Emsal Mahkeme Kararı Kayseri 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/763 E. 2021/854 K. 20.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KAYSERİ 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2020/763 Esas – 2021/854
T.C.
KAYSERİ TÜRK MİLLETİ ADINA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2020/763 Esas
KARAR NO : 2021/854

HAKİM : ….
KATİP : …

DAVACI : ….
VEKİLİ :….
DAVALI : ….
VEKİLİ : ….
DAVA : İtirazın İptali (İnanç Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : ….
KARAR TARİHİ : 20/10/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 15/11/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (İnanç Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalıya ait … plakalı kamyonetin davacı sigorta şirketi tarafından ZMSS poliçesi kapsamında sigortalı olduğunu, … tarihinde davalının söz konusu aracı ile geri geri gelirken park halinde bulunan … plakalı araca çarptığını ve hasarlı kazaya sebep olup tutanak tutulmadan kaza mahallini terk ettiğini, Kayseri Trafik Denetleme Şube Müdürlüğü tarafından düzenlenen … tarihli tutanakta davalının 2918 sayılı yasanın 84/L ve 81/2 maddelerini ihlal etmesi nedeni ile kusurlu olduğunun tespit edildiğini, davacının bu kaza nedeni ile zarar gören şirkete 27/07/2020 tarihinde 9.277,74 TL ve 28/02/2020 tarihinde 7.183,65 TL olmak üzere toplam 16.962,50 TL ödeme yaptığını, davacının poliçe ve yasa kapsamında ödediği bedeli davalıdan talep edebileceğini, davacının yapmış olduğu ödeme nedeni ile … plakalı araç maliki olan Vuslat şirketinden 01/07/2020 tarihli ibranameyi almış olduğunu, bu kapsamda temlik hakkının da bulunduğunu, davalının ZMMS genel şartlar B/4- f maddesine aykırı davrandığını, davalı hakkında takip başlatıldığını, davalının takibe itirazı üzerine arabuluculuğa başvurulmasına rağmen sonuç alınamadığını belirterek tedbir ile itirazın iptali ile icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalının cevap dilekçesi sunmadığı ve böylece HMK madde 128 gereği bütün vakaları inkar etmiş sayılacağı anlaşılmıştır.
YARGILAMA VE GEREKÇE:
Dava, İ.İ.K. mad. 67 gereğince açılan itirazın iptali davasıdır.
Kayseri Genel İcra Dairesi’nin … sayılı takip dosyasının incelenmesinde, alacaklının ….. …, borçlunun … olduğu, takibin 28/02/2020 faiz başlangıç tarihli, 7.183,65 TL tutarlı ve 27/07/2020 faiz başlangıç tarihli 9.277,74 TL tutarlı alacak nedeniyle takip başlatıldığ, borçluya ödeme emrinin 02/10/2020 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun itirazı üzerine İcra Müdürlüğü tarafından takibin durdurulmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
Kayseri Trafik Tescil Şube Müdürlüğü’ne, ….. Sigorta A.ş’ye, …. Vergi Dairesi Müdürlüğü’ne, ….. Vergi Dairesi Müdürlüğü’Ne, ….Vergi Dairesi Başkanlığı’na, …..Şirketi Genel Müdürlüğü’ne yazılan müzekkerelere cevap verildiği ve ilgili evrakların dosyaya eklenmiş olduğu görüldü.
Davacı vekilinin ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz talebinin, mahkememizin …. tarihli müteferrik karar ile reddine karar verildiği anlaşılmıştır.
Mahkememizce Sigorta Alanında Uzman bilirkişi ile Makine Mühendisi Bilirkişi heyetinden alınan….havale tarihli raporda; Dava dosyası bilgilerine göre, ….plakalı aracın …. tarihli hasarından dolayı parça ve işçilik toplam tutarının 16.851,40 TL KDV dahil (14.280,00 KDV hariç) olabileceği, araç hasarı nedeni ile yapılan ödemenin araç hasarı ile uyumlu olduğu, Davacı sigorta şirketinin kendi akidi olan davalı-sigortalısına rücu etme şartlarının oluşmadığı, mahkemenin aksi kanaatte olması halinde, davacı şirketinin davaya konu hasar sebebiyle üçüncü kişilere ödeme yaptığı tarih itibariyle rücu borçlusu olan davalı sigortalının temerrüde düşmüş olacağı, faiz başlangıç tarihinin ödeme tarihi olarak kabul edilmesi gerektiği, davacının yasal faiz talep ettiği için taleple bağlılık gereği hasar bedelinin üçüncü kişiye ödeme tarihinden itibaren yasal faiz istenebileceği sonuç ve kanaatine varıldığının bildirildiği anlaşılmıştır.
Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi’nin 2021/1436 E, 2021/1519 K sayılı kararında “ … ZMMS genel şartları B.4/f bendi kapsamında sigorta şirketinin sigortalısına rücu hakkının doğumu için iki sebebin bir arada bulunması gerekmektedir. a)-Meydana gelen trafik kazasının “bedeni hasar”a neden olması gerektiği aşikardır. b)-Rücu için gerekli olan ikinci sebep ise, sigortalı araç sürücüsünün olay yerini terk sebebinin ZMMS genel şartları B.4/f bendi kapsamında “tedavi” veya “yardım amaçlı sağlık kuruluşuna gitme”, “can güvenliği nedeniyle uzaklaşma” gibi zorunlu hallerden birine dayanması gerekmektedir. Somut olayda, sigortalı aracın sürücüsünün geçerli bir mazeret olmaksızın kaza mahallini terk ettiği ve kazanın bedeni hasara sebebiyet verdiği, ZMSS Genel Şartlarının B.4-f. maddesi uyarınca sigorta şirketinin kendi sigortalısına rücu hakkı bulunduğu alınan bilirkişi raporuna göre davalıya ait araç sürücüsünün kazanın meydana gelmesindeki kusur oranına göre davacı sigorta şirketi tarafından ödenen hasar bedelinin 6.691,09-TL ‘sinden ( ….. plakalı aracın hasarı için ödenen 1.441,09-TL ile … plakalı aracın hasarı için ödenen 5.250,00 TL toplamı) sorumluğunun bulunduğu sabittir.” Denildiği görülmüş olup, rücu için bedeni hasarın meydana gelmesinin gerekli olduğu ancak olayımızda buna ilişkin bir bilgi ve delilin olmadığı, …..tarihli trafik kazası tespit tutanağında da sadece maddi hasarlı kazadan bahsedildiği anlaşılmıştır.
Mahkememizce yapılan yargılama sonucunda, her ne kadar davacı tarafça yapılan ödemenin davalı taraftan poliçe kapsamında iadesi amacı takip yapılmış ve takibe itiraz üzerine mahkememizde dava açılmış ise de, davalı tarafça sigorta şirketine sunulan …. tarihli dilekçede kendisi tarafından diğer araca çarpıldığının belirtilmiş olması ve park halinde olan araca çarpılmış olması nedeni ile kusur raporu alınmasına gerek görülmemiş, delillerin toplanmasından sonra bilirkişi heyetinden rapor alınmış ve heyetin ….. tarihli raporunda bedeni hasar olmaması nedeni ile davacının rücu şartlarının oluşmadığını belirtmiş olduğu görülmüş olup, yukarda yazılı içtihatta dikkate alındığında bilirkişi raporunun yeterli ve hükme esas alınabilecek nitelikte olduğu anlaşılmış ve davacı yönünden rücu şartının gerçekleşmediği değerlendirilmiş ve böylece davanın reddine, davalı tarafça takibin haksız ve kötü niyetle yapıldığı ispatlanamadığından davalı tarafın tazminat talebinin İİK madde 67/2 gereğince reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenler ile;
1-Davanın REDDİNE,
2-Davalı tarafça takibin haksız ve kötü niyetle yapıldığı ispatlanamadığından davalı tarafın tazminat talebinin İİK madde 67/2 gereğince reddine,
3-Alınması gereken 59,30 TL maktu karar ve ilam harcından davacıdan peşin olarak alınan 204,87 TL peşin harçtan mahsubu ile artan bakiye 145,57 TL’nin karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
4-Davacı tarafça yapılan yargılama ve harç giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafça yapılan herhangi bir yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davacı lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
7-Davalı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden davalı lehine A.A.Ü.T uyarınca 4.080,00 TL maktu vekalet ücreti takdirine, takdir edilen vekalet ücretinin davacı taraftan alınarak davalıya verilmesine,
8-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-11-13. maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin (yargılama gideri) davacıdan alınarak HAZİNE’YE GELİR KAYDINA,
9-Davacı tarafından yatırılan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair, davacı ve davalı vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı.20/10/2021

Katip ….
(e imzalıdır)

Hakim ….
(e imzalıdır)