Emsal Mahkeme Kararı Kayseri 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/615 E. 2022/172 K. 03.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KAYSERİ 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas – Karar No: 2019/615 Esas – 2022/172
T.C.
KAYSERİ
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2019/615 Esas
KARAR NO : 2022/172

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … – …
VEKİLİ : Av. … – ….
DAVALI : … – …
VEKİLİ : Av. … – …
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 08/10/2019
KARAR TARİHİ : 03/03/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 08/03/2022
Davacı tarafça davalı taraf aleyhine mahkememize açılan davanın yapılan açık duruşmaları sonunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili ile yapılan ticari ilişkide ….Müdürlüğü ile davalı tarafın yaptığı iş sözleşmesi gereği asansör yapımı konusunda anlaşıldığını, müvekkilinin sözleşmeye uygun şekilde asansörün yapım ve montaj işlemini bitirmesine rağmen davalı taraftan herhangi bir ödeme alamadığını, bunun üzerine Kayseri Genel İcra Müdürlüğünün ….. Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalının borca itiraz ederek takibin durduğunu, davalının icra takibine yaptığı itirazın kötü niyetli olduğunu, bu nedenlerle itirazın iptali ile icra inkar tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA: Davalı vekili cevap dilekçesinde; ödeme emrindeki faturanıun hangi fatura olduğu, fatura numarası, fatura tarihine ilişkin hiçbir ifadeye yer verilmediği, icra takibinin dayanaktan yoksun olduğunu, takibe konu hiçbir borç kalemini kabul etmediklerini, faize ilişkin taleplerinin olmadığı, müvekkili firma ile davacı firma arasında imzalanan sözleşme gereğince yarıda bırakılması sebebiyle sözleşme tek taraflı olarak feshedildiğini, müvekkili firma tarafından ihtarname düzenlendiğini, o tarihe kadar almış olduğu tüm bedelleri iade etmesi gerektiğinin bildirildiğini, ödemelerin iade edilmediği gibi ihtar tarihinden sonra ödeme günü gelen çekin de tahsil edildiğini, ticari defter ve kayıtların incelenmesi gerektiğini, müvekkili firmanın eksik kalan işleri başka firmaya tamamlattırdığını, davacıya sözleşmede taahhüt edilen bedelin tamamını ödeme yükümlülüğünün bulunmadığını, davacının işi yarım bıraktığını, tamamlamadığını, işin tamamlanmamasına rağmen işin bedelinin davacı tarafa ödediğini, sözleşme gereği işi tamamlamaktan imtina eden davacı tarafın işin toplam bedeli olan 104.000,00-TL’yi müvekkili firmaya tazminat olarak ödemesi gerektiğini, bu nedenle haksız davanın reddi ve kötü niyet tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
DELİLLER : Banka kayıtları, ticari defter, kayıt ve belgeler, ödeme ilişkin evraklar, sözleşme feshine ilişkin evraklar, işin başkasına yaptırıldığını gösterir sözleşme, sözleşme, tanık, yemin, bilirkişi, keşif, Kayseri Genel İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası.
GEREKÇE: Dava, taraflar arasında düzenlenen eser sözleşmesi kapsamında yer parkeleri, malzemelerinin satımına ve bunun montajı işleri nedeniyle iş (eser) sahibinin yükleniciye borcu olan faturaya dayalı eser bedelinin tahsili istemiyle başlatılan icra takibinde vaki itirazın iptali ile takibin devamına ilişkindir.
Tarafların bildirdiği delil ve belgeler, icra takip dosyası getirtilerek dosya içerisine alınmış, dosya kapsamında bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
Bilirkişi raporunda sonuç olarak; “Davacı tarafından defter incelemesi için belirlenen günde herhangi bir ticari defter ibrazında bulunulmadığı, davalı tarafından ibraz edilen 2017-2018 yıllarına ait defterlerin açılış ve kapanış noter tasdiklerinin mevcut olduğu, sahibi lehine delil teşkil ettiği, davalı defterlerinde davacıya ait herhangi bir kaydın bulunmadığı, davacı tarafından dava dilekçesinde takip dayanağı olduğu iddia edilen faturaların özgülenmiş olarak davalıya düzenlenmediği, bu faturaların davalının da içerisinde bulunduğu,….’na düzenlenmesi nedeniyle davalı tarafından ibraz edilen kendi tüzel kişiliğine ait ticari defterlerde davacıya ait kayıtların bulunmasının muhasebe tekniği açısından mümkün olmadığı, davalı tarafından davacıya raporun inceleme kısmında ayrıntısı bulunan 4 adet toplam 90.000,00 TL. tutarında çek verildiği ve bankalardan gelen cevabi yazılarda söz konusu çeklerin ödemesinin davalı tarafından yapıldığı, davalının ayrıca elden nakit olarak 14.000,00 TL. davacıya ödeme yaptığına ilişkin iddiasına karşılık dava dosyasında herhangi bir belgenin bulunmadığı, davacının davalı defterleri üzerinden herhangi bir alacağının bulunmadığı, davacı tarafından özgülenmiş olarak davalı tüzel kişiliğine düzenlenmiş herhangi bir fatura bulunmaması nedeniyle davaya konu faturalara ait malların davacı tarafından davalıya teslim edildiğine ilişkin davalı ticari defterleri üzerinden herhangi bir tespit yapılmasının mümkün olmadığı tespit edilmiştir.” şeklinde rapor sunulmuştur.
Bilirkişi raporuna yönelik beyan ve itirazların değerlendirilmesi bakımından bilirkişiden ek rapor sunması istenmiş, alınan bilirkişi ek raporunda; ” 2019/615 esas sayılı dava dosyasını iddialar ve savunmalar çerçevesinde dayanağını teşkil eden taraf defterleri ve mevcut belgeler dahilinde incelemek suretiyle hazırlamış olduğum 17.08.2021 tarih ve … sayılı asıl bilirkişi raporunun ibrazı sonrasında, tarafların itirazlarının değerlendirilmesi için talep edilen ek rapora konu incelemeler neticesinde, davacının asıl bilirkişi raporunda karşı itirazında davalımın defterlerinin incelenmediği yönündeki iddiasına karşılık davalı tarafından ibraz edilen defterler incelemek suretiyle tespit edilen hususların asıl bilirkişi raporunda yer aldığı, davacı tarafından takip konusu faturaların ……’na düzenlenmesi nedeniyle ayrı bir mükellefiyete sahip olan davalı defterlerinde kaydının olmasının mümkün olmadığı, davacı itirazlarının asıl bilirkişi raporunun sonuç kısmını değiştirecek mahiyette olmadığı, davalının davacıya yapmış olduğu 14.000 TL. tutarındaki elden ödemesine ait 6.698 TL. tutarındaki kısmına ait ödeme belgesinin bulunduğu iddiasının dayanağının dava dosyasında bulunmadığı, davalı itirazlarının asıl bilirkişi raporunun sornuç kısmını değiştirecek mahiyette olmadığı, tarafların asıl bilirkişi raporuna karşı itirazlarının değerlendirilmesi neticesinde, asıl bilirkişi raporunun sonuç kısmında değişikliği gerektirecek herhangi bir bulguya rastlanmadığı tespit edilmiştir.” şeklinde ek rapor sunulmuştur.
Toplanan deliller, alınan bilirkişi raporu, mahkememizce toplanmış usulüne uygun deliller olarak değerlendirilmiş buna göre, benimsenen bilirkişi raporu doğrultusunda davacı vekiline HMK m.222 kapsamında duruşmada bilirkişi incelemesi için belirlenen gün ve saatte defter ve belgelerini geçerli bir mazereti olmaksızın ibraz etmediği takdirde kanun gereği karşı tarafın usulüne uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtları kabul etmiş sayılacağı ihtar edilmiş olmasına rağmen belirlenen gün ve saatte davacının ticari defterlerini mahkemeye ibraz etmediği ve bu sebeple karşı tarafın usulüne uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtlara itibar edilerek davacının davalıdan herhangi bir alacağının bulunmadığı, davacının davalı hakkında başlatmış olduğu icra takibinin yerinde olmadığı anlaşılmakla davanın reddine karar verilmiş ve aşağıdaki gibi hüküm tesis edilmiştir.
Davalı her ne kadar kötü niyet tazminatı talebinde bulunmuş ise de davacının davalı hakkında haksız olarak icra takibi başlattığı anlaşılmakla birlikte kötü niyetli icra takibi başlattığı hususu geçerli delil ve belgelerle kanıtlamadığından koşulları oluşmayan kötü niyet tazminatı talebinin reddine karar verilmiştir.
Davacının 45.850,00-TL bedelli faturaya dayalı alacak yönünden icra takibi başlatmakla birlikte yalnız alacağın 1.000,00-TL’lik kısmı yönünden itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesi talep edilmiş olmakla birlikte alacağın toplam tutarı gözetilerek İstinaf kanun yolu açık olduğu belirtilmek suretiyle hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın REDDİNE,
2-Davalının kötü niyet tazminatı talebinin reddine,
3-Alınması gereken 80,70-TL maktu karar ve ilam harcının davacıdan peşin olarak alınan 44,40-TL harçtan mahsubu ile eksik 36,30-TL’nin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5-Davalı tarafça yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda bir karar verilmesine yer olmadığına,
6-Taraflarca yatırılan gider avanslarından kullanılmayan miktarların istekleri halinde ve karar kesinleştiğinde kendilerine iadesine,
7-Davalı lehine AAÜT uyarınca takdir olunan 1.000,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
8-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-11-13. maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin (yargılama gideri) davacıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına,
Dair, davacı vekili ile davalı vekilinin yüzlerine karşı, kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde Mahkememize veya bulunulan yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek dilekçe ile İstinaf Yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 03/03/2022

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır