Emsal Mahkeme Kararı Kayseri 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/637 E. 2022/596 K. 05.07.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KAYSERİ 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2019/637 Esas – 2022/596
T.C.
KAYSERİ TÜRK MİLLETİ ADINA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2019/637
KARAR NO : 2022/596

BAŞKAN : …
ÜYE : …
ÜYE :…
KATİP : …

ASIL DAVA DOSYASINDA;
DAVACI : …
VEKİLİ : Av…
DAVALI : …
VEKİLİ : Av….
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan),
DAVA TARİHİ : 16/10/2019

BİRLEŞTİRİLEN KAYSERİ 1. ATM’NİN 2020/559 ESAS SAYILI DOSYASINDA;
DAVACI : …
VEKİLİ : Av. …
DAVALI : …
VEKİLİ : Av. …
DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 04/09/2020

BİRLEŞTİRİLEN KAYSERİ 1. ATM’NİN 2020/560 ESAS SAYILI DOSYASINDA;
DAVACI : …
VEKİLİ : Av. …
DAVALI : …
VEKİLİ : Av. …
DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 04/09/2020
KARAR TARİHİ : 05/07/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 18/07/2022
KARAR SONUCU : RED

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Asıl dava dosyasında davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı ile olan ticari ilişkileri kapsamında davalıya toplam bedeli 1.483.000,00 TL tutarında çek verdiğini, ayrıca kredi kartları ile 1.344.022,00 TL ve araç devri yoluyla da 102.475,00 TL olmak üzere toplam 2.929.497,00 TL tutarında ödeme yaptığını, davalının bu ödemeler karşılığında davacıya 369.032,86 TL tutarında mal teslim ettiğini, yapılan fazla ödeme sebebiyle 2.560.464,00 TL davalıdan alacağı kaldığını belirterek, Kayseri GİD … Esas sayılı dosyasında davalının takibe itirazının iptali ile takibin devamına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Birleştirilen Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2020/559 Esas sayılı dosyasında davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalının davacının kredi kartından haksız çekim yaptığını, taraflar arasında hiçbir alışveriş olmadığını, davalının davacıya hiçbir mal ya da emtia vermediğini, haksız surette çekilen paranın tahsili için davacının davalı aleyhinde Kayseri Genel İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlattığını, davalının borca vaki itirazı üzerine takibin durduğunu belirterek itirazın iptaline karar verilmesini, davalının icra inkar tazminatına mahkum edilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
Birleştirilen Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2020/560 Esas sayılı dosyasında davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin alacağının sağlanması amacıyla Kayseri Genel İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, borçlu tarafından borca itiraz edilerek takibin durdurulduğunu, borçlunun itirazının haksız ve yersiz olduğunu, müvekkilinin dava ile dava borçlu arasında herhangi bir ticari alışveriş olmamasına rağmen müvekkiline ait banka kartları üzerinden çekim yapılarak davalı borçlunun hesabına para girişi sağlandığını, müvekkiline herhangi bir mal veya emtia vermeyen davalı borçlunun TBK’nun sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre borçlu olduğu göz önüne alınarak icra takibi yapılmış ise de borçlu tarafından hiçbir gerekçe gösterilmeden yapılan icra takibine karşı kötü niyetli olarak davalı borçlu tarafından itiraz edilerek durdurulduğunu belirterek Kayseri Genel İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasına yapılan itiraz iptali ile takibin devamına ve borçlunun %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatı ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Asıl dava dosyasında davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacıya 50 defa mal sevki yapıldığını, söz konusu sevkiyata ilişkin bilgilerin dosyaya sunulduğunu, davacının 1.483.000,00’TL tutarında çekle ödeme yapıldığı iddiasının tamamen mesnetsiz olduğunu, davalıya 1.296.000,00 TL tutarında çek teslimi yapıldığını, bunun 799.000,00 TL’lik kısmının tahsil edildiğini, vadesi gelip karşılıksız olarak yazılan çek toplamının 452.000,00 TL olduğunu, cevap dilekçesinin hazırlandığı aşamada henüz vadesi gelmeyen 45.000,00 TL tutarında çek bulunduğunu, davacının muvafakati kapsamında 1.049.596,00 TL tutarında kredi kartı ile ödeme yapıldığını, kredi kartıyla diğer ödeme kısmı davalının bilgisi dahilinde olmadığını, davacının avans mahiyetinde verdiğini söylediği araçların alacağın teminatı maksadıyla rehin olarak verildiğini, rehin sözleşmesinden sonra da davacının borcu izerine 20.01.2019 tarihinde satışı yapılarak borcundan mahsup edildiğini, davacının bahsettiği şekilde 2.929.497,00 TL tutarında ödeme yapılmadığını, taraflar arasında yapılan yenileme sözleşmesi olduğunu ve davalının borcu olmadığının ortaya konulduğunu ve ödeme planı çıkarıldığını, buna rağmen davacının borcunu ödemediğini, davacının davalıya borçlu olduğunu, ticareti terk ettiğini, üzerindeki malları devrettiğini, derdest davayı hukuksuz ve mesnetsiz ikame ettiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Birleştirilen Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2020/559 Esas sayılı dosyasında davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Dava dilekçesi davalıya tebliğ edilmiş, davalı cevap dilekçesi sunmamış, HMK’nun 128.maddesi uyarınca dava dilekçesindeki vakıaları inkar etmiş sayılmıştır.
Davalı vekilinin icra takibindeki itirazları ise özetle; takipte bahsedilen ve yapıldığı iddia edilen ödemelerin müvekkili firmanın alacaklı bulunduğu … ile … arasında yapılan ticarette ilişkin olan alacağın tahsili amacı ile gerçekleştiği, dosya alacaklısı görünen …’ın …’ na borçlu olması sebebiyle …’ın bu borcunu … ile … arasınd ki yapılan ticarette ilişkin olarak doğan borca karşılık müvekkiline ödeyerek, borcundan kurtulduğunu, müvekkilinin de böylece …’den olan alacağını tahsil ettiğini, bu hususun dosya alacaklısı görünen …’n … aleyhine açmış olduğu Kayseri 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2019/637 Esas sayılı dosyasında ki beyanları ile de sabit olduğunu, dosya alacaklısının mükerrer olarak aynı ödemeyi hem …’ndan hem de müvekkilinden kötü niyetli olarak tahsil etme çabasında olduğunu belirterek borca itiraz ettiği görülmüştür.
Birleştirilen Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2020/560 Esas sayılı dosyasında davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının davasının haksız olduğunu, davacı tarafın usulsüz olarak takibe konu ettiği kredi kartı olduğunu, taraflar arasında görülen Kayseri 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2019/637 Esas sayılı dosyası ile açılan dava dosyasının derdest olduğunu, söz konusu icra takibinden dolayı müvekkilinin borcu olmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava, ilamsız icra takibine vaki itirazın İİK’nun 67/1. maddesi uyarınca iptali istemine ilişkindir.
Kayseri Genel İcra Dairesi’nin … Esas sayılı icra dosyasının celbi ile yapılan tetkikinde; alacaklısının …, borçlusunun … olduğu, 24/07/2019 tarihinde 2.560.465,00-TL asıl alacak ve 24.964,53-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 2.585.429,53-TL üzerinden ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin borçluya 26/07/2019 tarihinde tebliğ edildiği, borçlu vekilince borca itiraz edilmesi üzerine 26/07/2019 tarihinde icra takibinin durdurulmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
Kayseri Genel İcra Dairesi’nin … Esas sayılı icra dosyasının celbi ile yapılan tetkikinde; alacaklısının …, borçlusunun … olduğu, 14/11/2019 tarihinde 192.000,00-TL üzerinden ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin borçluya 20/01/2020 tarihinde tebliğ edildiği, borçlu vekilince borca itiraz edilmesi üzerine icra takibinin durdurulmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
Kayseri Genel İcra Dairesi’nin … Esas sayılı icra dosyasının celbi ile yapılan tetkikinde; alacaklısının …, borçlusunun … olduğu, 14/11/2019 tarihinde 85.551,90-TL üzerinden ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin borçluya 16/11/2019 tarihinde tebliğ edildiği, borçlu vekilince borca itiraz edilmesi üzerine icra takibinin durdurulmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
Davacı dilekçesinde bildirilen ihtarnamelerin birer sureti ilgili noterliklere müzekkereler yazılarak dosya arasına alınmıştır.
Malatya ve Kocaeli Trafik Tescil Şube Müdürlüklerine müzekkere yazılarak … plakalı, … plakalı ve … plakalı araçların güncel trafik kayıtları celbedilmiştir.
Tarafların 2017, 2018 ve 2019 yıllarına ait form BA ve form BS örneklerinin birer sureti ilgili vergi dairelerine müzekkere yazılarak dosya arasına celbedilmiştir.
Dava dilekçesinde belirtilen tüm çeklerin ödenip ödenmediği, ödenmiş ise kime, hangi tarihte ödendiği hususunda ilgili bankalara müzekkereler yazılmış olup, müzekkere cevapları dosya arasına alınmıştır.
Davacı vekilince dava dilekçesinde adli yardım talebinde bulunulmuş ise de, mahkememizce davacının adli yardımdan yararlanmasını gerektirecek bir husus olmadığından talebin reddine karar verildiği, bu karara itiraz edilmesi üzerine itirazın değerlendirilmesi için dosyanın Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’ne tevdi edildiği ve bu mahkemece de itirazın reddine karar verildiği anlaşılmıştır.
…Firmasına davalının cevap dilekçesinde belirttiği tüm sevkiyat işlemleri yönünden müzekkere yazılmış olup, müzekkere cevabı dosya arasına alınmıştır.
Davacının ticari defter ve belgeleri üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılması hususunda Malatya 3. Asliye Hukuk Mahkemesi’ne talimat yazılmış olup, yazılan talimata bila ikmal cevap verildiği, verilen cevapta davacı vekilince beyan dilekçesi verildiği ve dilekçede ticari defterlerin bulunduğu mali müşavir bilirkişinin FETÖ/PYD üyeliği ve yöneticiliği hakkında davalar açıldığı ve yurt dışına kaçmış olan bir şahsın elinde olan ilgili döneme ait ticari defter ve kayıtlara ulaşılamayacağının, bu sebeple de rapor aldırılamayacağının bildirildiği anlaşılmış olup, davacı vekilinc egelen banka kayıtları da dikkate alınarak dosyanın hesap bilirkişisine tevdii talep edilmiş ise de, bu talebin reddine karar verilerek davalının ticari defter ve belgeleri üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmış olup, mali müşavir bilirkişinin 19/08/2021 tarihli bilirkişi raporu dosya arasına alınmıştır.
Mali müşavir bilirkişi …’ın 19/08/2021 tarihli bilirkişi raporunda özetle; tarafların iddia ve savunmaları kapsamında mevcut delillerle davacının davalıdan alacaklı olup olmadığı davalının ticari defterlerinden neticelendirilemediği, uyuşmazlığın çözümü bakımından davacının ileri sürdüğü çekler ve banka kredi kartlarıyla yapılan ödemelerin tespiti için bankacı bilirkişinin inceleme yapması gerektiği, ayrıca davacı tarafça verilen çeklerin davalı tarafça icra takibine konu yapılması ve bu konuda dosyaya sunulmuş mahkeme kararları ve icra dosyaları bulunması sebebiyle icra iflas hukuku konusunda uzman bilirkişinin de inceleme yapmasının uygun olacağı, bunun dışında davalının davacıya nakliye araçları ile mal teslimi iddiasına yönelik olarak taşıma uzmanı bilirkişinin de inceleme yapması gerektiği, diğer taraftan davacının davalıya araç devri yaptığı, davalının ise bu araçların alaçağın teminatı olarak rehin alındığı ve satışı yapılarak borçtan düşüldüğü iddiası ile davalının taraflar arasında borcun yenilenmesi sözleşmesi bulunduğu iddiasının çözümü bakımından da hukukçu bilirkişinin inceleme yapmasının uygun olacağı belirlenmiştir.
Cevap dilekçesinde bildirilen …, …, …, … ile …’ya davalının cevap dilekçesinde belirttiği tüm sevkiyat işlemleri yönünden ayrı ayrı müzekkere yazılarak, davacı … tarafından alındığı iddia edilen ürünlerin davalı tarafça sevkiyat için teslim edilip edilmediği ve ürünlerin …’a teslim edilmesi halinde buna ilişkin evrakların birer sureti istenilmiş olup, … dışında yazılan müzekkerelere verilen cevaplar dosya arasına alınmıştır.
Davacının daha önce defterlerini sunamayacağına ilişkin beyanı dikkate alınarak, birleşen Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2020/560 Esas sayılı dosyada davalının HMK’nın 222 ve TTK’nun 80. maddesi gereği 2018 ve 2019 yıllarına ait, birleşen Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2020/559 Esas sayılı dosyasında ise davalının 2018 yılına ait ticari defter ve belgeleri üzerinde inceleme yapılarak rapor alınması için daha önce rapor düzenleyen mali müşavir bilirkişinin yanına bir bankacı bilirkişi, bir icra iflas ve borçlar hukuku uygulamaları alanında nitelikli hesaplama uzmanı bilirkişi ve taşıma alanında uzman bilirkişinin de eklenmesi ile dosyanın bilirkişi heyetine tevdine edilmiş olup, mali müşavir bilirkişinin 28/12/2021 tarihli ek raporu ve mali müşavir dışındaki bilirkişi heyetinin ise 24/05/2022 tarihli bilirkişi raporu aldırılmıştır.
Mali müşavir bilirkişi …’ın 28/12/2021 tarihli ek raporunda özetle; Birleşen 2020/560 E Sayılı Dosya Yönünden; davacı taraf davalıya kredi kartı ile 85,551,90 TL ödeme yaptığını ve söz konusu tutar karşılığında herhangi bir emtia almadığını ve yaptığı ödemenin kendisine iadesini talep ettiği, davalı tarafın davacının iddia ettiği ödemelerin davalı firmanın alacaklı olduğu dava dışı …’ndan olan alacağın tahsili amacı ile davacının bilgisi ve kabulü ile gerçekleştiğini belirttiği, davalı şirketin ticari defterlerinde 17.01.2018 tarihinde 16.950 TL tutarında Muhtelif Satıcılar adına kredi kartı ile tahsilat kaydı yapıldığının görüldüğü, bu hususun …Bankasının Mahkemenin müzekkeresine vermiş olduğu 18.11.2020 tarihli yazı ekindeki kredi kartı hesap özetinden de anlaşıldığı, davacının diğer ödeme iddialarına yönelik olarak davalının ticari defterlerinden tespit yapılamadığı, zira, kredi kartı ve banka havalesi ile yapılan tahsilatların önemli bir kısmının Muhtelif Alıcılar ve Muhtelif Satıcılar adıma kayıt edildiğinden ve davacı ve … adına açılmış hesap olmadığından davacı tarafça yapılan ödemeye ilişkin tespit yapılamadığı, davalının takip dasyasında belirtilen tutarın tahsil edilmediğine yönelik bir iddiası bulunmadığı, davalı tarafın söz konusu bedeli davacının kabulü ve bilgisi ile dava dışı …’ndan olan alacağına mahsup ettiğini belirttiği, … tarafından Mahkemenin müzekkeresine verilen 23.11.2020 tarihli yazı ekindeki CD kaydı incelendiğinde, ödeme yapılan kişi veya kuruma ilişkin bilgi bulunmadığından herhangi bir tespit yapılamadığı, Birleşen 200/559 Esas Şayılı Dosya Yönünden; birleşen 2020/559 Esas sayılı dosyada davacının ileri sürdüğü 192.000 TL tutarındaki kredi kartı ile yapılan ödeme davalının ticari defterlerinde yer aldığı, söz konusu ödemenin dava dışı ….’nin davalı şirkete olan borcundan mahsup edildiğinin kayıtlı olduğu belirlenmiştir.
Bankacı bilirkişi …, taşıma alanında uzman bilirkişi … ile icra iflas hukukçusu …’nun 24/05/2022 tarihli bilirkişi raporunda özetle;
A) Davacının Kredi Kartı Hesapların ile ilgili olarak;
1- … Kredi Kartı Hesap Hareketleri:
… … Kredi kartı hesap hareketleri incelendiğinde, 25.10.2018 tarihinde …. adlı işyerinde 670,00 TL * 3.200,00 TL * 7.085,00 TL olmak üzere 3 işlemde toplam 10.955,00 TL harcama/ödeme yapıldığı,
2- … Kredi Kartı Hesap Hareketleri:
… … A.Ş. kredi kartlarına ilişkin dosyaya sunulan hesap özetlerinde yapılan incelemede davalılar …., …-…., … üye işyerinde yapılan herhangi bir harcama/ödeme bilgisine rastlanmadığı,
3- …. Kredi Kartı Hesap Hareketleri:
… …. Kredi kartı hesap özetlerinin incelenmesinde; … … no-lu kredi kartı ile … adlı üye işyerinde 17.04.2018 tarihinde 65.000,00 TL, 17.05.2018 tarihinde 57.000,00 TL, 18.06.2018 tarihinde 70.000,00 TL olmak üzere 3 adet işlemde toplam 192.000,00 TL harcama/ödeme gerçekleştirildiği,
… … no.lu kredi kartı ile … adlı işyerinde 17.01.2018 tarihinde 16.950,00 TL harcama/ödeme gerçekleştirildiği,
4-…. Kredi Kartı Hesap Hareketleri:
… …. kredi kartlarına ilişkin dosyaya sunulan CD kayıtlarının incelenmesinde …., …- …., … adlı işyerlerinde yapılan herhangi bir harcama/ödeme bilgisine rastlanmadığı,
5- …. Kredi Kartı Hesap Hareketleri:
… …. kredi kartlarına ilişkin dosyaya sunulan CD kayıtlarının incelenmesinde …., …- …., … adlı işyerlerinde yapılan herhangi bir harcama/ödeme bilgisine rastlanmadığı,
6- …. Kredi Kartı Hesap Hareketleri:
… …. kredi kartına ilişkin dosyaya sunulan CD kayıtlarının incelenmesinde …., …- …., … adlı işyerlerinde yapılan herhangi bir harcama/ödeme bilgisine rastlanmadığı,
7- T… Kredi Kartı Hesap Hareketleri:
Sayın Mahkemeniz 09.03.2021 tarihli müzekkeresinde …’ a ait kredi kartının 16.10.2019 tarihinden geriye dönük 10 yıllık hesap dökümü talep edilmiş olduğu görülmekle, dosya kapsamı belgelerde …. tarafından … no-lu kredi kartına ilişkin gönderilen cevap yazısına ve hesap hareketlerine rastlanmadığı,
B) Davacının Kredi Kartından yapılan ödemelere ilişkin değerlendirme;
Davacıya ait kredi kartının davalı tarafından davacının bilgisi ve muvafakatı dışında kullanıldığı iddiası hayatın olağan akışına aykırı olduğu gibi Türk Ticaret Kanununun tacirler hakkındaki temel temel ilkelerden biri olan basiretli tacir gibi davranma yükümlülüğüne de aykırılık teşkil ettiği,
C) Davacı tarafından yapılan ödemeler hakkında değerlendirme;
Türk Borçlar Kanununun 207. Maddesinin ikinci fıkrasında asıl olanın peşin satış olduğu düzenlenmiştir. Buna göre davacının malları teslim aldığının kabulü gerekmekte olup; Dava konusu çekleri/yapılan kredi kartı ödemelerini avans olarak verdiğini, çekler/kredi kartı ödemeleri bedeli kadar malları teslim almadığını iddia eden davacının, öncelikle satışın peşin satış olmadığı, çeklerin/kredi kartı ödemelerinin sipariş edilen mallara karşılık avans olarak verildiği iddiasını yazılı delille kanıtlaması gerektiği, davalının, dava konusu çekler/kredi kartı ödemeleri karşılığı mal teslim edildiğini savunması, ispat yükünü değiştirmeyeceği,
D) Taraflar arasında yapılan 15/12/2018 tarihli sözleşmenin yenileme sözleşmesi olup olmadığı hususunun değerlendirilmesi;
Taraflar arasında düzenlenen ve taraflarca da kabul edilen 15/2/2018 tarihli sözleşme ile davalı tarafta bulunan 509.000,00 TL değerindeki kambiyo senetlerinin iadesi ile bunun yerine alınacak kambiyo senetleri ile alınan kambiyo senetlerinin ödeme tarihlerinin sözleşmede belirtildiği, ayrıca üç adet aracın ödeme yerine geçmek üzere 165.000,00 TL ile devredileceğinin belirtildiği, 02/01/2019 tarihli imzalı evrakta ise belirtilen çeklerin ödenmesi halinde iskonto edilen 180.000,00 TL bedelli üç adet çekin …’dan davacı tarafından teslim alınacağının belirtildiği, böylece eldeki kambiyo senetlerinin iade edilerek yeni kambiyo senetleri alınması, bu kambiyo senetleri için yeni ödeme tarihlerinin belirlenmesi ile yenileme sözleşmesinin kurulduğu, bu nedenle yenileme sözleşmesi ile davacı eski borç ile ilgili ürün teslimi yapılmadığına dair talepte bulunamayacağı belirlenmiştir.
Somut davada; davacı tarafın iddiası ile toplamda 2.929.497,00 TL iyiniyetle ve güvenerek avans mahiyetli; 1.483.000,00 TL’nin çeşitli bankalardan nama yazılmış çekler ile, 1.344.022,00 TL’nin kredi kartı kullanımı ve 102.475,00 TL’nin ise araçların devri ile ayni avans ödemesi şeklinde ödeme gerçekleştirilmesine karşılık -10/10/2017 ile 30/12/2018 tarihleri arasında 20 civarında davalı tarafça kesilmiş satış faturası ile toplamda 369.032,86 TL ürün tesliminin yapıldığını beyan ettiği, davalı taraf ise kredi kartı kullanımının, davacının bilgisi ve muvafakatı ile ticari ilişkiye bianen gerçekleştirildiğini beyan ettiği, davacı tarafça iddia edilen ödeme miktarlarına rağmen ürün tesliminin yapılmadığı iddiası ile beraber çek keşide edildiği, araçlar üzerine rehin tesis edilmesi sonrasında bu araçların borca mahsuben devrinin gerçekleştirildiği, taraflar arasında sözleşmeler akdedildiği, yeni çekler verilmek suretiyle yeni ödeme günlerinin düzenlendiği, davacı tarafın ticari defterlerini beyan etmediği, davalı tarafın ticari defterlerinden davaya konu edilen miktarda ticari ilişkinin varlığının görülmediği, bunlarla birlikte kredi kartı ile yapılan yüksek miktarlı ve uzun zamana yayılmış ödemelere sessiz kalındığı, kredi kartı borçlarının ödemesinin gerçekleştirildiği, taraflar arasında taraflarca da kabul edilen süregelen ticari ilişkinin bulunduğu birlikte değerlendirilmesi halinde, davacıya ait kredi kartının davalı tarafından davacının bilgisi ve muvafakatı dışında kullanıldığı iddiası hayatın olağan akışına aykırı olduğu gibi Türk Ticaret Kanununun tacirler hakkındaki temel ilkelerden biri olan basiretli tacir gibi davranma yükümlülüğüne de aykırılık teşkil ettiği anlaşılmıştır.
Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi’nin 2021/1906 Esas – 2021/1982 Karar sayılı ilamında; “Kural aynı anda ifa ilkesi olduğuna göre davacı, taraflar arasındaki satım akdinde aynı anda ifa kuralının aksini yani veresiye bir satımın kararlaştırıldığını, ödediği bedelin ileride teslim edileceği kararlaştırılan mallara karşılık peşin ve avans olarak yapıldığını yazılı ve kesin delillerle ispat etmek durumundadır. Başka bir deyişle 6098 sayılı TBK 207/2 hükmü gereği somut olayda davalının davacıya 92.550 TL lik ödemeye karşılık gelen miktarda mal teslim ettiği karine olarak geçerli olup bu durumda davalı davacıya mal teslim ettiğini ispat durumunda olmayıp aksine karinenin aksini savunan davacı, yaptığı ödemelere karşılık davalının kendisine mal teslim etmediğini dolayısıyla yaptığı ödemenin peşin ve avans ödemesi olduğunu yazılı ve kesin delillerle ispat külfeti altındadır.
Mahkemece taraf ticari defterleri incelenmiş olunup davacı tarafından davalıya 92.550 TL ödeme yapıldığı buna karşılık davalı tarafından davacıya 76.672,43-TL mal teslim edildiği kabul edilmiş devamında davalı şirkete davacıya 15.879,57-TL’lik mal teslim ettiğine dair yemin hakkı hatırlatılmış davacının yemin etmesi üzerine davanın kısmen kabulü ile takibin 15.891,32-TL üzerinden devamına karar verildiği görülmüştür. Taraf iddiaları, 6098 sayılı TBK 207/2 ve TMK 6 maddeleri uyarınca somut olayda ispat külfeti davacıda olup mahkemece ispat külfetinde yanılgıya düşülerek yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı görülmüştür.
Somut olayda ispat külfeti davacıda olup davacının dava dilekçesinde açıkça yemin deliline dayandığı görülmekle davacıya yemin delili hatırlatılarak oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekir.” hükmüne yer verilmiş olmakla, aynı mahiyetteki mahkememiz dosyasında da taraflar arasındaki satım akdinde aynı anda ifa kuralının aksini, yani veresiye bir satımın kararlaştırıldığını, ödediği bedelin ileride teslim edileceği kararlaştırılan mallara karşılık peşin ve avans olarak yapıldığını yazılı ve kesin delillerle ispat etmek durumundadır. Başka bir deyişle 6098 sayılı TBK 207/2 hükmü gereği somut olayda davalı davacıya mal teslim ettiğini ispat durumunda olmayıp aksine karinenin aksini savunan davacı, yaptığı ödemelere karşılık davalının kendisine mal teslim etmediğini dolayısıyla yaptığı ödemenin peşin ve avans ödemesi olduğunu yazılı ve kesin delillerle ispat külfeti altında olup, davacı tarafça ticari defter ve belgeler de dosyaya ibraz edilmediğinden ve mal teslimi olmadığına dair dosyada somut bir delil de bulunmadığından davacının davasını yazılı delil ile ispat edemediği ve yemin deliline da dayanmadığı görülmekle davacının davasının reddine karar vermek gerekmiştir.
Birleşen Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2020/559 Esas ve 2020/560 Esas sayılı dosyalarda; davacı vekili her ne kadar yemin deliline dayanmış ise de, davalı tarafça davacının ödeme yaptığı inkar edilmeyip ödemenin esas dosya davalısının borcuna karşılık yapıldığı belirtilip bu hususun dava dilekçesinde de aynen ifade edilmiş olması nedeniyle davacıya yemin delili hatırlatılmamıştır. İşbu dosyamız ile birleştirilen iki dosyanın konusu da esas dosya ile bağlantılı olup, esas dosyada davacı alacağını ispat edemediğinden, mükerrer talep niteliğindeki birleşen dosyalardaki taleplerin de reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenler ile;
ASIL DAVA YÖNÜNDEN;
1-Davanın REDDİNE,
2-Davalı tarafça takibin haksız ve kötü niyetle yapıldığı ispatlanamadığından davalı tarafın tazminat talebinin İİK madde 67/2 gereğince reddine,
3-Alınması gereken 80,70-TL karar ve ilam harcının davacı tarafından yatırılan 31.226,00-TL peşin harçtan mahsubu ile artan 31.145,3‬0-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talebi halinde davacıya iadesine,
4-Davacı tarafça yapılan yargılama harç ve giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafça yargılama boyunca yapılan 100,00-TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Davalı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden davalı lehine A.A.Ü.T. 13/1. Maddesi uyarınca 110.362,73-TL nispi vekalet ücreti takdirine, takdir edilen vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-11-13. maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin (yargılama gideri) davacıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
8-HMK’nun 333/1. maddesi gereğince varsa artan gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleştikten sonra yatıran ilgili tarafa iadesine,
BİRLEŞTİRİLEN KAYSERİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’NİN 2020/559 ESAS SAYILI DOSYASI YÖNÜNDEN;
1-Davanın REDDİNE,
2-Alınması gereken 80,70-TL karar ve ilam harcının dava açılırken davacı tarafından yatırılan 2.318,88-TL peşin harçtan mahsubu ile artan 2.238,18‬-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talebi halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama harç ve giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafça yapılmış bir yargılama gideri bulunmadığından bu hususta bir karar verilmesine yer olmadığına,
5-Davalı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden davalı lehine A.A.Ü.T. 13/1. Maddesi uyarınca 21.890,00-TL nispi vekalet ücreti takdirine, takdir edilen vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-11-13. maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin (yargılama gideri) davacıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
8-HMK’nun 333/1. maddesi gereğince varsa artan gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleştikten sonra yatıran ilgili tarafa iadesine,
BİRLEŞTİRİLEN KAYSERİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’NİN 2020/560 ESAS SAYILI DOSYASI YÖNÜNDEN;
1-Davanın REDDİNE,
2-Alınması gereken 80,70-TL karar ve ilam harcının dava açılırken davacı tarafından yatırılan 1.033,26-TL peşin harçtan mahsubu ile artan 952,56-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talebi halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama harç ve giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafça yapılmış bir yargılama gideri bulunmadığından bu hususta bir karar verilmesine yer olmadığına,
5-Davalı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden davalı lehine A.A.Ü.T. 13/1. Maddesi uyarınca 11.921,75-TL nispi vekalet ücreti takdirine, takdir edilen vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-11-13. maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin (yargılama gideri) davacıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
8-HMK’nun 333/1. maddesi gereğince varsa artan gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleştikten sonra yatıran ilgili tarafa iadesine,
Dair, asıl ve birleşen dosyalarda davacı vekili ile asıl ve birleşen dosyalarda davalılar vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi’nde istinaf kanun yolu açık olmak üzere oybirliği ile verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 05/07/2022

Başkan …
¸E-imzalıdır
Üye …
¸E-imzalıdır
Üye …
¸E-imzalıdır
Katip …
¸E-imzalıdır