Emsal Mahkeme Kararı Kayseri 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/207 E. 2021/964 K. 12.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. KAYSERİ 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2020/207 Esas – 2021/964
T.C.
KAYSERİ
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2020/207
KARAR NO : 2021/964

HAKİM : …
KATİP : ….

DAVACILAR : 1- ….
2-….
VEKİLİ : Av…..
DAVALI :….
VEKİLİ :….
DAVA : Menfi Tespit (Kefalet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : …
KARAR TARİHİ : 12/11/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 10/12/2021

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kefalet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesinden özetle; Davacı müvekkilleri aleyhine davalı banka tarafından Kayseri Banka Alacakları İcra Dairesi’nin … esas sayılı dosyası ile takip başlatıldığını, takibe konu borcun kaynağının takip dosyasındaki borçlulardan …’ın davalı banka olan …tan kredi çekmesi ve geçerli bir kefalet ilişkisi olmadığı halde müvekillerini kefil olarak gösterdiğini, … tarafından … .. Şubesine müracaat edildiğini, bankaca müvekkili eşlerinin kefalete muvafakati olmadığı sürece kefil olamayacaklarını bildirdiğini, müvekkillerinin de eşleri ile konuştuklarında muvafakatını alamadıkları için tekrar bankaya uğramadıklarını, bu nedenle kefalet işleminin gerçekleşmediğini, davacı …’ın eşi olan … ile davacı ….’ın eşi ….’ın davalı bankaya gidip hiçbir şekilde eş muvafakatine ilişkin bir imza atmadığın, hatta müvekkili …’ın eşi …’ın okuma yazmasının olmadığını ve imza atmasının mümkün olmadığını, takip dosyası borçlusu …’ın sizler benim kefilim değilsiniz yanlışlıkla işlem yapılıyor diyerek davacıları oyaladığını, … …. ve ……..ın kredi sözleşmesinde yer alan imzaların onlara ait olmaması nedeni ile tensip ile imza örneklerinin alınarak imzaların kendilerine ait olup olmadığı yönünde rapor alınmasını ve kötüniyetle açılan takibin durdurulmasına ve akabinde iptaline, Kayseri Banka Alacakları İcra Dairesinin … esas sayılı İcra dosyasına konu takip yapılamayacağından takibin iptaline, Kayseri Banka Alacakları İcra Dairesinin … esas sayılı dosyasına dayanak teşkil eden banka kredi sözleşmesine kefaletin geçersiz olması nedeni muaccel bir borçlarının da bulunmaması dikkate alınarak müvekkillerinin borçlu olmadıklarının tespitine, kötüniyetle hareket ederek müvekkillerinin ticari hayatlarına onarılmaz zararlar veren bankanın %40 dan aşağı olmamak üzere tazminata mahkum edilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesini dava ve talep etmiştir.
Davalı vekilinin cevap dilekçesinden özetle; Müvekkili banka ile dava dışı müvekkili banka müşterisi … arasında genel kredi sözleşmesi akdedildiğini, kredi sözleşmesine istinaden nakdi ve gayri nakdi krediler kullandırıldığını, ancak …’ın kredi kullanımlarından doğan kredi borçlarını vadesinde ödemediğini bu nedenle ….. Noterliği’nin …. yevmiye nolu, ….tarihli ihtarnamesi ile kat edildiğini, hesap kat ihtarnamesinin tebliğ edildiğini, bunun üzerine davacılar ve diğer dava dışı diğer borçlular hakkında Kayseri Banka Alacakları İcra Dairesi’nin … esas sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlatıldığını, kefaletname ve kefalet eş muvafakatlarından da anlaşılacağı üzere davacılar … ve …..’ın banka müşterisi …’a ayrı ayrı olmak üzere … tarihli kefalet sözleşmeleri ile 160.000,00-TL’ye kadar müteselsilen kefil olmayı kabul ettiğini, söz konusu kefaletnamelerin banka personeli huzurunda imzalandığını, davacılar tarafından … lehine vermiş oldukları kefaletten istifa ettiklerine dair takip öncesi veya sonrasında herhangi bir bildirim veya talep olmadığını, davayı ispat yükünün davacı tarafta olduğunu, ancak ileri sürdükleri vakıları ispatlayamadıklarını, davacının iddialarının asılız ve icra takibini ve alacağı sürüncemede bırakarak zaman kazanma amaçlı olduğunu belirterek davacının reddi ile davacıların dav taleplerinin reddine ve takibin devamına, davacıların müvekkili banka alacağını sürüncemede bırakmak ve alacağın tahsiline engel olmak amacıyla kötüniyetle açılan davanın reddi ile %20 kötü niyet tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
…’ye, …. Bankası … Şubesi’ne, …. Ticaret Müdürlüğü’ne, …. Tapu Müdürlüğü’ne, … İl Seçim Kurulu’na, … İlçe Nüfus Müdürlüğü’ne, ….’ne yazılan müzekkerelere cevap olduğu anlaşıldı.
Kayseri Banka Alacakları İcra Dairesi’nin … esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davalı banka tarafından kredi sözleşmesine dayalı olarak borçlular …., …., …, … ve …. aleyhine …. 47.000,00-TL’sinden, …..47.000,00-TL’sinden, … 160.000,00-TL’sinden, ….’ın 160.000,00-TL’sinden ayrı ayrı sorumlu olmak üzere ilamsız icra takibi yapıldığı anlaşılmıştır.
Mahkememizce … Asliye Hukuk Mahkemesi’ne …’ın imza örneklerinin alınması hususunda talimat yazılmış, talimat Mahkemesince …’ın imza, yazı ve rakam örneklerinin alınmıştır.
…. Asliye Hukuk Mahkemesi’ne ….’ın imza örneklerinin alınması hususunda talimat yazılmış, talimat Mahkemesince ….’ın imza örneklerinin alındığı alınmıştır.
Mahkememizce tarafların iddia ve savunmaları doğrultusundaki tatbiki imza ve yazı örnekleriyle dava konusu … tarihli genel kredi sözleşmesinde eş muvafatnamelerindeki davacılar eşleri … ile ….’ın ismi yanındaki imzaların iş bu kişilerin el ürünü olup olmadığı hususunda, incelemenin konunun uzmanı ve teknik donanıma sahip bir laboratuvar ortamı kullanılarak, grafolojik ve grafometrik yöntemlerle, incelemeye konu ve gerekse karşılaştırmaya esas belgelerdeki imza ve yazının tersim, seyir baskı derecesi, eğim, doğrultusu gibi yönlerde taşıdığı özelliklerin tam ve kuşkuya yer vermeyecek şekilde belirlenip karşılaştırılması, sonuçta imza ve yazının atfedilen kişiye ait olup olmadığının dayanakları gösterilmiş karşılaştırılan imza ve yazının hangi nedenlerle aynı veya farklı kişinin el ürünü olduğunun fotoğraf ve diğer görüntü yöntemleriyle dekteklenmiş, tarafların, mahkemenin ve Yargıtay’ın denetimine elverişli rapor düzenlenmesi hususunda dosyasının….. görevli grafoloji uzman …’a tevdi edildiği, bilirkişinin tarafından düzenlenen …. tarihli rapordan özetle; incelemeye konu, …. … Şubesi tarafından Kredi alan …’ın, …. sözleşme tarihli ve 160.000,00-TL (Yüzaltmışbin) ile sınırlı ….. adına düzenlenmiş Kefalet Sözleşmesi için …. tarafından imzalanmış Muvafakatname ve …. Sorgun şubesi tarafından Kredi alan …’ın, … sözleşme tarihli ve 160.000,00-TL (Yüzaltmışbin) ile sınırlı … adına düzenlenmiş Kefalet Sözleşmesi için … tarafından imzalanmış Muvafakatnamede atılı bulunan imzaların, İnceleme konusu Kefalet Sözleşmesi için … tarafından imzalanmış Muvafakatnamede “Tarih, Ad ve Soyad ve İmza” bölümlerinde adına atılı bulunan imzaların, mevcut mukayese İmzalarına kıyasen, …’ın elinden çıkmadığı kanaatine varılmıştır. İnceleme konusu Kefalet Sözleşmesi için … tarafından imzalanmış Muvafakatnamede “Tarih, Ad ve Soyad ve İmza” bölümlerinde adına atılı bulunan imzaların, mevcut mukayese imzalarına kıyasen, …’ın elinden çıkmadığı yönünde rapor edilmiştir.
Dava, genel kredi sözleşmesi nedeniyle borçlu olunmadığının tespiti ile kredi sözleşmesine dayalı olarak başlatılan icra takibinin iptali istemidir.
Borcu bulunmayan kişilerce bir hak veya hukuki ilişkinin mevcut olmadığının tespiti için açılan dava, menfi tespit davasıdır. Borçlu bu davayı, alacaklı tarafından bir icra takibi başlatılmadan önce açabildiği gibi, takip sonrasında da açabilmektedir.
Türk Borçlar Kanunu’nun 583. maddesinde, kefalet sözleşmesinde kefilin sorumlu olacağı azami miktar ile kefalet tarihi ve müteselsil kefil ise bunu ve bu sıfatla veya bu anlama gelen herhangi bir ifade ile yükümlülük altına girdiğini kefalet sözleşmesinde kendi el yazısı ile belirtmesinin şart olduğu belirtildikten sonra 584. maddesinde, eşlerden birinin ancak diğerinin yazılı rızası alındıktan sonra kefil olabileceğinin hüküm altına alındığı ve kefilin eşinin de kefalete rıza gösterdiğine dair el yazısı ile açıkça yazılı olarak beyanda bulunmasının zorunlu olduğunun düzenlendiği, anlaşılmıştır.
Davacı kefiller tarafından dava dışı …’ın davalı bankadan çekmiş olduğu krediye kefaletleri sırasında eş muvafakatine ilişkin eşlerinin imzalarının alınmadığı öne sürülerek kefalet sözleşmeleri için düzenlenen muvafakatnamelerdeki eşlerinin imzalarına itiraz edilerek borçlu olmadıklarının tespiti ile kredi nedeniyle başlatılan icra takibinin iptalini istemişlerdir.
Mahkememizce, dava konusu … tarihli genel kredi sözleşmesinde eş muvafatnamelerindeki davacıların eşleri … ile ……’ın ismi yanındaki imzaların iş bu kişilerin el ürünü olup olmadığı hususunda grafolog bilirkişiden rapor talep edilmiş olup, düzenlenen bilirkişi raporunda, takibe dayanak kredi sözleşmesindeki muvafatnamelerdeki imzaların davacıların eşleri … ile …..’ın el ürünü olmadığının tespit edilmesi nedeniyle davacıların davasında haklı olduğu anlaşıldığından , davaya konu Kayseri Banka Alacakları İcra Dairesinin … E. Sayılı İcra Dosyası ve dayanak davalı … ile dava dışı … arasında imzalanan …. tarihli ve … numaralı Genel Kredi Sözleşmesine kefaletlerinden kaynaklı davacıların davalıya borçlu olmadıklarının tespiti ile Banka Alacakları İcra Dairesinin … E. sayılı icra dosyasındaki takibin dosyamız davacıları yönünden iptaline karar verilmiştir.
Davacı vekili dava dilekçesinde davanın kabulü ile birlikte davacı lehine kötü niyet tazminatına karar verilmesini talep etmiştir. Menfi tespit davasının kabulü halinde davacı lehine tazminatı düzenleyen İİK 72/5. maddesine göre; “Dava borçlu lehine hükme bağlanırsa derhal takip durur. İlamın kesinleşmesi üzerine münderecatına göre ve ayrıca hükme hacet kalmadan icra kısmen veya tamamen eski hale iade edilir. Borçluyu menfi tespit davası açmaya zorlayan takibin haksız ve kötü niyetli olduğu anlaşılırsa, talebi üzerine, borçlunun dava sebebi ile uğradığı zararın da alacaklıdan tahsiline karar verilir. Takdir edilecek zarar, haksızlığı anlaşılan takip konusu alacağın yüzde yirmisinden aşağı olamaz.” şeklindedir. Buna göre davanın kabulü halinde davacı lehine tazminata hükmedilebilmesi için davalının kötü niyetli olduğunun ispatlanması gerekir. Öğretiye ve Yargıtay uygulamasına göre, alacağının bulunmadığını bildiği veya bilmesi gereken bir durumda olduğu halde, icra takibine girişen alacaklı, kötüniyetli kabul edilir. Açıklanan bu yasal durum ve ilke çerçevesinde somut olay değerlendirildiğinde davacı, davalının icra takibinde kötüniyetli olduğunu yasal delillerle kanıtlayamamış olup, dosya içeriğinde de kötüniyetin varlığını açıkça ortaya koyacak bir yöne rastlanmamıştır. Bu itibarla İİK’nın 72/5. maddesindeki koşullar oluşmadığı anlaşılmakla davacının kötü niyet tazminatı talebinin reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın Kısmen Kabulü ile, davaya konu Kayseri Banka Alacakları İcra Dairesinin … E. Sayılı İcra Dosyası ve dayanak davalı … ile dava dışı … arasında imzalanan … tarihli ve … numaralı Genel Kredi Sözleşmesine kefaletlerinden kaynaklı davacıların davalıya Borçlu Olmadıklarının Tespiti ile Banka Alacakları İcra Dairesinin … E. sayılı icra dosyasındaki takibin dosyamız davacıları yönünden iptaline,
2-Davacıların şartları oluşmayan ve yerinde görülmeyin kötüniyet tazminatı talebinin reddine,
3-Kayseri Banka Alacakları İcra Müdürlüğü’ne davacılar yönünden takibin durdurulduğunun bildirilmesi için müzekkere yazılmasına, müzekkere ekine duruşma tutanağının (kısa kararın) bir örneğinin eklenmesine,
3-Alınması gereken 10.929,60-TL karar ve ilam harcından dava açılırken davacı tarafından yatırılan 2.732,40-TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 8.197,20-TL karar ve ilam harcının davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafından yatırılan 54,40-TL başvurma harcı ve 2.732,40-TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yargılama boyunca yapılan; 76,50-TL tebligat gideri, 199,75-TL posta ve müzekkere gideri ile 500,00-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplamı 776,25-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-11-13. maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenecek olan 1.360,00-TL arabuluculuk ücretinin (yargılama gideri) davalıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına,
7-Davacılar kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden davacılar lehine A.A.Ü.T. 13/1 maddesi gereğince belirlenen 19.150,00-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacılara verilmesine,
8-İmza incelemesinde kullanılan belge asıllarının ilgili kurumlara iadesine,
Dair; davacılar ile davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.12/11/2021

Katip ….
¸

Hakim ….
¸