Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.
T.C. KAYSERİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: ***Esas – ***
T.C.
KAYSERİ
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : ***
KARAR NO : ***
HAKİM : ***
KATİP : ***
DAVACI :***
VEKİLİ : Av.
DAVALI :***
VEKİLİ : Av.
DAVA : Çek İştirdatı
DAVA TARİHİ : ***
KARAR TARİHİ : ***
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : ***
Mahkememizde görülmekte olan İstirdat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; keşidecisi Niğpol Madencilik … Ltd. Şti.,, lehtarı … olan senedin cirantacısı … … Ltd. Şti. tarafından kendilerine tahsil amacıyla verildiğini, söz konusu senedin MNG Kargo taşıması sırasında kaybolduğunu belirterek 24.02.2023 tarihli 10.000,00 TL bedelli … seri nolu çekin kendilerine ait olduğunu, Kayseri 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … esas sayılı davada çek iptali davası açıldığını, davalının çeki haksız olarak ele geçirdiğini, suç duyurusunda bulunduklarını, davalının yasal hamil olmadığını ileri sürerek davanın kabulü ile çekin istirdadına, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı cevap dilekçesi ile dava konusu çekin *** …. Ltd. Şti.tarafından keşide edildiğini, dava dışı borçlu …’ye ciro edildiğini, … ise …’ye … ise … şirketine … ise … şirketine, … ise … Turizm şirketine ciro ettiğini, … ile … şirketi arasındaki 29.12.2022 tarihli e faturaya konu malların satın alınması sonucu çekin … şirketine … şirketinin ise davalı şirketi ciro silsilesi ile teslim ettiğini, yetkili hamilin kendilerinin olduğunu belirtmiştir. Mahkemenin yetkisine itiraz etmiştir. İhtiyati tedbirin kaldırılmasını talep etmiştir. Çek bordrolarında iyi niyetli iktisap edildiğinin kanıtlandığını belirtmiştir. Senetten bağımsız olan def’ilerin kendilerine karşı ileri sürüleyemeyeceğini ve davanın tacir olmanın gereklerini yerine getiremediğini savunarak davanın reddine yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE:
Dava, çek istirdadı istemine ilişkindir. Davalı vekili süresi içerisinde yetki itirazında bulunmuştur. Çek istirdadı istemi bakımından yasada yetkili mahkemeye ilişkin özel bir düzenleme bulunmadığı, bu haliyle yetkinin kesin yetki olmadığı görülmüştür. HMK 116/1-a maddesi gereği davalının itirazı ilk itirazlardandır.
Anayasa’nın “Kanuni hakim güvencesi” başlıklı 37’nci maddesinde “Hiç kimse kanunen tabi olduğu mahkemeden başka bir merci önüne çıkarılamaz.” denilerek görev ve kesin yetki kurallarının gücü, tabii hakim ilkesi olarak ifade edilen evrensel bir ilkenin anayasa hükmü haline getirilmesi suretiyle ortaya konmuştur. Bu bağlamda belirtilmelidir ki, yargılanacak olan uyuşmazlığın gerçekleşmesinden önce, yürürlükte bulunan yasalar aracılığıyla görevi, yetkisi ve işleyişi (yani izleyeceği yargılama usulü) belirlenmiş olan mahkemenin hakimine tabii hakim, bunu öngören ilkeye de tabii hakim ilkesi denir (Tanrıver, S.: Tabii Hakim İlkesi ve Medeni Yargı, TBB Dergisi, 2013, S.104, s.12; Bilge, N.: Son Anayasa Değişikliğine Göre Tabii Hakim ve Savcı Teminatı, Prof. Dr. Hüseyin Cahit Oğuzoğlu’na Armağan, Ankara 1972, s.574).
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin *** K., Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi’nin *** K., İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi’nin *** K. Sayılı emsal kararı da gözetildiğinde; Çek istirdadı istemi bakımından yasada yetkili mahkemeye ilişkin özel bir düzenleme bulunmadığı bu haliyle yetkinin kesin yetki olmadığı açıktır. Davalının yetki itirazının süresinde olması halinde 6102 sayılı TTK’da ve HMK’da çek istirdadı davalarında yetkili mahkemeye ilişkin özel bir düzenleme bulunmaması bu durumda açılan davanın HMK’nın 6. maddesi uyarınca genel yetkili mahkeme olan, davalının davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesinde görülmesi gerektiği belirtilmiştir.
Somut olayda davalı şirketin merkezinin İstanbul olması karşısında yetkili mahkemenin İstanbul Asliye Ticaret Mahkemeleri olduğu, dava dilekçesinin yetkisizlik nedeniyle reddine ve mahkememizin yetkisizliğine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle:
1-Davalının yetki itirazının kabulüne,
2-Mahkememizin YETKİSİZLİĞİ nedeni ile davanın HMK’nın 114/1-ç ve 115/2 maddelerince USULDEN REDDİNE, yetkili Mahkeme’nin İstanbul Asliye Ticaret Mahkemesi olduğunun tespitine,
3-Hüküm kesinleştiğinde ve istek halinde dava dosyasının yetkili İstanbul Asliye Ticaret Mahkemesi’ne gönderilmesine,
4-HMK’nun 20. maddesi gereği işbu kararın kesinleştiği tarihten veya kanun yoluna başvurulursa bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde taraflardan birinin mahkememize başvurarak dava dosyasını yetkili mahkemeye gönderilmesini istememesi durumunda HMK’nun 331/2. maddesi gereğince re’sen davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesine,
5-Davaya yetkili mahkemede devam edilmesi halinde yargılama harçları, vekalet ücreti ve yargılama giderinin yetkili mahkemede hüküm altına alınmasına,
Dair, Davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda miktar itibariyle KESİN olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.12/10/2023
Katip ***
¸e-imzalı
Hakim***
¸e-imzalı
*5070 sayılı Kanun hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır.*