Emsal Mahkeme Kararı Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/2 E. 2023/289 K. 26.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KAYSERİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: *** Esas – ***
T.C.
KAYSERİ
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : ***
KARAR NO : ***

HAKİM : ***
KATİP : ***

DAVACI : ***
VEKİLLERİ : Av.
Av.
Av.
Av.
DAVALI : ***
VEKİLİ : Av. ***
DAVA : Tazminat (Trafik Sigorta Sözleşmesi Kaynaklı Rücuen)
DAVA TARİHİ : ***
KARAR TARİHİ : ***
KARAR YAZIM TARİHİ : ***

Mahkememize açılan Tazminat (Trafik Sigorta Sözleşmesi Kaynaklı Rücuen) davasının yapılan yargılaması sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkiline ait davalı sigorta şirketine … poliçe numarası ile kasko sigortalı 38 … Plakalı 2006 model BMC marka araçta *** tarihinde Seyyid Burhanettin Bulvarı üzerinde duman çıkmaya başladığını ve devamında motordan alev çıkması neticesinde yandığını, araçta bulunan ve çevredeki kamera kayıtları ile de durumun ispatlanacağını belirterek, müvekkilinin aracında meydana gelen zararın giderilmesi için davalı sigorta şirketine başvuruda bulunduklarını, ancak araçtaki hasarın kavrulma sonucu meydana geldiğinden bahisle kara araçları kasko sigortası genel şartlarının A.1 maddesine girmediği gerekçesi ile tazminat taleplerinin değerlendirilmediğinin bildirildiğini, olay sonrasında araçta oluşan hasarın nedeninin tespiti amaçlı Kayseri 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin *** D.İş sayılı dosyası ile tespit yaptırıldığını, bilirkişi raporunda, sistemde elektrik panelinde yapılan müdahale sonucu oluşmuş olması kuvvetle muhtemel olan yanma gerçekleştiği, araçtaki hasarın kavrulma olmadığı, olayın dumanlı ve belki de alevli yanma olduğu kanaatinin bildirildiğini, bilirkişi raporunun iddialarını da destekler nitelikte olduğunu, kasko sigortasının sigorta ettiren veya sigortadan faydalanan kimselerin kastı dışında kusurları ile meydana gelen zararlardan sorumlu olduğunun belirtildiğini, somut olayda araca kasten zarar verilmesi durumunun da olmadığını, yanma nedeniyle meydana gelen hasarlardan davalı sigorta şirketinin sorumlu olduğunu belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile öncelikle müvekkili aracında oluşan hasar bedelinin ve mahrum kalınan kazancın tespitine, alacak miktarı net ve belirlenebilir olduğunda artırılmak üzere şimdilik 5.000,00-TL olarak olayın meydana geldiği tarihten itibaren işleyecek reeskont faizi ile davalı şirketten tahsiline, yine mahrum kalınan kar nedeniyle 1.000,00-TL zararın reeskont faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde; müvekkili şirkete yapılan başvuru sonucu hasar dosyası açıldığını, yapılan incelemeler ve araştırmalar sonucu meydana gelen hasarın kavrulma sonucu oluştuğu ve kara araçları kasko sigortası genel şartları A.1 maddesi kapsamına girmediği tespit edildiğinden teminat talebinin değerlendirilmediğini, Kayseri 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … D. İş sayılı dosyasında da bilirkişi tarafından otobüsün elektrik sigorta paneline yapılmaması gereken birçok müdahale yapıldığı, sigorta değerlerinin olması gerekenden yüksek takıldığı, sigortalarda tek düzelik olmadığı, her birisinin farklı zamanlarda farklı değerlerde ve sigorta değer gösterge tablosuna hiç bakılmadan takıldığının tespit edildiğini, rapora göre de araçtaki elektrik sistemindeki sigortaların atmasına yani sistemin kendini güvenceye almasına engel olmak için ana şartel diyot ünitesi iptal edilip bunun yerine yüksek elektrik akımı sağlanması için kalın bir kablo takıldığını, sigortalı davacı araçta bu yönde bir hasar meydana gelmesine %100 kusuru ile kendisinin sebebiyet verdiğini, sigortalının ihmalinden ve aracın bakım eksikliğinden doğan durumlar haricindeki yanma olaylarında meydana gelen zarar, kasko sigortası tarafından karşılanmadığını, yüksek elektrik akımı sağlanması için kalın kablo takılması ve sigortaların da yüksek değerde kullanılması nedeni ile araca kasten verilen zararlar sigorta teminat kapsamı dışında olduğunu, kara araçları kasko sigortası genel şartları A.1 maddesi kapsamına girmediğini belirterek davanın reddini istemiştir.
YARGILAMA VE GEREKÇE:
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunun 4/1-a maddesine göre davaya bakmaya Mahkememiz görevlidir.
6545 sayılı yasanın 45/3. maddesi uyarınca yargılama Tek Hakim tarafından yürütülmüş ve sonuçlandırılmıştır.
Mahkememizde açılan ve sonuçlanan davada dava değeri 500 Bin TL’nin altında olması nedeniyle 7251 sayılı kanunla değişik 6102 Türk Ticaret Kanununun 4/2. maddesi uyarınca basit yargılama usulü uygulanmıştır.
Dava şartı arabuluculuk faaaliyeti kapsamında taraflar görüşmüş ancak anlaşmaya varamamışlardır.
Dava, kasko poliçesinden kaynaklanan hasar bedelinin tahsili istemi ile açılan alacak davasıdır.
Taraf vekilleri delillerini sunmuş, kara taşıtları kasko sigortası genel şartları, kasko sigorta poliçesi, hasar başvurusu ve hasar dosyası, Kayseri 2. Asliye Ticaret mahkemesi’nin … D. İş sayılı dosyası, soruşturma dosyası, mobese kayıtları, araç içi kamera kayıtları delil olarak sunulmuş, bilirkişi raporu, celbi gereken kayıt ve belgeler celp edilerek incelenmiştir.
Yapılan yargılama kapsamında Kayseri 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … D.İş sayılı tespit dosyası celbedilmiş, … tarafından, *** Sigorta Şirketi aleyhine tespit talebinde bulunulduğu, Makine Mühendisi / Trafik Uzmanı bilirkişi *** tespitte yaptığı incelemeler sonucu düzenlediği *** tarihli raporunda, sistemde elektrik paneline yapılan müdahale sonucu oluşmuş olmasının kuvvetle muhtemel olan yanma gerçekleştiğini, araçtaki hasarın kavrulma olmadığını, olayın dumanlı ve bekli de alevli yanma olduğu kanaatine varıldığını belirlemiştir.
Mahkememizce delillerin toplanmasından sonra araç üzerinde keşif icra edilmiş, tayin olunan bilirkişiler Erciyes Üniversitesi İİBF’den Öğretim Üyesi ***, Makine Mühendisliği Bölümünden ***, Elektrik Mühendisliği Bölümünden ***, Hukuk Fakültesi bölümünden ***keşif sırasında gerekli inceleme ve değerlendirmeleri yaparak, düzenlemiş oldukları*** tarihli bilirkişi kurulu raporunda; davacının zarar gören kasko sigortalı otobüsünde üretim anındaki sigorta değerlerinin araçta bulunan elektrik birimlerine uygun olarak üretici tarafından ayarlandığını, ancak dava konusu zarar gören araçta bazı sigorta değerlerinin büyütüldüğünü, sistemin bir kontrol mekanizması olan ana şartel diyot ünitesinin de bypas edildiğini dolayısıyla sigortaların fazla akım geçtiği zaman atması gerekirken atmadığını ve bu sebeple kablolarda aşırı ısınma meydana geldiğini ve yangına sebep olduğunu, zararın yangından meydana geldiğini ve kasko sigortası genel şartları A.1.ile A.5.58 kapsamında bir teminat dışı kalma durumu olmamakla birlikte, aracın yangın çıkma nedeninin araçta sigorta sisteminde yapılan işlemler olduğunu, bu işlemlerin ayıplı bir sigorta sistemi meydana getirdiğini ve TTK.’nun 1453/2 maddesi hükmü gereği aksi sözleşmede kararlaştırılmadıkça, sigortacının ayıptan dolayı meydana gelen zararlardan sorumlu olmadığını sigorta sözleşmesinde de bu yönde bir hüküm bulunmadığını, dolayısıyla davalı sigortacının zarardan sorumlu olmadığını, TTK.’nun 1453/2. maddesi gereğince kazanç kaybından da zaten sorumlu olmayacağını belirtmişlerdir.
Mahkememizce verilen *** karar sayılı karar, Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi’nin *** karar sayılı ilamı ile kaldırılmış, dosyanın mahkememizin ***esas sırasına kaydı yapılmış, bu dosyada verilen *** sayılı karar Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi’nin *** tarih *** esas *** karar sayılı ilamı ile kaldırılmış ve dosya mahkememizin *** esas sırasına kaydı yapılarak yargılamasına bu esas üzerinden devam edilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesinin kaldırma kararı doğrultusunda daha önce rapor hazırlayan bilirkişi heyetinden alınan *** havale tarihli bilirkişi ek raporunda; aracın zarar tarihindeki rayiç değerinin 103.844,00-TL olduğu, araçtan kaynaklanan kazanç kaybının 48.457,05-TL olduğu, davacı ile davalı arasındaki sigorta sözleşmesinin ispatı olan poliçede özel şart olarak kazanç kaybına ilişkin bir hükme yer verilmediği, davalı sigortacının kazanç kaybını teminat altına almadığı görüş ve kanaatinde olduklarını bildirmişlerdir.
*** havale tarihli heyet raporunda; yapılan tespitlerde aracın tamir bedeli ile rayiç satış bedeli arasında aşırı bir farkın olmadığı, sovtaj bedelinin yaklaşık olarak 60.000,00-TL ve rayiç bedel üzerinden satış değerinin ise 150.000,00-TL civarında, ikisi arasındaki farkında 90.000,00-TL olduğu, çıkan bu değerler sonrasında ise davacı tarafın 90.000,00-TL (Doksan Türk Lirası) zararının olabileceği yönünde görüş bildirmişlerdir.
*** havale tarihli bilirkişi heyetinin 2. ek raporunda; davalı tarafın itiraz dilekçesinde belirtmiş olduğu 90.000,00-TL’lik fark, *** tarihli ek raporda da bahsedildiği gibi, ek raporun tanzim edildiği tarihteki yapılan piyasa araştırmaları sonucunda tespit edilen 2. el rayiç bedeli ile sovtaj bedelleri arasındaki değer olduğu, söz konusu tarihlerdeki benzer olobüslerin 2. el bedel değerleri araştırılıp bunların yaklaşık ortalama rayiç değeri olarak 150.000,00-TL tespit edildiği, piyasa araştırması sonrasında ise sovtaj (hurda) bedeli olarak yaklaşık 60.000,00-TL belirlendiği, davacı taraf iddiasında aracın 2. el bedelinin 180.000,00-TL olarak göz önüne alınmasını istediği, bu değerin son zamanlarda gerçekleşen ekonomik dalgalanmalar nedeniyle bu durumun mahkemenin takdirinde olduğu, ancak sovtaj değerinin dava tarihine göre belirleneceği, bu açıdan sovtaj değeri tespit edilirken dava tarihinin dikkate alınması gerektiği, dosyada yer alan sigorta sözleşmesinin incelenmesinde kazanç kaybına ilişkin herhangi bir teminat bulunmadığı, yukarıdaki tespitlerin bilirkişi heyetinde yer alan makine yüksek mühendisi Doç. Dr. ***’na ait olduğu, diğer hususlara ilişkin izahatlarının ise önceki raporlarda belirttikleri şekilde olduğu ve görüşlerinde bir değişiklik olmadığını bildirmişlerdir.
Davacı vekili *** tarihli ıslah dilekçesi ile; davalı sigorta şirketi aleyhine açmış oldukları davada yapılan yargılama sonucunda *** tanzim tarihli bilirkişi raporu ile müvekkili …’ın aracında oluşan zararının 90.000,00-TL olduğunun anlaşıldığını, dava dilekçelerinde 5.000,00-TL olarak talep ettikleri alacağı 85.000,00-TL arttırarak 90.000,00-TL’ye çıkardıklarını, 90.000,00-TL’nin olayın meydana geldiği tarihten itibaren işletilecek reeskont faiziyle davalıdan tahsiline, tazminatın veya bedel ödeme borcunun kapsamının belirlenmesi amacıyla açılan Kayseri 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … D.İş karar dosyasınn giderlerinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Mal Sigortaları türünden olan Kasko Sigortası Genel Şartlarının teminat kapsamını belirleyen A.1 maddesine göre, gerek hareket ve gerekse durma halinde iken sigortalının veya araç kullananın idaresi dışında ani ve harici etkiler neticesinde sabit veya hareketli bir cismin çarpması veya aracın böyle bir cisme çarpması, müsademesi, devrilmesi, düşmesi, yuvarlanması gibi kazalar ile 3. kişilerin kötü niyet ve muziplikle yaptıkları hareketler aracın yanması, çalınması veya çalınmaya teşebbüsü sonucu oluşan maddi zararların bu tür sigortanın teminatı kapsamında olduğu anlaşılmaktadır.
Kasko genel şartlarının A-1 maddesi incelendiğinde;
“Bu sigorta ile sigortacı, sigortalının poliçede belirtilen ve karayolunda kullanma izni olan motorlu ve motorsuz kara araçlarından, römork veya karavanlardan iş makinelerinden, lastik tekerlekli traktörler, diğer zirai tarım makinelerinden doğan menfaatin aşağıda belirtilen risklerin gerçekleşmesi sonucunda doğrudan uğrayacağı maddi zararları teminat altına alır.
a) Aracın karayolunda veya demiryolunda kullanılabilen motorlu, motorsuz araçlarla çarpışması,
b) Gerek hareket gerek durma halinde iken sigortalının veya aracı kullananın iradesi dışında araca ani ve harici etkiler neticesinde sabit veya hareketli bir cismin çarpması veya aracın böyle bir cisme çarpması, devrilmesi, düşmesi, yuvarlanması gibi kazalar,
c) Üçüncü kişilerin kötü niyet veya muziplikle yaptıkları hareketler, ile fiil ehliyetine sahip olmayan kişilerin yol açacağı zararlar,
d) Aracın yanması,
e) Aracın veya araç parçalarının çalınması veya çalınmaya teşebbüs edilmesi ” şeklinde teminat altına alınan hususlar belirlenmiştir.
A-5 maddesinde ise teminat dışında kalan hususlar
Aşağıdaki hallerde araçta meydana gelen zararlar sigorta teminatının dışındadır: 
5.1.Savaş, her türlü savaş olayları, istila, yabancı düşman hareketleri, çarpışma (Savaş ilan edilmiş olsun olmasın), iç savaş, ihtilal, isyan, ayaklanma ve bunların gerektirdiği inzibati ve askeri hareketler nedeniyle meydana gelen zararlar,
5.2.Herhangi bir nükleer yakıttan veya nükleer yakıtın yanması sonucu nükleer atıklardan veya bunlara atfedilen nedenlerden meydana gelen iyonlayıcı radyasyonların veya radyo-aktivite bulaşmaları ve bunların gerektirdiği askeri ve inzibati tedbirlerin neden olduğu bütün zararlar (Bu bentte geçen yanma deyimi kendi kendini idame ettiren herhangi bir nükleer ayrışım olayını da kapsayacaktır),
5.3.Kamu otoritesi tarafından çekilme hali hariç araçta yapılacak tasarruflar nedeniyle meydana gelen zararlar,
5.4.Poliçede gösterilen aracın, ilgili mevzuat hükümlerine göre gerekli sürücü belgesine sahip olmayan kimseler tarafından kullanılması sırasında meydana gelen zararlar,
5.5.Aracın, uyuşturucu madde veya Karayolları Trafik Yönetmeliğinde belirlenen seviyenin üzerinde alkollü içki almış kişilerce veya aynı mevzuatta alkollü içki alamayacağı belirtilen kişilerce alkollü içki alınmak suretiyle kullanılması sırasında meydana gelen zararlar,
5.6.Araca, sigortalı veya fiillerinden sorumlu bulunduğu kimseler veya birlikte yaşadığı kişiler tarafından kasten verilen zararlar ile sigortalının fiillerinden sorumlu olduğu kimseler veya birlikte yaşadığı kişiler tarafından sigortalı aracın kaçırılması veya çalınması nedeniyle meydana gelen zararlar,
5.7.Aracın bir hasar veya arıza nedeniyle zorunlu olarak taşınması veya çekilmesi nedeniyle meydana gelen teminat kapsamındaki zararlar hariç olmak üzere, aracın kendi gücü ile girip çıkacağı ruhsatlı sefer yapan gemiler ve trenler dışında, kara, deniz, nehir ve havada taşınması sırasında uğrayacağı zararlar,
5.8.Aracın ruhsatında belirtilen taşıma haddinden fazla yük ve yolcu taşıması sırasında meydana gelen ve münhasıran aracın istiap haddinin aşılmasından kaynaklanan zararlar,
5.9. 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanununda belirtilen terör eylemleri ve bu eylemlerden doğan sabotaj sonucunda oluşan veya bu eylemleri önlemek ve etkilerini azaltmak amacıyla yetkili organlar tarafından yapılan müdahaleler sonucu meydana gelen biyolojik ve/veya kimyasal kirlenme, bulaşma veya zehirlenmeler nedeniyle oluşacak bütün zararlar.
5.10.Zorunlu haller (tedavi veya yardım amaçlı sağlık kuruluşuna gitme, can güvenliği nedeniyle uzaklaşma vb) hariç olmak üzere bu maddenin 5.4 ve 5.5 nolu bendlerdeki ihlaller nedeniyle, sürücünün kimliğinin tespit edilmesini engellemek için kaza yerinden ayrılması. ” şeklinde belirtilmiştir.
Diğer taraftan TTK’nın 1282. maddesi uyarınca sigortacı, geçerli bir sigorta ilişkisi kurulduktan sonra oluşan rizikolardan sorumlu olduğu gibi aynı yasanın 1281. maddesi hükmüne göre kural olarak rizikonun teminat dışında kaldığına ilişkin iddianın sigortacı tarafından kanıtlanması gerekmektedir. Olayın sigortalının ihbar ettiği şekilde değil de sigortacının iddia ettiği şekilde gerçekleşmesi halinde ise, bu oluş şeklinin Kasko Sigortası Genel Şartlarının A.5. maddesinde sayılan teminat dışında kalan hallerden olması gerekmektedir.
İlkeler yukarıda anlatılan şekilde olmakla birlikte, sigortalı kasko poliçesi genel şartlarının B.1.5.maddesi ve TTK’nin 1292/3. maddesi uyarınca, rizikonun gerçekleştiğine dair doğru ihbar mükellefiyetini kasten yerine getirmez veya iyiniyet kurallarına açıkça aykırı bir şekilde, sigorta teminatı dışında kalan bir hususu sanki bu oluşan riziko teminat içinde imiş gibi ihbar ederse, ispat külfeti yer değiştirip oluşan rizikonun teminat içinde kaldığını ispat külfesi sigortalıya geçer.
Dava kasko sigortasından kaynaklı alacak davası olup, davacı ile davalı sigorta şirketi arasında *** başlangıç tarihli genişletilmiş kasko poliçesi düzenlenildiği, davacının 38 … plakalı aracında *** tarihinde arızanın meydana geldiği sabittir.
Açıklamalar ve toplanan deliller ışığında davalı sigorta şirketi davacının gerçeğe aykırı şekilde ihbarda bulunduğunu ispatlayamamıştır. Bu durumda araçta meydana gelen maddi zararı poliçe kapsamında karşılaması gerekir.
Davalı tarafın ıslah dilekçesine karşı süresi içinde ileri sürdüğü zaman aşımı def’i itirazı hususunda; dava dilekçesinin incelenmesinde davanın belirsiz alacak mahiyetinde açıldığı ve bilirkişi raporundan sonra davanın belirli hale getirildiği, bu sebeple zaman aşımının hem dava dilekçesinde talep edilen miktar hem de artırılan miktar yönünden dava açılmakla kesildiği anlaşılmakla zaman aşımı şartlarının oluşmadığı değerlendirilmiştir.
Yapılan yargılama, toplanan deliller, alınan bilirkişi heyet raporları, Bölge Adliye Mahkemesi kararı ve tüm dosya kapsamı dikkate alınarak; çıkan yangın sonucu yanan ve zarar gören araçta meydana gelen zararlardan sigortacının sorumlu olacağı, sigorta sözleşmesinde aksi yönde bir hüküm bulunmadığı, dolayısıyla davalı sigortacının araçta meydana gelen zarardan sorumlu olduğu, aracın sovtaj bedelinin yaklaşık olarak 60.000,00-TL olarak belirlendiği, rayiç bedel üzerinden satış değerinin ise 150.000,00-TL civarında olduğu, ikisi arasındaki farkın 90.000,00-TL olduğu, bu değerler sonrasında ise davacı tarafın 90.000,00-TL zararının olduğu, sigorta şirketi tarafından davacının talebinin ***tarihinde reddedildiği ve bu sebeple bu tarihte temerrüdün oluştuğu sonuç ve kanaatine varılmıştır.
Davacı tarafın kazanç kaybına yönelik yapılan değerlendirmede; kasko sigortası genel şartları ve poliçe özel şartları uyarınca kazanç kaybının teminat kapsamında olmadığı, poliçede kazanç kaybı klozu olmadığı, genel şartlar bölümünde de motorlu araçların kazanç kaybının teminat altına alınabileceğine ilişkin bir hüküm bulunmaması nedeniyle bu yöndeki talebin reddine karar vermek gerekmiş ve davanın kısmen kabul kısmen reddine ilişkin aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Açılan davanın kısmen kabul kısmen reddi ile,
1-Davacının kazanç kaybına yönelik davasının reddine,
2-Davacının hasar bedeline ilişkin davasının kabulü ile 90.000,00-TL’nin *** tarihinden itibaren işleyecek reeskont faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davacının faiz başlangıcına ilişkin fazlaya ilişkin talebinin reddine,
3-Reddedilen kısım yönünden; 492 sayılı Harçlar Kanunu’na ekli (1) sayılı tarife gereğince alınması gerekli 179,90-TL ilam harcının, dava açılışı sırasında tahsil edilen 102,47-TL peşin harç ve 1.451,59-TL ıslah harcından mahsubuna,
4-Kabul edilen kısım yönünden; 492 sayılı Harçlar Kanunu’na ekli (1) sayılı tarife gereğince alınması gerekli 6.147,90-TL ilam harcından, dava açılışı sırasında tahsil edilen 1.374,16-TL ıslah harcının mahsubuna, bakiye 4.773,74-TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
5-Davacı tarafın yaptığı 35,90-TL başvurma harcı, 1.374,16-TL ıslah (peşin) harcı, 314,00-TL keşif harcı, 121,30-TL istinaf kanun yoluna başvurma harcı, 2.000,00-TL bilirkişi ücreti, 673,40-TL posta ücreti olmak üzere toplam 4.518,76-TL yargılama giderinin kabul – ret oranına göre; (davalı tarafın yaptığı 1.477,70-TL yargılama giderinin mahsubu ile) 4.452,86-TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davacı tarafın Kayseri 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … D.iş esas 2018/13 D.iş karar sayılı dosyasında yaptığı; 35,90-TL başvurma harcı, 59,10-TL delil tespiti harcı, 253,80-TL keşif harcı, 800,00-TL bilirkişi ücreti, 50,00-TL keşif araç ücreti ve 28,00-TL tebligat gideri olmak üzere toplam 1.226,80-TL’nin kabul – ret oranına göre; 1.213,32-TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
7-6100 sayılı HMK 120 ve 333. maddeleri gereğince taraflarca yatırılan gider avansının kalan kısmının kararın kesinleşmesi halinde tarafça numarası bildirilen veya bildirilecek hesaba, hesap numarası bildirilmediği takdirde adreslerine ödemeli olarak re’sen gönderilmesine,
8-Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT hükümleri uyarınca 14.400,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak kendisini vekille temsil eden davacıya ödenmesine,
9-Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’nin 13/2 maddesi uyarınca 1.000,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak kendisini vekille temsil eden davalıya ödenmesine,
10-Bölge Adliye ve Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Cumhuriyet Başsavcılıkları İdari ve Yazı İşlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmeliğin 203. maddesi uyarınca dosyanın tarih ve işlem sırasına düzenlenip dizi listesine bağlanmasına, Yazı İşleri Müdürü tarafından kontrolü yapıldıktan sonra İstinafa gönderilmesine veya arşive kaldırılmasına,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren yasal iki haftalık süresi içerisinde Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi’nde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı. 26/04/2023

Katip***

Hakim ***