Emsal Mahkeme Kararı Kayseri 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/673 E. 2021/951 K. 10.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KAYSERİ 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
KAYSERİ TÜRK MİLLETİ ADINA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2019/673 Esas
KARAR NO: 2021/951
HAKİM : … …
KATİP : … …

….

DAVA : Alacak (Kooperatif Aidat Borcundan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 29/10/2019
KARAR TARİHİ : 10/11/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 23/11/2021
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Kooperatif Aidat Borcundan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı kooperatifin 20/02/2011 tarihli genel kurulunda alınan karar gereğince toplam 196 dairenin geçici maliyetinin çıkarılarak üyelerden talep ve tahsil edildiğini, davacı genel kurulu tarafından şimdiye kadar usulüne uygun olarak kesin maliyet bedellerinin belirlenmesine ve üyelerden talep edilmesine yönelik herhangi bir karar alınmadığını, önceki tahsilatın geçici maliyet bedellerine ilişkin olduğunu, önceki yönetim tarafından bilinçli olarak kooperatifin yapılah sözleşmeler ile zarara uğratıldığını, davacının bugüne kadar 196 kooperatif üyesi ve 197 arsa sahibi olmak üzere toplam 393 daireyi teslim ettiğini, halihazırda 309 daireninde yarım kaldığını, yapılması gereken toplam 702 daire olduğunu, davacının mevcut 305 üyesi olduğunu ve bunlardan 196’sının davalı gibi dairesi ve tapusunu almış kişiler olduğunu, yanlış hesaplamalar ile tüm yükün 109 üyeye yüklendiğini, dairelerin eksik bedeller ile teslim edildiğini, evini teslim alan üyelerden aylık aidat miktarının %40 oranında kira bedeli alınması yönünde genel kurul kararı olmasına rağmen bu bedelin alınmadığını, borçların tam olarak hesap edilmediğini, yeni yönetim tarafından tüm bu yanlışlıkların tespit edilmesi üzerine 21/04/2019 tarihinde genel kurul yapılarak önceki tüm hesapların iptalı ile yeniden kesin maliyet hesaplanmasına karar verildiğini, önceki yönetim ve ilgililer hakkında Kayseri C. Başsavcılığı’nın … soruşturma nolu dosyasında suç duyurusunda bulunulduğunu, 21/04/2019 tarihli genel kurulda kararların oybirliği ile alındığını, kararların iptali amacı ile açılan dava olmadığını, alınan kararların üyelere tebliğ edildiğini ve sürecin usule uygun yürütüldüğünü, ödeme yapmayan üyeler hakkında takip başlatıldığını, genel kurulda alınan kararların amacının üyeler arasında eşitliğin sağlanması olduğunu, davalının kooperatif üyeliğinin devam ettiğini, üyeliğinin sonlanmasını gerektiren durum olmadığını, davalının kooperatife olan 191.047,00 TL kesin maliyet borcunu ödemediğini, arabulucuya başvurulmasına rağmen sonuç alınamadığını, davalının kooperatiften almış olduğu taşınmaz üzerinde ihtiyati haciz niteliğinde ihtiyati tedbir talepleri olduğunu belirterek kısmı dava olarak şimdilik 5.000 TL kesin maliyet bedelinin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacının kısmi dava açmasının hukuken mümkün olmadığını, bu nedenle eksik harcın tamamlanması gerektiğini, davacının belirlediği kesin maliyetin davalı tarafından ödenmesi ile davalının 2013 yılında taşınmazın tapusunu aldığını, davalıdan yeniden kesin maliyet bedeli talebinin bu nedenle haksız ve hukuksuz olduğunu, davacı tarafça 31/12/2011 tarihinde daire kesin maliyet bedellerinin belirlendiğine ilişkin tebliğnamenin davalıya verildiğini, davalının kooperatif üyesi olmadığını, davalının tapusunu aldıktan sonra yapılan genel kurul hazirun cetvellerinde de adının olmadığını ve genel kurula davet edilmediğini, bu durumun davalının kooperatiften ayrıldığının kanıtı olduğunu, davalının sonrasında yeniden üye olmak gibi bir talebinin olmadığını, eğer böyle bir talep varsa davacının ispat etmesi gerektiğini, kooperatif ana sözleşmesi uyarınca davacının alacak talebinin zamanaşımına uğradığını, davalının kooperatif ile ilişiğinin 2012 yılında sona erdiğini, kooperatifler kanunu madde 10 gereğince ortağın çıkma hakkı olduğunu ve kooperatiflerde açık kapı ilkesinin geçerli olduğunu, kooperatifin eşitlik ilkesine aykırı davrandığını, davacının tedbir talebinin reddine karar verilmesi gerektiğini belirterek davanın usulden ve esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir.
YARGILAMA VE GEREKÇE:
Dava, kooperatif kesin maliyet alacağının tahsiline ilişkindir.
Davacı Kooperatifin Anasözleşme ve tüm Genel Kurul Karar örnekleri Kayseri Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü’nden celbedilmiştir.
Davalıya ait üyelik dosyası, kooperatifçe çekilen kura tutanağı, yönetim kurulu kararları ve davalının yaptığı ödemelere ilişkin belgelerin Kooperatif Başkanlığından celbedilmiştir.
Cumhuriyet Başsavcılığının … soruşturma sayılı dosyasının bir sureti dosya arasına alınmıştır.
Davacı vekilinin ihtiyati haciz niteliğindeki ihtiyati tedbir talebinin, mahkememizin 01/11/2019 tarihli müteferrik karar ile reddine karar verilmiştir.
Mali Müşavir ve Kooperatif Hukukunda Uzman Bilirkişi heyetinden alınan … havale tarihli raporda; davalımın davacı kooperatifin ortağı olduğu, kooperatif tarafından davalıya tapusunun verilmesi, bir dönem genel kurullara çağrılmaması, kendisine borcu olmadığına dair belge verilmesi onun ortakliktan ayrıldığı anlamına gelmeyeceği, zira KoopK ve davacı kooperatif anasözleşmesi gereği ortaklar kooperatif tasfiye oluncaya kadar hak ve borçlarda eşit olup, buna aykırı genel kurul ve yönetim kurulu kararları veya temsil yetkisine sahip kişilerin bu yöndeki beyanları KoopK m.23 emredici ilkesine göre geçersiz olacağı, davacı kooperatifin 21.04.2019 tarihli kesin maliyet hesabının önceki kesin maliyetin
iptal edilerek yapılması karan verilmiş, bu karara istinaden davalıya kooperatif ana sözleşmesinin 61.maddesi uyarınca uygun bir kesin maliyet yapılarak tebliğ edilmiş ve davalı
açısından kesinleştiği, davalının kooperatif ana sözleşmesi m. 61/d uyarınca kesinleşen kesin maliyeti kabule mecbur olduğu ve çıkarılan maliyeti ödemekle yükümlü olduğu değerlendirildiği, yapılan kesin maliyet hesabında davalıdan talep edilen miktar içinde yer alan ve kooperatif borç payı olarak isimlendirilen 77.682,00 TL tüm ortaklara eşit olarak dağıtıldığı, halbuki ortaklara tahsis edilen veya ferdileştirme ile devredilen konutların büyüklükleri farklı olduğu, söz konusu kooperatif borç payının daire büyüklükleri dikkate alınarak talep edilmesi gerektiği, bu hesaplama doğru olmadığı için ancak daire büyüklüğü dikkate alınarak yapılacak hesaplama ile istenebileceği, davacının talep ettiği kesin maliyet bedeli içindeki kooperatif borç payı hariç tutulursa, kesin maliyet bedeli olarak 113.364 TL tebliğden itibaren 1 ay sonra muaccel olacğı, davalıya yapılan tebligatın 27.7.2019 tarihli olduğu gözönüne alındığında davalı borcuna 28.08.2019 tarihinden itibaren genel kurulda kararlaştırılan yıllık %18 (aylık %1,5) oranı üzerinden faiz uygulanacağının bildirildiği anlaşılmıştır.
Mali Müşavir, İnşaat Mühendisi ve Kooperatif Hukukunda Uzman Bilirkişi heyetinden alınan 02/09/2020 havale tarihli raporda; davalı 125.01.0135 üye nolu …’nun … ada – … parselde .. Blok, … bağımsız bölüm numaralı daire için teknik heyetçe belirlenen şerefiyeli inşaat maliyetinin 302.248,00 TL olduğu, bu tutara nispi eşitlik ilkesine göre 70.040,00 TL kooperatif borç payı eklendiğinde toplam bedelin 372.288,00 TL olacağı, davalı ödemesinin endekslenmiş tutarının 188.884 TL olması sebebiyle davacının davalıdan 183.404 TL alacaklı olacağı, ancak davalıya teslimi edilen daire için dava tarihindeki karşılığının heyette bulunan inşaat mühendisi gayrimenkul değerleme uzmanı bilirkişi tarafından yapılan sepet hesahi yöntemine göre 283.587,13 TL olarak hesaplandığı, buna göre takdiri Mahkemeye ait olmak üzere davacı alacağının 372.288,00 TL – 283.587,13 TL= 88.640,87 TL olarak hesaplanacağı sonuç ve kanaatine varıldığının bildirildiği anlaşılmıştır.
Mali Müşavir ve Kooperatif Hukukunda Uzman Bilirkişi heyetinden alınan …. havale tarihli raporda; davalının itirazları raporda değerlendirildiği, ayrıca davalı ödemesi müteahhitlik karne katsayısı kullanılarak yeniden endekslemeye tabi tutuldğuu, yaptıkları hesaplama sonucu davacının davalıdan 183.404 TL alacaklı olduğu sonucuna varıldığı, bu hususun 02.09.2020 tarihli raporlarının sonuç kısmında da mevcut olduğu, mahkemenin ara kararında belirtilen sepet metoduna göre yapılan hesaplama sonucu oluşacak davalı borcu 02.09.2020 havale tarihli raporlarınnı sonuç kısmında belirtildiğinin bildirildiği anlaşılmıştır.
Yapı kooperatiflerinin temel amacı ana sözleşme uyarınca ortaklarına uygun fiyatlarla taşınmaz kazandırmaktır. Kooperatif ortağı, ortalık sözleşmesini imzalarken kooperatifin ana sözleşmesini kabul etmiş sayılır ve kooperatif genel kurullarında alınıp iptal edilmeyen yahut batıl olmayan yani geçerliliğini koruyan tüm kararlar da birer sözleşme hükmündedir. Ana sözleşme gereği kooperatifin edimi taşınmazı ortak adına tescil ettirmek, ortağın edimi ise kooperatif tasfiye oluncaya kadar belirlenen parasal yükümlülükleri yerine getirmektir. Ortağın bu edimi, kooperatif tasfiye oluncaya kadar devam eder. Kooperatiften taşınmazını edinen ortak, üyelikten istifa etse bile edindiği taşınmazı kooperatife iade etmediği sürece istifası hüküm ve sonuç doğurmaz.
Dosya arasına celbedilen tüm kayıt ve belgeler incelendiğinde; davacı kooperatifçe üyelerine tahsis ve teslim edilecek taşınmazların inşaatlarının etap etap yaptırıldığı, 20/02/2011 tarihli genel kurulda biten ve teslim edilen konutların geçici maliyetlerinin tespiti için komisyon kurulması ve belirlenen maliyetin ve şerefiye bedellerinin ilgili üyelere tebliğ edilmesine karar verildiği, bu karar doğrultusunda 196 dairenin geçici maliyet bedelinin tespitinin yapılıp üyelerden talep ve tahsil edildiği, tapularının devrinin yapıldığı, halen 109 üyenin dairesini alamadığı, 21/04/2019 tarihli genel kurulda gündemin 10. maddesinde kooperatifin teslim edilen ve devam eden konutlarının teknik komisyon tarafından hazırlanan kesin maliyet hesaplarının görüşüldüğü, şimdiye kadar belirlenmiş olan hesaplanan tüm geçici ve kesin maliyet bedellerinin iptaline, kooperatifin daha önce teslim edilen ve teslim edilecek olan dairelerinin teknik komisyon marifetiyle yeniden kesin maliyet bedelinin hesaplanması için yönetim kuruluna yetki verildiği, bu karar doğrultusunda teknik komisyon oluşturulup kesin maliyet bedelinin belirlendiği, davalıya ortaklığına bağlı bağımsız bölümün tapuda adına tescil edildiği, davalının kooperatif üyeliğinden istifasına veya çıkarılmasına ilişkin kayıt olmadığı, davacı vekilinin aksi savunulmayan beyanına göre kooperatifin henüz dairelerini teslim alamamış 109 üyesinin dairelerinin inşaatının devam ettiği anlaşılmıştır.
Davacı kooperatifin 21/04/2019 tarihli genel kurulunda gündemin 10. maddesinde alınan kararlar aleyhine iptal davası açıldığı yolunda herhangi bir iddia veya savunma ileri sürülmediği gibi, dosyaya bu hususta herhangi bir delil de sunulmamıştır. Genel kurula bakanlık temsilcisinin katıldığı, toplantı ve karar nisaplarının oluştuğu, bir başka anlatımla genel kurul kararlarının yokluk sebeplerinin bulunmadığı görülmektedir. Kural olarak, kooperatif ortaklığından istifa edenlerin, kooperatifçe ortakları için yaptırılan daireler üzerinde hakkı kalmayıp, dairenin kooperatife iadesi ile ancak ayrıldıkları yıl bilançosuna göre payına düşeni talep edebilmesi mümkündür. Başka bir deyişle, ortaklıktan çıkma iradesi ile birlikte ortaklık payı dahil ortaklıktan kaynaklanan tüm hakların kooperatife iadesi gerekir (Yargıtay 23. HD. 13/12/2012 tarih ve 5200 E., 7357 K., 22/05/2012 tarih ve 769 E., 3526 K. Yargıtay 11. HD. 13/03/2008 tarih ve 2006/11210 E., 2008/3143 K., 13/03/2008 tarih ve 2006/11193 E., 2008/3190 K. sayılı ilamları). İstifa eden ortağın ise, 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu’nun 15. ve anasözleşmenin 17. maddesi uyarınca, kooperatiften ayrıldığı yılın bilançosunun görüşüldüğü genel kuruldan bir ay geçtikten sonra, kooperatife ödediği miktarları talep edebileceği tabiidir.
Bu kuralın istisnası 1163 sayılı Kanun’un 81/2. maddesinde düzenlenmiş olup, anılan maddede, “Konut yapı kooperatifleri, anasözleşmede gösterilen işlerin tamamlanması ve ferdi mülkiyete geçilip konutların ortaklar adına tescil edilmesiyle amacına ulaşmış sayılır ve dağılır. Ancak tescil tarihinden itibaren 6 ay içerisinde usulüne uygun şekilde anasözleşme değişikliği yapılarak kooperatifin amacının değiştirilmesi halinde dağılmaya ilişkin hüküm uygulanmaz. (Ek cümle: 3/6/2010-5983/2 md.) Amacına ulaşılarak dağılma sürecine girmiş olan kooperatiflerden çıkan veya çıkarılan ortağın konutu veya işyeri çıkma veya çıkarılma sebebiyle geri alınamaz; ancak, bu eski ortaklar daha sonra oluşabilecek tasfiye masraflarına katılırlar.” hükmüne yer verilmiştir.
Kooperatif genel kurulu tarafından kabul edilmiş bir kesin maliyet olsa bile daha sonra yeni bir maliyet belirlenmesi mümkündür. Zira değişen durumlar ve geçen zaman yeni bir kesin maliyet yapılmasını gerektirebilir. 21/04/2019 tarihli genel kurulda gündemin 10. maddesinde kooperatifin teslim edilen ve devam eden konutlarının teknik komisyon tarafından hazırlanan kesin maliyet hesaplarının görüşülmüş, şimdiye kadar belirlenmiş olan hesaplanan tüm geçici ve kesin maliyet bedellerinin iptaline ve kooperatifin daha önce teslim edilen ve teslim edilecek olan dairelerinin teknik komisyon marifetiyle yeniden kesin maliyet bedelinin hesaplanması için yönetim kuruluna yetki verilmiştir. Bu kararın değişen koşullara göre ve üyeler arasında eşitliğin sağlanması için alındığı bildirilmiştir. Bu karar doğrultusunda teknik komisyon oluşturulup 18/06/2019 tarihli kesin maliyet raporu kooperatif yönetim kuruluna sunulmuştur. Ayrıca teknik heyet konutlara yönelik kıymet taktiri (şerefiye) hesabı yapmış ve bunu Kayseri …. Noterliği’nin … tarihli ve … yevmiye sayılı işlemi ile tasdik ettirmiştir. Davacı kooperatif tarafından yaptırılan ve üyelere gönderilen kesin maliyet kooperatif ana sözleşmesinin 61/63. maddelerine uygun olarak üyelerin yaptığı ödemeler ile inşaat maliyeti endekslenmiş, şerefiye bedeli dikkate alınarak üyelerin borcu belirlenmiştir. Kesin maliyet PTT vasıtası ile üyelere gönderilmiş, ayrıca yerel gazetede ilanen yayımlanmıştır.
Toplanan delillerden davalının davacı kooperatifin üyesi olduğu, benimsenen bilirkişi rapor ve ek raporunun içeriğine göre davalının ödemesi gereken kesin maliyet bedelinin 183.404,00-TL olduğu anlaşılmıştır.
Genel kurulca, ödeme günü belirlenerek, (belirlenmemişse ayın sonu ödeme günü olup) aidat bedelinin süresinde ödenmesine, süresinde ödenmemesi halinde ise temerrüt faizi uygulanmasına ilişkin alınan kararın kesinleşmesi halinde, bu kararın tüm ortakları bağlayacağı açıktır.
Davacı vekili 13/10/2021 tarihli ıslah dilekçesi ile, 5.000,00 TL olarak talep ettiği kesin maliyet bedeli alacağını 178.404,00 TL artırarak toplam dava değerini 183.404,00 TL’ye yükseltiklerini ve ıslaha ilişkin harcın yatırılmış olduğu anlaşılmıştır.
Mahkememizce dosya arasına celbedilen tüm kayıt ve belgeler, alınan uzman bilirkişi raporları ve ek raporu bir bütün halinde değerlendirildiğinde; Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi’nin 2021/1077 E, 2021/1226 K sayılı ilamı da dikkate alındığında, davacının üyesi olan davalıdan kooperatif üyeliğinden kaynaklı kesin maliyet bedeli alacağını talep edebileceği, benimsenen bilirkişi heyetinin 08/02/2021 tarihli ek raporuna göre davacının talep edebileceği kesin maliyet bedelinin 183.404,00-TL olduğu, kesin maliyet bedelinin tebliğ tarihinden itibaren 1 ay sonra muaccel olacağı, davalıya Kayseri … Gazetesinde ilanen yapılan tebligatın …. tarihli olduğu gözönüne alındığında davalı borcuna 28/08/2019 tarihinden itibaren genel kurulda kararlaştırılan yıllık %18 (aylık %1,5) oranı üzerinden gecikme faizi uygulanacağı sonuç ve kanaatine varılmış ve böylece Davanın Kabulü ile, 183.404,00 TL’nin 5.000,00 TL’sinin kısmi dava tarihi olan 29/10/2019 tarihinden itibaren, ıslah dilekçesi ile artırılan bakiye 178.404,00 TL’nin ise ıslah tarihi olan 13/10/2021 tarihinden itibaren yıllık %18(aylık %1,5) oranında işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenler ile;
1-Davanın KABULÜ ile, 183.404,00 TL’nin 5.000,00 TL’sinin kısmi dava tarihi olan 29/10/2019 tarihinden itibaren, ıslah dilekçesi ile artırılan bakiye 178.404,00 TL’nin ise ıslah tarihi olan 13/10/2021 tarihinden itibaren yıllık %18(aylık %1,5) oranında işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
2-Alınması gereken 12.528,33 TL nispi karar ve ilam harcının davacıdan peşin olarak alınan 85,39 TL peşin harç ile 3.046,69 TL ıslah harcından mahsubuyla eksik kalan 9.396,25 TL karar ve ilam harcının davalıdan alınarak HAZİNE’YE GELİR KAYDINA,
3-Davacı tarafından yatırılan 44,40 TL başvurma harcı, 85,39 TL peşin harç ile 3.046,69 TL ıslah harcının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yargılama boyunca yapılan, 54,10 TL tebligat, 8,90 TL müzekkere ve posta gideri ve 2.200,00 TL bilirkişi ücretinden oluşan toplam 2.263,00 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Artan gider avansı olması halinde karar kesinleştiğinde ve talep halinde harcanmayan gider avansının taraflara iadesine,
6-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 21.288,288 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
7-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-11-13. maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin (yargılama gideri) davalıdan alınarak HAZİNE’YE GELİR KAYDINA,
Dair, davacı ve davalı vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 10/11/2021

Katip …
(e imzalıdır)

Hakim …
(e imzalıdır)