Emsal Mahkeme Kararı Kayseri 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/510 E. 2021/1104 K. 10.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KAYSERİ 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
KAYSERİ
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2018/510
KARAR NO : 2021/1104
HAKİM : … …
KATİP : … …
DAVACI : … – …
VEKİLİ : Av. … -….
DAVALI : … – …
VEKİLİ : Av. … – …
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Niteliktekinde Haksız Fiilden Kaynaklanan (2918 S.K.Hariç))
DAVA TARİHİ : 26/07/2018
KARAR TARİHİ : 10/12/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 10/01/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Niteliktekinde Haksız Fiilden Kaynaklanan (2918 S.K.Hariç)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesinden özetle; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, müvekkilinin davalı kooperatifin üyesi olduğunu, genel kurullarda belirlenen aidatları düzenli şekilde ödediğini, kendisine tahsis edilen dairenin Kayseri .. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasından konulan hacizle satıldığını, söz konusu konutu bedelini ödeyerek satın aldığını, davacının davalı aleyhine Kayseri 1. ATM’nin 2008/118 esas sayılı dosyası ile açtığı tazminat davasında 38.351,16-TL alacağa hükmedildiğini, söz konusu kararın temyizi neticesinde 63.324,00-TL tazminat hakkı doğduğunun belirlendiğini, talebe göre 40.000 TL tazminata hükmedildiğini, kararın davalı tarafça temyizi neticesinde yeniden bozulduğunu ve 2017/290 esas sayılı kararıyla 40.000 TL tazminata hükmedildiğini kararın kesinleştiğini, daha sonra Kayseri 2 ATM’nin 2016/48 E sayılı dosyası ile fazlaya dair tazminat alacağı için dava açıldığını, bu davanın da kısmen kabulüne 9.856,30 TL alacağın tahsiline karar verildiğini, Kayseri 1 ATM’nin 2017/290 esas sayılı dosyasında tazminat hesabı yapılırken davacının 29.02.2008 dava tarihine kadar yaptığı ödemelerin dikkate alındığını, davacının dava tarihinden sonra da ödemelerini düzenli yaptığını ve dava tarihinden sonra da 10.100 TL aidat ödedi ğini, söz konusu ödemelere ilişkin dekontları dosyaya sunduğunu belirterek davacıya konut tahsis edilmemesi nedeniyle 10.000-TL tazminatını yasal faizi ile birlikte tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı tarafından cevap dilekçesi sunulmadığı ve böylece HMK madde 128 gereği bütün vakaları inkar etmiş sayılacağı anlaşılmıştır.
Mahkememizce dosyanın Kooperatif hukuku alanında uzman bilirkişi ile mali konularda uzman bilirkişi heyetine rapor tanzimi hususunda tevdi edildiği, bilirkişi heyetinin… tarihli raporundan özetle; Davacı taraf davalıdan kendisine daire teslimi yapılamaması sebebiyle açmış olduğu dava Kayseri 1 ATM”’nin 2017/290 esas sayılı dosyası ile görülmüş ve karara bağlanmıştır. Söz konusu karar ise kesinleşmiştir. Bu karara esas hesaplamada davacının davalı kooperatife dava tarihi olan 29.02.2008 tarihine kadar yaptığı ödemeler dikkate alınmıştır. Davacı taraf Kayseri 1. ATM’nin 2017/290 esas sayılı dosyasına dava tarih olan 29.02.2008 tarihinden sonra yaptığı 10.100,00-TL ödemenin tazminat yoluyla davalıdan istemektedir, ancak davacının talebine konu tazminat zaten 29.02.2008 tarihi itibariyle yapılmış olup, bu tarihten sonra kendisine daire verilmemesi sebebiyle tazminat talep edilmesi mümkün değildir, Zira, davacının yaptığı ödemenin güncel değeri, kendisine verilmeyen dairenin güncel değeri ve normal ödemesini yapan üyenin yaptığı ödemenin güncel değeri söz konusu tarihte hesaplanıp 2017/290 esas sayılı dosyada karara bağlanmıştır, davacının davalı kooperatifteki üyeliği devam etmesi sebebiyle aidat ödeme yükümlülüğü devam etmektedir, bu ödemelerin yeni bir tazminat hesabına konu yapılması mümkün değildir, Zira davacının yaptığı ödemeler karşılığında daire alan üyelerin sahip olduğu daire değeri dikkate alınarak tazminat ödemesi yapılmıştır, Hal böyle olunca davacının daire alan üyelerden farkı kalmamıştır, Kooperatiften ister daire alsın ister daire karşılığı tazminat alsın tüm üyeler kooperatif tasfiye olana kadar genel kurulda alınan aidat kararlarından sorumluğu olacaktır şeklinde rapor edilmiştir.
Dava, kooperatif üyeliğinden dolayı dairenin adına tescil edilmemesi nedeniyle tazminat istemine ilişkin ek davadır.
Davacı vekili tarafından Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2008/118 Esas 2011/624 Karar sayılı dosyasında 38.351,16 TL tazminatın davalıdan tahsiline karar verildiği,kararın temyizi üzerine Yargıtay 23 Hukuk Dairesinin 2012/3705 Esas 2012/7082 Karar sayılı ilamıyla müvekkili lehine bozulduğu,bozma sonrasında Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2013/47 esas 2013/45 sayılı kararıyla müvekkilinin 63.324,00 TL tazminat hakkının bulunduğunun belirlendiği ancak taleple bağlı kalınarak 40.000,00 TL tazminata hükmedildiğini,kararın temyizi üzerine Yargıtay 23 Hukuk Dairesinin 2015/247 Esas 2015/702 Karar sayılı ilamıyla yeniden bozulduğunu,bozma sonrasında Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2017/290 esas 2017/941 sayılı kararıyla 40.000,00 TL tazminatın 29/02/2008 tarihinden itibaren işleyecek faiziyle davalıdan tahsiline karar verildiğini ve kararın kesinleştiğini, bilirkişi raporunda belirlenen fazlaya dair tazminat alacağı için Kayseri 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2016/48 esas numaralı dosyasında dava açtığını,davanın kısmen kabulüne karar verildiğini, Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2017/290 esas 2017/941 karar sayılı dosyasında tazminat hesabı yapılırken müvekkilinin dava tarihi olan 29/02/2008 tarihine kadar yaptığı ödemelerin dikkate alındığını, bu tarihten sonrada toplamda 10.100,00 TL ödeme yapıldığı beyan edilerek şimdilik 10.000,00 TL tazminatın yasal faiziyle davalıdan tahsili talep edilmiştir.
Mahkememizin 2016/48 esas 2018/634 karar sayılı ilamının incelenmesinde; Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2017/290 esas sayılı dava dosyasında yapılan yargılama sonucu Mahkemesince yapılan hesaplamaya göre bilirkişilerin 22/07/2013 tarihli tarihli ek raporunun 5.sahifesinde yazılı olan ve Yargıtayın bozma ilamında da işaret edilen tazminat hesabı formulündeki cetvelde yazılı, (1) nolu üyelere tahsis edilen dairenin rayiç bedeli kısmı=63.499, (2) nolu normal ödemesini gerçekleştiren bir üyenin toplam ödemelerinin dava tarihine taşınmış değeri (Ek tablo-1 ve Ek tablo-2 toplamı) = 112.600 (Bozma ilamı öncesinde verilen kararda bu kısım ek raporda 88.651 olup bozma ilamı doğrultusunda bu kısma 88.651 yerine 112.600 olarak yazılmıştır), (3) nolu sağlanan yarar (3=1-2) yani 63.499-112.600= – 49.100, (4) nolu davacının yaptığı ödentilerin dava tarihine taşınmış değeri (Ek tablo-1 ve 3)=88.408, Tazminat tutarı (4×3/2)+4=49.856,30 TL olarak bulunmuştur. Davacının talebi ise daha az bir miktar olan 40.000 TL olması nedeniyle taleple bağlılık kuralı gözetilerek ve bozma ilamında başkaca bir bozma sebebi de olmadığından davanın kabulü ile; 40.000 TL nin dava tarihi olan 29/02/2008 tarihinden itibaren işleyecek değişen oranlarda yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, karar 11/05/2018 tarihinde kesinleşmiştir. Mahkememize açılan iş bu dava da ek dava olarak açıldığından ayrıca bir bilirkişi raporu alınması usul ekonomisi ilkesine uygun bulunmamış, 1. ATM’ nin dosyasının iş bu dosyamız için ” Güçlü Delil ” teşkil edeceği dikkate alınarak Kayseri 1. ATM’ ce 40.000 TL üzerinden davanın kabulüne karar verildiği gerekçesiyle bakiye kısım olan 9.856,30 TL üzerinden davanın kabulüne karar verilmiş,kararın istinaf incelemesinde olması nedeniyle henüz kesinleşmediği anlaşılmıştır.
Somut davada; her ne kadar davacı vekili tarafından,Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2017/290 esas 2017/941 karar sayılı dosyasında tazminat hesabı yapılırken müvekkilinin dava tarihi olan 29/02/2008 tarihine kadar yaptığı ödemelerin dikkate alındığını,bu tarihten sonrada toplamda 10.100,00 TL ödeme yapıldığı beyan edilerek tazminat isteminde bulunulmuş ise de,Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2008/118 esas 2011/624 karar(bozma sonrası 2013/47 esas 2013/45 karar) sayılı esas dava dosyasının temyiz incelemesi üzerine Yargıtay 23. Hukuk Dairesinin 2015/247 Esas 2015/702 Karar sayılı ilamıyla davacının talep edebileceği tazminat miktarının dava tarihi itibariyle yapılan hesaplamasına ilişkin düzenlenen bilirkişi raporunda, kooperatif ortaklığına dayalı olarak davacıya verilemeyen dairenin bedelinin tahsili istemine ilişkin davada tazminat hesaplama ilkesi uygulamada 5’li formül olarak adlandırılan tazminat hesaplama ilkesi formülüne göre yapıldığı ve formülün 2. ayağındaki “davalı kooperatife normal ödentilerini gerçekleştiren bir ortağın ödemelerinin dava tarihindeki güncel değeri” dairenin bozma ilamı öncesinde düzenlenen ve hükme esas alınan bilirkişi raporunda 112.600,00 TL tespit edilip, hesaplama yapıldığı,bozma sonrasında düzenlenen ve verilen son karara esas alınan ek bilirkişi raporunda ise bu kalem 88.651,00 TL olarak kabul edildiği, davalı kooperatife normal ödentilerini gerçekleştiren bir ortağın ödemelerinin dava tarihindeki güncel değerinin, davalı lehine usuli kazanılmış hak oluştuğu gözetilerek 112.600,00 TL olarak kabul edilerek hesaplama yapılması gerektiği gerekçesiyle davacı lehine yapılan tazminat hesaplaması yalnızca bu hususta bozulmuş olduğu anlaşılmış olup davalı tarafından yapılan ödeme tutarına ilişkin bozma yapılmadığı görülmüş ve Mahkemece davacı ortağın kooperatiften talep etmesi mümkün olan zarar miktarı Yargıtay uygulamasındaki 5’li formül ile hesaplanarak hüküm kurulmuştur.Davacı vekili tarafından Mahkememizce alınan bilirkişi raporuna itiraz dilekçesinde, Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2008/118 esas sayılı dosyasının dava tarihinden sonra müvekkili tarafından yapılan 5.000,00 TL ödemenin 2011 yılında kooperatif genel kurul toplantısında alınan karara istinaden yapıldığının beyan edildiği,iş bu genel kurul kararının iptalinin öne sürülmediği,davacı halen kooperatif üyesi olup davacının kesin maliyet borcuna binaen ödediği bu bedel ile bilirkişi raporunda genel gider kapsamında ödediği tespit edilen bedelin tazminat hesabına dahil edilmediği beyan edilerek talep edilemeyeceği değerlendirildiğinden davanın reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenler ile;
1-Açılan davanın REDDİNE,
2-Alınması gereken 59,30-TL karar ve ilam harcından davacı tarafından dava başında yatırılan 170,78-TL peşin harçtan mahsubu ile artan 111,48-TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran davacıya iadesine,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama harç ve giderlerinin kendi üzerine bırakılmasına,
4-Davalı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden davalı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. 13/2 Maddesi uyarınca belirlenen 5.100,00-TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı tarafa verilmesine,
5-HMK’nun 333/1. maddesi gereğince varsa artan gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleştikten sonra yatıran ilgili tarafa iadesine,
Dair, davacı ve vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 10/12/2021
Katip …
¸E-imzalıdır

Hakim …
¸E-imzalıdır