Emsal Mahkeme Kararı Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/952 E. 2023/65 K. 15.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KAYSERİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
KAYSERİ
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : …
KARAR NO : …
HAKİM : …
KATİP : …
DAVACI : …
VEKİLİ : Av. …
DAVALI : … –
VEKİLİ : Av. …
DAVA : İtirazın İptali (Kooperatif Aidat Borcundan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : …
KARAR TARİHİ : …
KARAR YAZIM TARİHİ : 16/02/2023
Mahkememize açılan İtirazın İptali (Kooperatif Aidat Borcundan Kaynaklanan) davasının yapılan yargılaması sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalının, müvekkili kooperatifin ortağı iken … tarihli genel kurulda devam eden konut inşaatlarının maliyeti ve kooperatif giderlerinin karşılanabilmesi için her bir üyenin 9.500,00-TL ödemesine oy birliği ile karar verildiğini, genel kurulda alınan kararların tüm ortakları bağlayıcı mahiyette olduğunu, kooperatif üyelerine tahsis ve teslim edilecek taşınmazların inşaatlarının etap etap yaptırıldığını, henüz dairelerine teslim alamamış 150 kadar üyesinin dairelerinin inşaatının devam ettiğini, davalının bu yükümlülüğünü yerine getirmemesi nedeniyle aleyhinde Kayseri … Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası ile takip başlattıklarını, borçlunun süresinde yaptığı haksız itiraz ile takibin durduğundan bahisle davanın kabulüne, Kayseri … Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasına vaki itirazın iptaline, takibin devamına ve %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini dava ve talep etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili dosyaya sunduğu cevap dilekçesinde; davacı kooperatif tarafından talep edilen alacaktan müvekkilinin sorumluluğunun bulunmadığını, müvekkilinin üye olduğu tarihten itibaren kooperatife karşı tüm yükümlülüklerini yerine getirdiğini, anılan genel kurulun geçersiz olduğunu, kooperatif tip sözleşmesinin 61-63 maddelerinde ortaklara kesin maliyet yapıldıktan sonra inşaat maliyeti istenemeyeceğini, kooperatifin … tarihli genel kurulun 6. maddesinde önceki kesin maliyeti iptal ettiğini ve yeni kesin maliyet yapmaya karar verdiğini, hal böyle olunca inşaat maliyeti adı altında istenen bedelin sonraki yapılacak kesin maliyet içerisinde olması gerektiği için ayrı şekilde talebinin mümkün olmadığını, davacı tarafın açtığı davasının reddine ve icra takibi başlatmasında kötü niyetli olması nedeniyle asıl alacağın %20’si oranındaki kötü niyet tazminatının davacıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
YARGILAMA VE GEREKÇE:
Dava, itirazın iptali ve icra inkar tazminatı istemine ilişkindir.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunun 4/1-a maddesine göre davaya bakmaya Mahkememiz görevlidir.
6545 sayılı yasanın 45/3. maddesi uyarınca yargılama Tek Hakim tarafından yürütülmüş ve sonuçlandırılmıştır.
Mahkememizde açılan ve sonuçlanan davada dava değeri 500 Bin TL’nin altında olması nedeniyle 7251 sayılı kanunla değişik 6102 Türk Ticaret Kanununun 4/2. maddesi uyarınca basit yargılama usulü uygulanmıştır.
Dava şartı arabuluculuk faaaliyeti kapsamında taraflar anlaşmaya varamamışlardır.
Kayseri … Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasında; alacaklının S.S. … Toplu Konut yapı Koop., borçlunun … olduğu, 9.500,00-TL asıl alacak, 8.512,52-TL işlemiş faiz olmak üzere 18.012,52-TL toplam alacak üzerinden ilamsız takip başlatıldığı, borçlunun süresinde yaptığı itiraz üzerine takibin durduğu anlaşılmıştır.
Dosyaya mübrez … havale tarihli bilirkişi raporunda; davacı tarafın ticari defter tasdikleri ile ilgili 6102 sayılı T.T.K.’nun 64. maddesinde düzenleme yapıldığı, buna göre açılış tasdiklerinin defterlerin kullanılacağı yılın ilk ayından önceki ayda yapılması, yevmiye defterinin ve karar defterlerinin kapanış tasdikine tabi olduğu, yevmiye defterinin kullanıldığı dönemi izleyen yılın 6. ayın sonuna kadar tasdik edilmesi gerekmekte olup davacıya ait ticari defterlerin 2018-2020 yıllarına ait defterlerin açılış tasdiklerinin usulüne uygun olduğu, 2019 yılı yevmiye defterlerinin kooperatif yetkililerince devam eden davalar nedeni ile adliyede olduğu için ibraz edemediklerini beyan ettikleri, 2020 yılı yevmiye defteri kapanış tasdik bilgisinin kooperatif yetkililerince ibraz edilemediği, davacının ibraz etmiş olduğu 2018 yılına ait yevmiye defterinin kapanış tasdikinin bulunmadığı, …’nin üyesi olan …’dan … tarihinde noter marifetiyle koaperatif üyelik devir sözleşmesi ile kooperatif üyeliğini davalı …’ın devraldığı, davalı …’ın bu noter onaylı devir sözleşmesi ile kooperatif üyeliğinin başladığı, …’nin üyesi …’ın … tarihinde üyeliğinin başladığı, üyelik süresince 62.832,00-TL ödeme yaptığı, toplam yapması gereken ödemenin 65.772,00-TL olduğu, aradaki ödenmeyen tutarın 2.940,00-TL olduğu, bu tutarın icraya konu edilmediği, Sınırlı Sorumlu … Toplu Konut Yapı Koopetatifi’nin üyesi …’ın tapusunun … tarihinde tescillendiği, …’nin üyesi …’ın … Dairesi’nin … esas sayılı dosya incelemesi sonucu; Davacı …’ni … tarihli icra başvurusunda 9.500,00-TL asıl alacak, 8.512,52-TL sabit oranlı işlemiş faiz (%18) olmak üzere 18.012,52-TL tutarında icra başlattığı, icraya gerekçe olarak … tarihli genel kurul 6. ve 7. maddelerini gerekçe sunduğu, davacı …’nin ticari defter ve belgelerinin incelenmesi sonucu; davalı …’dan 2.940,00-TL alacaklı olduğunun tespit edildiği, davacı …’nin … tarihli genel kurul 6. ve 7. maddelerinin incelenmesi sonucu; 9.500,00-TL asıl alacak, 8.512,52-TL sabit oranlı işlemiş faiz (%18) olmak üzere 18.012,52-TL tutarında davalı …’dan alacaklı olduğu görüş ve kanaatinde olduğunu bildirmiştir.
Mahkememizin … esas … karar sayılı dosyasında verilen karar, Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi’nin … esas … karar sayılı ilamı ile kaldırılmakla, dosya mahkememizin … esas sırasına kaydı yapılmış ve yargılamasına bu esas üzerinden devam edilmiştir.
Mahkememizin emsal dosyalarında ve dosyamız içerisinde Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü’nün yazı cevabı ekinde bulunan genel kurul tutanaklarının incelenmesinde 2006 yılı genel kurul tutanağının gündem 7 nolu maddesinde “Kooperatifimizin 2. Etap konutlarının teslim edilmesi ve bu konutlara ait mesken ruhsatının alınması ve karar bağlanması ve gecikme cezalarının uygulanması noktasında yönetim kuruluna yetki verilmesi teklifi görüşülmeye açıldı. Yapılan müzakere sonucu bu işlemler için 2.400,00 TL’nin nisan ayından itibaren 20 ayda eşit taksitler halinde ödenmesin oy çokluğu ile kabul edilmiştir.”, yine … tarihinde yapılan genel kurulun 9. Maddesinde “2.etapta kura çekilen üyelerimizden alınacak anahtar teslim paralarının ödeme planının görüşülmesine geçildi. Anahtar teslim ücreti olarak 2.etap üyelerinden 1.500,00 YTL ücret alınması, nisan ayından itibaren 10 eşit taksitte ödenmesi oya sunuldu. 22 red oyuna karşılık oy çokluğu ile kabul edildi.”, … tarihli genel kurul tutanağında bulunan 11. Maddede “2. Etapta kuran çeken üyelerimizden alınacak anahtar teslim parasının tespitine ve ödeme planının görüşülmesine geçildi. Yapılan oylamada bu madde oy birliği ile reddedilmiştir.”, … tarihli genel kurul tutanağının 7. Maddesinde “3.etap kura çekim usul ve esaslarının tespiti kura farkları, kura katılım payları, aidatlar ve usul hakkında yönetim kuruluna ana sözleşmenin 62. Maddesi hususları doğrultusunda konutların ana sözleşmenin değişik 62.maddesine göre noter huzurunda çekilecek kura sonucunda hak sahiplerine dağıtılmasına karar verilerek uygulamada kura çekimi usul esasları ve konut çıkacak olanlardan alınacak kura katılım bedeli ve ödeme planının tespiti ve taahhütname düzenlenmesinde yönetim kuruluna yetki verilmesi genel kurulca oy birliği ile karar verildi.”, … tarihli genel kurulun 6. Maddesinde “2. Etap kura çekimi hususunda ana sözleşmenin 62. Maddesine uygun olarak inşaatı tamamlanan veya devam eden konutların etaplar halinde gerek bitirildikten sonra gerekse inşaatı devam ederken ana sözleşmenin değişik 62. Maddesine göre noter huzurunda çekilecek kura sonucunda hak sahiplerine dağıtılmasına karar verilerek uygulamada kura çekim usul esasları ve konut çıkanlardan alınacak kura katılım bedeli ile kura farkı ödeme planının tespiti ve taahhütname düzenlenmesinde yönetim kuruluna yetki verilmesi, genel kurulca oy birliği ile kabul edildi, ” şeklinde kararlar alındığı görülmüştür.
Bilindiği üzere dava konusu edilen bir hakkın ve buna karşı yapılan savunmanın dayandığı vakıaların (olguların) veya hukuksal durumun varlığı ya da yokluğu hakkında hâkimde kanaat uyandırmak için girişilen inandırma eylemine “ispat” denir. İspat faaliyeti aynı zamanda yargılama sürecinde taraflar açısından yargısal bir temel hak olarak da görünüm kazanır. Anayasal dayanağı da olan ispat hakkını taraflar 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK) 189/1. maddesi gereğince kanunda belirtilen süre ve usule uygun olarak kullanırlar.
Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 187/1. maddesine göre ispatın konusunu tarafların üzerinde anlaşamadıkları ve uyuşmazlığın çözümünde etkili olabilecek çekişmeli vakıalar oluşturur ve bu vakıaların ispatı için delil gösterilir. Sadece taraflarca ileri sürülen ve dayanılan vakıalar, ispatın konusunu oluşturur. İspatı gerekli ve önemli olan vakıalar, hâkimin vereceği kararı etkileyen ve hâkimin karar verirken dikkate alması gereken vakıalardır.
Kural olarak hâkim, taraflar arasında uyuşmazlık konusu olan vakıaların gerçekleşip gerçekleşmediğini kendiliğinden araştıramaz. Belli bir olayın gerçekleşip gerçekleşmediğini, tarafların ispat etmesi gerekir. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (TMK) ‘‘İspat yükü’’ başlıklı 6. maddesi uyarınca, “Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri, hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlüdür.” Aynı yöndeki düzenleme HMK’nın 190. maddesinin birinci fıkrasında, “İspat yükü, kanunda özel bir düzenleme bulunmadıkça, iddia edilen vakıaya bağlanan hukukî sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir” şeklinde ifade edilmiştir. Buna göre ispat yükü, ispatı gereken vakıalara dayanan tarafa ait olup, herkes iddiasını ispatlamakla mükelleftir.
Anayasa’nın 141 ve 6100 sayılı HMK’nın usul ekonomisi ilkesi başlığını taşıyan 30. maddesinde yer alan “Hâkim, yargılamanın makul süre içinde ve düzenli bir biçimde yürütülmesini ve gereksiz gider yapılmamasını sağlamakla yükümlüdür”.
Somut olayda davacı genel kurul tutanakları ile taşınmazları etap etap yapıp teslim ettiğini açıkça belirttiğinden davacının inşaatların etaplar halinde yapılarak teslim edilmesi hususu uyuşmazlık konusu değildir. İspatın konusunu tarafların üzerinde anlaşamadıkları ve uyuşmazlığın çözümünde etkili olabilecek çekişmeli vakıalar olması sebebiyle inşaatların etaplar halinde yapılarak teslim edilmesi uyuşmazlık konusu olmadığından ve usul ekonomisi ilkesi uyarınca mahkememizce bilirkişi incelemesi yapılmamıştır.
1982 Anayasa’sının 152. maddesine göre bir davaya bakmakta olan mahkeme, uygulanacak bir kanun veya Cumhurbaşkanlığı kararnamesinin hükümlerini Anayasa’ya aykırı görürse veya taraflardan birinin ileri sürdüğü aykırılık iddiasının ciddi olduğu kanısına varırsa, Anayasa Mahkemesi’nin bu konuda vereceği karara kadar davayı geri bırakacaktır. Mahkememizce ilgili kanun hükmünün Anayasa’ya aykırı aykırı görmediğinden somut norm denetimine başvurulmamıştır.
15.06.2022 tarih ve 31867 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 7410 sayılı Çevre Kanunu İle Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un 2. maddesi ile 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu’na eklenen geçici 11. maddede; “Bu maddenin yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla, Kayseri ilinde aşağıdaki şartları taşıyan yapı kooperatifleriyle sınırlı olmak üzere bu madde hükmü uygulanır.
a) İnşaatların etaplar halinde yapılarak teslim edilmesi,
b) Terkin edilmemiş olması,
c)Yapımı tamamlanan etapta bağımsız bölüm malikine kooperatifçe tahakkuk ettirilen bedelin ödenmiş olması,
ç) Kooperatif tarafından üyeye konutunun tapu devrinin yapılmış olması,
Şartlarının birlikte sağlanması halinde; konutun tapu devrinin yapılmasından sonraki dönemler için yapı kooperatifi tarafından yönetim giderleri hariç olmak üzere her ne ad altında olursa olsun yapılmış borçlandırmalar veya bu kapsamda üçüncü şahıslara kooperatif tarafından yapılan alacağın devrine ilişkin işlemler hükümsüzdür.
Birinci fıkra kapsamındaki şartları birlikte sağlayan kişilere karşı yapı kooperatifinin veya bu alacağı devralan üçüncü kişilerin yapı kooperatifi nedeniyle açmış oldukları her türlü alacak veya tazminat davaları ile bu kapsamda yapılan ilamsız icra takipleriyle ilgili olarak; ilgilinin talebi halinde bu davalarda verilen ve henüz kesinleşmemiş mahkeme kararları ile kesinleşen dava ve takiplere dayanılarak başlatılan icra işlemleri, haciz, satış ve tahliye uygulamaları durdurulur. Bu alacaklar kapsamında kesinleşen ilamlara dayanılarak devam eden takipler ile kesinleşen icra takiplerine son verilmesi için birinci fıkra uyarınca bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten itibaren 6 ay içinde borcun bulunmadığına dair davanın açıldığına ilişkin belgenin ibraz edilmesi zorunludur; borcun bulunmadığına ilişkin kesinleşen ilamın icra dairesine ibraz edilmesi halinde takip sonlandırılır.” düzenlemesine yer verilmiştir.
Tüm dosya kapsamına göre; dava konusu taşınmaza ilişkin davacı kooperatifçe belirlenen bedellerin davalı tarafça ödendiği, taşınmazın kooperatifçe davalıya devredildiği, kooperatiflerce inşaatların etap etap teslim edildiği anlaşılmakla, 1163 sayılı Kanunu’nun Geçici 11/2. hükmü uyarınca kesinleşmiş dosyalarda da hüküm verilebileceğinden mahkememizce davacının davasının reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-492 sayılı Harçlar Kanunu’na ekli (1) sayılı tarife gereğince alınması gerekli 179,90-TL ilam harcının, dava açılışı sırasında tahsil edilen 217,55-TL peşin harçtan mahsubuna, artan 37,65-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran davacıya iadesine,
3-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-13. maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafın yaptığı yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafın yaptığı 220,70-TL istinaf kanun yoluna başvurma harcı, 102,05-TL posta ücreti olmak üzere toplam 322,75-TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-6100 sayılı HMK 120 ve 333. maddeleri gereğince taraflarca yatırılan gider avansının kalan kısmının kararın kesinleşmesi halinde tarafça numarası bildirilen veya bildirilecek hesaba, hesap numarası bildirilmediği takdirde adreslerine ödemeli olarak re’sen gönderilmesine,
7-Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT hükümleri uyarınca 9.200,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak kendisini vekille temsil eden davalıya ödenmesine,
8-Bölge Adliye ve Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Cumhuriyet Başsavcılıkları İdari ve Yazı İşlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmeliğin 203. maddesi uyarınca dosyanın tarih ve işlem sırasına düzenlenip dizi listesine bağlanmasına, Yazı İşleri Müdürü tarafından kontrolü yapıldıktan sonra İstinafa gönderilmesine veya arşive kaldırılmasına,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren yasal iki haftalık süresi içerisinde Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi’nde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. …

Katip …

Hakim …