Emsal Mahkeme Kararı Kayseri 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/402 E. 2021/724 K. 29.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. KAYSERİ 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
KAYSERİ TÜRK MİLLETİ ADINA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2019/402 Esas
KARAR NO : 2021/724

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI :… – …
VEKİLLERİ : Av. …
Av. ….
DAVALI : … – … …
VEKİLLERİ :Av. … – ….
Av. … – …
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : …
KARAR TARİHİ : 29/09/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 07/10/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacının davalıya sattığı mallar nedeni ile alacağını alamadığını, bunun üzerine borçlu hakkında takip başlatıldığını, malların irsaliye faturalarında belirtildiği üzere davalıya teslim edildiğini, arabuluculuğa başvurulmasına rağmen sonuç alınamadığını belirterek haksız itirazın iptali ile icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; açılan davanın haksız ve hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, bu nedenle reddi gerektiğini, takibe konu faturalar nedeni ile taraflar arasında ticari ilişki olmadığını ve mal teslimi yapılmadığını, takibe konu faturaların davalının defterinde kaydı olmadığını belirterek davanın reddi ile kötüniyet tazminatını talep etmiştir.
YARGILAMA VE GEREKÇE:
Dava, İ.İ.K. mad. 67 gereğince açılan itirazın iptali davasıdır.
….İcra Dairesi’nin …. sayılı takip dosyasının incelenmesinde, alacaklının …, borçlunun … olduğu, takibin 3 adet faturadan kaynaklı 66.280,98 TL alacak nedeniyle ilamsız takip başlatıldığı, borçluya ödeme emrinin … tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun itirazı üzerine İcra Müdürlüğü tarafından takibin durdurulmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
Kayseri Mimarsinan Vergi Dairesi’ne, SGK’ya, Kayseri Ticaret Sicil Müdürlüğü’ne yazılan müzekkerelere cevap verildiği ve ilgili tüm evrakların dosyaya eklenmiş olduğu görüldü.
Mahkememizce Mali Müşavir Bilirkişiden alınan ….. havale tarihli raporda; Dosya kapsamında yer alan bilgi ve belgelerle tarafların ticari defterlerin incelenmesinden ulaştığımız bulgulara göre; Davacının davalı aleyhine başlatmış olduğu takibi 3 adet faturaya dayandırdığı, bahse konu faturalar toplamının 143.896,01 TL olduğu, davacının takip ve dava konusu yaptığı faturalardan 06.04.2019 tarihli 10.044,00 TL bedelli faturaya dayalı satışın ispatlandığı, davacının takip ve dava konusu yaptığı 30.03.2019 tarihli 2.480,00 TL bedelli faturaya dayalı satışın mevcut delillerle ispatlanmadığı, davacının takip ve dava konusu yaptığı 28.03.2019 tarihli 131.372,01 TL bedelli faturaya dayalı satışın şimdilik 3.100 TL’lik kısmının ispatlandığı, diğer kısımlarına ilişkin irsaliyelerde teslim alana ilişkin kaşe ve imza olmakla birlikte teslimin henüz ispatlanmadığı, teslimin kime yapıldığının araştırılmasının gerektiğinin düşünüldüğü, davacının ticari defterlerinde davalıdan 109.000 TL tutarında tahsilat kaydı bulunduğu, bu tahsilata ilişkin banka makbuzlarının rapor ekinde yer aldığı, ispatlanan fatura bedelinden tahsilat tutarının mahsubu gerektiği, davacının davalıdan olan alacağının net olarak ortaya konulabilmesi için 677, 699, 784 ve 799 numaralı irsaliyelere ilişkin araştırmanın tamamlanması gerektiği sonuç ve kanaatine varıldığının bildirildiği anlaşılmıştır.
Davalı şirket yetkilisi adına çıkarılan isticvap davetiyesinin usulüne uygun olarak tebliğ edildiği, yetkilinin mahkememizin ….tarihli celsesine geldiği ve mal tesliminin olup olmadığına ilişkin beyanda bulunduğu görülmüş ve davalı şirket yetkilisinin …’nin mal teslim alma konusunda yetkisinin olmadığını belirtmesi ve aksini gösteren yazılı delilin dosyaya sunulmaması nedeni ile …’nin tanık olarak dinlenmesine gerek görülmemiştir.
Mahkememizce Mali Müşavir Bilirkişiden alınan …. havale tarihli ek raporda; dosya kapsamında yer alan bilgi ve belgelerle tarafların kök rapora yaptığı itiraz ile davalı yetkilisinin Mahkemenin …tarihli celsesindeki beyanı dikkate alındığında, davacının takip konusu faturalara dayalı 13.144 TL tutarındaki mal satışını ispatladığı, 2.480 TL tutarlı mal satışının ispatlayamadığı, imza ve kaşe bulunmakla birlikte isim bulunmayan 677, 699, 784 ve 799 numaralı irsaliyelerin bağlandığı 128.272 TL tutarlı satışın mevcut delillerle ispatlanamadığı, bahse konu irsaliyelerdeki imzanın davalı çalışanına ait olup olmadığının araştırılması gerektiği, ispatlanan satış tutarından takip konusu faturalardan sonraki ödemeler toplamı olan 109.000 TL’nin TBK Md. 102 kapsamında mahsubu gerektiği sonuç ve kanaatine varıldığının bildirildiği anlaşılmıştır.
Davacı tarafın delilleri arasında yemin delilinin olması nedeni ile davacı vekiline yemin delili hatırlatılmış olup davacı tarafça yemine başvurulacağının belirtilmesi ile davalı şirket yetkilisi …’e …. tarihli duruşmada davacı şirkete takip konusu faturalar nedeni ile borçlu olmadıklarına dair yemini yaptırılmıştır.
Mahkememizce yapılan yargılama sonucunda, her ne kadar davacı tarafça takibe konu faturalar nedeni ile davalıdan alacaklı olunduğu belirtilerek takip yapılmış ve davalının takibe itirazı üzerine mahkememizde itirazın iptali davası açılmış ise de, davalı tarafça takibe konu faturalar yönünden form BA beyanında bulunulmamış olması, faturaların davalı defter kayıtlarında yer almaması ve teslimin kabul edilmemesi nedeni ile takibe konu faturalardan dolayı mal teslimi yapılıp yapılmadığının tespiti için sevk irsaliyelerinde teslim alan sıfatı ile isim ve imzaları olan … ile …’ın şirket çalışanı olup olmadığının belirlenmesi için SGK’ya yazılan müzekkereye cevap verilmiş ve söz konusu kişilerin şirket çalışanı olduğu anlaşılmıştır. İsme imza olmayan kaşeli irsaliyeler yönünden davalı şirket yetkilisinin mahkememizde alınan beyanında ise, imzaların kendisine ait olmadığını belirtmesi ve mal teslimini konusunda sadece …’ın yetkili olduğunu söylemesi ile mali müşavir bilirkişinin dosyaya sunduğu … ve … tarihli bilirkişi raporlarına göre de teslim olduğu ispatlanan 13.144 TL’ den kaynaklıda davalının takip sonrası yaptığı ödemeler dikkate alındığında davacının alacağının kalmadığı anlaşılmış olup ispat edilemeyen diğer faturalar ve miktar yönünden ise davacının yemin deliline dayanması ve davalı şirket yetkilisinin davacı şirkete borçları olmadığına yönelik yemin etmesi ve yemin delilinin kesin delil olması ile davacının davasını ispat edemediği anlaşılmış ve böylece davanın reddine, davalı tarafça takibin haksız ve kötü niyetle yapıldığı ispatlanamadığından davalı tarafın tazminat talebinin İİK madde 67 gereğince reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenler ile;
1-Davanın REDDİNE,
2-Davalı tarafça takibin haksız ve kötü niyetle yapıldığı ispatlanamadığından davalı tarafın tazminat talebinin İİK madde 67 gereğince reddine,
3-Alınması gereken 59,30 TL maktu karar ve ilam harcının dava açılırken davacıdan peşin olarak alınan 800,52 TL peşin harçtan mahsubu ile artan bakiye 741,22 TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine,
4-Davacı tarafından yargılama boyunca yapılan yargılama harç ve giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafça yapılan yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davalı kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden davalı lehine A.A.Ü.T. uyarınca 9.416,53 TL nispi vekalet ücreti takdirine, takdir edilen vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-13. maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenecek 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin (yargılama gideri) davacıdan alınarak HAZİNE’YE GELİR KAYDINA,
Dair, davacı ve davalı şirket yetkilisi ile vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı.29/09/2021

Katip …
(e imzalıdır)

Hakim …
(e imzalıdır)