Emsal Mahkeme Kararı Kayseri 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/716 E. 2021/824 K. 14.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. KAYSERİ 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas – Karar No: 2020/716 Esas – 2021/824
T.C.
KAYSERİ
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2020/716 Esas
KARAR NO : 2021/824

HAKİM :….
KATİP : ….

DAVACI : …..
VEKİLİ : Av. ….
DAVALI : ….
DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : ….
KARAR TARİHİ : 14/10/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 18/10/2021
Davacı tarafça davalı taraf aleyhine mahkememize açılan davanın yapılan açık duruşmaları sonunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde; davanın bonodan kaynaklı menfi tespit davası olduğunu, ticari iş olsa dahi menfi tespit davalarının niteliği gereği arabuluculuğa tabi olmadığını, bu konuda Bölge Adliye Mahkemeleri arasında mevcut olan uyuşmazlık, Yargıtay 19. Hukuk Dairesi’nin 13.02.2020 Tarih 2020/85 E., 2020/454 K. Sayılı kararı (EK-1) ile giderildiğini, bu nedenle, ticari iş niteliğindeki davadan önce arabuluculuğa başvuru zorunlu olmadığını, davacıya karşı, …. İcra Dairesi’nin … sayılı dosyası ile icra takibi yapıldığını, yapılan takip daha sonra … İcra Dairesi’nin … sayısını aldığını, işbu takibe konu bononun düzenlenme tarihi ……, ödeme tarihi …., keşidecisi … olduğunu, davacı şirketin bu bonoda ciranta konumunda olduğunu, alacaklı görünen şirket bu takibe, ödememe protestosu düzenletmediğini, TTK gereği kambiyo senetlerinde, hamilin müracaat borçlularına (Lehdar ve cirantalara) başvuru hakkı, protesto tarihinden itibaren bir yıl geçmekle zamanaşımına uğradığını, bahse konu takip ise, protesto tarihinden yaklaşık üç yıl sonra yapıldığını, ayrıca işbu takipte, bono borçlusu ile cirantalar, müşterek borçlular olarak gösterildiğini, icra Dairesi’nce davacı şirkete ödeme emri gönderildiğini, 20.10.2020 tarihinde bu ödeme emrine ve takibe itiraz edildiğini, …..İcra Hukuk Mahkemesi’nin ….. E. Sayısına kaydolduğunu ve anılan dosyanın derdest olduğunu, söz konusu bonodan dolayı davacının, alacaklı görünene borçlu olmadığının ispatı hususunda davacının hukuki yararının mevcut olduğunu, zira İcra Hukuk Mahkemesi nezdinde itiraz ve/veya şikayet yolu ile takibin iptali talep edilebilse de, bu yönde verilecek bir karar, alacaklı görünenin takip dayanağı yaptığı bononun varlığını (ve bu bono metninde mündemiç alacağı) ortadan kaldırmayacağını, bahse konu takibin kambiyo senetlerine özgü olması ve kambiyo senetlerinin koşulsuz şartsız bir alacak ispatı niteliği göz önüne alındığında, müvekkile karşı aynı bonoya dayanarak yeniden takip yapılması mümkün olduğun, bu şekilde yapılabilecek takipler ile davacının, zamanaşımına uğramış bir bono sebebiyle sürekli cebri icra tehdidi altında kalacağını, dolayısıyla işbu bono nedeniyle, davacının alacaklı görünene herhangi bir borcunun olmadığının davacının hukuki yararının mevcut olduğunu, davacı bakımından zamanaşımı süresi dolduktan çok uzun süre sonra müvekkil aleyhine takip yapan davalının kötüniyetli olduğunu, davalı şirketin davacı aleyhine takip yaparken, zamanaşımına uğramak üzere olan bir bonodan doğan hakkını, “Nasıl olsa birinden tahsil ederim” düşüncesiyle bono keşidecisi ile birlikte, müracaat borçlularına da yöneltmiş olması kötüniyetinin de açık göstergesi olduğunu, kambiyo senedinin zamanaşımına uğradığı iddiası, hukuki nitelik olarak “senet metninden anlaşılan def’i”dir, yani alacaklı görünenin, takip dayanağı yapılan bono bakımından, “davacıya başvuru hakkının zaman aşımına uğramış olduğu” hususunu bilmediğini iddia etme olanağı olmadığını, bu bono metninde mündemiç alacak bakımından, hamilin, davacıya başvuru hakkının sona ermiş olduğu hususu, zaten bono metninde yazılı “vade” den, doğrudan anlaşıldığını, davacının bu bono nedeniyle borçlu bulunmadığını iddia etmesi için, bononun keşide edilmesine neden olan temel ilişki ile ilgili bir savunma yapmasına da gerek olmadığını, davacının bu bonoda “keşideci DEĞİL”, “Müracaat borçlusu” olup, senet metni, alacağın zamanaşımına uğrayıp uğramadığını – dolayısıyla takip konusu yapılıp yapılamayacağını belirlemede yeterli olduğunu, alacaklı görünen, bu hususu bilebilecek durumda olmasına rağmen kötüniyetli biçimde müvekkil aleyhine takip başlattığını, bu nedenlerle Keşidecisi …, lehdarı … olan, örneği dilekçemize ekli olup, aslı, Davalı tarafça İcra Müdürlüğü kasasına ibraz edilmiş olan; ….. düzenleme ve ….. vade tarihli, 4.200,00 TL bedelli bono nedeniyle bono bedeli olan 4.200,00 TL tutarında bonodan dolayı davacı aleyhine kambiyo senetlerine özgü takip yoluyla başlatılan … İcra Dairesi’nin … sayılı dosyası nedeniyle de karar tarihi itibariyle icra dosyasının kapama tutarı kadar davacının davalı alacaklı görünene borçlu olmadığının tespitini,İİK m. 72 gereğince, müvekkil aleyhine kötniyetli biçimde takip başlatan alacaklı görünen davalı aleyhine, alacak tutarının %20’sinden az olmamak üzere tazminata hükmedilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasını talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA: Davalı tarafça cevap dilekçesi sunulmadığı anlaşılmıştır.
DELİLLER : … İcra Dairesi’nin … sayılı dosyası, bono aslı, bilirkişi incelemesi.
GEREKÇE: Dava, kambiyo senedinden kaynaklı ciranta konumundaki davacının hamil niteliğinde olan davalıya yönelik takipten sonra açılmış menfi tespit davasıdır.
Dosya içerisine getirtilen dava ve takip konusu kambiyo senedinin bono vasfında olduğu, düzenleyenin dava dışı …, lehtarın … olduğu, düzenleme tarihinin …, vade tarihinin … olup 4.200,00-TL bedelli olduğu, lehtar … tarafından ciro yoluyla dava dışı ….’ye devredildiği, bu şirket tarafından yine ciro yoluyla davacı ……..’ne devredildiği ve davacının ciro yoluyla senedi davalıya devrettiği, davalının yetkili hamil olarak protesto düzenlettikten sonra icra takibi başlattığı, takip tarihinin dosyaya getirtilen icra kapak hesabına göre ……olduğu, takipte kesinleşen tutarın senet bedeli 4.200,00-TL ile takip tarihine kadar işlemiş faiz tutarı olan 1.423,97-TL ilave edilmek suretiyle 5.623,97-TL olduğu anlaşılmaktadır.
6102 Sayılı TTK m.778 yollamasıyla bonolara uygulanacak olan TTK m.749/2 hükmü uyarınca hamilin, cirantalarla düzenleyene karşı ileri süreceği istemler, süresinde çekilen protesto tarihinden veya senette “gidersiz iade olunacaktır” kaydı varsa vadenin dolduğu tarihten itibaren 1 (bir) yıl geçmekle zaman aşımına uğrar. Öğretide de son hamilin, cirantalar veya düzenleyene (keşideciye) yahut bunlar lehine aval veren şahsa karşı açacağı dava ile, ödeyen cirantanın kendinden önce gelen borçluya karşı açacağı dava zaman aşımı yönünden farklı tutulmuş; son hamilin keşideciye veya cirantalara yahut bunlara aval verene karşı açacağı dava “1 (bir) yıllık” zaman aşımı süresine tabi tutulmuştur (Kıymetli Evrak Hukuku-Fırat Öztan, 22.Bası, Ankara 2018, s.190). Dolayısıyla son hamil sıfatıyla davalının davacı hakkında ciranta olması dolayısıyla açacağı dava yahut başlatacağı icra takibinde zamanında keşide edilmiş bulunan bir protestonun tarihinden itibaren 1(bir) yıllık süreye tabidir.
Dosya kapsamında davacının sunmuş olduğu delil ve belgelerden davalının çekmiş olduğu protesto tarihi tespit edilememiş ise de vadesi gelmiş bir bonoda protestonun vade gününü takip eden 2 (iki) iş günü içinde çekilmesi icap eder (TTK m.778/1 yollamasıyla uygulanacak olan m.714/3).
Tüm dosya kapsamından davalının … vade tarihli dava ve takip konusu bonoya ilişkin 2 (iki) iş günü içerisinde protesto düzenlettirmesi icap ettiği, protesto çekilmesi için gerekli olan 2 (iki) iş günü süresinin de dolmasından itibaren 1 (bir) yıl içerisinde davacı ve diğer cirantalar hakkında dava açabileceği gibi icra takibi de başlatabileceği ancak davalının bu süreler geçirildikten sonra 2018 yılı içerisinde icra takibi başlattığı anlaşılmakla davacının dava ve takip konusu bonodan kaynaklı borçlu olmadığının tespitine karar verilmiş ve aşağıdaki gibi hüküm tesis edilmiştir.
Davalının kötü niyetli icra takibi başlattığı, davacının dosyaya sunduğu delil ve belgelerden kanıtlamamış olmakla davacının tazminat talebinin reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-DAVANIN KISMEN KABULÜ ile; … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasına konu … keşide tarihli, … vade tarihli, 4.200,00-TL bedelli lehtarı …, keşidecisi … olan bono nedeniyle ve icra takibinde kesinleşen 5.623,97-TL üzerinden davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine, fazla istemin reddine,
2-Davacının tazminat talebinin reddine,
3-Alınması gereken 286,90-TL nispi karar ve ilam harcının davacıdan peşin olarak alınan 96,05-TL harçtan ve 17,47-TL tamamlama harcından mahsubu ile eksik bakiye 173,38-TL’nin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafça yapılan 158,25-TL ilk dava açma gideri, 17,47- TL tamamlama harcı, 45,00-TL davetiye ve posta müzekkere gideri olmak üzere toplam 220,72-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Artan gider avansı olması halinde karar kesinleştiğinde ve talepleri halinde ilgili taraflarına iadesine,
6-Davacı lehine 4.080,00-TL maktu vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde Mahkememize veya bulunulan yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek dilekçe ile İstinaf Yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı.14/10/2021

Katip …..
¸e-imzalıdır

Hakim …..
¸e-imzalıdır