Emsal Mahkeme Kararı Kayseri 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/63 E. 2021/945 K. 10.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KAYSERİ 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
KAYSERİ TÜRK MİLLETİ ADINA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2020/63 Esas
KARAR NO : 2021/945

….

DAVA : Tazminat (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 14/01/2020
KARAR TARİHİ : 10/11/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 30/11/2021
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacının …’ndan alacağı olması nedeni ile bu kişiye ciro edilmiş olan çeki aldığını, davacının çekin keşide tarihine uygun olarak yasal süre içerisinde çeki …. tarihinde davalı bankaya ibraz ettiğini, keşideci imzasının uyumsuzluğu nedeni ile çekin arkasının sadece bu hususta yazıldığını ve başka işlem yapılmadığını, davacının Kayseri C. Başsavcılığına başvurmasına rağmen takipsizlik kararı verildiğini, davalı banka personelinin bu uygulamasının davacının maddi ve manevi zararına sebep olduğunu, arabulucuya başvurulmasına rağmen sonuç alınamadığını, çekin Kayseri Genel İcra Dairesi’nin … sayılı dosyasında takibe konulduğunu belirterek fazlaya ilişkin haklarının saklı tutulması ile şimdilik 500 TL’nin tazminine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde; Davacının taleplerinin kabul edilemeyeceğini, TTK madde 812 ve içtihatlar gereği bankaların kendilerine ibraz edilen çekleri inceleme yükümlülüğünün olduğunu, bu kapsamda davalının çekteki imzanın keşideciye ait olup olmadığı yönünde inceleme yapması gerektiğini, davalının çekin arkasına düştüğü şerhin çekin takibine engel olmadığını, bunun davalının sorumluluğunda olmadığını, olayda davacının sorumluluğunun olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
YARGILAMA VE GEREKÇE:
Dava, davacının ibraz ettiği çekin üzerine davalının düştüğü şerh nedeni ile davacının oluşan zararına ilişkin tazminat davasıdır.
Kayseri Genel İcra Dairesi’nin … sayılı takip dosyasının incelenmesinde, alacaklının …, borçluların …, …, …olduğu, takibi …. tarihli …. seri nolu 75.000,00 TL çek nedeniyle kambiyo senetlerine özgü takip başlatıldığı görülmüştür.
….’ye, Kayseri Ticaret Sicil Müdürlüğü’ne yazılan müzekkereye cevap verilmiş olduğu ve ilgili evrakların dosya arasına alınmış olduğu anlaşılmıştır.
Kayseri Cumhuriyet Başsavcılığının … soruşturma sayılı dosyasının bir sureti dosya arasına alınmıştır.
Mahkememizce Bankacı ve Nitelikli Hesap Uzmanından alınan …. tarihli raporda; …. . şubesi tarafından …. hesap nolu müşterisi…’ne vermiş olduğu çek karnesinden …. seri numaralı çek yaprağının …. keşide tarihli olarak 75.000,00 TL tutarlı olarak …adına düzenlendiği, …. tarafından ciro edilmek suretiyle çekin …’na devir edildiği, … tarafından da ciro edilmek suretiyle son olarak çek yaprağının davacı …’ye geçtiği, son ciranta … tarafından keşide yeri Kayseri olan …. keşide tarihli … seri numaralı 75.000,00 TL tutarındaki çek yaprağını ….tarihinde …. Bankası … . şubesine ibraz ettiği, banka şubesi tarafından …. tarihi Saat 17,00 ‘de ”Keşideci İmzası uyuşmadığından çekin arkası yazılamamıştır.” ibaresi yazılarak şubesi kaşesi üzerine banka yetkilileri tarafından imzalandığı. banka tarafından çekin arkasına keşideci imzasının uyuşmadığı ibaresi yazıldıktan sonra davacı tarafından Kayseri Cumhuriyet Savcılığına … soruşturma dosyası ile suç duyurusunda bulunulduğu, savcılık tarafından yapılan inceleme ve alınan bilirkişi raporları sonucunda çek üzerindeki imzaların gerçek sahiplerine ait olduğu konusunda karar varıldığı, bu nedenle kovuşturmaya yer olmadığına karar verildiği, davacı tarafından yapılan başvuru neticesinde çek üzerindeki imzaların keşideci ve cirantalara ait olduğuna karar verilmesinin ardından davacı tarafından Kayseri Genel İcra dairesinin … esas sayılı dosyası ile ….,…. ve… aleyhine …. tarihinde kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile yapılacak takipte ödeme emri düzenlenmek suretiyle takip başlatıldığı, 104.751,37 TL Toplam alacağın asıl alacağa takip tarihinden itibaren % 18,25 temerrüt faiz oranı ile tahsilinin talep edildiği, genel icra kuralları bağlamında bankaca yapılan işlem nedeniyle keşideci ya da cirantalara karşı çekin icraya konulmasına hukuki veya fiili engel bulunmadığı; nitekim davaya konu çekin Kayseri Genel İcra Dairesinin … esas sayılı dosyası ile icraya konulmuş olduğu; karşılıksızdır işlemi yapılmamasının icra dosyasından tahsil kabiliyeti ile ilgisinin bulunmadığı, yukarıda verilen Yargıtay’ın önceki emsal içtihatlarında da görüldüğü üzere; muhatap bankanın çekteki keşideci imzasını kontrol etme, imzanın keşideciye ait olup olmadığını inceleme yükümlülüğü bulunduğunu, incelemenin de hesap sahibinin banka nezdinde mevcut imza sirküleri, çek sözleşmesi vs. kapsamında yapılabileceğini, buna karşılık; ibraz edilen çekteki imzaların tutmaması nedeni ile banka tarafından karşılıksızdır işlemi yazılmadığı durumu ile ilgili olarak, farklı BAM Ceza Dairesi kararları Yargıtay 19. Ceza Dairesi E. 2019/35817 K. 2020/415 T. 27.1.2020 tarihli kararı ile karar uyuşmazlığın giderildiği; (https:// www.resmigazete.gov.tr /eskiler/ 2020/ 02/ 20200221 -13. Pdf); karara göre; Özetle, Yargıtay 19. CD, çekin süresinde yetkili hamil tarafından muhatap bankaya ibrazında, şayet yeterli karşılığı bulunmamasına rağmen, banka tarafından ileri sürülen değişik gerekçelerle 5941 Sayılı Kanun’un 3/4. maddesi gereği “karşılıksızdır” işlemi yapılmamışsa, çek hesabında yeterli karşılığı bulundurmakla yükümlü gerçek kişinin “karşılıksızdır işlemi yapılmasına sebebiyet verme” suçundan dolayı cezalandırılmasının mümkün olmadığına, … tarihinde oybirliğiyle karar verildiği; bu durumda bankaca yapılan işlemle çek keşidecisinin cezalandırılarak alacağa kavuşma anlamında tazyikine yönelik hukuki imkanların Bankanın işlemi ile kullanılamayacağı, bu yönüyle bankaya kusur izafe edilebilceği, salt cezai işlem bakımından kusur oranlarının takdirinin sayın mahkemede olduğu, raporda bahsedilen iki ayrı karar örnekleri kapsamında çek üzerindeki keşidecinin imzasının tutmadığı nedeniyle karşılıksızdır işlemi yapılmaması durumunda eski kararlarda bankanın sorumlu olmayacağı belirtilirken yeni kararda ise bankanın sorumlu olacağı karar bağlandığından, her iki farklı kararın takdirinin de mahkemeye ait olduğunun bildirildiği anlaşılmıştır.
Mahkememizce Bankacı ve Nitelikli Hesap Uzmanından alınan …. tarihli ek raporda; çek sorumluluk bedeli: buna göre, davaya konu çekin üzerinde basım tarihi 2017 olduğundan, 2017 yılı için yasal sorumluluk tutarı 1.410 TL olup; ibraz tarihi 09.05.2018 tarihinden dava tarihi 14.01.2020 tarihine kadar hem ticari faizi hem de yasal faiz dikkate alınarak yapılan hesaplamada;
İbraz tarihi Dava tarihi Gün Yasal Faiz Ana para İşlemiş faiz
9.05.2018 14.01.2020 615 % 9 1.410,00 TL 213,81 TL
İbraz tarihi Dava tarihi Gün Tic. Faiz Ana para İşlemiş faiz

9.05.2018 29.06.2018 51 %8,75 1.410,00 17,23
29.06.2018 11.10.2019 469 %18,5 1.410,00 335,17
11.10.2019 21.12.2019 71 %17,25 1.410,00 47,31
21.12.2019 14.01.2020 24 %12,75 1.410,00 11,82
Toplamı 411,54 TL
Tabloda yapılan hesaplamaya göre, yasal faiz ile hesaplandığında dava tarihi itibarıyla 1.410 TL çek sorumluluk bedeli + 213,81 TL yasal faiz olmak üzere toplamda 1.623,81 TL, alternatifli olarak ticari faiz ile hesaplandığında dava tarihi itibarıyla 1.410 TL çek sorumluluk bedeli + 411,54 TL ticari faiz olmak üzere toplamda 1.821,54 TL faiz hesaplandığı, buna karşılık dava dilekçesi incelendiğinde davacı tarafın faiz talebi olmadığı da görülmekte olduğu, takdiri mahkemeye ait olduğunu, tazminat talebi bakımından; diğer taraftan ana raporda gösterilen yargı kararları gereği tazminat tutarı bakımından hesaplama yapılmamış olmakla, iş bu ek raporda davacı tarafın buna yönelik itirazları çerçevesinde tazminat bedeli olarak da tarafımızca alternatifli olarak hesaplama yapılmış olduğu 09.05.2018 tarihinde mahkemece bankanın kusurlu olduğuna yönelik bir karar verilmesi halinde; tazminat bedeli hesabı;
İbraz tarihi Dava tarihi Gün Yasal Faiz Ana para İşlemiş faiz
9.05.2018 14.01.2020 615 9 75.000,00 11.373,28

İbraz tarihi Dava tarihi Gün Tic. Faiz Ana para İşlemiş faiz
9.05.2018 29.06.2018 51 8,75 75.000,00 916,95
29.06.2018 11.10.2019 469 18,5 75.000,00 17828,42
11.10.2019 21.12.2019 71 17,25 75.000,00 2516,61
21.12.2019 14.01.2020 24 12,75 75.000,00 628,77
21.890,75
tabloda yapılan hesaplamaya göre, yasal faiz ile hesaplandığında dava tarihi itibarıyla 75.000 TL çek bedeli + 11.373,28 TL yasal faiz olmak üzere toplamda 86.373,28 TL, alternatifli olarak ticari faiz ile hesaplandığında da dava tarihi itibarıyla 75.000 TL çek bedeli + 21.890,75 TL ticari faiz olmak üzere toplamda 96.890,75 TL ticari faiz hesaplandığı, buna karşılık dava dilekçesi incelendiğinde davacı tarafın faiz talebi olmadığı da görülmekte olduğu, takdirin mahkemeye ait olduğunun bildirildiği anlaşılmıştır.
Davacı vekilinin … tarihli ıslah dilekçesi ile 500,00 TL olan dava değerini 74.500,00 TL artırarak 75.000,00 TL ‘ye çıkardıklarını beyan ettiği ve ıslaha ilişkin harcın yatırılmış olduğu anlaşılmıştır.
Yargıtay 19 Hukuk Dairesi’nin 2016/19716 E, 2018/4802 K sayılı kararında “Mahkemece yapılan yargılama ve toplanan delillere göre, çek hamili olan davacının çek asıllarını önce takas bankasına sunduğu, çekler karşılıksız çıktığında çek asıllarını muhatap …’na ibraz ederek bankanın ödemekle yükümlü olduğu çek sorumluluk bedellerinin ödenmesini talep ettiği, ancak bankanın çeklerdeki keşideci imzası tutmadığından çek sorumluluk bedellerinin ödenmeyeceğine ilişkin çeklerin arkasına kaşe basıldığı, basiretli tacir gibi davranmak zorunda olan bankanın ibraz edilen çeklerdeki imzanın keşideciye ait olmadığını tespit ettiğinde, sorumluluk bedelini ödememe hak ve yükümlülüğünün bulunduğu, çek keşidecisinin duruşmada davaya konu olan tüm çeklerdeki imzanın kendisine ait olduğunu beyan ettiğinden, davalı bankanın sorumluluk bedellerini ödemekle yükümlü olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne, İzmir … İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı takip dosyasına davalı tarafça yapılan itirazın iptali ile icra takibinin aynen devamına, alacak likit olmadığından ve alacağın varlığı yargılamayı gerektirdiğinden davacının icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir.(ONANMASINA)” denildiği görülmüştür.
Mahkememizce yapılan yargılama sonucunda; her ne kadar davalı tarafça davanın reddine karar verilmesi talep edilmiş ise de, Kayseri C.Başsavcılığı’nın … soruşturma sayılı dosyasında alınan bilirkişi raporunda dava konusu çek üzerindeki imzanın keşideciye ait olduğu anlaşılmış olmakla Yargıtay 19 Hukuk Dairesi’nin yukarda belirtilen ilamı ve bilirkişi raporları da dikkate alındığında davalı bankanın sadece çek yaprak yasal sorumluluk bedelinden sorumlu olduğu ve bu miktarın ibraz tarihi olan 2018 Tarihi itibari ile 1600 TL olduğu, fazlaya ilişkin talepler yönünden TTK madde 783/3 dikkate alındığında davalı bankayı sorumlu tutmayı gerektirir bir düzenleme olmadığı anlaşılmış ve böylece davanın kısmen kabulü kısmen reddi ile, 1.600,00 TL tazminat bedelinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenler ile;
1-Davanın KISMEN KABULÜ KISMEN REDDİ İLE, 1.600,00 TL tazminat bedelinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Alınması gereken 109,30 TL nispi karar ve ilam harcının davacıdan peşin olarak alınan 54,40 TL peşin harç ile 1.272,28 TL ıslah harcından mahsubuyla artan bakiye 1.217,38 TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine,
3-Davacı tarafından yatırılan 54,40 TL başvurma harcı, 109,30 TL mahsuptan geriye kalan ıslah ve peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yargılama boyunca yapılan, 88,90 TL tebligat, 17,40 TL posta ve müzekkere ücreti, 1.200,00 bilirkişi ücretinden oluşan toplam 1.306,30 TL yargılama giderinden kabul oranına göre hesaplanan 27,87 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafça yapılan bir yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-Artan gider avansı olması halinde karar kesinleştiğinde ve talep halinde harcanmayan gider avansının davacı tarafa iadesine,
7-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 1.600,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
8-Davalı taraf kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT 13/3 uyarınca hesaplanan 1.600,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE,
9-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-11-13. maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin (yargılama gideri) kabul-red oranına göre hesaplanan 28,16 TL’nin davalıdan alınarak HAZİNE’YE GELİR KAYDINA,
10-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-11-13. maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin (yargılama gideri) kabul-red oranına göre 1.291,84 TL’nin davacıdan alınarak HAZİNE’YE GELİR KAYDINA,
Dair, davacı ve davalı vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı.10/11/2021

Katip …
(e imzalıdır)

Hakim …
(e imzalıdır)