Emsal Mahkeme Kararı Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/981 E. 2023/983 K. 03.11.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KAYSERİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: … Esas – …
T.C.
KAYSERİ
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : …
KARAR NO : …
HAKİM : …
KATİP : …

DAVACI : …
VEKİLİ : Av. …
DAVALI : …
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : …
KARAR TARİHİ : …
KARAR YAZIM TARİHİ : 07/11/2023

Mahkememize açılan davasının yapılan yargılaması sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Kayseri … Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası kapsamında karşı tarafın borca itiraz ettiğini, itirazın iptalini, icra inkar tazminatına hükmedilmesini, alacağın tahsil kabiliyetinin kalkmaması için teminatsız olarak ihtiyati hacze hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Dosya üzerinden yapılan inceleme ile karar verildiğinden davalıya henüz tebligat çıkarılmamıştır.
YARGILAMA VE GEREKÇE:
Dava, mülkiyetin saklı tutulması kaydıyla satış sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir.
TTK’nın 4. maddesine göre; ticarî davaların iki grup altında incelenmesi mümkündür. Bunlar; tarafların sıfatına ve işin ticarî işletmeyle ilgili olup olmadığına bakılmaksızın ticarî sayılan davalar (mutlak ticari davalar) ile her iki taraf için de ticari sayılan hususlardan doğan davalar (nispi ticari davalar)dır.
Mutlak Ticari Dava; tarafların tacir olup olmadıklarına ve dava konusu edilen işin ticari nitelikte olup olmadığına bakılmaksızın ticari dava olarak sayılan davalar olup, TTK’nın 4/1. maddesinde a ve f bentlerinde 6 bent halinde sayılan dava türleri mutlak ticari davadır.
Nisbi ticari dava ise; her iki tarafı tacir olan ve tarafların ticari işletmesi ile ilgili olan uyuşmazlıklar nisbi ticari dava olarak adlandırılmaktadır. Bir davanın ticari dava sayılabilmesi için, hem iki tarafın ticari işletmesini ilgilendirmesi hem de iki tarafın tacir olması gereklidir. Burada dikkat edilmesi ve özellikle üzerinde durulması gekeren gereken husus; uyuşmazlık konusunun ticari iş niteliğinde olmasının veya TTK m.19/2’de “ Taraflardan yalnız biri için ticari iş niteliğinde olan sözleşmeler, Kanunda aksine hüküm bulunmadıkça, diğeri için de ticari iş sayılır.” şeklinde düzenlenen ticari iş karinesi sebebiyle diğer taraf için de ticari iş sayılmasının davayı ticari dava haline getirmeyeceğidir. Türk Ticaret Kanunu, kanun gereği ticari dava sayılan davalar haricinde, ticari davayı ticari iş esasına göre değil, ticari işletme esasına göre belirlemiştir. Hal böyle olunca, işin ticari nitelikte olmasının davayı ticari dava haline getirmeyeceği unutulmamalıdır. (Adana BAM … HD … Esas, … Karar)
HMK’nın 114. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendine göre, görev dava şartıdır. Aynı Kanunun 115/1. maddesi gereği mahkeme, dava şartlarının mevcut olup olmadığını, davanın her aşamasında kendiliğinden araştırır. HMK’nın 138. maddesine göre, mahkeme dava şartları ve ilk itirazlar hakkında dosya üzerinden karar verebilir.
6102 sayılı TTK’nın 19. maddesinde “Taraflardan yalnız biri için ticari iş niteliğinde olan sözleşmeler, Kanunda aksine hüküm bulunmadıkça, diğeri için de ticari iş sayılır.” şeklinde yasal düzenleme mevcut ise de bu maddenin yer aldığı TTK’nın Birinci Kitap Birinci Kısmının başlığı “Tacir” olup, Birinci Kısım (C) Bölümünün başlığı ise “Tacir Olmanın Hükümleri” şeklindedir. Bu nedenlerle, 19. maddenin uygulanabilmesi için her iki tarafın da tacir olması zorunludur. (Yargıtay … HD … Esas, … Karar)
Dosya kapsamına göre, mülkiyetin saklı tutulması kaydıyla satış sözleşmesinden kaynaklı uyuşmazlıkların TTK 4. Maddesinde sayılmaması ve Kayseri … Noterliği’nce düzenlenen … tarihli, … yevmiye numaralı düzenleme şeklinde mülkiyetin saklı tutulması kaydıyla satış sözleşmesinde satıma konu aracın ruhsat kayıtlarına göre kullanım amacının ticari değil “hususi” olarak belirlenmesi sebebiyle davanın mutlak ticari davalardan olmadığı, (Ankara BAM … HD … Esas, … Karar) nispi ticari dava yönünden ise dava dilekçesinde davacının tacir olduğu iddia edilmediği, davalının ticaret şirketi olması sebebiyle TTK 19 maddesi uyarınca davalı yönünden ticari iş niteliğinde olan sözleşmenin davacı yönünden de ticari iş kabul edilmesi gerektiğini iddia ettiği, davacının tacir olduğu iddia edilmediğinden hakkında tacir araştırması yapılmasına gerek görülmediği, az yukarıda açıklandığı üzere TTK 19. Maddesindeki karinenin uygulanması için her iki tarafın da tacir olması gerektiği, Türk Ticaret Kanunu’nda ticari davanın ticari iş esasına göre değil ticari işletme esassına göre belirlendiği, davacı taraf tacir olmadığından davanın nispi ticari davalardan da olmadığı, davada genel görevli mahkeme olan Asliye Hukuk Mahkemelerinin bu uyuşmazlığı çözmekte görevli olduğu, görevin kamu düzeniyle ilgili olduğu, HMK’nın 115. ve 138. maddeleri gereği mahkemenin görev hususunu kendiliğinden araştırmakla yükümlü olduğu ve davanın her aşamasında görev ile ilgili karar verilebileceği dikkate alındığında, mahkememizin görevsizliği nedeni ile, HMK.’nun 114/1-c ve 115/2 maddeleri gereğince göreve ilişkin dava şartı yokluğu nedeni ile davanın usulden reddine karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-H.M.K.’nun 114/1-c ve 115/2 maddeleri gereğince göreve ilişkin dava şartı yokluğu nedeniyle davanın USULDEN REDDİNE,
2-Hüküm kesinleştiğinde ve istek halinde dava dosyasının görevli KAYSERİ NÖBETÇİ ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ’NE gönderilmesine,
3-HMK.’nun 20. maddesi gereği kararın kesinleştiği tarihten veya kanun yoluna başvurulursa bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde taraflardan birinin mahkememize başvurarak, dava dosyasının görevli mahkemeye gönderilmesini talep etmemesi halinde, HMK’ nın 331/2. maddesi gereğince, talep halinde dava dosyanın mahkememizce ele alınarak davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesine,
4-Davaya görevli mahkemede devam edilmesi halinde, harç, vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin görevli mahkemede hüküm altına alınmasına,
Dair, dosya üzerinden, tarafların yokluğunda gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren yasal iki haftalık süresi içerisinde Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi’nde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı. …

Katip…
¸(e-imzalıdır)

Hakim …
¸(e-imzalıdır)