Emsal Mahkeme Kararı Kayseri 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/568 E. 2021/743 K. 01.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KAYSERİ 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
KAYSERİ TÜRK MİLLETİ ADINA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2019/568 Esas
KARAR NO : 2021/743
HAKİM : … …
KATİP : … …
Asıl Dava Dosyasında;
DAVACI : … – …
VEKİLİ : Av. … –
DAVALI : … – … …
VEKİLİ : Av. … –
DAVA : İtirazın İptali (Kooperatif Aidat Borcundan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 20/09/2019
Birleşen Mahkememizin 2021/495 Esas sayılı dosyasında;
DAVACI : … – …
VEKİLİ : Av. … –
DAVALI : … – … …
VEKİLİ : Av. … –
DAVA : İtirazın İptali (Kooperatif Aidat Borcundan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ :
KARAR TARİHİ : 01/10/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 24/10/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Kooperatif Aidat Borcundan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Asıl dava dosyasında davacı vekilinin dava dilekçesinden özetle; davacı kooperatifin ilk defa 2010 yılında kesin hesap yapılması ve ortakların borçlarının belirlenerek ferdileştirme suretiyle tapu verilmesi konusunun genel kurulun gündemine geldiğini, 09.05.2010 tarihli genel kurulun 6. Gündem maddesinde bu konuda yönetim kurulunca yapılan hesabın kabul edilmediğini ve yönetime yetki verilmesi teklifinin reddedildiğini, 2015 yılında oluşturulan teknik heyet tarafından kesin hesap yapıldığını ve bu kesin hesabın üyelere noter aracılığı ile gönderildiğini, bahse konu kesin maliyet ve şerefiye hesabının üyelere usulünce tebliğ edilerek itiraz imkanı sağlandığını ve yapılan itirazlar cevaplandırılarak bahse konu kesin hesaba ilişkin borçların kesinleştiğini, ancak bir kısım üyelerin borçlarını ödememesi üzerine banka borçlarının zamanında ödenemediği için inşaatlara devam edilemediğini, üyelerin bu davranışları nedeni ile kooperatifin acze düştüğünü, ödenmesi gereken 19.500.000-TL banka kredi borcunun ve yapılması gereken 98 dairelik 2 blok inşaatın ve ayrılan ortaklara yapılacak 1.500.000-TL geri ödemenin yapılamadığını, alacaklı ………’a olan borcun protokole bağlanarak sabitlendiğini, kooperatifin protokole uyarak borcunu ödeyebilmesi, kalan inşaatları yapabilmesi ve çıkan üyelerin borçlarını ödeyebilmesi için daha önce çıkarılan kök maliyete ek maliyet çıkartılmasının gündeme geldiğini, 30.06.2018 tarihli genel kurul toplantısının 8. Gündem maddesi ile kesin maliyet hesabı sonucu belirlenen üye borçlarının 24 eşit taksitte ödenmesinin kabul edildiğini, aynı toplantının 9. Gündem maddesinde …….’ın kredinin kat edilmesi ve inşaat maliyetlerinin artması ve inşaatların tamamlanması için kök maliyete ek maliyet çıkartılması, çıkan bu ek maliyetin de kök maliyete ilave edilerek 8. Gündem maddesindeki şartlar dahilinde ödenmesi konusunda yönetim kuruluna yetki verildiğini, son olarak genel kurulun 11. Gündem maddesinde çıkan kesin hesap borçlarını tamamen ödeyen ortakların kooperatif ortaklığından çıkarılmasına karar verildiğini ve herhangi bir itiraza uğramadan ve dava açılmadan kesinleştiğini, alınan genel kurul kararından sonra teknik heyetin çalışmasını tamamladığını ve kooperatifin kesin hesap maliyet borcunu ödememiş her ortağa kök maliyete ilave olarak 16.301,89-TL ek maliyet çıkarıldığını, bu tutarın Koop. Kan. Md. 32 ve 54’de öngörülen ek ödeme niteliğinde olmadığını, ek maliyet hesap cetvelinin her bir üyeye tebliğ edildiğini, alınan genel kurul kararı ve hesap cetveline göre her üyenin kooperatife olan toplam borcunun 01.02.2019-31.01.2021 tarihleri arasında toplam 24 taksitte ödenmesinin gerektiğini, ilk taksitin son ödeme tarihinin ise 28.02.2019 olduğunu, 24.05.2019 tarihli 24 sayılı kayyım onaylı kooperatif yönetim kurulu kararı ile toplamda 4 taksit ödemeyi geciktiren kooperatif üyeleri aleyhine yasal işlem başlatılması için kooperatife yetki verildiğini, huzurdaki, davanın kök ve ek maliyet borçlarının ilk 4 taksitini ödemekte temerrüde düşen ve takibe haksız itiraz eden ortağa açıldığını, davalı ile aynı durumda olan bir kısım kooperatif ortaklarına karşı, kesin hesap şerefiye bedeli borçları için 2016 yılında takip başlatıldığını, yapılan itiraz üzerine açılan itirazın iptali davasının davacı lehine sonuçlandığını ve Ankara Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf incelemesinin devam ettiğini, davalının kooperatifin halen üyesi olduğunu, peşin bedelli ortak olmadığını, diğer üyelerle eşit statüde olduğunu ve borcunu ödemesi gerektiğini ileri sürerek itirazın iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Birleşen dosyada davacı vekilinin dava dilekçesinden özetle; davacı kooperatifçe alınan genel kurul kararı doğrultusunda kesin hesap ve ek kesin hesap maliyeti çıkarıldığını, 30/06/2018 tarihli genel kurul toplantısının 8. Maddesi ile kesin maliyet sonucu belirlenen üye borçlarının 24 eşit taksitte ödenmesinin kabul edildiğini, ……. tarih ve 24 sayılı ve kayyım onaylı kooperatif yönetim kurulu kararı ile toplamda 4 taksit ödemeyi geciktiren kooperatif üyeleri aleyhine yasal işlemlerin başlatılması için kooperatif vekiline yetki verildiğini, yönetim kurulu kararı doğrultusunda borçlarını vadesi gelmesine rağmen ödemeyen kooperatif ortakları aleyhine ilamsız icra takibi başlatıldığını, davalıların takibe itiraz etmesi üzerine iş bu davanın açıldığını, dava konusu edilen taksitlerin davalının ödemesi gereken 5-6-7-8 nolu taksitler olduğunu, bu nedenlerle mahkemenin 2019/568 Esas sayılı dosyası ile huzurdaki davanın birleştirilmesini, icra takibine yapılan itirazın iptalini, takibin devamını, %20 den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
Asıl dava dosyasında davalı vekilinin cevap dilekçesinden özetle; davacı iddiasının yasal dayanaktan yoksun olduğunu, somut bir delile dayanmayan ve tamamen soyut iddialardan ibaret olduğunu, davacı tarafça sunulan bilgi ve belgelerin hiç birinin usul kuralları Çerçevesinde iddia edilen vakıayı ispata elverişli olmadığını, davacı talebinin tamamen karşılıksız maddi menfaat teminine yönelik olduğunu, davalının davacı kooperatife aidatlarını yatırarak tapusunu aldığını, tapu verilmesinin üyeliğin bittiği ve sınırlı sorumlu halden kat maliki haline geldiğinin göstergesi olduğunu, davalının üye olarak kooperatif toplantılarına çağrılmadığını, davacı tarafça alınan kararın ek ödeme yükümlülüğü olduğunu, bunun ancak bilanço açıklarını kapatmak için alınabileceğini, ortağın çıkma hakkının kullanılmasının ana sözleşme ve kooperatifler kanununda bulunduğunu ve ortağın kooperatiften çıkmayacağına dair bağlamların hükümsüz olduğunu, tapusunu alan davalının kooperatifle ilişkisi olmadığını, davalmın yaptığı ödemenin davacı tarafça teslimi Serçekleştirilen daire Maliyetinin üzerinde olduğunu, davalının davacıya borcu olmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Birleşen dosyada davalı vekilinin cevap dilekçesinden özetle; müvekkilinin herhangi bir tacir sıfatı bulunmadığını, tacir sıfatı bulunsa dahi oturma ihtiyacını karşılamaya yönelik bir ev satın alma durumu söz konusu olduğu için yine Asliye Ticaret mahkemesinin görev alanına girmediğini, davacının iş bu davayı açmakta hukuki bir yararı mevcut olmadığını, müvekkilinin kooperatifin üyesi olarak talep edilen miktarları ödemiş ve bunun karşılığında kooperatif ile anlaşma sonucu …… İli ….. İlçesi …… yazısı Mahallesinde bulunan dairenin tapusu kendisine verildiğini, müvekkili tarafından uzun süre boyunca kooperatifin gerekli miktarda aidatlar yatırıldığını, kooperatifin kesin maliyet hesabından sonra daireleri dağıtması, hesap sonrası borcu olan varsa taksitlerinin belirgin olması ve de borcu varsa ipotekli olarak tapuların ferdileştirilmesi açıkça hükme bağladığını, müvekkili tarafından davacıya ödenen miktar davacı tarafından teslimi gerçekleştirilen dairenin maliyetinin çok üzerinde bir miktar olduğunu, müvekkilinin kooperatife herhangi bir borcu bulunmamakta olup, borcu bulunmamasından kaynaklı olarak da tapunun davacı tarafında müvekkiline devredilmesinden sonra müvekkilinden haksız ve hukuki mesnetten uzak ve kötü niyetli şekilde alacak talebinde bulunulması hukuka ve hakkaniyete aykırı olduğunu, davacının haksız ve hukuki mesnetten uzak davacının davasının reddine, davacı tarafa %20 den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatı hükmedilmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı kooperatiften davalının üyelik dosyası, Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğünden kooperatif ana sözleşmesi, genel kurul tutanakları istenmiş, ….İcra Müdürlüğünün …. esas sayılı takip dosyası ile ….İcra Dairesi’nin … esas sayılı takip dosyası celp edilmiş, Muhasebeci bilirkişiden rapor tanzim edilmiştir.
Dava, davacı tarafından kesin ve ek maliyet alacağına dayalı olarak davalı aleyhine başlatılan ilamsız icra takibine davalının süresinde itirazı üzerine İİK 67.maddesi uyarınca 1 yıllık yasal süresi içinde açılmış itirazın iptali davasıdır.
Kayseri …. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasının incelenmesinde; alacaklısının davacı …….., borçlusunun mahkememiz dosya davalısı olduğu, davalı borçlu aleyhine 11.738,96-TL kesin/ek maliyet taksitleri (2019 şubat-mart-nisan-mayıs) ve 318,40-TL işlemiş faiz toplamı olan 12.057,36-TL alacağın tahsili talebiyle ilamsız icra takibi başlatıldığı, borçlunun 14/06/2019 tarihinde asıl alacağa ve işlemiş faize itirazı üzerine takibin durdurulmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
….İcra Dairesi’nin …. esas sayılı dosyasının incelenmesinde; alacaklısının davacı ……., borçlusunun mahkememiz dosya davalısı olduğu, davalı borçlu aleyhine 9.021,96-TL kesin maliyet taksitleri (2019 haziran-temmuz-ağustos-eylül) ve 459,92-TL işlemiş faiz toplamı olan 9.481,88-TL alacağın tahsili talebiyle ilamsız icra takibi başlatıldığı, borçlunun 15/06/2020 tarihinde asıl alacağa ve işlemiş faize itirazı üzerine takibin durdurulmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
Muhasebeci bilirkişinin Mahkememize sunmuş olduğu …havale tarihli raporda özetle; Davacının davalıdan kooperatif ana sözleşmesinin m.61-63 hükümleri gereği çıkarılmış bir kesin maliyet talep ettiği, davalının kooperatifin ortağı olduğu, daha önce kesin maliyet ödemediği için kooperatif genel kurulunun verdiği yetkiye yine genel kurulca belirlenmiş, ödeme şartları belirlenmiş kesin maliyeti ödemekle yükümlü olduğu, davacı kooperatif 17.02.2015 tarihinde kesin maliyet çıkardığı, ancak bu maliyeti ana sözleşmenin 61.maddesine göre tebliğ etmediği, arada geçen dönemde genel kurul yapmadığı, daha sonra 2018 yılında 2014-2018 yılları arasını kapsayan bir genel kurul Yaptığı ve bu genel kurulda 2015 yılına ait kesin maliyetin ödeme şartlarını belirlediği, ancak bu kesin maliyetin geçen zaman içinde artan maliyetler için güncellenmesine de yine genel kurulun 9.maddesine göre karar verildiği, bu karara istinaden kesinleşmiş ve tebliğ edilmiş kesin maliyetten sonra güncellenen kesin maliyetin, ortaklara tekrar tebliğ edilip kesinleştirildiği, dolayısıyla yapılan ek güncellemenin kesin maliyetin bir Parçası ve her ikisinin birlikte bir kesin maliyet oluşturduğu, kesinleşmiş maliyetin ödenmemesi nedeniyle kesin maliyet içinde yer alan banka faiz borcu farkı ve inşaat maliyeti artışlarının güncelleme içinde talep edildiğinden bunun davalıdan talep edilebileceği, ancak üyelere konutların m2 büyüklüğü dikkate alınarak dağıtım yapılmayıp tüm üyelere eşit miktarda dağıtım yapıldığından bunun komisyonca yeniden hesaplanması gerektiği, buna göre davalının, davacı kooperatife genel kurulda belirlenen kesin maliyet ödeme şekline göre, kök maliyet tutarı üzerinden takip tarihi itibariyle 9.021,97 TL anapara ve yıllık %9 faiz gereğince 124,58 TL faiz borcu olduğunun tespit edildiği bildirilmiştir.
Muhasebeci bilirkişinin, Mahkememize sunmuş olduğu …. havale tarihli ek raporda özetle; Davacının davalıdan sadece kök maliyet talep edebileceği, ek maliyet talep edemeyeceği, takip tarihi itibariyle talep edilebilecek tutarın 9.021,97 TL anapara ve 124,58 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 9.146,55 TL olacağı; davacı tarafça yapıları endeksleme uygulamasının ana sözleşmenin 61/b maddesinde belirtilen karne katsayıları dikkate alınarak yapıldığı ve usulüne uygun olduğu, davalının düzenli aidat ödemesi yapan normal statülü ortak olduğu, peşin bedelli sabit fiyatlı üye olmadığının tespit edildiği bildirilmiştir.
Yapı kooperatiflerinin temel amacı ana sözleşme uyarınca ortaklarına uygun fiyatlarla taşınmaz kazandırmaktır.Kooperatif ortağı, ortalık sözleşmesini imzalarken kooperatifin ana sözleşmesini kabul etmiş sayılır ve kooperatif genel kurullarında alınıp iptal edilmeyen yahut batıl olmayan yani geçerliliğini koruyan tüm kararlar da birer sözleşme hükmündedir. Ana sözleşme gereği kooperatifin edimi taşınmazı ortak adına tescil ettirmek, ortağın edimi ise kooperatif tasfiye oluncaya kadar belirlenen parasal yükümlülükleri yerine getirmektir. Ortağın bu edimi, kooperatif tasfiye oluncaya kadar devam eder. Kooperatiften taşınmazını edinen ortak, üyelikten istifa etse bile edindiği taşınmazı kooperatife iade etmediği sürece istifası hüküm ve sonuç doğurmaz.
Genel kurul kararları, üyeler ile kooperatif arasında yapılmış bir sözleşme niteliğinde olup, kooperatif ve üyeler arasında ayrıca faiz oranları ile ilgili sözleşme yapılmasına gerek olmadan genel kurullarca kararlaştırılan parasal yükümlülüklere ilişkin kararlar daha sonraki yıllarda değiştirilmediği ve iptal edilmediği sürece genel kurula katılmasa dahi tüm üyeleri bağlacağı, davacı kooperatifin 30/06/2018 tarihli genel kurul toplantısında alınan kararın iptal edildiğine dair itirazın olmadığı gibi bu hususta dosya kapsamında bir delilin de bulunmadığı,bu nedenle alınan genel kurul kararının tüm üyeleri bağlayacağı,Mahkememizce alınan bilirkişi raporunda davalının kooperatife yaptığı ödemeler toplamının kooperatif ana sözleşmesinin 61. Maddesine göre endekslenmesi sonucu ödemesi gereken kesin maliyet borcunun 54.131,80-TL olduğunun, 4 aylık kesin maliyet taksit tutarının ise 9.021,96 TL olduğu ve bu alacağa yıllık %9 faiz oranı üzerinden 124,58 TL faiz işlediğinin tespit edildiği ve davalının belirlenen bu kesin maliyet alacağından sorumlu olacağı anlaşıldığından asıl dava dosyası yönünden Kayseri… İcra Müdürlüğünün ….. Esas sayılı dosyasına davalı borçlunun yapmış olduğu itirazın kısmen iptali ile 9.021,96- TL asıl alacak ve 124,58-TL işlemiş faiz üzerinden icra takibinin devamına, asıl alacağa takip tarihinden tahsil tarihine kadar %9 yasal faiz işletilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir.
Her ne kadar davacı vekili Kayseri …. İcra Müdürlüğünün …. esas numaralı icra takibinde yıllık % 18 oranında faiz üzerinden hesaplama yapıp, takip tarihinden sonra da yıllık % 18 oranında faiz talep etmiş ise de davacı kooperatifin genel kurullarında daha önceden alınan gecikme faizi oranına ilişkin kararların aidata yönelik olduğu, kesin maliyet tutarına ilişkin olmadığı, kesin maliyet bedelinin ödenmemesi halinde uygulanacak faiz oranına ilişkin bir karar alınmadığı anlaşıldığından davacının alacağına yasal faiz uygulanması gerektiği kanaate varılmıştır.
Her ne kadar davacı vekili Kayseri … İcra Müdürlüğünün …esas numaralı icra takibinde ek maliyet alacağı da talep edilmiş ise de alınan bilirkişi raporlarından, kök maliyetin 492 kişi için ek maliyetin ise 378 kişi için hazırlandığı tespit edildiğinden bir kısım üyenin ek maliyet hesabına dahil edilmemiş olması nedeniyle kooperatif üyeleri arasında eşitlik ilkesine aykırı olacak şekilde karar alınarak hesaplama yapıldığı anlaşıldığından davacının ek maliyet talebinin reddine karar verilmiştir.
Birleşen Mahkememizin 2021/495 Esas 2021/649 Karar sayılı dava dosyası yönünden yapılan değerlendirmede; davacı taraf, …. İcra Dairesi’nin … esas sayılı dosyasına konu icra takibinde haziran-temmuz-ağustos-eylül dönemlerine ilişkin toplam 9.021,96 TL kesin maliyet alacağı talep etmiştir.Asıl dava dosyasında alınan bilirkişi raporunda davalının ödemesi gereken kesin maliyet borcunun 54.131,80-TL olduğu ve 24 eşit taksitle ödenmesinin genel kurulda kabul edildiği tespit edildiğinden davacının 5.,6.,7. ve 8.taksit tutarı toplamı 9.021,96-TL’yi talep edebileceği anlaşılmıştır.Davacı tarafça icra takibinde işlemiş faiz talebinde bulunmuş olup, işlemiş faiz hesabı nitelikli hesap gerektirmeyip, basit matematik hesabını gerektirdiğinden,usul ekonomisi ilkesi de gözetilerek bu hususta mahkememizce bilirkişi raporu alınmasına gerek görülmemiş ve faiz hesabı mahkememizce re’sen aşağıdaki tabloda gösterildiği şekilde yapılmıştır.

Tutar
Vade
Takip Tarihi
Geciken Gün
Yıllık
Faiz
Faiz Tutarı
5.taksit
2255,49 TL
30/06/2019
10/03/2020
254
9
141,26 TL
6.taksit
2255,49 TL
31/07/2019
10/03/2020
223
9
124,02 TL
7.taksit
2255,49 TL
31/08/2019
10/03/2020
192
9
106,78 TL
8.taksit
2255,49 TL
30/09/2019
10/03/2020
162
9
90,10 TL
Toplam
9.021,96 TL

462,16TL

Söz konusu tutarlara vade tarihlerinden icra takip tarihine kadar yıllık % 9 oranında yasal faiz işletilmesi sureti ile yapılan hesaplamaya göre davacının davalıdan takip tarihi itibari ile 9.021,96 TL asıl alacak ve 462,16 TL işlemiş faiz talep edebileceği, davacının faiz talebinin ise 459,92 TL olduğu anlaşıldığından taleple bağlı kalınarak … İcra Dairesi’nin …. Esas sayılı dosyasına davalı borçlunun yapmış olduğu itirazın iptali ile 9.021,96- TL asıl alacak ve 459,92-TL işlemiş faiz üzerinden icra takibinin devamına, asıl alacağa takip tarihinden tahsil tarihine kadar %9 yasal faiz işletilmesine karar verilmiştir.
Davacı taraf, dava dilekçesinde icra inkar tazminatı talebinde bulunmuştur. İİK’nın 67/1. maddesine göre “Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın “yüzde yirmisinden” aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkum edilir.” Buna göre davacı lehine icra inkar tazminatına hükmetmek için davalının haksız olması, itirazın iptaline karar verilen alacağın likit olması ve davacının talebi gerekir. Davanın kabulüne karar verilen alacak miktarının likit yani belirlenebilir bir alacak miktarı olduğundan asıl alacak üzerinden davalı aleyhinde icra inkar tazminatına hükmedilerek aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenler ile;
A-Mahkememizin 2019/568 Esas sayılı asıl dava dosyasında;
1-Davanın Kısmen Kabul Kısmen Reddi ile; Kayseri ….İcra Müdürlüğünün…. Esas sayılı dosyasına davalı borçlunun yapmış olduğu itirazın kısmen iptali ile 9.021,96- TL asıl alacak ve 124,58-TL işlemiş faiz üzerinden icra takibinin devamına, asıl alacağa takip tarihinden tahsil tarihine kadar %9 yasal faiz işletilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-İtirazın iptaline karar verilen asıl alacak miktarı olan 9.021,96- TL’nin % 20’si oranında (1.804,39-TL) icra inkâr tazminatının davalı-borçludan alınarak davacıya verilmesine,
3-Alınması gereken 624,80-TL karar ve ilam harcından dava açılırken davacı tarafından yatırılan 60,29-TL tamamlama harcı ve 145,62-TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 418,89‬-TL karar ve ilam harcının davalıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına,
4-Davacı tarafından yatırılan 44,40-TL başvurma harcı, 145,62-TL peşin harç ve 60,29-TL tamamlama harcının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yargılama boyunca yapılan; 21,00-TL tebligat gideri, 34,00-TL posta ve müzekkere gideri ile 500,00-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 555,00-TL yargılama giderinin davanın kabul-red oranına göre belirlenen 421,01-TL’ sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı tarafından yapılmış olan toplam 41,00-TL yargılama giderinden davanın kabul-red oranına göre belirlenen 9,90-TL’ sinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, bakiyesinin davalı üzerinde bırakılmasına,
7-Davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden davacı lehine A.A.Ü.T. 13/1 maddesi gereğince 4.080,00-TL maktu vekalet ücreti takdirine, takdir edilen vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Davalı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden davalı lehine A.A.Ü.T. 13/2 maddesi gereğince 2.910,82-TL nispi vekalet ücreti takdirine, takdir edilen vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
9-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-11-13. maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin (yargılama gideri) davanın kabul-red oranına göre belirlenen 1.001,33-TL’ sinin davalıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına,
10-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-11-13. maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin (yargılama gideri) davanın kabul-red oranına göre belirlenen 318,67‬-TL’ sinin davacıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına,
11-Taraflarca yatırılan gider avansından artan kısmın karar kesinleştiğinde ve talep edilmesi halinde avansı yatıran ilgili tarafa iadesine,
B-Birleşen Mahkememizin 2021/495 Esas 2021/649 Karar sayılı dava dosyasında;
1-Davanın Kabulü ile; Kayseri Genel İcra Dairesi’nin ….. Esas sayılı dosyasına davalı borçlunun yapmış olduğu itirazın iptali ile 9.021,96- TL asıl alacak ve 459,92-TL işlemiş faiz üzerinden icra takibinin devamına, asıl alacağa takip tarihinden tahsil tarihine kadar %9 yasal faiz işletilmesine,
2-İtirazın iptaline karar verilen asıl alacak miktarı olan 9.021,96- TL’nin % 20’si oranında (1.804,39-TL) icra inkâr tazminatının davalı-borçludan alınarak davacıya verilmesine,
3-Alınması gereken 647,70-TL karar ve ilam harcından dava açılırken davacı tarafından yatırılan 114,52-TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 533,18-TL karar ve ilam harcının davalıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına,
4-Davacı tarafından yatırılan 59,30-TL başvurma harcı, 114,52-TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yargılama boyunca yapılan; 32,00-TL tebligat giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden davacı lehine A.A.Ü.T. 13/1 maddesi gereğince 4.080,00-TL maktu vekalet ücreti takdirine, takdir edilen vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-11-13. maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin (yargılama gideri) davalıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına,
8-Davacı tarafından yatırılan gider avansından artan kısmın karar kesinleştiğinde ve talep edilmesi halinde davacı tarafa iadesine,
Dair, davacı ile davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 01/10/2021 01/10/2021

Katip …
¸E-imzalıdır

Hakim …
¸E-imzalıdır