Emsal Mahkeme Kararı Kayseri 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/159 E. 2021/650 K. 10.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KAYSERİ 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
KAYSERİ TÜRK MİLLETİ ADINA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2019/159
KARAR NO : 2021/650
HAKİM : … …
KATİP : … …
DAVACI : … – … …
VEKİLİ : Av. …
DAVALI : … – … …
VEKİLİ : Av. … –
DAVA : İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı)
DAVA TARİHİ :
KARAR TARİHİ : 10/09/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 25/10/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesinden özetle; Davacı müvekkili şirket ile davalı … (…) arasında masa ve sandalye siparisine ilişkin olarak sözlü akit kurulduğunu, karşılığında da davacı müvekkili tarafından davalıya 3.000 USD ödeme yapıldığını, taraflar arasıdaki sözlü akitin sona ermesi üzerine davalı tarafından davacı müvekkili şirkete ödemiş olduğu masa ve sandalye siparişi kaporasına ilişkin herhangi bir mal veya hizmet sunulmadığı için ödenen 3.000 USD’nin 1.800 USDsinin iade edildiğini ancak 1.200 USD tutarındaki bakiyenin iade edilmediğini, davalının 1.200 USD’ni iade etmemesi üzerine …Noterliği’nin ….tarih, ….. yevmiye sayılı ihtarnamesi ile ihtar edildiğini ancak ihtara rağmen borcun ödenmediğini, ayrıca davalı ile müvekkili arasında yurt içi ön taşıma hizmeti verilmesi hususunda anlaşıldığını, bu hizmetin verildiğini, hizmetin karşılığı olarak … tarihli, … numaralı ve 2.006,00-TL bedelli fatura düzenlenerek davalıya gönderildiğini ancak davalı tarafından işbu fatura karşılığı ücretin süresinde davacı tarafa ödenmediğini, bu nedenle … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı icra dosyası nezdinde icra takibi başlatıldığını, yetki itirazı üzerine dosyanın …..İcra Müdürlüğü’nün…. esas sayılı icra dosyası üzerinden devam ettiğini, ancak davalı borçlu tarafından takibe itiraz edilerek takibin durdurulduğunu belirterek …. İcra Müdürlüğü’nün …. esas sayılı icra dosyasına yapılan haksız itirazın 2.006,00-TL + 1.200 USD olmak üzere toplam 9.002,60-TL üzerinden iptaline ve icra takibinin devamına, davalının itirazının haksız ve borcun likit olması nedeniyle davalının dava değerinin %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin cevap dilekçesinden özetle; Davacının davalı müvekkile belirli miktarda masa ve sandalye siparişi verdiğini, buna istinaden 3.000 USD tutarında da kapora gönderdiğini, sipariş edilen ürünlerin davalı tarafından üretilip teslime hazır hale getirildikten sonra davacının siparişi iptal etmek ve sözleşmeden dönmek istediğini, bunun üzerine taraflar arasında geçen şifahi görüşmelerde sipariş konusu ürünlerin eksiksiz bir şekilde üretip hazır eden müvekkilin mağduriyetinin giderilmesi için halihazırda bulunan 3.000 USD kaporanın 1.200 USD’lik kısmının davalı müvekkilinde kalması, kalan 1.800 USD’lik tutarında davacıya iade edildiğini, yurt için ön taşıma hizmeti olarak zikredilen bir anlaşma yapılmadığını ve davalı tarafça herhangi bir hizmet alınmadığını belirterek, davalı aleyhine ikame edilmiş işbu kötüniyetli ve dayanaktan yoksun davanını reddine, davacının takip konusu alacağın %20’sinden az olmamak kaydıyla kötüniyet tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
Kayseri Ticaret odasına, …… Noterliği’ne, Kuveyttürk Katılım Bankasına, Mimarsinan Vergi Dairesi’ne yazılan müzekkerelere cevap verilmiş,……Vergi Dairesi Başkanlığı’na müzekkere yazılarak davaya konu faturanın form BA kayıtları istenmiş, …. İcra Dairesi’nin …..esas sayılı dosyası celp edilmiş, Muhasebeci bilirkişiden rapor alınmıştır.
Davalı tarafın ticari defter ve kayıtları üzerinde yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucu düzenlenen 10/08/2020 tarihli rapordan özetle; Davacı tarafından ….Bankası aracılığı ile davalıya ….. tarihinde Kaparo (masa ve sandalye) siparisi açıklaması ile 3.000 USD kaparo gönderildiği, taraflar arasında siparişten kaynaklı ticari bir sözleşmenin bulunmadığı ve mal alımından vazgeçilmesi nedeniyle davalı tarafından davacıya 1.800 USD’nin iade edildiği, kaparonun iade edilmeyen kısmı hariç olmak üzere taraf taraf defterlerinin birbirleri ile uyumlu olduğu, kapora bakiyesi 1.200 USD’nin davalı defterlerinde 5.243,58 TL davacı alacağı olarak kayıtlı olduğu, aynı tutarın davacı defterleri üzerinden yapılan inceleme sonucu düzenlenen bilirkişi raporunda 5.243,58 TL davalı borcu olarak kaydının mevcut olduğu, davacı iddiasına konu kaparo bakiyesi alacağı olan 1.200,00 USD’nin davalı defterlerinde davacı hebasına 5.243,58-TL ödeme olarak gösterilmek suretiyle muhasebe kayıtlarına Diğer olağan Dışı gelir vee Karlar hesabına virman şeklinde işlenerek davacı hesabının kapatıldığı ve davalı defterlerinde davacı alacağının gözükmediği, davalı davacının mal alımından vazgeçmesi nedeniyle mağduriyetinin giderilmesi için kaparo bakiyesi olan 1.200,00 USD’nin kendi uhdesinde bırakılması hususunda davacı ile sözlü olarak anlaştıklarını beyan etmesine karşılık bu hususun takdiri mahkemeye ait olmak üzere sözlü akdin kabul görmemesi halinde takip tarihi itibariyle davacının 1.200,00 USD Türk Lirası karşılığı olan 6.996,60 TL davalıdan alacaklı olduğu, davacının takipte belirtmiş olduğu nakliye alacağına ilişkin davalı defterlerinde herhangi bir kaydın ve belgenin bulanmadığı yönünde görüş bildirmiştir.
Davacı defterlerinin incelenmesi hususunda İstanbul Çağlayan Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesine talimat yazılarak davacı ticari defter ve kayıtları üzerinde yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucu düzenlenen …. tarihli rapordan özetle; Davacı tarafın dava konusu döneme ait ticari defterlerinin açılış tasdiklerinin yasal süresi içinde usulen uygun olarak yapılmış olduğu, avans ödemesiyle kayıtların uyumlu olan davacı taraf defterlerinin sahipleri lehine delil olma özelliğini haiz olduğu, davalının inceleme gününe katılmadığı, defter ve belge ibraz etmediği, davacı şirketin davalı firma ile ilgili ödemeleri muhasebe teknik ve usullerine uygun olarak 2018 yılı defter kayıtlarına işlediği eklerde yevmiye kaydı ile detayı verilen tüm ödeme ve iade ödemelerden sonra oluşan 31/12/2018 tarihi itibariyle 1.200 USD kayıt tarihi kur ile 5.243,58-TL (beşbinikiyüzkırküç TL 58 kr) defter ve kayıtlarında davalıdan alacaklı olduğu, ancak icra takibi ile 9.083,47-TL talep edildiği, taleple bağlılık ilkesi gereği ve takdiri yüksek mahkemeye ait olmak üzere; bu alacağın 2019 yılına devrettiği başkaca ödeme olmadığı, davacının alacağını işlemiş faiziyle birlikte talep ettiği, davacının alacağının varlığına karar verilmesi halende icra takip tarihinden itibaren işlenmiş faizi ile birlikte ödenebileceği, tarafların sair taleplerinin sayın mahkemenin takdirlerinde olduğu yönünde görüş bildirmiştir.
Davacı tarafın yemin deliline dayandığı, yemin metnini davalı tarafa tebilğ edildiği, Mahkememizin …. tarihli celsesinde davalı …’ın hazır olduğu, Davalı beyanında “bana sorulan sorular hakkında gerçeğe uygun cevap vereceğime ve hiçbirşey saklamayacağıma namusum, şerefim ve kutsal saydığım bütün inanç ve değerlerim üzerine yemin ediyorum” dedi. Devamla, davacı … ile tarafım arasında gerçekleşen masa, sandalye imal ve nakliyesi işinde, tarafıma yurt dışı ön taşıma hizmeti verilmediği, takibe konu 2006,00 TL nakliye ücretine dayanak olarak gözterilen dava dışı 3.kişi tarafından davacı … adına düzenlenen …. numaralı …. tarihli fatura nedeniyle davacıya borcumun bulunmadığına namusum, şerefim ve kutsal saydığım bütün inanç ve değerlerim üzerine yemin ederim.” şeklinde yemin ettiği görülmüştür.
Davalı tarafın yemin deliline dayandığı, mahkememizin … tarihli ara kararı gereği davacı şirket adresi olan İstanbul Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesine talimat yazıldığı, davacı şirkete ihtaratlı tebligat çıkarıldığı, talimat mahkemesince yapılan duruşmaya gelen olmaması nedeniyle talimatın bilaikmal kapatılarak iade edildiği görülmüştür.
Dava, davacı tarafından faturaya dayalı olarak davalı aleyhine başlatılan ilamsız icra takibine davalı tarafın süresinde itirazı üzerine İİK 67.maddesi uyarınca 1 yıllık yasal süresi içinde açılmış itirazın iptali davasıdır.
Somut olayda, davacı vekili tarafından, davalı ile müvekkili arasında masa ve sandalye yapım işi karşılığında sözlü anlaşmaya varıldığı, 3.000 USD’nin davalı tarafa ödendiği ancak davalı tarafından mal/hizmet sunulmadığı,davalıdan ödenen bedelin iadesinin istendiğini, davalı tarafından 1.800 USD’nin geri ödemesinin yapıldığı, 1.200 USD’nin ise iade edilmediği, iş bu bedelin tahsili ile masa ve sandalye yapım işi kapsamında davalıya yurtiçi ön taşıma hizmeti verildiğinden 2.006,00 TL’lik fatura alacağının da davalıdan tahsili için başlatılan icra takibine davalının vaki itirazının iptali talep edilmiş,davalı vekili tarafından ise taraflar arasındaki anlaşma gereği siparişlerin hazır edildiği ancak davacı tarafça siparişin iptal edildiği,müvekkilinin mağduriyetinin giderilmesi amacıyla 1.200 USD’nin müvekkili uhdesinde kalması hususunda taraflar arasında sifai anlaşamaya varıldığı,faturaya konu yurtiçi ön taşıma hizmetinin ise müvekkiline verilmediği beyan edilmiştir.Taraflar arasında masa ve sandalye yapım işi konusunda sözlü anlaşma yapıldığı ve daha sonra bu sözleşmeden dönüldüğü hususunda taraflar arasında uyuşmazlık yoktur.Uyuşmazlık davalıya iş bedeli karşılığında gönderilen ve daha sonra iade edilmeyen 1.200 USD’nin davalının mağduriyetinin giderilmesi amacıyla davalının uhdesinde kalması hususunda taraflar arasında anlaşma olup olmadığına ilişkindir.Bu hususta ispat yükü üzerinde olan davalı vekiline davacı tarafa yemin teklifinde bulunulup bulunulmayacağı hususunda beyanda bulunmak ve yemin metnini sunmak üzere süre verilmiş olup davalı tarafça süresi içerisinde sunulan yeminin edası için davacı şirketin adres mahkemesine talimat yazılmış olup talimat mahkemesince davacı şirkete çıkarılan ihtaratlı davetiyeye rağmen davacı şirket yetkilisinin ilk duruşmaya katılmadığı, davacı vekil tarafından ise mazeret bildirildiği, son celseye ise mazeret bildirilmeden katılan olmadığından talimatımızın kapatılarak iade edildiği anlaşıldığından HMK’nın 229/1 maddesi gereği davalı iddiasını ispatlamıştır.Dava konusu 2.006,00 TL’lik faturaya ilişkin ise,faturanın dava dışı …… firması tarafından davacıya kesilmiş olup,davacının da bunu yansıtma faturası olarak davalıya yansıtmadığı davacının ticari defterleri üzerinde yaptırılan bilirkişi incelemesi neticesinde tespit edilmiştir.Fatura akdin kurulumuna değil, ifasına ilişkin belge olduğundan faturaya dayalı alacak talebinde bulunmak için öncelikle akdî ilişkinin kanıtlanması gerekir. Bu nedenle faturaya dayalı alacağın ispatı kural olarak davacıya aittir.Her ne kadar davacı tarafından teslimi yapılmayan masa ve sandalye yapım işine ait taşımanın gecikmesi ve iptali sonrasında dava dışı … şirketine 2.006,00 TL ödendiği ve bunun davalıdan tahsili talep edilmiş ve dosyaya bir kısım e-mail yazışmaları sunulmuş olsa da bu yazışmaların davaya konu siparişe ilişkin olduğu ve davalının sorumluluğunun bulunduğu anlaşılamadığından ve bu hususta ispat yükü üzerinde olan davacı vekili tarafından sunulan yeminin, davalı tarafından eda edildiği anlaşıldığından bu yönüyle de ispatlanamayan davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenler ile;
1-Açılan davanın REDDİNE,
2-Şartları oluşmadığından davalının kötüniyet tazminatı talebinin reddine,
3-Alınması gereken 59,30-TL maktu karar ve ilam harcının dava açılırken davacıdan alınan 108,53-TL peşin harçtan mahsubu ile eksik kalan 49,23TL harcın davacıdan alınarak Hazine’ ye gelir kaydına,
4-Davacı tarafından yargılama boyunca yapılan yargılama harç ve giderlerinin davacı taraf üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından yargılama boyuncu yapılan 58,45-TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Davalı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden davalı lehine A.A.Ü.T. 13/1 maddesi uyarınca 4.080,00-TL maktu vekalet ücreti takdirine, takdir edilen vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-11-13. maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin (yargılama gideri) davacıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına,
8-Taraflarca yatırılan gider avansından artan kısmın karar kesinleştiğinde ve talebi halinde avansı yatıran ilgili tarafa iadesine,
Dair davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 10/09/2021

Katip …
¸E-imzalıdır

Hakim …
¸E-imzalıdır