Emsal Mahkeme Kararı Kayseri 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/713 E. 2022/406 K. 24.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KAYSERİ 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2019/713 Esas – 2022/406
T.C.
KAYSERİ TÜRK MİLLETİ ADINA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2019/713
KARAR NO : 2022/406

BAŞKAN : …….
ÜYE : ….
ÜYE : ……
KATİP : ……..

DAVACI :…….
VEKİLİ : Av. ……..
DAVALI :……..
VEKİLİ : Av……….
DAVA : Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 07/11/2019
KARAR TARİHİ : 24/05/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 10/06/2022
KARAR SONUCU : KISMEN KABUL

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin mimari proje, dekorasyon projesi ve projelerin uygulama ve danışmanlık işleri ile faaliyet göstermekte olduğunu, davalının sahiplerinden …’ın kızı …’ın davacının liseden sınıf arkadaşı olduğunu ve 2018 yılının ocak ayının ilk haftasında davacıyı arayarak davalı şirkette tadilat ve dekorasyon işleri ile ilgilenmesini talep ettiğini, davacının davalı şirket yetkilileri ile görüşerek anlaştığını, davacıya hakettiği proje bedelinin ödenmemesi nedeni ile davalılar hakkında Kayseri 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2019/661 E sayılı dosyasında dava açtıklarını, projenin imalatının gerçekleştirilmesine rağmen taraflarca anlaşılan bedelin ödenmemesi nedeni ile davalı adına dava açılmasının gerekli hale geldiğini, arabuluculuğa başvurulmasına rağmen sonuç alınamadığını, tarafların eser sözleşmesi konusunda anlaştıklarını ancak davalının iş yapılmış olmasına rağmen bedeli ödemediğini, davacının yüklenici olarak üzerine düşeni yerine getirdiğini, davacının imalat aşamasına dayanan çalışmaların bedelini kendisinin karşıladığını, davalı tarafça yapılan harcamaların kendisine ödeneyeceği konusunda söz verildiğini, davacının yaptığı masraflara dair faturaları davalı adına düzenlediğini, davalı tarafça sonrasında ödeme yapılmak istenmediğini, davacının yaptığı işler konusunda iş sahibine karşı bağımsız olduğunu, iş sahipleri tarafından gönderilen 4 adet faturalara itiraz olmadığını, yapılan iş ve imalatların tespiti için Kayseri 3. Sulh Hukuk mahkemesinde dava açıldığını ve 1.500.000 TL davacının harcama ve diğer alacağı olduğunun anlaşıldığını belirterek şimdilik 10.000 TL alacağın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı vekiline dava türünün açıklatılması gerektiğini, davacı vekilinin bu dosya için ayrı bir arabuluculuğa başvurduğuna dair evrakları dosyaya sunması gerektiğini, davalının davacıya borcu olmadığını, davalının üzerine düşen edimleri yerine getirdiğini, davacının davasını yazılı delil ile ispat etmesi gerektiğini, davacının talepleri arasında çelişki olduğunu, davacının davalıya gönderdiği fatura olmadığını, davacıya verilen birinci işin bedelinin eksiksiz ödendiğini, ancak ikinci işin verildiği iddiasının doğru olmadığını, akdi ilişkiyi inkar ettiklerini, davacının eser sözleşmesini varlığını ispat etmesi gerektiğini, davacının iddiasını senetle ispat etmesi gerektiğini, yazılı delil başlangıcı belirtilmediğini, sonrasında belirtilmesi halinde muvaffakatleri olmadığını, whatsapp yazışmalarının üçüncü kişilerin ilişkin olduğunu ve sahte olabileceğini, davacının dış cehpe işine ilişkin olarak çelişkili beyanları olduğunu, tanık dinlenmesine muvaffakatleri olmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava, taraflar arasındaki ticari ilişkinden kaynaklanan alacağın tahsili istemine ilişkindir.
Kayseri Ticaret Sicil Müdürlüğü’ne müzekkere yazılarak davalı şirketin kuruluşundan itibaren ortaklarını ve yetkililerini gösterir kayıtların birer sureti dosya arasına celbedilmiştir.
Erciyes Vergi Dairesi’ne müzekkere yazılarak davacıya ait 2018-2019 yılı form BS kayıtları ile davalıya ait aynı yıllara ilişkin form BA kayıtları dosya arasına celbedilmiştir.
Davacı vekilince dosyaya sunulan whatsapp yazışmalarında numaraların görünüyor olmasına rağmen davacı tarafça tam olarak hangi numaralar yönünden ilişkiyi belirttiğinin anlaşılamaması nedeniyle davacı vekiline GSM numaralarının kime ait olduğunu açıklaması hususunda 2 haftalık kesin süre verilmiş olup, davacı vekilince bu hususta beyan dilekçesi verdiği, bunun üzerine mahkememizce …, …., …. şirketlerine müzekkereler yazılarak ilgili evraklar dosya arasına celbedilmiş ve bunun akabinde dosya rapor aldırılmak üzere bilgisayar mühendisi – bilişim uzmanı bilirkişiye tevdi edilmiş olup, 08/03/2021 tarihli bilirkişi raporu dosya arasına ibraz edilmiştir.
Elektronik Yüksek Mühendisi bilirkişi ……..’ın 08/03/2021 tarihli bilirkişi raporunda özetle; …… numaralı telifon ile ……,……,……, numaralı telefonlar arasında whatsapp üzerinden peyzaj çalışmaları, inşaat işleri, dekorasyon işleri (yapılan ve yapılacak işleri gösteren resimler) ile ilgili iletilen projelendirme, faturalar, fiyat teklifleri iletişimleri bulunulduğu, bu iletişimler ışığında davacı ile davalı taraf arasında bir dekorasyon işi projelendirilmesi ve yapılması hususunda iletişimlerin olduğu, yapılan işin bir villa düzenleme işi olması, davacının ilişkili olduğunu beyan ettiği kişilerin hepsinin aynı soyada sahip olması, hangilerinin dava ile ilgili delil teşkil edip etmeyeceğinin tarafınca değerlendirmesinin mümkün olmaması, bunun mahkemenin takdirinde olduğu belirlenmiştir.
Davalının 2018 yılı için davacı yönünden form BA beyanında bulunmuş olması nedeniyle davalı vekiline cevap dilekçelerinde ilk iş yönünden ödeme yaptıklarını beyan etmiş olmaları nedeniyle ödeme konusu işin hangi yıla ait ve hangi işe ait olduğunu ve 2018 yılı form BA belgelerine konu olan işin ne olduğuna ilişkin beyanda bulunması için 2 haftalık kesin süre verilmiş olup, davalı vekilince bu hususlara ilişkin olarak 09/12/2020 tarihli açıklama dilekçesi verdiği anlaşılmıştır. Bunun üzerine mahkememizce mali müşavir, nitelikli hesap uzmanı ve mimar bilirkişi heyetinden ortak rapor alınması ile mahallinde mimar-inşaatçı bilirkişi eşliğinde …… tarihinde keşif yapılmasına karar verilmiş olup, kararlaştırılan gün ve saatte keşfin icra edildiği, tanıkların keşif esnasında dinlenildiği, bilirkişi raporlarının dosyaya ibraz edildiği anlaşılmıştır.
Mali müşavir bilirkişi …….ile nitelikli hesap uzmanı bilirkişi ……’ın 20/08/2021 tarihli bilirkişi raporunda özetle; davacı 2018 yılı işletme defteri incelendiğinde, davalı adına kayıtlı olan fatura adedinin 40 adet olup toplam tutarı 863.401,96 TL olduğu, 2018 yılı kayıtlarında davacının davalıya düzenlemiş olduğu faturalara dayalı tahsilat kaydı tespiti yapılamama ile birlikte davalı hesabının 2019 yılı açılış bakiyesi 258.401,96-TL olduğu tespitinden davacının davalıdan 2018 yılı için 605.000,00-TL tahsilat yaptığının kabulü gerektiği, davacının 2019 yılı ticari defterlerinde davalıyı “120-ALICILAR” ana hesabının altında “……..” alt hesap kodu ve adıyla takip ottiği, davalı hesabının 2018 yılından devreden 258.401,96-TL borç bakiyesi ile açılış kaydının olduğu, 28.01.2019 tarihli ……seri nolu 1.622,50-TL bedelli faturanın davalı hesabının borcuna 4 nolu yevmiye maddesi ile kayıt yapıldığı, yapılan bu kayıtlar ile davalı hesabının takip tarihi olan 16.03.2019 itibarı ile 260.024 46-TL borçlu göründüğünün tespit edildiği, davalı ticari defterleri incelendiğinde, davacı adına kayıtlı olan fatura adedinin 36 adet olup toplam tutarın 452.018,55-TL olduğu, davacı hesabının borcuna ise faturalara karşılık yapılan ödeme kaydı toplamının 605.000,00-TL olduğu, yapılan kayıtlar neticesinde davacı hesabı 2019 yılına 154.603,95-TL borçlu olarak devrettiği, davalı 2019 yılı ticari defterlerinde davacı hesabına 154.603,95-TL borç bakiyesi ile açılış kaydı yaptığı, davacı hesabının alacağına 28.01.2019 tarihli …….seri nolu 1.622,50-TL bedelli faturanın …… nolu yevmiye maddesi ile kayıt yapıldığı, yapılan bu kayıtlar ile davacı hesabının takip tarihi olan 16.03.2019 itibarı ile 152.981,45-TL borçlu göründüğünün tespit edildiği, davacının ticari defterlerinde yer alan, ancak davalı kayıtlarında yer almayan 4 adet fatura olduğu, taraf kayıtlarının birbirini doğrulamayan kayıtların bu faturalardan (26.12.2018 tarihinde düzenlenen …….., ……..,………..,……….) ibaret olduğu, faturalar toplamının 413.005,90-TL olduğu, bu 4 faturanın tebliği ve yapılan itiraz tarihleri dikkate alındığında, 8 gün içerisinde bir itirazın varlığının söz konusu olmadığı, TTK m. 21/2 hükmü gereğince fatura içeriğinin kabul edilmiş sayılması sonucunun ortaya çıktığı, ancak bu faturalar davalı ticari defterinde kayıtlı olmadığından HMK m. 222/3 anlamında sahibi lehine delil olma şartının yerine getirilemediği, teknik bilirkişi raporu, tespit dosyasına sunulan bilirkişi raporu ve dosyada mevcut olan diğer delillerle birlikte davacının yapmış olduğu iş miktarının bu aşamada tarafımızca tespitinin mümkün olmadığı belirlenmiştir.
Mimar bilirkişi ……’nın 20/08/2022 tarihli bilirkişi raporunda özetle; dava dosyasında bulunan projedeki havuz ve havuzbaşı kafe dekorasyon projesinin; projesine uygun olarak aynen uygulamasının yapıldığını, sadece projenin kuzey-batı köşesindeki üç adet locanın yapılmadığını onların yerine de iki adet hazır prefabrik loca konduğu belirlenmiştir.
Taraf vekillerince dosyaya sunulmuş olup, tarafları davacı ile birlikte davalı olanlar haricindeki diğer faturalar yönünden form Ba-Bs örnekleri vergi dairesine müzekkere yazılarak celbedilmiş ve bunun akabinde rapora karşı itirazların değerlendirilmesi amacıyla bilirkişilerden ek rapor alınmasına karar verilmiş olup, davacı vekilinin talebi dikkate alınarak bilirkişi heyetine inşaat mühendisi bilirkişinin dahil edilmesi ile birlikte rapor alınmasına karar verilmiş olup, bilirkişi raporları dosyaya ibraz edilmiştir.
İnşaat mühendisi bilirkişi ………’ın 08/03/2022 tarihli bilirkişi raporunda özetle; Yukarıda yapılan açıklamalar ve değerlendirmelerle, tespit konusu …….Tesislerinde davacı tarafından yapılan inşaat imalatlarının:
a- İşin yapım tarihi itibarı ile toplam değerinin: 1.153.716.00 TL ( KDV Hariç)
b- İşin dava tarihi itibarı ile toplam değerinin: 1.398.419.00 TL ( KDV Hariç ) olarak tespit edildiği belirlenmiştir.
Mali müşavir bilirkişi, mimar bilirkişi ve nitelikli hesap uzmanı bilirkişi heyetinin 08/03/2022 tarihli bilirkişi ek raporunda özetle;
a-İşin yapıldığı tarihte davacının KDV dahil alacağının 1.361.384,88-TL’den taraflarca ihtilaf olmayan 605.000,00-TL ödeme mahsup edildiğinde; davacının dava tarihi itibarı ile 756.384,88-TL (1.361.384,88-605.000,00) alacaklı olacağı,
b-İşin yapıldığı tarihte davacının KDV dahil alacağı 1.361.384,88-TL’den taraflarca ihtilaf olmayan 605.000,00-TL ödemeden davacı iddiası (önceki işler için olduğunu iddia ettiği ödeme tutarı) olan 105.000,00-TL düşüldükten sonra kalan 500.000,00-TL ödeme mahsup edildiğinde; davacının dava tarihi itibarı ile 861.384,88-TL (1.361.384,88-500.000,00) alacaklı olacağı,
c-İşin yapıldığı tarihte davacının KDV dahil alacağı 1.650.134,42-TL’den taraflarca ihtilaf olmayan 605.000,00-TL ödeme mahsup edildiğinde; davacının dava tarihi itibarı ile 1.045.134,88-TL (1.650.134,42-605.000,00) alacaklı olacağı,
d-Dava tarihinde davacının KDV dahil alacağı 1.650.134,42-TL den taraflarca ihtilaf olmayan 605.000,00-TL ödemeden davacı iddiası (önceki işler için olduğunu iddia ettiği ödeme tutarı) olan 105.000,00-TL düşüldükten sonra kalan 500.000,00-TL ödeme mahsup edildiğinde; davacının dava tarihi itibarı ile 1.150.134,88-TL (1.650.134,42-500.000,00) alacaklı olacağı, kök raporda belirttikleri üzere, dosya kapsamından anlaşıldığı üzere, söz konusu 4 adet fatura iadeli taahhütlü posta ile 31.12.2018’de gönderilmiş, 03.01.2018 tarihinde davalı tarafa tebliğ edildiği, 15.01.2019 tarihli davalı taraf imzalı tutanakta 4 adet fatura kabul edilmediğinden iade edildiği, aksinin kabulü, yani söz konusu faturanın tebliğ edilmediği ya da usulüne uygun tebliğ edilmediği hususu konusunda değerlendirme ve takdir yetkisinin mahkemeye ait olduğu belirlenmiştir.
Somut davada, davacı taraf dava konusu eser sözleşmesinden kaynaklanan alacağının tahsilini talep etmiş olup, mahkememizce yapılan keşif, alınan uzman bilirkişi raporları ve dosya içerisine celbedilen tüm kayıt ve belgeler dikkate alındığında; davalı taraf ilişkiyi inkar etse de, davacı tarafın imalat işi yapmış olduğu anlaşılmış olup, tarafların ticari defter ve belgeleri üzerinde yapılan inceleme sonucu faturalara karşılık yapılan ödemeler toplamının 605.000,00-TL olduğu, ayrıca davacı kayıtlarında yer alan ancak davalı kayıtlarında yer almayan 4 adet faturaya yönelik yapılan incelemeler neticesinde bu faturalardan 26.12.2018 tarihli ……. nolu 53.100,00-TL bedelli faturanın proje ve danışmanlık içerikli olduğu, bu fatura yönünden Kayseri 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2019/661 Esas sayılı dosyasında davanın kabulüne karar verilmiş olduğu, bu nedenle imalat kalemi olmadığı, diğer 3 adet fatura içeriğinin ise davaya konu işin imalat kalemleri içerisinde yer aldığı anlaşılmıştır. Davacı, davalı adına yapılan işler için dava dışı kişilerce davalıya kesilen faturaların ödemesini yaptığını, dolayısı ile bu bedellerin de alacak kalemi olarak dikkate alınmasını talep etmiştir. Ancak davacının yapmış olduğu bu ödemeler davacı için bir alacak kalemi oluşturmaz. Yapılan iş için alınan malzemeler vesilesiyle yapılan ödemeler, yapılan işin bedelinden ayrıca bir alacak kalemi oluşturmaz. Zira bu bedeller; yapılan işin maliyeti olup zaten işin bedeli içerisinde kabul edilir. Bu nedenle davacının bu yöndeki talebi dikkate alınmamıştır. Taraflar arasında yazılı bir sözleşme olmayıp, dosyada mevcut Kayseri 3. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2019/17 D. İş sayılı dosyasında mevcut olan imalatların renkli fotoğrafları ve bilirkişi tespitleri, taraflar arasında bilirkişi raporunda tespit edilen Whatsapp ve e-posta yazışmaları, tanık ifadeleri, dosyada mevcut faturalar, yapılan imalatlara ait plan ve görseller neticesinde inşaat mühendisi bilirkişi tarafından, yapılan inşaat imalatlarının işin yapım tarihi itibarı ile 1.361.384,88-TL, işin dava tarihi itibarı ile ise 1.650.134,12-TL olduğunun belirlendiği anlaşılmıştır. Dosya incelendiğinde taraflar arasında yazılı bir eser sözleşmesi olmadığından, imalat tarihinin dikkate alınması gerektiği sonucuna varılarak, işin yapıldığı tarihte davacının KDV dahil alacağının 1.361.384,88-TL’den taraflarca ihtilaf olmayan 605.000,00-TL ödeme mahsup edildiğinde; davacının dava tarihi itibarı ile 756.384,88-TL alacaklı olduğu kanaatine varılarak davanın kısmen kabulü kısmen reddi ile 10.000,00-TL alacak bedelinin dava tarihinden itibaren, 746.384,88-TL alacak bedelinin ise ıslah tarihi olan 18/04/2022 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenler ile;
1-Davanın KISMEN KABULÜ KISMEN REDDİ ile, 10.000,00-TL alacak bedelinin dava tarihinden itibaren, 746.384,88-TL alacak bedelinin ise ıslah tarihi olan 18/04/2022 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Alınması gereken 51.668,65-TL karar ve ilam harcından dava açılırken davacı tarafından yatırılan 170,78-TL peşin harç ile 19.470,66-TL ıslah harcının mahsubu ile bakiye 32.027,21-TL karar ve ilam harcının davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 44,40-TL başvurma harcı, 170,78-TL peşin harç ile 19.470,66-TL ıslah harcının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yargılama boyunca yapılan; 114,10-TL tebligat gideri, 65,90-TL müzekkere ve posta gideri ile 3.850,00-TL bilirkişi ücretleri, 100,00-TL keşif araç ücreti ve 419,90-TL keşif harcı olmak üzere toplam 4.549,90-TL yargılama giderinden davanın kabul oranına göre belirlenen 2.992,24-TL’lik kısmının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından yapılmış bir yargılama gideri bulunmadığından bu hususta bir karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden davacı lehine A.A.Ü.T. 13/1. Maddesi uyarınca 54.869,24-TL nispi vekalet ücreti takdirine, takdir edilen vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davalı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden davalı lehine A.A.Ü.T. 13/1. Maddesi uyarınca 36.012,50-TL nispi vekalet ücreti takdirine, takdir edilen vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
8-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-11-13. maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinden (yargılama gideri) davanın kabul oranına göre belirlenen 868,10-TL’lik kısmının davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
9-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-11-13. maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinden (yargılama gideri) davanın red oranına göre belirlenen 451,90-TL’lik kısmının davacıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
10-HMK’nun 333/1. maddesi gereğince varsa artan gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleştikten sonra yatıran ilgili tarafa iadesine,
Dair, davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere oybirliği ile verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 24/05/2022

Başkan …..
¸E-imzalıdır
Üye …
¸E-imzalıdır
Üye …
¸E-imzalıdır
Katip ….
¸E-imzalıdır