Emsal Mahkeme Kararı Kayseri 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/919 E. 2022/76 K. 01.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KAYSERİ 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2019/919 Esas – 2022/76
T.C.
KAYSERİ TÜRK MİLLETİ ADINA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2019/919
KARAR NO : 2022/76

BAŞKAN : …
ÜYE : …
ÜYE : …
KATİP : …

DAVACI : …
VEKİLLERİ : Av. …
Av. …
DAVALI :…
VEKİLLERİ : Av. …
Av. …
DAVA : Menfi Tespit, Alacak
DAVA TARİHİ : 30/12/2019
KARAR TARİHİ : 01/02/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 04/02/2022
KARAR SONUCU : RED

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit, Alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların 2015 yılından itibaren birlikte iş yaptıklarını, davacının bu ortaklık sebebiyle davalıdan bazalt taşı ve türevlerini satın aldığını, taraflar arasındaki ortaklık ilişkisinin 2018 yılının başlarında bozulduğunu, ticaretin devam ettiği 20.05.015-07.11.2016 döneminde davalının davacıya 54 adet fatura kestiğini, bu faturaların toplam değerinin de 483.614,45 TL olduğunu, davacının davalıya toplam 756.000,00-TL ödeme yaptığını, davalının davacıya 15.11.2017 tarihinde … numaralı 306.800,00-TL tutarında fatura kestiğini, bu faturadan davacının davalıya borcu olmadığını, davacının bahse konu faturayı ileride yapılacak iş sebebiyle kabul ettiğini, fatura içeriği incelendiğinde “…” yazılı olduğunu, böyle bir işin yapılmadığını ve davacının borcu olmadığını, davalının faturaya konu işi ispatlaması gerektiğini belirterek bahse konu faturadan borçlu olmadığının tespitine ve fazla ödemenin davacıya ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı beyanının haksız ve mesnetsiz olduğunu, davacının dilekçesinde ortaklık ifadesini kullandığını, taraflar arasında herhangi bir ortaklık olmadığını, ayrıca davacı her ne kadar faturaya konu ticaretin gerçekte olmadığının ve fatura açığı sebebiyle işbu faturanın kesildiğini iddia etmiş ise de bahsetmiş olduğu iddianın suç teşkil ettiğini, yapılan işe ilişkin 15/11/2017 tarihli … numaralı faturanın mevcut olduğunu, faturaya karşı davacı tarafça süresi içerisinde yapılmış bir itiraz bulunmadığını, taraflar arasında sadece ticari ilişki bulunduğunu, davalının borcu olmadığını iddia ettiği faturayı kabul ettiğini ve herhangi bir itirazının olmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava, icra takibinden önce açılan menfi tespit ve alacak davasıdır. Davacı taraf davaya konu ettiği 15/11/2017 tarihli … numaralı ve 306.800,00-TL’lik faturadan dolayı davalıya borçlu olmadığının tespitine karar verilmesi ve ayrıca davalı şirkete yapmış olduğu fazla ödemenin de tespit edilerek kendisine ödenmesi amacıyla işbu davayı açmıştır.
Kayseri … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasının Uyap kayıtlarının celbi ile yapılan tetkikinde; davacısının …, davalısının … olup, davanın kıymetli evraktan kaynaklanan menfi tespit davası olduğu, yapılan yargılama sonucu davanın reddine karar verildiği ve kararın henüz kesinleşmediği anlaşılmıştır.
Kayseri … Noterliği’ne müzekkere yazılarak 21/03/2017 tarih ve … yevmiye numaralı araç satış sözleşmesinin bir örneği dosyamız arasına celbedilmiştir.
Kayseri Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü’ne müzekkere yazılarak davaya konu … davalı … Şti tarafından yapılıp yapılmadığı, ödeneğin kime ve ne zaman ödendiği, çalışanların işçi listesinin sorulduğu, müzekkeremize 13/04/2021 tarihli yazı ile cevap verildiği anlaşılmıştır.
Mahkememizce tarafların ticari defter ve belgeleri üzerinde mali müşavir bilirkişi vasıtası ile inceleme yapılarak davaya konu 15/11/2017 tarihli … numaralı ve 306.800,00-TL’lik faturadan dolayı davacının davalıya borçlu olup olmadığı ve davacının davalıya yapmış olduğu fazla ödeme olup olmadığı, varsa bunun miktarı hususlarında rapor alınmasına karar verilmiş olup, 15/11/2020 tarihli bilirkişi raporu alınmıştır.
Mali müşavir bilirkişi Prof. Dr. …’ın 05/11/2020 tarihli bilirkişi raporunda özetle; davacının ticari defterlerinde davalıdan alınan mal ve hizmetlere yönelik toplam tutarı 790.414,45- TL tutarındaki faturaların kayıtlı olduğu, davalının ticari defterlerindeki kayıtların da davacı kayıtlarıyla (295 TL’lik fatura hariç) uyumlu olduğu, davacının davalıya toplam 756.000,00-TL ödeme yapıldığını ileri sürdüğü ve bu ödemelere ilişkin açıklamaları dava dilekçesinde belirttiği, dava dilekçesinde belirtilen ödemelerden 733.000,00-TL’lik kısmın davalının ticari defterlerinde de kayıtlı olduğu ve belgelerinin de dosyada bulunduğu, söz konusu tutarın hem taraf ticari defter kayıtlarıyla hem banka kayıtlarıyla ispatlandığı, bu durumda davacının davalıdan alacaklı olmadığı, aksine 790.414,45 – 733.000,00 = 57.414,45 TL borçlu olduğu, davacının ödeme iddiası içinde bulunan davalıya … plakalı kamyonetin 23.000,00-TL bedelle devredildiği hususunun ispatlanamadığının değerlendirildiği, zira dosyadaki araç satışına ilişkin noter evrakında bedelin nakden ödendiğinin yazılı olduğu, davacıya düzenlenen faturalar içinde 15.11.2017 tarihli … numaralı 306.800,00-TL ihtilaf konusu faturanın da bulunduğu, davacının bu fatura karşılığında mal ve hizmet alımı yapmadığını ileri sürdüğü; ancak davacı tarafın ticari defterlerinde bu faturanın kayıtlı olduğu, faturanın kayıtlı olmasının ve mal ve hizmetin alındığına karine teşkil ettiği, aksini davacının ispatlaması gerektiği, bu iddiaya yönelik delillerin değerlendirilmesinin mahkemenin takdirinde olduğu, şayet davacının ileri sürdüğü 306.800,00 TL bedelli fatura karşılığında mal ve hizmet alınmadığının ispatlanması halinde, davacının davalıdan 306.800,00 TL – 57.414,45 TL = 249.385,55 TL alacaklı olacağı belirlenmiştir.
Davacı vekili dava dilekçesinde alacak davasına yönelik fazlaya ilişkin hakkı saklı kalmak kaydı ile 10.000,00-TL’nin davalıdan tahsilini talep etmiş olup, 27/09/2021 tarihli ıslah dilekçesi ile alacak talebini 239.385,55-TL artırarak 249.385,55-TL’ye yükseltmiştir.
Taraflar arasındaki akdi ilişki ve menfi tespit (borçlu olmadığının tespiti) istemine ilişkin dava dilekçesinde belirtilen fatura her iki tarafın da ticari defterlerinde kayıtlıdır. Ticari bir iş gereği fatura alan, bu faturaya 8 gün içinde itiraz etmeyen ve ticari defterlerine kaydeden davacı, faturaya konu işi teslim almadığı yönünde ispat yükünü üzerine almış kabul edilir. Diğer bir deyimle faturanın defterlere işlenip benimsenmesi, fatura içeriği mal ve hizmeti faturayı düzenleyenin, faturayı defterlerine işleyen muhataba teslim ettiğine delil teşkil eder. (Benzer Yargıtay 11. HD 7/2/2017 t., 2015/12456 E, 2017/618 K s. kararı; İzmir BAM 22. HD 16/12/2021 t., 2020/1029 E, 2021/1697 K s. kararı) Usulüne uygun olarak tutulmuş olsun yahut olmasın, ticari defterler sahibi aleyhine delil teşkil eder. (Yargıtay 19. HD 1/6/2020 t., 2019/3164, 2020/699 s. kararı; Yargıtay 19. HD 27/6/2012 t., 3164-10644 s. kararı) Aksini ileri süren taraf bu hususu HMK madde 200 hükmü gereği senetle ispat zorunluluğu altındadır. Menfi tespit davasına konu edilen 15.11.2017 tarihli … numaralı 306.800,00-TL bedelli faturanın davacı defterlerinde kayıtlı olduğu, Yargıtay’ın, “bir satım faturası alıcı ticari defterlerine kaydedilmesi halinde sonradan bu kayıt silinse dahi malın teslim alındığına karine olduğu gibi satım faturası BA formu ile vergi dairesine bildirilirse sonradan düzeltme yapılsa da malın teslim alındığına karinedir.” şeklindeki yerleşik içtihatları gereğince faturanın davacı defterlerinde kayıtlı olmasının, mal ve hizmetin alındığına karine teşkil ettiği, aksini davacının ispatlaması gerektiği, böylelikle ispat yükü yer değiştirerek davacıya geçtiği, davacının ticari defterlerindeki bu kaydın aksini HMK m. 200 kapsamında senet gibi kesin delillerle ispat etmesi gerektiği, dava dilekçesinde yemin deliline dayanan davacıya karşı tarafa yemin teklifi hatırlatıldığı, davacının yemin teklifinde bulunmadığı anlaşılmakla ispatlanamayan davanın reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenler ile;
1-Davanın REDDİNE,
2-Menfi tespit davası yönünden alınması gereken 80,70-TL karar ve ilam harcının davacı tarafından dava açılırken yatırılan 5.410,16-TL peşin harçtan mahsubuna,
3-Alacak davası yönünden alınması gereken 80,70-TL karar ve ilam harcının davacı tarafından dava açılırken yatırılan ve mahsuptan geriye kalan 5.329,46‬-TL peşin harçtan ve 4.088,11-TL ıslah harcından mahsubu ile artan 9.336,87‬-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talebi halinde davacıya iadesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama harç ve giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından yargılama boyunca yapılan 21,10-TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Menfi tespit davası yönünden kendisini vekil ile temsil ettiren davalı lehine A.A.Ü.T. 13/1. Maddesi uyarınca 29.926,00-TL nispi vekalet ücreti takdirine, takdir edilen vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-Alacak davası yönünden kendisini vekil ile temsil ettiren davalı lehine A.A.Ü.T. 13/1. Maddesi uyarınca 25.907,00-TL nispi vekalet ücreti takdirine, takdir edilen vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
8-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-11-13. maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin (yargılama gideri) davacıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
9-HMK’nun 333/1. maddesi gereğince varsa artan gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleştikten sonra yatıran ilgili tarafa iadesine,
Dair, davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi’nde istinaf kanun yolu açık olmak üzere oybirliği ile verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 01/02/2022

Başkan …
¸E-imzalıdır
Üye …
¸E-imzalıdır
Üye …
¸E-imzalıdır
Katip …
¸E-imzalıdır