Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C. KAYSERİ 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
KAYSERİ TÜRK MİLLETİ ADINA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2019/563 Esas
KARAR NO : 2022/7
HAKİM : … …
KATİP : … …
DAVACI : …
VEKİLLERİ : Av. …
Av. …
DAVALI : …
VEKİLİ : Av. …
DAVA : İtirazın İptali (Kooperatif Aidat Borcundan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 20/09/2019
KARAR TARİHİ : 12/01/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 02/02/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Kooperatif Aidat Borcundan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı kooperatif tarafından alınan genel kurul kararı doğrultusunda kesin hesap ve ek kesin hesap maliyeti çıkarıldığını, 30/06/2018 tarihli genel kurul toplantısının 8. maddesi ile kesin hesap maliyeti belirlenen üye borçlarının 24 eşit taksitte ödenmesi kabul edilmiş olduğunu, aynı toplantının 9. maddesinde … tarafından kredinin kat edilmesi ve inşaat maliyetlerinin artması nedeni ile kök maliyete ilave olarak 8. madde şartları dahilinde ödenmesi konusunda yetki verildiğini, sonrasında 24/05/2019 tarihinde 24 sayılı ve kayyım onaylı kooperatif yönetim kurulunun kararı ile toplamda 4 taksit ödemeyi geciktiren kooperatif üyeleri aleyhine takip başlatılması için kooperatif vekiline yetki verildiğini, davalının her ne kadar takibe itiraz ederek kooperatif ortağı olmadığını ve borcu olmadığını ileri sürmüş ise de kooperatif anasözleşmesinin 61. maddesine göre kendisine konut tahsis edilen ortakların, kesin maliyet hesabı yapılmadan kooperatif ortaklığından çıkmasının mümkün olmadığını, bu kapsamda daha kesin maliyet hesabı yapılmadığını, 2015 yılında oluşturulan teknik heyet marifeti ile kesin hesap maliyeti çıkarıldığını, noterden onaylandığını, ortaklara tebliğ ile kesin maliyet hesabı borçlarının kesinleştiğini, kooperatif üyelerinin bir kısmının tapuları devralmaları ile borçlarının ödemediklerini, bu nedenle davacınında banka kredi borçlarını ödeyemeyerek iflas erteleme sürecine girdiğini, borçların ödenmemesi ile devredilen taşınmazların satışa çıkarılacağını ve henüz yapılmamış evlerin sahiplerine teslim edilemeyeceğini, kooperatifçe çıkarılan ek maliyetin kooperatifler kanunu madde 32 ve 54’de belirtilen ek ödeme niteliği dahilinde olmadığını, esas ödeme olduğunu, takibe esas genel kurulun 11. maddesinde ayrıca çıkan kesin hesap borçlarını tamamen ödeyen ortakların ortaklıktan çıkarılmasına karar verildiğini ve kararın kesinleştiğini, teknik heyetin çalışması sonucu kesin maliyet borcunu ödememiş herbir ortağa kök maliyete ilave olarak 16.301,89 TL ek maliyet çıkarıldığını, takip yapılan ortakların 4 taksiti ödemekte temerrüde düşen ortaklar olduğunu, benzer davanın Kayseri … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … E sayılı dosyasında görülüp lehlerine neticelendiğini ve icra inkar tazminatına hükmedildiğini, davalı hakkında başlatılan takibe itiraz edilmesi üzerine önce arabuluculuğa başvurulduğunu, sonuç alınamaması nedeni ile itirazın iptali davası açıldığını, davalının halen 1172 üye nosu ile davacı kooperatifin üyesi olduğunu, kooperatif tarafından hiçbir zaman sabit fiyatla peşin ödemeli üyelik uygulaması yapılmadığını, kooperatifçe hesaplamalar yapılırken kooperatifler kanunu madde 23 gereği eşitlik ilkesine dikkat edildiğini, 2013 yılında bir kısım ortaklara borçlarının bulunmadığına ilişkin belge verilmiş ise de bu belgenin ileriye dönük borçtan kurtulmaları anlamına gelmeyeceğini belirterek itirazın iptali ile icra inkar tazminatı verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; öncelikle her bir üye açısından açılan davaların usul ekonomiside dikkate alınarak birleştirilmesini talep ettiklerini, davalının kooperatife olan borcunu ödediğini, 20/12/2010 tarihinde kat mülkiyeti tapusunu aldığını, davacı kooperatife üyeliğinin sona erdiğini, davalının kooperatif üyesi olmadığını, davalının 2014 yılında genel kurul hazirun cetvelinde isminin olmadığını, zaten genel kurulada davet edilmediğini, daha önce çağrılmayan üyelerin yeniden kooperatif acze düşünce genel kurula çağrılmalarının kötü niyetli olduğunu, davalının kooperatif üyeliğinin 2010 yılında sona erdiğini, davacının alacak talebinin anasözleşme uyarınca zamanaşımına uğradığını, kooperatiflerde açık kapı ilkesi olduğu hususunun dikkate alınmadığını, davacı kooperatifin bilanço açığını kapatmak için üyelerden ek ödeme talep ettiğini belirterek davanın reddi ile tazminata hükmedilmesini talep etmiştir.
YARGILAMA VE GEREKÇE:
Dava, davacı kooperatifin kesin/ek maliyet bedelinin davalıdan tahsili için başlattığı ilamsız icra takibine, davalı-borçlunun itirazı üzerine İİK 67.maddesi uyarınca 1 yıllık yasal süresi içinde açılmış itirazın iptali davasıdır.
İİK 67/1.maddesine göre “Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir.”
Kayseri … İcra Dairesi’nin … sayılı takip dosyasının incelenmesinde; alacaklının …, borçlunun … olduğu, takibin 2019 yılı Şubat, Mart, Nisan ve Mayıs aylarına ilişkin kesin/ek maliyet taksitlerinin ve işlemiş faizin tahsili için toplam 12.014,76 TL alacak nedeniyle ilamsız takip başlatıldığı, davalının itirazı üzerine İcra Müdürlüğünce icra takibinin durdurulmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
Cumhuriyet Başsavcılığının … soruşturma sayılı dosyasının bir sureti dosyamız arasına alınmıştır.
Mahkememizin … Esas sayılı dosyasına ait tüm evrakların dosyamız arasına alınmıştır.
Kayseri … Asliye Ticaret Mahkemesinin …, … Esas sayılı dosyayarının bir sureti dosyamız arasına alınmıştır.
Davalıya ait üyelik dosyası, takibe esas yönetim kurulu karar örnekleri ve kooperatifin kuruluşundan itibaren genel kurul tutanaklarının ve hazirun cetvellerinin Kooperatif Başkanlığından celbedilmiştir.
Davacı Kooperatifin Anasözleşme ve tüm Genel Kurul Karar örnekleri Kayseri Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü’nden celbedilmiştir.
Mahkememizce Mali Müşavir ve Kooperatif Hukukunda Uzman Bilirkişi heyetinden alınan 13/05/2020 havale tarihli raporda; Davacının davalıdan kooperatif ana sözleşmesinin m.61-63 hükümleri gereği çıkarılmış bir kesin maliyet talep ettiği, davalının kooperatifin ortağı ve genel kurulca ödeme şartları belirlenmiş kesin maliyeti ödemekle yükümlü olduğu, Davacı kooperatifin 17.02.2015 tarihinde kesin maliyet çıkardığı, bu maliyet raporunun üyelere 26.02.2015 tarihinde taahhütlü posta ile gönderildiği, arada geçen dönemde genel kurul yapmadığı, daha sonra 2018 yılında 2014-2018 yılları arasını kapsayan bir genel kurul yaptığı ve bu genel kurulda 2015 yılına ait kesin maliyetin ödeme şartlarını belirlediği, ancak bu kesin maliyetin geçen zaman içinde artan maliyetler için güncellenmesine de yine genel kurulun 9.maddesine göre karar verildiği, bu karara istinaden kesinleşmiş ve tebliğ edilmiş kesin maliyetten sonra güncellenen kesin maliyetin, ortaklara tekrar tebliğ edilip kesinleştirildiği, dolayısıyla yapılan ek güncellemenin kesin maliyetin bir parçası ve her ikisinin birlikte bir kesin maliyet oluşturduğu, kesinleşmiş maliyetin ödenmemesi nedeniyle kesin maliyet içinde yet alan banka faiz borcu farkı ve inşaat maliyeti artışlarının güncelleme içinde talep edildiğinden bunun davalıdan talep edilebileceği, ancak üyelere konutların m² büyüklüğü dikkate alınarak ek maliyet dağıtımı yapılmayıp tüm üyelere eşit miktarda dağıtım yapıldığından nispi eşitlik ilkesine aykırı düştüğü, buna göre davalının, ek maliyet hesabı hariç davacı kooperatife genel kurulda belirlenen kesin maliyet ödeme şekline göre, kök maliyet tutarı üzerinden takip tarihi itibariyle 8.974,91 TL anapara ve yıllık 949 faiz gereğince 126,14 TL faiz borcu olduğu, sonuç ve kanaatine varıldığının bildirildiği anlaşılmıştır.
Mahkememizce Mali Müşavir, Kooperatif Hukukunda Uzman Bilirkişi ve İnşaat Mühendisi bilirkişi heyetinden alınan 14/12/2020 havale tarihli ek raporda; davalı vekilinin endekslemeye ilişkin itirazı doğrultusunda müteahhitlik karne katsayıları kullanılarak davalı ödemesi yeniden endekslendği, yaptıkları hesaplamaya göre kök raporlarındaki davacı alacağı değiştiği, davalının takip tarihindeki kök maliyet borcu rapor içindeki tabloda gösterildiği, davacının davalıdan eşitlik ilkesine aykırı olması sebebiyle ek maliyet talep edemeyeceği değerlendirildiği, ancak Mahkemece ek maliyetin de davalıdan talep edilebileceği kanaatine varılması durumunda talep edilebilecek tutarlar rapor ekindeki tabloda sunulduğu, davalı ödemesinin endekslenmesinde sepet metodunun kullamlamayacağı, müteahhitlik karne katsayısının kullanılması gerektiği ana sözleşmede açık bir şekilde ortaya konulduğu, bu bakımdan sepet metoduna göre yapılan hesaplama sonucunun davalı ödemesi olarak dikkate alınmasının mümkün olmayacağı değerlendirildiği, fakat Mahkemece sepet hesabına göre belirlenen tutarın davalı ödemesi olarak dikkate alınması gerektiği kanaatine varılırsa rapor içinde belirtikleri toplam maliyetten sepet hesabına göre belirlenen ödeme tutarı mahsup edilmesi gerektiği kanaatine varıldığının bildirildiği anlaşılmıştır.
Mahkememizce Mali Müşavir, Kooperatif Hukukunda Uzman Bilirkişi ve İnşaat Mühendisi bilirkişi heyetinden alınan 20/09/2021 havale tarihli 2. ek raporda; Davacı kooperatifçe davalı üyeye çıkarılan kök maliyet ve takip tarihi itibariyle işlemiş faiz tutarının 14.12.2020 tarihli rapor içinde gösterildiği, buna göre davalının takip tarihi itibariyle ilk 4 taksit olan 8.868,82 TL anapara ve yıllık %9 yasal faiz oranı üzerinden 124,65 TL borçlu olduğu, dosyadaki kök maliyetin 492 üye için yapıldığı, davacı kooperatifin 30.06.2018 tarihli genel kurulda ise kök maliyet borcunu ödeyenlerin ortaklıktan çıkarılmasının kabul edildiği, buna göre 114 ortağın üyelikten düşürüldüğü ve ek maliyetin 378 üye için hazırlandığı, bu işlemin bir kısım üyeler aleyhine sonuç doğurması sebebiyle eşitlik ilkesine aykırı olduğu, Ek maliyetin ancak kök maliyette olduğu gibi 492 kişi için ve nispi eşitlik ilkesine uygun olarak yapılması durumunda talep edilebileceği, ancak Mahkemece 378 üye için hesaplanan ek maliyetin de davalıdan talep edebileceği kanaatine varılması durumunda talep edilebilecek tutarın daha önceki rapor ekinde gösterildiği, buna göre davalıdan talep edilebilecek ek maliyet tutarının ilk 4 taksit toplamının 2.774,57 TL anapara ve yıllık %9 yasal faiz oranı üzerinden 39,00 TL işlemiş faiz olacağı, Kayseri BAM … H.D.’nin davacının seri dosyaları kapsamında vermiş olduğu 3 farklı kararına ilişkin talep edilen tespitlerin raporumuz içinde ayrı ayrı yapıldığı sonuç ve kanaatine varıldığının bildirildiği anlaşılmıştır.
Davacı vekilinin 12/01/2022 tarihli celsedeki beyanında, davalı tarafça dava konusu borç iflas tarihinden önce ödendiğini, davanın açılmasına sebebiyet verilmesinden dolayı davalı tarafa herhangi bir vekalet ücreti taleplerinin olmadığını beyan etmiştir.
Davalı vekilinin 12/01/2022 tarihli celsedeki beyanında, davacı kooperatif ile yapılan anlaşma gereği müvekkilinin anlaşılan tutarı ödediğini, anlaşma gereği dosyanın feragat ile sonuçlanmasını, davacı taraftan vekalet ücreti taleplerinin olmadığı beyan etmiştir.
Davacı vekilinin 02/02/2022 tarihli dilekçesi ile davalıdan herhangi bir yargılama gideri taleplerinin olmadığını beyan ettiği anlaşılmıştır.
Davacı vekilinin duruşmadaki beyanları dikkate alınarak davanın konusuz kalması sebebiyle esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına ilişkin karar verilmesi gerektiği anlaşılmış, ayrıca davalıdan yargılama gideri ve vekalet ücreti taleplerinin olmadığı bildirildiğinden talep gereğince karar verilmiştir.
Açıklanan nedenlerle mahkememizce konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına, davacı davayı açtığı tarihte haklı olsa da 12/01/2022 tarihli duruşmadaki ve 02/02/2022 tarihli dilekçesindeki beyanında davalıdan yargılama gideri ve vekalet ücreti talepleri olmadığını bildirdiğinden yapılan yargılama giderlerinin davacı taraf üzerinde bırakılmasına ve lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına dair karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm ihdas edilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenler ile;
1-Davanın konusuz kalması nedeniyle KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
2-Alınması gereken 80,70 TL karar ve ilam harcının dava açılırken davacı tarafından yatırılan 145,12 TL peşin harç ile 63,06 TL tamamlama harcından mahsubu ile artan 127,48 TL’nin karar kesinleştiğinde ve talebi halinde davacı tarafa iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama harç ve giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerlerinde bırakılmasına,
5-Davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirmiş olsa da 12/01/2022 tarihli celsedeki beyanı dikkate alınarak davacı lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
6-Davalı lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
7-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-11-13. maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin (yargılama gideri) davacıdan alınarak HAZİNE’YE GELİR KAYDINA,
8-HMK’nun 333/1. maddesi gereğince varsa artan gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleştikten sonra yatıran ilgili tarafa iadesine,
Dair, davacı ve davalı vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı.12/01/2022
Katip …
(e imzalıdır)
Hakim …
(e imzalıdır)