Emsal Mahkeme Kararı Kayseri 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/432 E. 2022/9 K. 12.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. KAYSERİ 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
KAYSERİ TÜRK MİLLETİ ADINA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2020/432 Esas
KARAR NO : 2022/9
HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : …
VEKİLİ : Av. …
DAVALI : …
VEKİLİ : Av. …
DAVA : Sigorta (Trafik Sigortası Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 07/07/2020
KARAR TARİHİ : 12/01/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 03/02/2022
Mahkememizde görülmekte olan Sigorta (Trafik Sigortası Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı idareye bağlı … plakalı ambulansın … Hastanesi’ne bağlı çalışırken kaza yaptığını, davalı sigortanın poliçeden kaynaklı 90.000 TL ödemeyi geç yatırması nedeni ile davacının zarara uğradığını ve bu nedenle 1.186,35 TL gecikme faizi zararının bulunduğunu, arabuluculuğa başvurulmasına rağmen sonuç alınamadığını, söz konusu ambulansın 18/07/2017 tarihinde görev esnasında kaza yaptığını, kaza nedeni ile araçta hasar oluştuğunu, davalı kasko firması ile görüşülerek eksper tayin edildiğini, eksper tarafından 65.139,91 TL hasar tespiti yapılmış ise de davalının hasar departmanın pert işlemi uygulanabileceğini bildirmesi üzerine bu konuda anlaşma sağlandığını ve toplam 90.000 TL için mutabakat- ibraname imzalandığını, belirlenen miktarların sovtaj firması tarafından 13/03/2018 tarihinde 24.115,00 TL ve 21/03/2018 tarihinde 60.885,00 TL olmak üzere toplam 90.000 TL ödeme yapıldığını, 4734 sayılı kamu ihale kanunu kapsamında teknik şartnamenin 5.11 maddesi ile 5.8 maddeleri gereğince davalının kronolojik sıralamaya göre ödemeyi geç yaptığı, davalıya durumun bildirilmesi ile faizin ödenmesi talep edilmesine rağmen ödeme olmadığını belirterek dilekçede belirtilen mevzuat gereğince davalının geç ödeme yapmasından kaynaklı fazlaya ilişkin hakların saklı tutulması ile 1.186,35 TL gecikme faizi tutarının ödenmesinin talep edildiği görülmüştür.
CEVAP: Davalı vekilinin cevap dilekçesinde özetle; 18.07.2017 tarihinde meydana gelen kaza sebebiyle, müvekkiline … Poliçesi ile sigortalı … plakalı aracın ve iç donanımının hasara uğraması sebebiyle yapılan başvuru neticesinde yapılan 90.000,00 TL ödemenin gecikme faizi olduğu belirtilen 1.186,35 TL talepli olarak dava açıldığını, davada bahsi geçen … plakalı aracın müvekkilinin nezdinde… poliçe numarası ile 01.01.2017-01.01.2018 tarihleri arasında … Poliçesi ile kaskolu olduğu, davaya konu kazanın 18.07.2017 tarihinde meydana geldiğini, kaza neticesinde araçta maddi hasar oluştuğunu, davacı … tarafından müvekkiline yapılan başvuru neticesinde alınan eksper raporuna göre aracın onarımı parça ve işçilik bedeli olmak üzere toplam 65.139,91 TL olarak hesaplanmış aracın rayiç bedelinin hasar bedelinin çok daha fazla altında olduğundan pert total prosedürü uygulanması gerektiğini, bu halde aracın tamir edilmesinin ekonomik olmayacağı aşikar olduğundan araçta pert işlemi uygulanması gerektiği kanaatine varıldığını, Müvekkili tarafından başvuru akabinde eksper ataması yapıldığı ve 25.07.2017 tarihinde eksper raporu tanzim edildiği, davayı kabul anlamına gelmemekle birlikte gecikmenin müsebbibinin davacı olduğunu, kamu zararından söz etmenin mümkün olmadığını, … plaka sayılı aracın eksiklikleri nedeni ile ödeme yapılamadığını, bu durumda tam bir başvuru yapmayan davacının müvekkil şirketi temerrüte düşürmediğinin sabit olduğunu, Türk Ticaret Kanunu’nun Sigorta ile ilgili hükümlerinin düzenlendiği 1401. Md ve devamında temerrütün ancak rizikonun gerçekleşmesini müteakip riziko ile ilgili belgelerin sigortacıya verilmesinden sonra 45 gün sonra temerrüt oluşmakta olduğunu, buna göre davacının eksiklikleri giderdiği tarih olan 07.03.2018’den ödeme tarihi olan 21.03.2018 tarihi arasındaki sürede temerrüdün meydana gelmediğini, eksiklikler giderildikten sonra 2 hafta içerisinde ödemeyi yaptığının anlaşıldığını, temerrüt oluşmadı ise herhangi bir faiz alacağından da söz etmenin mümkün olmayacağından açılan davanın reddi gerektiğini, diğer yandan davacının atıfta bulunduğu Pert ve Çalınma durumunda kasko bedellerinin nasıl ve ne zaman ödeneceğine ilişkin teknik şartnamenin 5.11.maddesinde: “…dosya açılıp ekspertiz raporu veya gerekli diğer tüm belgelerin tamamlanıp sigorta şirketine ulaştırılmasından sonra hasar bedeli en fazla 20 gün içerisinde ödenmelidir.” denildiğini, bu halde eksikliklerin giderildiği 07.03.2018 tarihi ile ödeme işlemlerinin tamamlandığı tarih arasındaki sürenin de 20 günü aşmadığının anlaşıldığını, şartnamenin bir an için esas alınması durumunda da temerrüt halinin oluşmadığının aşikar olduğunu, davacı tarafın müvekkilinin poliçe kapsamında gayri kabil rücu ibra etmiş olduğunu, davanın bu yönü ile de reddi gerektiğiru, davacının Pert Total Rayiç Bedel Mutabakatnamesi’ni imzalamış olduğu, iş bu ibranameye göre müvekkilinin sigorta şirketini poliçeden doğan tüm hak alacak ve talepleri yönünden kesin ve geri dönülmez şekilde ibra ettiğini, ibraname kapsamında davacı yana yapılan 90.000,00 TL ödeme ile davaya konu poliçe kapsamında müvekkilinin ibra edildiğini, öncelikle haksız ve hukuki dayanaktan yoksun davanın reddini ve yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
YARGILAMA VE GEREKÇE:
Dava, Davacı ile davalı arasında … plakalı araç için yapılan kasko poliçesi nedeni ile söz konusu aracın 18/07/2017 tarihinde geçirmiş olduğu kaza ve uğradığı hasar nedeni ile ödemenin davacıya belirtilen mevzuat gereği geç yapılıp yapılmadığı ve yapılmış ise davacının zararının olup olmadığı ve varsa zarar miktarı hususlarına ilişkindir.
…’ne, Kayseri İl Emniyet Müdürlüğü’ne, Halk Bankası A.ş’ye yazılan müzekkerelere cevap verildiği ve ilgili evrakların dosya arasına alınmış olduğu anlaşılmıştır.
Mali Müşavir ve Nitelikli Hesap Uzmanı bilirkişi heyetinden alınan 28/05/2021 havale tarihli raporda; 08.12.2017 tarihli “Pert Total Rayiç Bedel Mutabakatname, Taahhütname ve İbraname” başlıklı ilgili evraka göre, davacı tarafın aracın satışı için gerekli olan tüm belgeleri aracın satış işlemlerini yürütecek olan …’e bu tarihten (08.12.2017) 15 gün içerisinde ve her halükarda tarafına tazminat ödenmeden önce teslim etmeyi ve hasarlı aracın satışına engel durumları derhal ortadan kaldıracağını taahhüt ettiğini, bu nedenle aracın satışı için gerekli olan belgelerin teslim tarihinin temerrüt tarihi olduğu, ancak dosya kapsamında bu yönde bir tespit yapmanın mümkün olmadığı, bu nedenle dosya kapsamında temerrüt tarihinin tespitinin, dolayısıyla temerrüt faizi tutarının hesaplanmasının mümkün olmadığı, söz konusu belgelerin ibraname kapsamında aracın satış işlemlerini yürütecek olan …’e hangi tarihte verildiğinin bildirilmesi halinde ek raporda hesaplama yapılabileceği, davacı tarafın temerrüt faizi alacağının hesaplanmasında ticari temerrüt faizi oranının esas alınmasının şartlarının mevcut olduğu sonuç ve kanaatine varıldığının bildirildiği anlaşılmıştır.
Mali Müşavir ve Nitelikli Hesap Uzmanı bilirkişi heyetinden alınan 13/12/2021 havale tarihli raporda; Kök raporlarında belirttikleri üzere, kasko tazminatına temerrüt tarihinden itibaren ticari temerrüt faizi yürütülmesi mümkün olmakla birlikte, davacı tarafın hangi oran üzerinden (kanuni faiz, ticari temerrüt) faiz hesabı yaparak 1.186,35 TL tutarma ulaştığını açıkça belirtmediği, 90.000,00 TL olan sigorta alacağı, davacı idarenin hesabına 13.03.2018 tarihinde 24.115,00 TL, 21.03.2018 tarihinde ise 65.885,00 TL olarak aktarıldığı, bu durumda temerrüt tarihinden (22.12.2017) paranın tahsil edildiği tarihe kadar işlemiş temerrüt faizi tutarı; Ticari temerrüt faizi oranı esas alınır ise; (13.03.2018’e kadar 528,22 TL, 21.03.2018’e kadar 1.583,95) 2.112,17 TL Adi kanuni faiz oranı esas alınır ise; (13.03.2018’e kadar 487,59 TL; 21.03.2018’e kadar 1.949,7) 1.949,7 TL olduğunun bildirildiği anlaşılmıştır.
Davacı vekilinin 21/12/2021 tarihli ıslah dilekçesi ile, 1.186,35 TL olan taleplerini 925,82 TL artırarak 2.112,17 TL’ye yükseltiklerini beyan ettikleri ve ıslaha ilişkin harcın yatırılmış olduğu anlaşılmıştır.
Dava konusu talep yönünden davacının davalıya başvurusu üzerine davalının 08/10/2019 tarihli cevabıyla talebi reddetmiş olması dikkate alınarak bu tarih itibari ile davalının temerrüdü oluştuğu değerlendirilmiş, mahkememizce söz konusu tarihten itibaren faiz uygulanmasına ve tarafların durumu dikkate alınarak avans faizi verilmesine karar verilmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama sonucunda; her ne kadar davalı tarafça davanın reddine karar verilmesi talep edilmiş ise de, davacıya ait … plakalı araç için yapılan kasko poliçesi kapsamında söz konusu aracın 18/07/2017 tarihinde geçirmiş olduğu kaza nedeni ile davalının davacıya geç ödeme yapıp yapmadığı, bu kapsamda davacının faiz bedeli yönünden zararının oluşup oluşmadığının tespiti için delillerin toplanmasında sonra bilirkişi heyeti raporu alındığı ve 13/12/2021 tarihli bilirkişi heyeti ek raporunda davacının ticari temerrüt faizi dikkate alındığında alacaklı olduğu tutarının 2.112,17 TL olduğunun belirtildiği görülmüş olup söz konusu raporun denetime elverişli ve hükme esas alınabilecek nitelikte olduğu anlaşılarak davacı vekilinin 21/12/2021 tarihli ıslah dilekçesi de dikkate alınmış ve böylece davanın kabulü ile, 2.112,17 TL’nin 08/10/2019 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenler ile;
1-DAVANIN KABULÜ İLE, 2.112,17 TL’nin 08/10/2019 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
2-Alınması gereken 144,28 TL nispi karar ve ilam harcının davalıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
3-Davacı tarafından yargılama boyunca yapılan, 107,20 TL tebligat, 20,00 TL posta ve müzekkere ücreti, 1.200,00 TL bilirkişi ücretinden oluşan toplam 1.327,20 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Artan gider avansı olması halinde karar kesinleştiğinde ve talep halinde harcanmayan gider avansının davacıya iadesine,
5-Davacı kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 2.112,17 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
6-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-11-13. maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin (yargılama gideri) davalıdan alınarak HAZİNE’YE GELİR KAYDINA,
Dair, davacı ve davalı vekillerinin yüzüne karşı, kararın KESİN olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı.12/01/2022

Katip …
(e imzalıdır)

Hakim …
(e imzalıdır)