Emsal Mahkeme Kararı Kayseri 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/593 E. 2021/690 K. 22.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. KAYSERİ 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
KAYSERİ TÜRK MİLLETİ ADINA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2020/593 Esas
KARAR NO : 2021/690

HAKİM : … …
KATİP : … …
….
DAVA : İtirazın İptali (Kooperatif Aidat Borcundan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : ….
KARAR TARİHİ : 22/09/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 30/09/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Kooperatif Aidat Borcundan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalının kooperatif ortağı iken davacının 21/06/2015 tarihli genel kurulunda devam eden konut inşaatlarının maliyeti ve kooperatif giderlerinin karşılanabilmesi için her üyenin 9.500,00 TL ödenme yapmasına dair karar alındığını, davalının borcunu ödememesi nedeni ile hakkında takip başlatıldığını, davalının itirazı nedeni ile takibin durduğunu, alınan genel kurul kararının tüm ortakları bağlayıcı mahiyette olduğunu, davacının halen inşaatlara devam ettiğini ve etap etap taşınmazları teslim ettiğini, genel kurul kararının kesinleştiğini, davacının kararının ek ödeme niteliğinde olmadığını, davalının kesin hesap borcunu ödemediğini, davacının 18/11/2018 tarihli genel kurulunda 2012 yılında çıkarılan maliyet hesaplarının geçersiz olduğuna karar verildiğini, bu nedenle evini teslim alan ile almayan üyeler arasında eşitsizlik olduğunu, aynı nitelikteki Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2016/1667 E, 2017/1039 K sayılı dosyasında Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesi’nin 2018/687 E, 2019/672 K sayılı ilamı ile davacı lehine yerel mahkemenin kararının kaldırılmasına karar verildiğini, sonrasında yerel mahkeme kararlarının davacı lehine olduğunu ve Bölge Adliye Mahkemesi’nin istinafları esastan reddettiğini, arabuluculuğa başvurulmasına rağmen sonuç alınamadığını belirterek itirazın iptali ile icra inkar tazminatına karar verilmesinin talep edildiği görülmüştür.
CEVAP: Davalı asilin cevap dilekçesinde özetle; Açılan davalı kabul etmediğini, davanın zamanaşımına uğradığını, davacının dava dilekçesinde 2012 yılında kesin hesap ibaresini kullandığını, bu durumda bu maliyeti ödeyen kesin hesapta belirlenen bedeli ödeyen üyenin borcunun bulunmadığının açık olduğunu, ortakların sorumluluğu ile ilgili madde 47 ve 17. Madde gereğince tarafına yüklenen sorumluluklarda kooperatif genel kurulunda alınan 2012 tarihli kararla tarafına ibraname verilmiş olması ile üyelikten çıkış hakkı tanındığını, kura çekimi sonucu dairesinin 2000 yılında teslim edildiğini, bu tarihten sonra 2012 yılına kadar aidatlarını ödediğini, 2012 yılında çıkarılan kesin meblağı …… bankasından kredi kullanıp davacının hesabına aktararak ödediğini, taşınmazın tapusunu aldığını ve konut sigortası yaptırdığını, bu nedenle davacının talebinin yersiz olduğunu, talebin hukuki dayanağı olmadığını, 2018 yılında 2012 yılında alınan kararın hükümsüz olduğuna yönelik genel kurul toplantısında karar alındığını, bu kararın 2012 yılında alınan kararın doğru olduğunu ve üyeler arasında eşitliğe aykırı bir durumun olmadığını gösterdiğini, kararın 5 yıllık zamanaşımına tabi olduğunu, genel kurul kararlarının ve kesin hesap işlemlerine karşı daha sonra yapılan bir genel kurulda iptal kararı alınamayacağını, mahkemeler tarafından bu kararın geçersizliğine karar verileceğini, davacı kooperatiften … Noteliği’nin …….tarihli ve ….. yevmiye nolu ihtarı ile istifa ettiğini, davacının tutumunun kötü niyetli olduğunu, dilekçede belirtilen hususlarda inceleme yapılmasını talep ettiğini, 2012 yılına kadar yapmış olduğu ödemelerin kooperatife sağlamış olduğu katkının borç ve alacak ilişkisinde dikkate alınmasının gerektiğini belirterek davanın reddi ile tazminata karar verilmesinin talep edildiği görülmüştür.
YARGILAMA VE GEREKÇE;
Dava, İİK 67. maddesi uyarınca açılmış itirazın iptali davasıdır.
… İcra Dairesi’nin…. sayılı takip dosyasının incelenmesinde, alacaklı … tarafından borçlu … olduğu, takibin 9.500,00 TL asıl alacak, 8.512,52 TL sabit oranda işlemiş faiz (%18) olmak üzere toplam 18.012,52 TL alacak nedeniyle ilamsız takip başlatıldığı, borçlu …….’e ödeme emrinin 03/07/2020 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun itirazı üzerine İcra Müdürlüğü tarafından takibin durdurulmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
Kayseri Genel İcra Müdürlüğüne, Çevre Şehircilik İl Müdürlüğüne, …ne yazılan müzekkerelere cevap verildiği ilgili evrakların dosya arasına konulduğu görülmüştür.
Bilirkişi …..’in sunmuş olduğu, ….havale tarihli bilirkişi raporunda özetle; ” Davalının davacı kooperatifin ortağı olduğu ortağı 30/09/2011 tarihinde kadar tüm borçlarını (toplam ödeme 69.992,500 TL) ödeyerek tapusunu ferdileşme yoluyla almış olduğu, davacı kooperatif ile davalı ortak arasında 03/11/2011 tarihinde ” Konut Kesin Maliyet Hesabı İbra Sözleşmesi” imzalanmış olduğu, davacı kooperatifin ana sözleşmesin de konutunu alan ortağı ortaklıktan nasıl ayrılacağına dair bir hüküm bulunmadığı davalı ortağın her ne kadar da kooperatife istifa ihtarnamesi göndermiş olması ve 01/07/2012 tarihli genel kurulda karar alınmış olması ortağı kooperatif ortaklığından ayrılamayacağı ve kooperatifin ortağı olduğu, 21/06/2015 tarihli genel kurulunun 7.maddesinde alınan 9.500 TL ödemenin ne olduğu anlaşılmadığı, aidat ise, herkesten alınması gereken bir rakam olduğu yıllık tutar mı aylık tutarı mu olduğu, eğer davacının dediği gibi ek maliyet ise maliyetlerin nasıl çıkarılması gerektiği davacı kooperatifin ana sözleşmesi 61.madde de açık ve net olarak belirtilmektedir. Yönetim kurulu üyesinin kendi hesabına göre genel kurula teklif sunması ve bunun genel kurulda kabul edilmesi ile ek maliyet belirlenmesi mümkün değildir. Bu esas sözleşmesinin öngördüğü kesin maliyet belirleme usulüne aykırı olduğu, kooperatifin 28/11/2018 tarihli genel kurulun 6. Maddesinde ise daha önce çıkarılan konut kesin maliyet hesaplarının iptal edilmesi ve yeniden çıkarılan konut kesin maliyet hesaplarının kabulü yönünde karar alınmış olduğu, dolayısıyla ile iptal edilen kesin hesap maliyetleri üzerinden ek maliyet çıkarılmasının mümkün olmadığı, davalının davacı kooperatifin ortağı olduğu ancak söz konusu 9.500,00 TL bedelin kooperatifin davalıdan talep edemeyeceği davalının takip ve dava konu konusu edilen tutara ait davacı kooperatife herhangi bir borcunun bulunmadığı, davacı tarafından dosyaya ibraz edilen; Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesinin 2020/327 esas, 2020/226 karar ilamındaki karara uyulması durumunda, davacının davalıdan 9.500,00 TL asıl 8.512,52 TL takip tarihine kadar işlemiş faiz olmak üzere toplam 18.012,52 TL talep edebileceği, davacının davalıdan alacağı asıl alacağı 9.500,00 TL davacının talebi olan asıl alacak tutarı 9.500,00 TL davacının talep edebileceği asıl alacak tutarı 9.500,00 TL, davacının davalıdan alacağı takip öncesi faiz 8.512,52 TL, davacının talebi olan takip öncesi faiz tutarı 8.512,52 TL, davacının talep edebileceği takip öncesi faiz tutarı 5.512,52 TL olduğu,” kanaatine varıldığının bildirildiği anlaşılmıştır.
Mahkememizce yapılan yargılama sonucunda; davacı kooperatif tarafından davalı hakkında 21/06/2015 tarihli genel kurul toplantısının 6. Ve 7. maddesi gereği belirlenen bedelin ödenmesi için takip yapılmış olduğu ve davalının itirazı üzerine mahkememizde dava açıldığı anlaşılmakla, toplanan deliller sonucu alınan 20/05/2021 tarihli bilirkişi raporu alındığı, davalının sabit fiyat peşin bedelli üye olduğuna dair herhangi bir genel kurul kararı olmadığı, Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesi’nin ve Kayseri Bölge Adliyesi 6. Hukuk Dairesi’nin kararlarını emsal alınması halinde söz konusu alacak talebinin, inşaat finansman gideri niteliğinde bir alacak olması nedeni ile davacının davalıdan 9.500 TL asılı alacak ve 8.512,52 TL işlemiş faiz alacağı olduğunun anlaşılması ile davalının ….Noterliği’nin …. tarihli ve … yevmiye nolu istifanamesi ile istifa etmiş olmasına rağmen davacıya taşınmazı iade etmesi gibi üzerine düşen yükümlülüğü yerine getirmemesi nedeni ile dava konusu borçtan sorumluluğunun devam etmesi hep birlikte dikkate alınarak davacının takip konusu alacak nedeni ile alacaklı olduğu anlaşılmış ve böylece davanın kabulü ile, …….İcra Dairesi’nin ……sayılı icra dosyasına davalının yapmış olduğu itirazın iptali ile, takibin 9.500,00 TL asıl alacak ve 8.512,52 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 18.012,52 TL üzerinden devamına, İİK’nin 67/2. Maddesi gereğince itirazın iptaline karar verilen 18.012,52 TL toplam alacağın takdiren %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenler ile;
1)Davanın KABULÜ ile, ……. İcra Dairesi’nin …… sayılı icra dosyasına davalının yapmış olduğu itirazın iptali ile, takibin 9.500,00 TL asıl alacak ve 8.512,52 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 18.012,52 TL üzerinden devamına,
2)İİK’nin 67/2. Maddesi gereğince itirazın iptaline karar verilen 18.012,52 TL toplam alacağın takdiren %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Alınması gereken 1.230,43 TL karar ve ilam harcından dava açılırken davacıdan alınan 217,55 TL peşin harçtan mahsubu ile eksik kalan 1.012,88 TL karar ve ilam harcının davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafından yatırılan 54,40 TL başvurma harcı ile 217,55 TL peşin harcının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yargılama boyunca yapılan; 87,60 TL tebligat gideri, 30,50 TL müzekkere ve posta gideri, 500,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 618,10 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-13. maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin (yargılama gideri) davalıdan alınarak HAZİNE’YE GELİR KAYDINA,
7-Artan gider avansı olması halinde karar kesinleştiğinde ve talep halinde harcanmayan gider avansının taraflara iadesine,
8-Davacı taraf kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden A.A.Ü.T. 13/1. Maddesi uyarınca davacı lehine takdir edilen 4.080,00 TL maktu vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Dair, davacı vekilinin ve davalı asilin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı.22/09/2021

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır