Emsal Mahkeme Kararı Kayseri 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/642 E. 2021/723 K. 29.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KAYSERİ 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
KAYSERİ TÜRK MİLLETİ ADINA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2020/642 Esas
KARAR NO : 2021/723
HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … -(T.C. …) …
VEKİLİ : Av. … –
DAVALI : … – …
VEKİLİ : Av. … –
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ :
KARAR TARİHİ : …
KARAR YAZIM TARİHİ : 07/10/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;davacının davalıya sattığı ürünlerden kaynaklı alacağı olduğunu, davalının ödeme yapmaması nedeni ile faturalar nedeni ile takip başlatıldığını, davalının takibe itiraz etmesi nedeni ile arabuluculuğa başvurulmasına rağmen sonuç alınamadığını belirterek davalının takibe itirazı ile icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davaya konu faturalardan davalının icra takibi ile haberdar olduğunu, faturalara ilişkin teslim alan ve teslim eden bölümlerinde de isim ve imza bulunmadığını, kaldı ki davalıya bu fatura karşılığında davacı tarafından herhangi bir ürünün de verilmediğini ve mal teslimi yapılmadığını, hatta mal teslimine ilişkin hiç bir emare delili bile bulunmadığını, bu konuda ispat yükünün davacı üzerinde olduğunu, 6100 sayılı HMK’nın 200.maddesi uyarınca bu ispatın yazılı delille (senetle) kanıtlanmasının zorunlu olduğunu, akdi ilişkinin inkarı nedeniyle fatura düzenlenmesi ve bu faturanın davacı defterlerinde kayıtlı olmasının ve faturaya itiraz edilmemiş olmasının tek başına akdi ilişkinin kanıtı olamayacağını, sözleşmesel ilişkiyi, malın alıcıya teslim edildiğini ve faturanın da bu akdi ilişki nedeniyle düzenlendiğini ispat yükünün davacı tarafa ait olduğunu belirterek davanın reddi ile tazminata karar verilmesini talep etmiştir.
YARGILAMA VE GEREKÇE:
Dava, İİK 67.maddesi uyarınca açılmış itirazın iptali davasıdır.
… İcra Dairesi’nin … sayılı takip dosyasının celbi ile incelenmesinde, alacaklının … olduğu, borçlunun … olduğu, takibin… tarihli 19.482,12 TL ve … tarihli 18.556,56 TL miktarlı faturalar nedeniyle ilamsız takip başlatıldığı, borçluya ödem emrinin … tarihinde tebliğ edildiği, davalının itirazı üzerine İcra Müdürlüğü tarafından takibin durdurulmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
Kayseri Mimarsinan Vergi Dairesi’ne yazılan müzekkereye cevap verildiği ve ilgili evrakların dosya arasına alınmış olduğu anlaşılmıştır.
Dava konusu talep yönünden mahkememizin görevli olup olmadığının tespiti için yazılan müzekkerelere cevap verilmiş olduğu ve davacı ile davalının bilanço usulüne göre defter tuttuğunun belirtilmesi ile mahkememizin görevli olduğu anlaşılmış ve bu şekilde yargılamaya devam edilerek esas hakkında karar verilmiştir.
Mahkememizce Mali Müşavir bilirkişiden alınan … tarihli raporda; Davacının 2019-2020 yılı yevmiye, kebir ve envanter defterinin açılış tasdiklerinin, kapanış tasdikine tabi yevmiye defterinin kapanış tasdiklerinin süresinde yapıldığı, defter kayıtlarının birbirini doğruladığı görüldüğü, davacının 2019-2020 yılı ticari defterinin HMK 222/2 uygun olduğu tespit edildiği, davalı ticari defterlerinin inceleme gününde ibrazı olmadığından inceleme yapılamadığını, dosya kapsamı ve davacı defter kayıtlarının incelenmesi neticesinde aşağıdaki görüş ve kanaatlere varıldığı, a-Asıl Alacak Bakımından; Mahkemece, takip ve davaya konu faturaların tarafların Form BA/BS lerinde kayıtlı olmaları nedeniyle, takibe konu fatura ve içeriğinin davalıya teslimini kabul etmesi, davalının ödemeye dönük herhangi bir yazılı belge ibrazının olmaması ve davacı kayıtlarında da davalı lehine bir kaydın olmaması durumunu da davalının ödeme yapmadığı şeklinde kabul etmesi halinde; davacının takip tarihi ….. itibarı ile davalıdan 38.038,68 TL asıl alacaklı olacağı kanaatine varıldığı, b-İşlemiş Faiz Bakımından; Davalının takip talebinden önce yazılı olarak temerrüde düşürüldüğüne dair herhangi bir belgeye rastlanmadığı, davalının iddiası da bu yönde olup, takibe konu faturalardan ödeme emriyle haberdar olduğu, 1- Mahkemenin takip öncesi temerrüdün oluşmadığını kabul eder ise; takip öncesi faiz işlemeyeceğinden bu yönde bir hesaplama yapılmayacağı, 2- Mahkemenin takip öncesi temerrüdün fatura tarihleri itibarı ile gerçekleştiğini kabul eder ise; takip öncesi faiz hesabı her bir fatura için ayrı ayrı aşağıdaki gibi olacağı, a-Takibe konu … Nolu ….tarihli 18.556,56 TL bedelli fatura için işlemiş faiz tutarının 2.029,40 TL olacağı hesap edilmiş olduğ, takip talebinde 1.952,13 TL talep edildiği, b- takibe konu … Nolu … tarihli 19.482,12 TL bedelli fatura için işlemiş faiz tutarının 1.974,50 TL olacağı hesap edildiği, takip talebinde 1.893,37 TL talep edilmiş olduğunun bildirildiği anlaşılmıştır.
Yargıtay 19. Hukuk Dairesi’nin 2014/7040 E, 2015/4465 K sayılı kararında “Mahkemece, yapılan yargılama, toplanan deliller neticesinde, asıl davanın ve birleşen davanın davalısı her ne kadar faturalara konu malları teslim almadığını savunmuş ise de, vergi dairesine internet ortamında verdiği Eylül/2012 dönemine ait FORM BA beyannamesi ile asıl davanın ve birleşen davanın davacısı şirketten 4 adet fatura karşılığı mal aldığını beyan ettiği, bu durumun faturalarda yazılı emtianın teslim alındığı anlamına geldiği, icra takiplerine itirazın haksız olduğu gerekçeleri ile asıl davanın ve birleşen davanın kabulüne, …..İcra Müdürlüğü’nün…. ve …. Esas sayılı dosyalarından yapılan takibe davalı tarafından itirazların iptaline, takiplerin devamına, asıl alacağın % 20’si oranında inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm asıl ve birleşen davanın davalısı vekilince temyiz edilmiştir.(Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, asıl ve birleşen davanın davalısı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA) görülmüş” denildiği görülmüştür.
Davalı tarafın delilleri arasında yemin delilinin olması nedeni ile davalı vekiline mahkememizin … tarihli celsesinde yemine başvurup başvurmayacakları hususu hatırlatılmış olup, davalı vekilince yemine dayanmayacaklarının belirtilmiş olduğu görülmüştür.
Mahkememizce yapılan yargılama sonucunda; her ne kadar davalı tarafça davanın reddine karar verilmesi talep edilmiş ise de, takibe konu faturaların davalı tarafça form BA ile vergi dairesine beyan edilmiş olması ile yukarda belirtilen içtihat gereğince davacının mal teslimini ispat ettiği anlaşılmış olup davalı tarafça ise ödemenin ispat edilmediği ve yemin deliline de dayanılmadığı görülmekle, mali müşavir bilirkişisinin … tarihli bilirkişi raporuna göre davacının defter kayıtlarına göre davalıdan 38.038,68 TL alacaklı olduğu anlaşılmış ve bu bedel yönünden davanın kabulüne karar verilmesi gerekmiş olmakla birlikte davacı tarafça her ne kadar takipte faiz talebinde bulunulmuş ise de, takipten önce davalının temerrüde düşürüldüğüne ilişkin dosyaya yazılı delil sunulmadığı ve bu şekilde söz konusu talebin ispatı olmadığı anlaşılmakla davacının bu talebi yerinde görülmemiş ve böylece davanın kısmen kabulü kısmen reddi ile, … İcra Müdürlüğü’nün … sayılı dosyasına davalı tarafça yapılmış olan itirazın kısmen iptali ile takibin 38.038,68 TL asıl alacak üzerinden devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine, kabul edilen asıl alacak bedeli olan 38.038,68 TL’nin %20 si oranında icra inkar tazminatının İİK madde 67 gereğince davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, davalı tarafça takibin haksız ve kötü niyetle yapıldığı ispatlanamadığından davalı tarafın tazminat talebinin İİK madde 67/2 gereğince reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenler ile;
1-DAVANIN KISMEN KABULÜ KISMEN REDDİ İLE, … İcra Müdürlüğü’nün … sayılı dosyasına davalı tarafça yapılmış olan itirazın kısmen iptali ile takibin 38.038,68 TL asıl alacak üzerinden devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine
2-Kabul edilen asıl alacak bedeli olan 38.038,68 TL’nin %20 si oranında icra inkar tazminatının İİK madde 67 gereğince davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
3- Davalı tarafça takibin haksız ve kötü niyetle yapıldığı ispatlanamadığından davalı tarafın tazminat talebinin İİK madde 67/2 gereğince reddine,
4-Alınması gereken 2.598,42 TL nispi karar ve ilam harcının davacıdan peşin olarak alınan 505,86 TL peşin harç ile icra dairesine yatırılan 209,42 TL harçtan mahsubuyla eksik kalan 1.1883,14 TL karar ve ilam harcının davalıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
5-Davacı tarafından yatırılan 54,40 TL başvurma harcı, 505,86 TL peşin harç ile İcra dairesine yatırılan 209,42 TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yargılama boyunca yapılan, 49,60 TL tebligat, 600,00 bilirkişi ücretinden oluşan toplam 649,60 TL yargılama giderinden kabul oranına göre hesaplanan 589,96 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Davalı tarafından yargılama boyunca yapılan, 50,00 TL yargılama giderinden red oranına göre hesaplanan 5,00 TL’nin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, bakiye yargılama giderinin davalı üzerinde bırakılmasına,
8-Artan gider avansı olması halinde karar kesinleştiğinde ve talep halinde harcanmayan gider avansının taraflara iadesine,
9-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 5.705,80 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
10-Davalı taraf kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 3.845,5 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE,
11-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-11-13. maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin (yargılama gideri) kabul-red oranına göre hesaplanan 1.198,81 TL’nin davalıdan alınarak HAZİNE’YE GELİR KAYDINA,
12-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-11-13. maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin (yargılama gideri) kabul-red oranına göre 121,19 TL’nin davacıdan alınarak HAZİNE’YE GELİR KAYDINA,
Dair, davacı ve davalı vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı….

Katip …
(e imzalıdır)

Hakim …
(e imzalıdır)