Emsal Mahkeme Kararı Kayseri 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/237 E. 2021/1107 K. 10.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KAYSERİ 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
KAYSERİ
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2020/237
KARAR NO : 2021/1107
HAKİM : … …
KATİP : … …
DAVACI : …
VEKİLİ : Av. …
DAVALI : …
VEKİLİ : Av. …
DAVA : Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 12/03/2020
KARAR TARİHİ : 10/12/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 30/12/2021

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesinden özetle; Davalı … tarafından Kayseri Genel İcra dairesi’nin … esas sayılı dosyası ile müvekkili aleyhine icra takibi başlatıldığını, ancak müvekkilinin davalıya herhangi bir borcu bulunmadığını, davalı tarafından takibe konu edilen 19/01/2018 tanzim, 19/02/2018 vade 10.000,00-TL bedelli senette tahrifat yapıldığını, müvekkilinin 16/01/2013 – 10/08/2018 tarihleri arasında … Apartmanı kat malikerli yönetim kurulu başkanlığı nezdinde bina görevlisi olarak çalıştığını, müvekkilinin Kayseri … İş Mahkemesi’nin … esas sayılı dosyası ile işçilik alacaklarının tahsili talebiyle dava ikame ettiğini, işbu davanını kısmi kabul ile sonuçlandığını, müvekkilinin bürüt 14.300,00-TL işverenden alacağı olduğu ve işverenden tahsiline karar verildiğini, müvekkilinin alacağı için Kayseri Genel icra Dairesi’nin … esas sayılı dosyası ile takip başlattığını, davalı tarafın müvekkilinin takip başlatmasının hemen ardından takip başlattığını, müvekkilinin alacağı olan 14.460,00-TL asıl alacağın dava konusu Kayseri Genel İcra Dairesi’nin … esas sayılı dosyasının haczi sebebiyle işbu dosyaya aktarılması sebebiyle davacının işçilik alacağını alamadığını belirterek Kayseri Genel İcra Dairesi’nin … esas sayılı takibe ilişkin müvekkilinin davalıya borçlu olmadığının tespiti ile haksız tahsil edilen olan paranın istirdatına davalı aleyhine %20’den aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatına hükmedilmesini, Kayseri Genel İcra Dairesi’nin … esas sayılı dosyasına yatırılan paranın davalı alacaklıya ödenmemesi hususunda dava sonuçlanıncaya kadar ihtiyati tedbir konulmasını, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin cevap dilekçesinden özetle; Davacının müvekkilinden borç aldığını ve karşılığında davaya konu senedi imzalayıp verdiğini, davacının senette tahrifat olduğuna ilişkin iddiasının asılsız olduğunu, böyle bir durumun söz konusu olmadığını belirterek müvekkilinin hakkı olan parayı alamadığını, davacının sürekli müvekkilini oyaladığını bu sebeple davacının davasının reddi ile dava aleyhine %20’den aşağı olmamak üzeri icra inkar tazminatına hükmedilmesini, davacı borçlu aleyhine başlatılan Kayseri Genel İcra Dairesi’nin … esas sayılı dosyasının devamına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
Kayseri CBS’nin … soruşturma sayılı dosyası ve Kayseri … Ağır Ceza Mahkemesi’nin … esas sayılı dosyalarının uyap kayıtlarının celp edilmiştir.
Kayseri Genel İcra Dairesi’nin … esas sayılı dosyasının celp edildiği incelemesinde; alacaklısının …, Borçlusunun … olduğu, 19/01/20218 tanzim, 19/02/2018 vade tarihli, 10.100,00-TL bedelli bonodan olan alacak üzerine, 06/02/2020 tarihli takip başlatıldığını, ödeme emrinin 17/02/2020 tarihinde borçluya tebliğ edildiği anlaşılmıştır.
Kayseri Genel İcra Dairesi’nin … esas sayılı takip dosyasının celp edildiği incelemesinde; alacaklısının …, borçlusunun …Başkanlığı, 20.584,74-TL üzerinden 29/01/2020 tarihinde Kayseri … İş Mahkemesi’nin … esas – … karar sayılı ilamı ile takip başlatıldığı anlaşılmıştır.
Davacının şikayetine konu Kayseri … Ağır Ceza Mahkemesi’nin … esas … karar sayılı dosyasında; sanıklar … ile …’ın sahte bono düzenlemek suretiyle resmi belgede sahtecilik ve nitelikli dolandırıcılık suçunu işledikleri sabit görülerek verilen hapis ve adli para cezasına ilişkin karara karşı yapılan istinaf başvurusu üzerine Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi … Ceza Dairesi’nin … Esas … Karar Sayılı İlamıyla;”…Kayseri … Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dosyası ile açılan menfi tespit davası da gözetilerek, menfi tespit davasının sonucunun beklenmesi, bu dava sonucu ve sanık … müdafii tarafından istinaf dilekçesinde sunulan borç ikrarına ilişkin belge ile katılanın, sanık …’ı tanıyıp tanımadığına, aralarında herhangi bir borç ilişkisi bulunup bulunmadığına dair sanıklar tarafından gösterilebilecek tanıklarda dinlendikten, bonoda tahrifat yapılıp yapılmadığı yapılmış ise ne şekilde yapıldığı değerlendirildikten ve bonoda tahrifat yok ise sanık … tarafından icra takibine konu edilen senedin …’e açığa imzalı olarak verilen suça konu senet olduğunun sabit olması halinde sanıkların eyleminde TCK’nın 209/2. Maddesinin uygulanması şartlarının bulunup bulunmadığı da tartışılarak ortaya çıkan duruma göre sanıkların hukuki durumunun tayin ve tespitinin gerekmesi…Katılan tarafından imzalanarak diğer yerleri boş bırakılan ve eksik kısımları sonradan tamamlanan bonoda ne şekilde tahrifat yapıldığı açıklanıp tartışılmadan, bono üzerinde tahrifat yapıldığı gerekçesiyle sanıklar hakkında Resmi Belgede Sahtecilik ve Nitelikli Dolandırıcılık suçlarından mahkumiyet hükmü kurulması….”gerekçesiyle Kayseri … Ağır Ceza Mahkemesi tarafından verilen kararın bozulmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
Dava, kambiyo senedine dayalı olarak yapılan icra takibine ilişkin borçlu olunmadığının tespiti talebine ilişkindir.
Mahkememizce davaya konu 19/01/2018 tanzim tarihli senetteki rakamla yazılan miktarda tahrifat yapılıp yapılmadığı, rakamların sonradan eklenip eklenmediği, değiştirilip değiştirilmediği,farklı kalemlerle yazılıp yazılmadığı,farklı ellerden çıkıp çıkmadığı hususunda açıklamalı rapor tanzimi hususunda dosyanın imza sahtecilik ve grafoloji konusunda uzman bilirkişiye tevdi edildiği, bilirkişinin 16/04/2021 tarihli raporundan özetle; İnceleme konusu alacaklısı …, borçlusu … olan, 19/01/2018 tanzim ve 19/02/2018 vade tarih “10.100-TL (Onbinyüz)” değerindeki senedin “Türk Lirası” bölümündeki “10.100” rakamlarının yazımında kullanılan kalem (kalibre itibariyle), kaligrafi (yazan şahıs itibariyle) ve pozisyon bozuklukları yönünden tahrifat yapılarak değişiklik yapıldığını, birler basamağındaki “0” rakamının farklı kalem veya farklı şahıs tarafından eklendiğini gösterir bir bulgu tespit edilememiştir şeklinde rapor düzenlenmiştir.
Somut uyuşmazlıkta; davacı vekili tarafından müvekkili ile davalı arasında ticari ilişki bulunmadığı, davalı lehine herhangi bir senet düzenlenmediği, davalının senedi ne şekilde elde ettiğinin bilinmediğini, senette tahrifat yapıldığını ve senetti yazı ile miktarı, lehtarı, ödeme tarihi unsurlarının sonradan eklendiğini açıklanan nedenlerle müvekkilinin davalıya borçlu olmadığının tespitini talep etmiş, davalı vekili ise davacı tarafın müvekkili davalıdan borç alındığını ve karşılığında davaya konu senedi imzalayıp verdiğini beyan etmiştir.Davacının, Kayseri Cumhuriyet Başsavcılığı’nın … soruşturma dosyasında alınan ifadesinde dava dışı …’den aldığı 10.000,00-TL borç paraya karşılık olarak bono verdiğini, borç parayı ödediğini ancak senedin kendisine iade edilmediğini daha sonra senedin takibe konulduğunu beyan etmiş ise de şüpheli …’ın alınan beyanında davacının arkadaşı olan …’den borç istediğini, arkadaşında para olmaması nedeniyle kendisinin davacıya borç olarak 10.100,00-TL verdiğini ve karşılığında bononun düzenlendiğini, borcun ödememesi üzerine bonoyu takibe koyduğunu beyan etmiştir.
Somut olayda taraflar arasındaki uyuşmazlık senette tahrifat yapılıp yapılmadığı ve senedin üzerinin sonradan doldurulup doldurulmadığı noktasındadır. TTK’nın 778/1-f maddesi atfıyla TTK’nın 680.maddesine göre açık bono düzenlenmesi mümkün olduğundan senet üzerindeki yazıların kime ait olduğu hususunda Mahkememizce bir inceleme yaptırılmamıştır. Davacı tarafından senette tahrifat yapıldığı da öne sürülmüşse de, senet üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmış olup senette rakamla yazılı olan miktar kısmında tahrifat yapılarak değiştirildiğine ilişkin bulguya rastlanmadığı rapor edilmiştir. Kural olarak, bir vakıadan kendi lehine hak çıkaran/iddia eden taraf o vakıayı ispat etmeye mecbur olup davacı iddialarını yazalı delille ispatlayamamıştır.Davacı tarafa yemin delili de hatırlatılmasına rağmen yemine dayanılmadığı anlaşıldığından davacı tarafça ispatlanamayan davanın reddine,İİK madde 72/3 gereğince Mahkememizce verilen tedbir kararı nedeni ile davalının alacağını geç almasından kaynaklanan zararından dolayı hükmün kesinleşmesiyle birlikte alacak miktarı olan 11.915,92 TL’nin %20 si oranında tazminatın davacıdan alınarak davalıya verilmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenler ile;
1-Açılan davanın REDDİNE,
2-İİK madde 72/3 gereğince mahkememizin13/03/2020 tarihli ara kararı ile verilen ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasına, bu hususta icra müdürlüğüne müzekkere yazılmasına,
3-İİK madde 72/3 gereğince tedbir kararı nedeni ile davalının alacağını geç almasından kaynaklanan zararından dolayı hükmün kesinleşmesiyle birlikte alacak miktarı olan 11.915,92 TL’nin %20 si oranında tazminatın davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
2-Alınması gereken 59,30-TL karar ve ilam harcından davacı tarafından dava başında yatırılan 172,49-TL peşin harçtan mahsubu ile artan 113,19-TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran davacıya iadesine,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama harç ve giderlerinin kendi üzerine bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yapılan herhangi bir yargılama gideri bulunmadığından bu hususta bir karar verilmesine yer olmadığına,
5-Davalı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden maddi tazminat davası yönünden davalılar lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. 13/2 Maddesi uyarınca belirlenen 5.100,00-TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-HMK’nun 333/1. maddesi gereğince varsa artan gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleştikten sonra yatıran ilgili tarafa iadesine,

7- 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-11-13. maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenecek olan 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin arabuluculuk ücretinin (yargılama gideri) davacıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına,
Dair, davacı vekili ve davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.
10/12/2021
Katip …
¸E-imzalıdır

Hakim …
¸E-imzalıdır