Emsal Mahkeme Kararı Kayseri 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/971 E. 2022/413 K. 25.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KAYSERİ 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
KAYSERİ TÜRK MİLLETİ ADINA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2017/971 Esas
KARAR NO : 2022/413

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … (T.C …)
VEKİLİ : Av. … – …
DAVALI : … – …
VEKİLLERİ : Av. … – .
Av. … – .
Av. … -..
DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 01/06/2017
KARAR TARİHİ : 25/05/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 17/06/2022
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacının, davalı kooperatife normal statülü üye olduğunu ve yıllarca aidatlarını ödediğini, ancak aradan geçen uzun yıllara rağmen kooperatifin bir türlü davalı tarafından bitirilemediğini, kura teslim tasfiye aşamalarına gelinemediğini, müvekkili ile davalı kooperatif yetkilileri arasında kooperatifin ne zaman bitirileceğine dair yapılan birçok görüşmeden de müvekkilinin olumlu sonuç alamadığını, aradan geçen zaman itibariyle en nihayetinde davalı kooperatif yetkilileri tarafından müvekkiline genel kuruldan yetki aldıkları, aldıkları yetkiye istinaden kooperatifin hali hazırda bitmiş ve bitmek üzere olan dairelerinden satış yapmak suretiyle kendisine devir yapabilecekleri konusunda teklif geldiğini, müvekkilinin de yıllardır bitmeyen kooperatifin akıbetinden endişe ettiği ve görüşmelerden olumlu sonuç alamadığı için kooperatif bünyesindeki belirli bir daireyi satın almayı kabul ettiğini, davalı kooperatifin 30/06/2012 tarihli genel kurul kararının 10.maddesi kapsamında satış ve devre ilişkin aldığı yetki uyarınca Kayseri ili, Kocasinan ilçesi, … Mahallesi, …. pafta, …. ada, ….parselde kayıtlı bulunan….-Blok 2.kat … no.lu güney-doğu cepheli dairenin müvekkiline satışının yapılması, dairenin müvekkiline 30/08/2013 tarihinde teslim edileceğine ilişkin 18/03/2013 tarih ve 3 karar sıra numarası ile Ortaklar Kurulu Kararı aldığını, bu kararın da Kayseri 7.Noterliğinin 18/03/2013 tarih ve …. yevmiye sayısıyla onaylatıldığını, ancak yapılan anlamanın özü itibariyle müvekkilinin belirtmiş oldukları daireyi davalı kooperatiften 140.000,00-TL bedel karşılığında almak konusunda anlaştığını, bu 140.000-TL bedelin 65.136,00-TL sinin müvekkilinin davalı kooperatife üye olduğu tarihten 18/03/2013 tarihine kadar daha önceden ödendiğini, 59.000-TL sinin makbuz karşılığı nakit olarak elden ödendiğini, müvekkilinin toplam 124.136,00-TL sini 18/03/2013 tarihine kadar davalıya ödediğini, müvvekkilinin bakiye olarak 15.864,00-TL davalıya borcu kaldığını, 18/03/2013 tarihli anlaşmadan sonra dairenin teslim tarihi olan 30/08/2013 tarihine gelindiğini, ancak söz konusu dairenin yine müvekkiline teslim edilmediğini, bu durum üzerine davalıya Konya 3.Noterliğinin …. tarih ve … yevmiye sayılı ihtarnamesinin gönderildiğini, bu ihtarnamenin 26/09/2013 tarihinde davalı tarafından tebellüğ edildiğini, ancak davalı tarafından cevap verilmediğini ve ödemede yapılmadığını, davalının cevap vermemesi ve ödemede yapmaması üzerine Konya 16.Noterliğinin 19/10/2016 tarih ve 4187 yevmiye sayılı ihtarnamesi ile ihtarda bulunulduğunu, kooperatifin belirtilen adresten taşındığı gerekçesi ile ihtarnamenin sonuçsuz kaldığını, bu durum üzerine Konya 16.Noterliğinin 15/12/2016 tarih ve 6846 yevmiye sayılı ihtarnamesi ile tekrar davalıya ihtar gönderildiğini, bu ihtarnamenin davalıya 19/12/2016 tarihinde tebliğ edildiğini ancak yine davalı tarafından cevap verilmediğini ve ödeme yapılmadığını, alacaklarının teminat altına alınması amacıyla dava sonuna kadar davalı adına kayıtlı Kayseri ili, Kocasinan ilçesi, … Mahallesi, …. pafta, … ada, …. parselde kayıtlı gayrimenkul ile ilgili kurumlardan tetkik edilerek varsa başkaca gayrimenkuller ile bulunacak araçların kayıtları üzerine 3.kişilere devir ve temlikinin önlenmesi amacıyla HMK 389 ve devamı maddeleri uyarınca ihtiyati tedbir mahiyetinde İİK 257 Madde ve devamı maddeleri uyarınca ihtiyati haciz konulmasına, dairenin müvekkiline teslim edilmesi gereken 30/08/2013 tarihinden itibaren rayiç kira bedellerinin yıllara göre tespit edilmesini, fazlaya ilişkin hak ve alacakları saklı kalmak kaydıyla tespit edilen rayiç kira bedellerine ait oldukları kira ayından itibaren yasal faiz işletilerek ortaya çıkacak toplam miktara karşılık gelmek üzere HMK 107 maddesi uyarınca belirsiz alacak davası olarak şimdilik asgari 10.000,00-TL kira mahrumiyeti bedelini davalıdan, müvekkilinin alacaklı olduğuna, mahkemece alacaklı olduklarına karar verilerek toplam rakamdan müvekkilinin davalıya olan 15.864,00-TL lik mahsup miktarı itibariyle müvekkilinin davalıya borçlu olmadığına ve davanın kabulüne karar verilmesini talep ettiği görülmüştür.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacının talebine dayanak olan 18/03/2013 tarihli ortaklar kurulu kararının kooperatif üyesi …’in 15/03/2013 tarihinden tüm hak ve hissesini davacıya devrine ilişkin olup, dairenin teslimine ilişkin herhangi bir vadenin söz konusu olmadığını, kararda ve anasözleşmede daire teslim edilmediği takdirde kira ödeneğine dair bir hüküm bulunmadığını, davacının normal üye statüsünde olduğunu, davacının üye olup, kira alacağı olmadığını belirterek davanın reddini talep ettiği görülmüştür
YARGILAMA VE GEREKÇE:
Dava, Dairenin 30/08/2013 tarihinde anlaşma gereği teslim edilip edilmediği ve davacının kira alacağı oluşup oluşmadığı ve miktarı hususlarına ilişkin davadır.
Kayseri Ticaret Odası’na, Kayseri 7. Noterliği’ne Kocasinan Tapu Müdüdürlüğüne, Kayseri Ticaret Sicil Müdürlüğüne, Talas Tapu Müdürlüğüne, Melikgazi Tapu Müdürlüğüne, Melikgazi İlçe Nüfus Müdürlüğüne, …. Bankası’na … Bankası’na, Melikgazi Mal Müdürlüğüne, Kayseri İl Emniyet Müdürlüğüne, Kayseri İl Nüfus ve Vatandaşlık Müdürlüğüne, Kocasinan Belediyesi’ne, Sarız İlçe Nüfus Müdürlüğüne, Develi İlçe Nüfus Müdürlüğüne, Yeşilhisar İlçe Nüfus Müdürlüğüne, Özvatan İlçe Nüfus Müdürlüğüne, Tomarza İlçe Nüfus Müdürlüğüne, Sarıoğlan İlçe Nüfus Müdürlüğüne, Kayseri 11. Noterliğine, Felahiye İlçe Nüfus Müdürlüğüne, Hacılar İlçe Nüfus Müdürlüğüne, Talas İlçe Nüfus Müdürlüğüne, Pınarbaşı İlçe Nüfus Müdürlüğüne, Hacılar İlçe Nüfus Müdürlüğüne, Sarıoğlan Noterliğine, Kayseri 4. Noterliğine, Kayseri 5. Noterliğine, Kayseri 2. Noterliğine, Hacılar Noterliğine, Develi Noterliğine yazılan müzekkerelere cevap verildiği ilgili evrakların dosya arasına alınmış olduğu görülmüştür.
İş bu dosyanın Mahkememize Kayseri 8. Asliye Hukuk Mahkemesinin…. Esas, …Karar nolu görevsizlik kararı ile gönderilmiş olduğu görülmüştür.
Mahkememizin 24/06/2020 havale tarihli celsesinde alınan …’ın beyanında; “Göstermiş olduğunuz 18/03/2013 tarihli sözleşme altındaki imzanın kendisine ait olmadığını, kendisinin imzasına benzetilmiş olduğunu, söz konusu imzanın kendisi tarafından atılmadığını, kendisine ait olduğu düşünülen imzanın yanındaki imzada … tarafından atıldığının bilmediğini, söz konusu sözleşme altındaki kaşenin kim tarafından basıldığını da bilmediğini, kooperatifte her ne kadar 2. Başkan olarak görünüyor olsa da kooperatifteki bu tür anlaşmalardan haberinin bulunmadığını, bu yüzden söz konusu sözleşmenin kim tarafından düzenlendiğini bilemediğini” beyan etmiş olduğu görülmüştür.
Mahallinde yapılan keşif sonucu bilirkişi heyetinin sunmuş olduğu 11/12/2018 havale tarihli bilirkişi raporunda özetle; “Davalı kooperatife ait Kayseri İli Kocasinan İlçesi, Seyrani Mahallesinde, …pafta, …. ada, … parselde bulunan …. blok … kat … nolu Güney-Doğu cepheli dairenin satışının davalıya yapıldığı, kendisinin gayri kabili rücu olarak ibra edildiği, davalı tarafından söz konusu dairenin 30 Ağustos 2013 tarihinde fiilen tapudan tesliminin yapılacağı, aksi takdirde fiili teslim tarihine kadar her yıl üfe+tüfe/2 oranında güncellenmek kaydı ile davalı tarafından davacıya kira ödeneceği, mahallinde yapılan keşifte ilgili konutun halen inşaat halinde olduğu ve davacıya teslim edilmediği, davalının konut bedelinin peşinen aldığını 18/03/2013 tarih ve 3 nolu kooperatif yönetim kurulu kararında beyan ettiği, davacının dava dilekçesinde davalıya 15.864,00 TL borcunun kaldığını beyan ettiği, davacının dava tarihine kadar raporun inceleme kısmında ayrıntılı bir şekilde tablo halinde hesaplandığı üzere 34.176,71 TL davalıdan kira alacağının olduğu, davacının davalıya kalan borcunun değerlenmiş tutarının 21.864,50 TL olduğu, söz konusu tutarın davacı kira alacağından mahsup edilmesi durumunda davacının dava tarihi itibarıyla 12.312,21 TL davalıdan alacağının olduğu” sonuç ve kanaatine varıldığının bildirilmiş olduğu anlaşılmıştır.
Bilirkişinin sunmuş olduğu 13/05/2019 havale tarihli raporda özetle: ” davacının 18/03/2013 tarihli 2 sayılı kararla kooperatife üyeliği ….’den devralmak suretiyle üye yapıldığı, ancak hemen ardından 18.03.2013 tarihli 3 sayılı kararla kooperatifin yaptığı dairelerden birini ( Kayseri Kocasinan …. …. pafta …. ada …. parselde kaim …blok ….kat …. numaralı güney-doğu cepheli daire) satın alma yönünden karar alındığı, bu kararda davacıya 30 Ağustos 2013 tarihinde olacağı, olmaz ise günlük kira bedelinin rayiç altında kalmayarak kendisine ödeneceği, bunun sari yıllara göre TÜFE oranında arttırılacağı hükmü bulunduğu, alınan bu kararın notere onaylatılarak davacıya verilmesiyle davacı ile davalı kooperatif arasında bir satım sözleşmesinin husule geldiği, bu sözleşme gereği davacının hem üye hem de kooperatiften daire satın alma sözleşmesi yapan bir kişi niteliğine büründüğü, anlaşıldığı kadarıyla davacının devren üye yapılmasının üyeliği devraldığı …’in kooperatife yaptığı ödemelerinin kooperatif tarafından satış için ödeme için kabul edilmesi amacı taşıdığının anlaşıldığı, davacının davalı kooperatiften kök raporda belirlenmiş olan ana para ve faiz olarak 34.176,71 TL kira alacağının olduğu, ancak davacının kooperatife karşı borcunun belli olmadığı, zira iddia ettiği 140.00 TL satış bedeline yönelik herhangi bir bilgi ve belgenin bulunmadığı, davacının kooperatife karşı satıştan kaynaklanan daire bedeli borcunun ancak kooperatifin 30/06/2012 tarihli genel kurulunun 10.maddesinin, her birinin maliyet hesap komisyon raporu tespitlerine göre ve endekslemeli güncelleme yapılarak bu asgari bedellerden aşağı olmamak üzere satılması hükmüne göre belirleneceği, buna yönelik herhangi bir belirlemenin kooperatif tarafından yapılmadığı, kooperatifin satışa yönelik aldığı karardaki borcun bittiği ve ibraz edildiği ibaresinin bu genel kurulda alınan yetkiye aykırı nitelik taşıdığı ve hükümüz olduğu, dolayısıyla davacının satıştan genel borcunun ne olacağının belli olmadığı ” sonuç ve kanaatine varıldığının bildirilmiş olduğu anlaşılmıştır.
Bilirkişi heyetinin sunmuş olduğu 02/01/2020 havale tarihli raporda özetle; ” Davacı tarafından 28/05/2018 tarihli bilirkişi raporlarından sonra dosyaya konulan davacı ve davalı arasındaki harici sözleşme belgesi mahkemece esas alındığı takdirde, davalı kooperatifin davacıya esastan genel kurul hükmüne aykırı olarak bir daire satışını 140.000 TL’den gerçekleştirdiği, buna yönelik olarak davacıya gün verdiği, davacının davalı kooperatife sadece …’e ait 59.000 TL’nin satışta kullanılması mamacıyla ortak yapıldığı, ayrıca tupa devrenin 30 Ağustos 2013 tarihinde olacağı, olmaz ise günlük kira bedelinin rayiç altında kalmayarak kendisine ödeneceği, bunun sari yıllara göre TÜFE oranında arttırılacağı yönünde bir edim yüklendiği, buna dayalı olarak davacının kira bedelini talep edebileceği, davacının kooperatife 140.000 TL’den başka borcu olmadığı, davalının davacının ortak olduğu hususuna dayalı kesin maliyet ve diğer iddialarının MK M.2’ye aykırı olduğu, buna dayalı olarak davacının davalıdan aralarındaki sözleşme hükmüne göre davacının davalı kooperatiften kök raporda belirlenmiş olan anapara ve faiz olarak 34.176,71 TL kira alacağının olacağı” sonuç ve kanaatine varıldığının bildirilmiş olduğu anlaşılmıştır.
Bilirkişinin sunmuş olduğu 15/11/2021 havale tarihli raporda özetle; ” Tetkik konusu, ……. ve … arasında düzenlenmiş 18/03/2013 tarihli ” sözleşmedir” başlıklı belge üzerinde basılı bulunan kaşe izi üzerinde atılı bulunan imzalardan sağ taraf bulunan imza ile …’ın mukayeseye esas belgelerindeki mevcut medarı tatbik imzalarının, optik cihazlar yardımıyla ve grafolojik metotlarla karşılaştırmalı olarak yapılan incelemelerinde; inceleme konusu ” sözleşmedir” başlıklı belge üzerinde basılı bulunan kaşe izi üzerinde atılı bulunan imzalardan sağ tarafta bulunan imaza ile …’ın mukayese imzaları ile karşılaştırma yapılması istenilmiş ise de dava konusu içeriğinde adı geçene ait huzurda alınmış mukayese imzaların 2021 yılına ait, diğer samimi belge olarak tabir edilen belgelerdeki imzalarının da 2007 ve 2009 yıllarına ait olduğu müşahede ve tespit edilmiştir. Ancak, inceleme konusu belgenin tanzim tarihine yakın tarihlerde atılı bulunan mukayese imzalarının mevcut olmadığı müşahede edilmiştir. Bu nedenle istem doğrultusunda sağlıklı bir inceleme yapılarak netice hakkında müspet ya da menfi bir kanaat beyanında bulunulabilmesi mümkün olmamıştır. Bu itibarla …’ın samimi mukayese imzalarını içeren bilhassa 2013 yılına yakın( dilekçe, form, beyanname, imza sirküsü, sandık seçmen listesi, vekaletname, sözleşme, Banka ve Noter belgeleri, N)üfus Cüzdanı Talep belgesi vb.) belge asıllarının tarafıma tekrar tevdi halinde, yeniden yapılacak bir incelemenin daha sağlıklı olacağı” sonuç ve kanaatine varıldığının bildirilmiş olduğu anlaşılmıştır.
Bilirkişinin sunmuş olduğu 31/03/2022 havale tarihli raporda özetle: “İncelemeye konu…… ve … arasında düzenlenmiş 18/03/2013 tarih9li ” sözleşmedir” başlıklı belge üzerinde basılı bulunan kaşe izi üzerinde atılı bulunan imzalardan sağ tarafta bulunan imzalanın, …’ın elinden çıktığı” sonuç ve kanaatine varıldığının bildirilmiş olduğu anlaşılmıştır.
Davacı vekilinin sunmuş olduğu 16.01.2020 havale tarihli dilekçesinde davanın ıslahına ilişkin beyanda bulunmuş olduğu görülmüştür.
Mahkememizce yapılan yargılama sonucunda; her ne kadar davalı tarafça davanın reddine karar verilmesi talep edilmiş ise de, davacı tarafın alacak hakkına dayanak olarak belirttiği 18/03/2013 tarihli sözleşme ile 18/03/2013 tarihli 3 numaralı daire satışı hakkındaki ortaklar kurulu kararları altında imzaları bulunan o dönemde davalı kooperatifin yönetim kurulu üyeleri olan … ile …’ın belgeler altındaki imzaların kendilerine ait olup olmadığının tespiti için mahkememizce ihtarlı davetiye çıkarılmasına rağmen …’in duruşmaya katılmayarak belge altındaki imzasını ikrar etmiş olduğu anlaşılmış, …’ın ise duruşmaya katılmakla belgeler altındaki imzasını inkar etmesi nedeni ile grafolog bilirkişiden rapor alınmış ve 31/03/2022 tarihli raporda, 18/03/2013 tarihli sözleşme başlıklı belge altındaki imzanın …’a ait olduğunun tespit edildiği görülmüş, 18/03/2013 tarihli 3 numaralı kararın ise noter tarafından düzenlenmesi de dikkate alınarak her iki belgedeki imzaların … ile …’a ait olduğu anlaşılmıştır. Söz konusu sözleşme gereğince davacının davalı kooperatif ile dairenin 140.000 TL bedelle satılması konusunda bu şekilde anlaştığı imzaların teyidi ile görülmekle davacıya bu durumda 30/08/2013 tarihinde daire devri yapılması gerekmesine rağmen bu devrin gerçekleşmemesi nedeni ile davacının dava tarihine kadar 34.176,71 TL kira alacağının bulunduğu 13/05/2019 ve 02/01/2020 havale tarihli raporlar ile tespit edilmiş olup davacının 140.000 TL bedelin tamamını davalıya ödemediği, 15.864,00 TL borçlu olduğu kendi ikrarı ve 18/03/2013 tarihli sözleşme ile de görülmüş, davacının hakettiği kira bedeli olan 34.176,71 TL bedelden bu bedelin mahsubu ile çıkan sonuç üzerinden davacı vekilinin 16/01/2020 tarihli ıslah dilekçesini sunması ile davacının 18.312,71 TL kira alacağı yönünden davasında haklı olduğu, ıslah ile borçlu olduğu miktarı talep etmemesi ile bu bedel yönünden davalıya borçlu olmadığının tespitinin gerektiği anlaşılmış ve böylece Davanın kabulü ile, 10.000,00 TL kira alacağı bedelinin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte 8.312,71 TL kira alacağı bedelinin ise ıslah tarihi olan 16/01/2020 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, Davacının davalıya kooperatif üyeliğinden kaynaklı olarak 15.864,00 TL borçlu olmadığının tespitine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenler ile;
DAVANIN KABULÜ İLE,
1-10.000,00 TL kira alacağı bedelinin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte 8.312,71 TL kira alacağı bedelinin ise ıslah tarihi olan 16/01/2020 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
2-Davacının davalıya kooperatif üyeliğinden kaynaklı olarak 15.864,00 TL borçlu olmadığının tespitine,
3-Alınması gereken 2.334,61 TL nispi karar ve ilam harcının davacıdan peşin olarak alınan 170,78 TL peşin harç ile 141,96 TL tamamlama harcından mahsubuyla eksik kalan bakiye 2.021,87‬ TL karar ve ilam harcının davalıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
4-Davacı tarafından yatırılan 31,40 TL başvurma harcı, 170,78 TL peşin harç ile 141,96 TL tamamlama harcının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yargılama boyunca yapılan, 240,50 TL tebligat ücreti, 244,80 TL posta ve müzekkere gideri, 1.800,00 TL bilirkişi ücreti, 80,00 TL taksi ücreti ile 253,80 TL keşif harcından oluşan toplam 2.619,1 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davalı tarafından yargılama boyunca yapılan masrafın kendi üzerinde bırakılmasına,
7-Artan gider avansı olması halinde karar kesinleştiğinde ve talep halinde harcanmayan gider avansının davacıya iadesine,
8-Davacı kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 5.126,51 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
9-Karar kesinleştiğinde dosyada bulunan imza asıllarının ilgili kurumlara iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı.25/05/2022

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır