davanın her iki tarafın ticari işletmesi ile ilgili olmadığı, davalının ticari işletmesi bulunmakla birlikte davacının ticari işletmesi bulunmadığı, tacir olmadığı, işletme hesabı esasına göre defter tutan esnaf odasına kayıtlı bir esnaf olduğu, işletmesinin esnaf işletmesi olduğu, davanın mutlak ticari davalar arasında yer almadığı anlaşılmakla; davanın HMK 114/1-c delaletiyle HMK 115/2 gereği (Usul) Görev yönünden reddine, davaya bakmakla görevli mahkemenin asliye hukuk mahkemesi olması sebebiyle davanın görev yönünden usulden reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Mahkememizin görevsizliği sebebiyle 6100 Sayılı HMK. 115/2 maddesi gereğince davanın usulden reddine,
2-Kararın kesinleşmesinden itibaren 2 hafta içinde talep halinde dosyanın görevli Kayseri Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine,
3-Kararın kesinleşmesinden itibaren iki haftalık süre içinde görevli mahkemeye gönderme talebinde bulunulmaması durumunda HMK. 20. maddesi gereğince davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğine,
4-6100 sayılı HMK. 331/2. maddesi uyarınca harç, yargılama gideri ve vekalet ücretinin görevli mahkemede değerlendirilmesine,
Dair, davalı vekilinin yüzüne karşı, davacının yokluğunda, kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde mahkememize veya bulunulan yer asliye ticaret mahkemesine verilecek dilekçe ile istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı.11/11/2021

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır